US ooof Amerika
By Mehmet Yılmaz on May 9, 2007 in Amerika
Mehmet Yılmaz
Güzel filmleri, saldırgan dış politikası, evsizleri ve milyarderleri dışında ne var konuşulacak bu kıta ülke hakkında? 300 milyon Amerikalı kendi gerçekleri ve değerleriyle bir yaşam sürüyor. Wall Streeet Journal Europe’un anketine göre Amerikalıların %75’i inançlı, %45’i de düzenli ibadet ediyor. Türkiye’deki gibi %20’si okuma yazma bilmeyen bir nüfus var. Kuzeyi ile güneyi, kıyı bölgeler ile iç bölgeler arasında hem değer yargıları hem de zenginlik açısından uçurumlar bulunan Dünya’nın en zengin ülkesindeki insanların yaşamından bir kesit :
YASSI BABAM NEREDE ?
9 yaşındaki Baylee Smith için önemli bir gün. Küçük Baylee Afganistan’da görevli babasıyla resim çektirmek istiyor. « Yassı babam nerede ? » diye sesleniyor. Annesi Jennifer Smith kocası yüzbaşı Mark Smith’in bire bir ölçeklerinde basılmış karton bir kopyasını getirip arabanın tamponuna dayıyor. Kardeşleri Alec ve Derek ile fotoğraf için poz vermeye hazırlanırken Yassı Baba düşüyor. “Yapma baba, şakanın sırası değil!” diye haykırıyor Baylee.
Mainde’deki Milli Muhafız birliği yurtdışındaki askerlerin yokluğunun hissedilmemesi için kartondan birer kopyalarını ailelere dağıtmış. Babalarının yokluğunu hissetmek istemeyen çocuklar Yassı Babalarını her yere götürüyor : Maçlara, lokantaya hatta düğünlere.
Yassı Baba daha küçük yaşlardaki çocukların gerçek babaları eve döndüğünde onları kolaylıkla kabullenmelerini sağlıyor. Bir çok ailede bu kartonlar her akşam yemek masasına oturtuluyor, yatmadan öpülüyor.
ARAP ARANIYOR, ÜCRET DOLGUNDUR!
Der Spiegel ve Christian Science Monitor’a göre askercilik oynamak için Arap bulmak kolay değil. Amerikan askerlerinin eğitimine katkıda bulunmak için Bavyera’daki Hohenfels eğitim merkezinde küçük bir Irak kuruldu. Hapishane, dükkan, genelev, Cami her şey var. Eğitimin daha gerçekçi olması için figüranların da Arap olması gerekiyor. Hamile kadın, imam, belediye başkanı rolü oynamak için günde 90 avro karşılığında merkeze gelen Arap veya Arap görünüşlü adaylar 3 hafta boyunca Amerikan askerleriyle kalacaklarını anlayınca daha ilk günden merkezi terk ediyorlar. İnsan kaynaklarından sorumlu b.o.r.k. Dienstleistungen’e göre sadece Kürtler Amerikalılara yardımcı olmaktan memnunlar.
SAĞDUYU
Newyork Times’dan şaşırtıcı bir haber: Pensilvanya’lı siyasetçiler ateşli silahların satışının kontrol altına alınmasını istiyor. Kişi başına ayda bir silahtan fazla satın almak yok! 2007’de Philadelphia’daki cinayet kurbanlarının sayısı bu şehrin 6 misli bir nüfusa sahip olan Newyork’takilerden daha fazla.
PERİ MASALI
Disneyland Parkları’ndan verilen bilgiye göre artık eşcinseller de Amerika’daki bütün parklarda düğün yapabilecekler. Yetkili Donn Walker “biz insanları ağırlamak için buradayız, onları yargılamak için değil” dedi.
EİNSTEİN’IN BEYNİ
Büyük fizikçinin beyni sağken verdiği onay üzerine ölümünden 7 saat sonra kafatasından çıkarıldı. 30 yıl boyunca bilimsel araştırmadan çok çeşitli tartışmalara yol açan organ 1980’den itibaren ciddi incelemelerin konusu oldu. 35 erkek ve 56 kadın beyniyle karşılaştırılan Einstein’ın beyni diğerlerinden farklı: Fizikçinin beyninde matematik hesap, 3 boyut ve hareketle ilgili bölge diğer insanlardan %15 daha büyük. Beyin New Jersey’deki Princeton Hastanesinde saklanırken Einstein’ın gözleri New York’taki bir bankanın özel kasalarında bulunuyor.
