PKK’nın izin verdiği kadar “Kürd” olmak
By Berivan K. on Şub 21, 2013 in Devlet Terörü, PKK, şiddet
“… 1960 ve 70’li yıllar dünyada devrim dönemleriydi ve bu Türkiye’de hem sol hareketi hem Kürt hareketini etkiliyordu. Bazı kesimler silahlı mücadeleyi sonuç verecek başlıca yöntem olarak görüyorlardı. Biz ise ülke koşullarının buna uygun düşmediği görüşündeydik ve kitle içinde çalışmanın, barışçı siyasal yöntemlerin doğruluğuna inanıyorduk. Bu nedenle silaha, şiddete yönelmedik. Başından beri doğru bulduğumuz yöntemleri bugün de izliyoruz.
PKK ise ortaya çıkar çıkmaz silahlı eyleme yöneldi ve işin garibi bu eylemi önce bize ve diğer Kürt yurtsever ve sol örgütlerine yöneltti. 1984’te Suriye’nin desteği ile bir silahlı mücadele başlattı. Biz bunun başarı şansı olmadığı kanısındaydık.
Kanımca gelinen durum bizi haklı çıkardı. 30 Yıl süren çatışma döneminin bedeli çok ağır oldu; ama şiddet, ne devlet, ne de PKK bakımından bir sonuç vermedi. PKK’nin siyasi hattı ise her bakımdan zigzaklı oldu. Programı azami ile asgari arasında gidip geldi; zamanla ideolojik görüşlerini, adını bile terk etti, silahlı eylemi tümden bıraktığını söyledi; ama sonra yine döndü…” (Kemal Burkay / SivilDüşünce)
… Bu konuda e-kitap…
Asimilasyon ile Şiddet Kıskacında Ulusalcı Kürtler (Kitap + Tartışma)
Süleyman Nazif (1870-1927) Batarya ile Ateş adlı kitabında şöyle diyordu:
“Benim dinim kinimdir… Irkına, vatanına, tarihine ihanet etmiş olan insanların ve milletlerin hiçbirini unutma Türkoğlu! Unutma ve affetme!”
Büyük travmalar, katliamlar ve yok edilme korkusu yaşayan toplumlar geçmişten ders çıkarırkenaffetmek ile acıları unutmak arasında fark göremiyorlar. (Bkz. PKK’lıları affetmek)
Etnik kökenimiz benliğimizin bir parçası, rengarenk insanlığımızın gerçek bir rengi. Ancak bu renk üzerinden yapılan bir baskı, bu renk “yüzünden” çekilen büyük bir acı sonucu diğer bütün renkler silinebiliyor. Bir başka deyişleIZDIRAPLAR ÜZERİNE YAPAY BİR KİMLİK İNŞA EDİLİYOR. Bir halka yapılabilecek en büyük kötülük bu belki de. Sadece Türk ya da sadece Kürt olmaya mahkûm edilen insanlar giderek insanlıklarını perdeliyorlar. Böylesi halklar ırkçılığa, her türlü şiddet çağrısına kucak açıyorlar. Zira duydukları kin ve nefret onları bıçak gibi bilerken bir yandan da tektipleşiyor, şeyleşiyor.
Bu korkunç dönüşümü Yahudilerde ve Avrupalı Ermenilerde görmek mümkün. Balkanlarda, Kafkaslarda Türk ya da Çerkes olma “suçundan” dolayı bizden önceki kuşaklar da bu şekilde eziyet gördüler. Ölenler bir kez ölürken hayatta kalanlar aşağılanma duygusuyla hergün öldü. Peki ya Kürtler?
“…PKK destekçisi Kürtler adeta hızla koşan bir adamın bir cam panele çarpıp yere yığılma duygusunu tekrar tekrar yaşayacaklar. Camın öbür tarafını görecekler ve camın öbür tarafında akan hayatı gözlemleyebilecekler, belki bedenen o hayatın içinde olacaklar ama ruhen hiçbir zaman o camın öbür tarafına geçemeyecekler. Hiçbir zaman kendilerini camın öbür tarafına akan hayatın parçası hissedemeyecekler…”
Böyle diyordu Emre Uslu. Haklıydı. Sadece Kürt olmak istedikçe Kürtlüğünü kaybeden bir kuşak yetişiyor. Tıpkı Türk ulusalcıları gibi geçmişten, gelecekten hatta kendi gölgesinden bile korkan bu insanlar şiddet için şiddet isteyen örgütlerin, partilerin elinde istenen her şekli almaya hazırlar.
Kürt aydınları kadar Türk aydınlarına da büyük iş düşüyor. İnsan olmadan “Türk” ya da “Kürt” olmanın imkânsızlığını halklarına anlatmak. Okuyacağınız bu kitap aydınların dikkatini tam da bu noktaya çekmek için hazırlandı: Asimilasyon ile şiddet kıskacı içindeki Kürt halkına… Buradan indirebilirsiniz.
4 Yorum
Yazan:Derin Düşünce (@DDGrubu) Tarih: Şub 21, 2013 | Reply
PKK’nın izin verdiği kadar “Kürd” olmak: http://t.co/ip0hkFZxIR
Yazan:Güncel Haberler (@guncelhaberler) Tarih: Şub 21, 2013 | Reply
PKK’nın izin verdiği kadar “Kürd” olmak: http://t.co/mBfuHcOUKy
Yazan:ikarus Tarih: Şub 22, 2013 | Reply
arkadaş. eyvallah pkk kötüdür,lanetlidir,pistir,şiddet iyi bir şey değildir.bu siteyi neredeyse 4 yıldır takip ediyorum ve çoğu yazıyıda beğenerek okuyorum.ama bu son dönemlerde sürekli bir tekrar,kısa bir paragraftan sonra kitap tavsiyesi. yapmayın bunu.bak sinopta,samsunda olay çıktı o kadar,hitlerin varisleri iş başındaydı.bununla ilgili bir yazınız bile yok.imralı görüşmelerine dair herhangi bir başlığınız yok.sinopta,samsunda göstericilere uygulanan muamele ile güneydoğuda göstericilere uygulanan muamele arasındaki bariz farka,ayrımcılığa dair hiçbir kelamınız yok.ah ah keşke ben de yazabilseydim.
Yazan:my Tarih: Şub 22, 2013 | Reply
öteki yazarlari bilmiyorum, su an için sinop vb olaylari barisa bir engel teskil etmiyor zira memleketteki en aptal insan bile bunlarin ismarlama siddet oldugunun farkinda.
ha.. Türk irkçiligi bitti mi? yok bitmedi, kontrol altina alinmis bir yangina benziyor. Tipki Kürd irkçiligi gibi. akli selim sahibi insanlarin gayretiyle kalici bir baris tesis edilirse her iki irkçilik türü de gerileyecektir. dualarimiz bu yöndedir