Ekonomiyi ekonomistlere bırakmak aptallıktır!
By Jonathan Kucukarabaci on Eyl 2, 2012 in Akıl, Demokrasi, Ekonomi, Kriz Çıkarma Özgürlüğü, Liberal Totalitarizm
“… Avrupa borç krizi yaklaşık üç yıldır altüst olan borsalar, iflas eden bankalar ve yükselen faiz oranlarıyla gündemde. Krizle boğuşan ülkelerde hayatın birçok alanında meydana gelen önemli değişiklikler ise söz konusu rakamların hayata yansıması. Sosyal devlet anlayışında dünyaya örnek gösterilen Avrupa ülkelerinde eğitimden sağlığa, savunmadan sosyal güvenliğe kadar tüm alanları kapsayan tasarruf önlemleri halkın hayat standartlarını önemli ölçüde etkiliyor. Öyle ki aile hayatından yeme içme alışkanlıklarına ve eğitim hayatına kadar her şey gözle görülür bir değişim içinde.
İşsizlik ve borç batağından bunalan halkta psikolojik tedavi görenlerin sayısında artış tespit edilen Yunanistan’dan gelen intihar haberleri durumun ciddiyetini ortaya koyuyor. 2007’den sonra intihar olaylarının yüzde 24 arttığı Yunanistan’da hayat adeta yavaşlamış durumda. Kamu borcunun 298,7 milyar doları bulduğu ülkede sanayi üretimi ise AB’ye girişten sonraki en düşük seviyesinde. İşsizler ordusunun 1 milyona ulaştığı komşuda krizin oluşturduğu diğer bir olgu ise kentlerden köylere yaşanan göç. Zira büyük şehirlerde iş bulamayan Yunanlıların köylerine ve tarım bölgelerine göç etmesiyle tarım sektöründe çalışan sayısının yüzde 6,38 artması bu iddiayı doğruluyor.
Yunanistan, Portekiz, İspanya ve İtalya’nın çökmesine sebep olan Euro krizinin bugüne kadar mali yükünü çeken Fransa ve Almanya’yı da kriz korkusu sardı. Fransız Merkez Bankası ekonominin 3. çeyrekte küçüldüğünü ve küçülmenin 4. çeyrekte de devam edeceğini açıkladı. Fransız medyası, ülkenin sonbahar aylarında büyük bir krize gireceğini ve on binlerce kişinin işten çıkarılacağını iddia ediyor. Otomotiv devi Peugeot’nun haziranda 6 bin kişiyi işten çıkararak Paris’teki fabrikasını kapatmasının ardından Societe Generale gibi büyük bankaların da eylülden itibaren toplu işten çıkarma sürecine girmesine kesin gözüyle bakılıyor …” (Arife Kabil, Zaman)
Liberalizm Demokrasiyi Susturunca
Halkın iradesi liberalizm ile çatışırsa ne olur? 2008′de başlayan ekonomik kriz sürmekte. Eğitim, sağlık ve güvenlik hizmetlerine ayrılan bütçeler kırpılırken batan bankaları kurtarmak için yüz milyarlarca dolar harcanıyor. Alın terinin finans kurumlarına peşkeş çekilmesini istemeyenler protesto ediyor. Ama batılı devletler polis copuyla finans sektörünü savunmaktalar. Ne oldu? Bütün nüfusun binde birini bile temsil etmeyen bankacıların çıkarları geri kalan %99.99′un önüne nasıl geçti? Alıp satma, üretip tüketme özgürlüğü nasıl oldu da halkı finans sektörünün kölesi yaptı? Mal, hizmet ve sermayenin serbest dolaşımı uğruna halkın iradesi çiğnenebilir mi? Okuyacağınız kitap demokrasi ile liberalizmin savaşı üzerinedir. Buradan indirebilirsiniz.
Liberalizm asırlardır bir çok aşamalardan geçmiş, tarihi olaylarla kendisini imtihan etmiş bir düşünce geleneği. Değişmiş yanları var ama sabitleri de var. Bu sabitlerin içinde liberalizmin tehlikeli yönleri hatta YIKICI UNSURLARI da var. Bunları ortaya çıkarmak için “doğru” soruları sormak ve liberal perspektifte kalarak yanıt aramak gerekiyor… Büyük bir kısmı bu gelenekten olan düşünürlerin fikirlerinden istifade ederek liberalizmin kusurlarını ele alıyoruz bu kara kitapta: Adam Smith, Mandeville, John Stuart Mill, Hayek, Friedman, Röpke, Immanuel Kant, Alexis de Tocqville, John Rawls, Popper, Berlin, Mises, Rothbard ve Türkiye’de Mustafa Akyol, Atilla Yayla, Mustafa Erdoğan… Liberallere, liberalimsilere ve anti-liberallere duyurulur. Buradan indirebilirsiniz.
1930 model bir ulus-devletin, bir “devlet babanın” çocuklarıyız. Son derecede “Millî” bir eğitim gördük, öğrenim değil. Hayatta işimize yarayacak meslekî bilgileri ya da eleştirel bir bakışı öğrenmedik “millî” okullarda. “Varlığımızı Türk varlığına armağan etmek” için eğitildik, eğilip büküldük.
Liberallerin dilinden düşmeyen “Bireysel haklar ve özgürlükler” bizim gibi Kemalist çamaşırhanelerde yıkanmış beyinler için çok yeni. Türkiye’de yaşayan insanların ulus-devlet boyunduruğundan kurtulmasında önemli bir rol oynuyor liberaller. Biz de bu kitapta liberalizmin temel tezleriyle uyumlu, bu fikir akımına doğrudan ya da dolaylı destek veren makaleleri birleştirdik. Buradan indirin.
1 Trackback(s)