NAFAKA PARASI
Yaklaşık 20 milyon amerikalı çocuk boşanma sonucu babasından gelecek nafaka parasına bağımlı.
Foxnews.com’a göre Ohio’daki boşanmış babalar nafaka parasını ödemekte o kadar gecikiyorlar ki onları rezil etmek için isimleri pizza kutularına basılıyor. Butler bölgesinde 3 pizzacı bu önlemi uygulamayı kabul etmiş. Child Support Agencies 2005’te 23 milyar dolar toplamış ama 106 milyar dolar ödenmeyi bekliyor.
KUTSAL SANDVİÇ
San Francisco Gates gazetesinin haberine göre Kentucky Fried Chicken Papa’ya bir mektup yazarak kızarmış balıklı “Fish Snacker” sandviçlerini kutsamasını istedi. Genel Müdür Gregg Dedrick tarafından gönderilen mektuba göre amaç Katoliklerin dinlerini kolaylıkla ve ucuz bir şekilde tatbik edebilmeleri.
Sanat karanlıkta çakılmış bir kibrittir…
”…Neden bir natürmorta iştahla bakmıyoruz? Tersine ressam “yiyecek-gıda” elmayı silmiş, elmanın elmalığı ortaya çıkmış. Gerçek bir elmaya bakarken göremeyeceğimiz bir şeyi gösteriyor bize sanatçı. İlk harfi büyük yazılmak üzere Elma’yı keşfediyoruz bütün orjinalliği, tekilliği ile…”
Bu kitapta Derin Düşünce yazarları sanatı ve sanat eserlerini sorguluyor. Toplumdaki yeri, siyasî, etik ve felsefî yönüyle… Denemelerin yanı sıra son dönemde öne çıkan, ekranları, kitap raflarını dolduran eserlere (veya ürünlere?) dair eleştiriler de bulacaksınız. Buradan indirin
Kitap okumak… Jean Paul Sartre, Nazan Bekiroğlu, Toshihiko Izutsu, Henri Bergson, Mustafa Kutlu, Dostoyevski, Elif Şafak, Clausewitz, Sadık Yalsızuçanlar, Alber Camus ile sohbet etmek… Suyun resmine bakmakla yetinmeyen, su içmek isteyenler için var kitaplar. Mesnevî var, El-Munkızü Min-ad-dalâl, Kitab Keşf al Mânâ, Er-Risâletü’t-tevhîd var. Elinizdeki bu kitap Derin Düşünce yazarlarının seçtiği kitapların tanıtımlarını içeriyor. Bizdeki yansımalarını, eserlerin ve yazarların bıraktığı izleri. Farklı konularda 44 kitap, 170 sayfa. Zaman’a ayıracak vakti olanlar için… Buradan indirebilirsiniz.
Sanat’a bakmak için çeşitli yapıtlardan, ressamlardan istifade ettik: Cézanne, Degas, Morisot, Monet, Pissarro, Sisley, Renoir, Guillaumin, Manet, Caillebotte, Edward Hopper, William Turner,Francisco Goya, Paul Delaroche, Rogier van der Weyden, Andrea Mantegna , Cornelis Escher , William Degouve de Nuncques.
Peki ya baktığımızı görmek, gördüğümüzü anlamak? Güzel’i sorgulamak için çağ ve coğrafya ayırmadık, aklımızı uyaracak hikmetli sözlere açtık kapımızı: Mevlânâ Hazretleri, Gazalî Hazretleri, Lao-Tzû, Albert Camus, Guy de Maupassant, Seneca, Kant, Hegel, Eflatun, Plotinus, Bergson, Maslow, …
14 Yorum
Yazan:Volkan Serin Tarih: May 10, 2007 | Reply
derindusunce haber ajansı sunar 🙂
peki bunlardam ne sonuç çıkarmamız bekleniyor?
şahsen ben bir alaka kuramadım.
Yazan:Ekrem Senai Tarih: May 10, 2007 | Reply
Sanırım sonuç şu: Çok çılgın bir ülke…
Bizde daha ilginçleri var ama:
Mesela Einstein’ın beynine karşılık Mimar Sinan’ın mezarından Türk olup olmadığını ölçmek için çıkartan “çılgın Türkler”,
Kutsal sandviçe karşılık da Kutsal inek, Allah diye inleyen aslan gibi daha ilginç örneklerimiz var.
Arap aranıyor’a karşılık da Yunan askeri olmayı reddeden Türk figüranlar daha bir ilginç.
Yazan:Tuncay Yılmazer Tarih: May 10, 2007 | Reply
İlahi Mehmet Bey,
Anayasa mahkemesini tehdit eden, darbelerden medet uman ana muhalefet partisi ,
Açıkça darbe isteyen sivil toplum örgütleri, köşe yazarları,
Darbeler, muhtıralar kötüdür ama… diye başlayan yarım ağızlı parti liderleri…
Bunlar dünya için çok daha orijinal ve ilginç vakalar yahu!
Yazan:Mehmet Tarih: May 10, 2007 | Reply
Est. Volkan Bey Kardesim,
size her hangi bir sonuç dayatmak 🙂 ne haddimize?
Hafta sonu yaklasirken çok “derin” sularda yüzmek istemeyen dostlar için, haftayi daha “light” kapatmak için desek bizi affeder misiniz?
“Illa ki sonuç isterük! Derinlik isrük” diyorsaniz buyrun buradan:
Türk basini vasitasiyla bize verilen ABD imaji yetersiz ve yanlis. ABD bizi sevmiyor,yok Bush, yok BOP, Condy, Neo Con derken en önemli seyleri iskaliyoruz bazen… insanlari.
Umutlariyla, korkulariyla, hurafeleriyle 300 milyon insan (Ekrem Bey’in dedigi gibi) bize çok benziyor, hatta avrupalilardan daha fazla belki de.
(Bu arada sanirim Kazakistan’da idi, bir horoz Yaradan’in ismini söyledigi için kesilmekten kurtulmus! Yakinda bu horozun sesini MP3 olarak indirmek isteyenler için bir link yayinlayacagiz, bizi izlemeye devam edin)
Muhabbetle
Yazan:Suat Öztürk Tarih: May 10, 2007 | Reply
“derindusunce haber ajansı sunar 🙂
peki bunlardam ne sonuç çıkarmamız bekleniyor?
şahsen ben bir alaka kuramadım. ”
:-))
Gruptaki bu otokontrolü seviyorum..
Yazan:Öncü Nesil Tarih: May 10, 2007 | Reply
Bu sitede
“Matrix” ile yarışa bilen çıkarmı, bence çıkar.
Dostlukla.
🙂
***/***
http://www.derindusunce.org/2007/05/07/sorun-misyonerlik-mi-konuk-yazar/
Yazan:Bahar Pinar Tarih: May 10, 2007 | Reply
Sasirtici bilgiler Tunc Bey, tesekkur ederiz paylastiginiz icin. 🙂
Yassı baba hikayesi cok dramatik. 🙁 Acaba basariya ulasacak mi bu yontem? Yani o cocuklar babalari eve dondugunde, onlari, sanki hic gitmemis gibi mi algilayacaklar? Merak ettim dogrusu. Gercek babalarini sevmez de yassi babalarini geri isterlerse alin size yeni bir psikolojik sorun! Olmadik suni yontemlerle garip ruhi sorunlara sebep olmaktansa, cocuklarin aci da olsa gerceklerle beraber yasamasi daha dogru aslinda…
Saygılarimla,
Yazan:fatih demir Tarih: May 10, 2007 | Reply
Tunc Bey,
Uzun yillardir Amerikada yasayan biri olarak verdiginiz ornek benzeri bircok olaya sahit oldum…
Mesela 2 hafta kadar once bir grup amerikali islami center’a girerek yakmislardi… Butun televizyonlarda olay kinandi. Herkesi cocuklarinin sayilari hergun artmakta olan “hate”(irkci, ayrilikci) gruplara karsi uyarmasini istediler… Bolgemizin Islami komite baskanini televizyona cikardilar… O da “biliyoruz ki bunlar kisisel seylerdir, ama bazi muslumanlarin yaptigi seylerin de kisisel oldugu halka anlatilmali”…
Yine yasadigim evin bir sokak asagisinda yildirim dusmesi sonucu caminda Hz.Meryen figuru beliren bir isyerinin otoparkina kurulan bir kilise var…
Mesela dun aksam televizyonda (ABC) “Bu da terorist Mickey Mouse” adi ile bir haber vardi 🙂
Ayni sekilde benim uzun bir suredir elestirdigim “Yaw bizim Turkiyedeki haber kanallari kafayi yedirtiyo bana… Adamlar ayni kanlada tamamen hayal urunu olan dizideki konuyu ana habere tasiyip ‘simdi ne olacak’ gibi sorularla dizinin icindeki dunyayi gercek hayata tasiyorlar” diyerek kizdigim ana haberlerde dizi iceriginin konu yapilmasi olayini yine ABC kanali “LOST” adli dizi ile yapmaya basladi uzun bir suredir… Dizide ne oldu diye bi koseleri var anahaberde ki bu da akillara zarar…
Baska Amerikada’da yilin en cok seyredilen programi her sene “Super Bowl” adi verilen futbol karsilasmalarinin final maci 🙂
Baska hah Spiderman-3 burda da izleyici rekoru kirdi 🙂
Bir de Temel’in dedigi gibi “Burda da McDonalds var” 🙂
Yazan:MY Tarih: May 10, 2007 | Reply
TÜRKLERiN ANA DiLi iSPANYOLCA DEGiL Mi?
Fatih Bey,
Inanmayacaksiniz, 1991’de amerikada tanistigim bir grup genç bana “Türkçe mi? o da nereden çikti? Siz ispanyolca konusmuyor musunuz?” diye sordu.
Birinci körfez savasini da ULUSAL GÜVENLiK diye yutturmuslardi ya. Meger bir çok amerikali Irak’i Meksika taraflarinda saniyormus. Irak’in komsusu olan Türkiye’nin de diger Latin Amerika ülkeleri gibi ispanyolca konusmasi gerekiyor tabi 🙂
Dostlukla
Yazan:Haydar Tarih: May 11, 2007 | Reply
Amerikanvari “Light” takilmaya devam… sonuc cikaramayanlar kusura bakmasin.
Bazi eyaletlerdeki yasalara bakiniz. Bunlar saka degil… bizdeki “sapka giymek mecburidir” gibi asli astari olan kanunlar.
Alabama: Suruculer gozu bagli olarak arac kullanmasi yasaktir.
Arizona: Ucakta iken -gargara- yapmak yasaktir.
Arkansas: (Eyalet baskenti olan Little Rock sehrinin ortasindan gecen) Arkansas nehrinin Main Street Koprusunden daha yukariya tasmasi yasaklanmistir.
California: Hollywood Bulvarinda 1000 den daha fazla koyun gudulmesi yasaktir. Los Angeles sehrindeki sokak lambalarindaki kelebeklere ates etmek yasak. Sokaktaki su birikintilerinde oynayan cocuklara mudahale etmek yasaktir. San Fransisko sehrindeki (dini) ayinlerin “gunesli” olacagi kanunla garanti altina alinmistir. Yulari olmayan Fil San Fransisko sokaklarinda dolastirilamaz.
Colorado: Denver’de elektrik supurgesini bir komsunun bir baska komsuya odunc vermesi yasaktir. Kopek yakalayicilari yakalamadan once 3 gun boyunca “kopekleri uyarici” ilan vermek zorundadir.
Connecticut: Sokakta -geri geri- yurumek yasaktir. Ellerinin uzerinde karsidan karsiya gecmek yasaktir. Karinizi pazar gunu opmeniz yasaktir.
Delaware: Ucakta hapsurmak yasaktir.
Florida: Parkmetre olan bir yere Fil parkederseniz ucretini odemek zorundasiniz. Erkekler askisiz pantolonla sokaga cikamaz.
Georgia: “Oh Boy” (Vay canina) demek yasaktir. Sokak direklerine zurafa baglamak yasaktir. 100 kg dan agir kadinlarin sort giyerek ucak kullanmalari veya ucaga binmeleri yasaktir.
…ilginc bulduysaniz devami
http://www.jamesfuqua.com/lawyers/jokes/laws.shtml
linkinden bulunabilir.
Yazan:Ekrem Senai Tarih: May 11, 2007 | Reply
Haydar bey,
Bunlar da bir şey mi? Size askerde hiç şu kağıttan imzalatmadılar mı?
Hamamda iken kayıp düşmeyeceğime,
Elektrik prizlerine parmağımı sokmayacağıma,
Arabaların altında uyumayacağıma,
Terli terli soğuk su içmeyeceğime,
vs
…. söz veriyorum.
Demek ki neymiş? NATO’ya üye olmaktan mütevellid olsa gerek bir Amerikan yanımız varmış.
Yazan:MY Tarih: May 11, 2007 | Reply
Ekrem Bey,
Ben de açik arttirmaya katilayim Haydar Bey’den önce :
1) 1991’de ABD konsolosluguna vize için basvurdugumda komünist olmadigima ve Amerikan hükümetini devirmeyecegime serefim üzerine yemin etmem icab etmisti.
2) Paris’te DELL adli bir amerikan sirketinden PC alirken yanit vermem gereken sorular :
a) Bu PC kimyasal, nükleer veya biyolojik silah yapiminda kullanilacak mi?
b) Bir terör örgütüne üye misiniz?
c) Bu PC’yi ABD’ye karsi bir saldiri için kullanacak misiniz?
Bakalim sizin sapkanizda daha neler var?
Dostlukla
Yazan:Ekrem Senai Tarih: May 11, 2007 | Reply
Mehmet bey,
Süper ! Amerika’lıların zekasını hep taktir etmişimdir zaten. Öyle diyorum ama kendi salaklıklarım da az değildir. Bir gün Almanya’da metro bileti almak için bir dükkana girdim. Uzun sırayı bekledikten sonra görevliye:
– Frankfurt’a iki bilet alabilir miyim lütfen, diye sordum.
Adam düzgün bir İngilizceyle ve gözlüklerinin üzerinden gayet ciddi bir şekilde:
-Elbette alabilirsiniz, ama buradan değil; başınızı kaldırıp tabelaya bakma zahmetinde bulunabilirseniz buranın bir bilet ofisi değil banka olduğunu anlayabilirsiniz… Hıng ! Aynı bilet ofisine benziyordu ama…
Bir kere de lokantada dumura uğramıştım. Tulum peyniri içinden kıl çıktı. Derhal garsonu çağırdım:
-Bu ne kardeşim söyler misin?
-Kıl !
-Evet, ben de görüyorum. Nedir bu kıl söyler misin?
-Efenim bu peynir içinde kıl olur, olmazsa anormaldir.
-Nasıl yani???!!! (Kahkaha efekti) ve kündede iken tuş pozisyonuna geçiş vaziyeti…
Bilmiyenlere not: Tulum peynirinin iyisi kıllı olurmuş. Aynı duruma düşmemeniz için yani.
Bir dumuru da 2-3 hafta önce yaşadım. Trafikte arkadan bir çarpma işittim. Arkadaki adama “kardeşim dikkat etsene !” , sinirlenme ve haydaa işareti yapıyorum. Adam güldü, “arabayı geri kaydırdın farkında mısın kardeş?” dedi.
-Hadi ya, kem küm kusura bakma kardeş, öhö öhö… dalgınlık işte hihi. (sırıtma)
Yazan:TURKOMANUSA Tarih: May 24, 2007 | Reply
IGNEYI KENDINE CUVALDIZI BASKASINA DERLER YA
DOSTLARIM AMERKA SOYLE YAPMIS BOYLE YAPMIS BIZ NE HER ULKENIN KENDINE GORE TABULARI VE YASAM STANDARTLARI VAR BIZ ONCE KENDI ISLERIMIZE BAKIP KENDI VATANDASLARIMZILA OLAN ILISKILEIMIZI DUZENE SOKUP DAHA SONRA YOK ABD SOYLE YOK DENMARK BOYLE DIYELIM .
BU OKUDUKLARIMDAN BIR SEY ANLADIYSAN BEN ARAB OLAYIM SAYET BU OKUDUKLARIM AMERKA ULKESINI KUCUK DUSUREK YADA APTAL OLDUKLARINI BELIRTMEK ICIN YAZILMIS YADA SUNULMUS BIR YAZI ISE HERKIM YAYINLADI ISE BENCE COK SACMA SAYET BURAYA BIR SEY YAZILACAKSA OKURLARIN DERS ALABILECEGI YADA BILMEDIKLERI BIR SEY HAKKINDA YAZMAK BENCE DAHA TABII VE GERCEKCI OLUR BILMEDIGINIZ BAZI SEYLERE BILMEDEN DUSMAN OLMAK YADA KUCUK GORMEK BENCE YANLIS DUYDUKLARINLA DEGIL GERCEK GORDUKLERINLE YASADIKLARINLA BIR SEYLER KATMAYA YADA INSANLARI AYDITLATMAYA CALISMA BENCE EN GUZEL YOL SIDDET VE NEFRET KOTULUKTEN BASKA BIR SEY GETIRMEZ BENCE DOSTLUK VE ARKADASLIK EN GUZEL ORNEKTIR ATAMIZ NE DEMIS YUTTA SUL CIHANDA SULH