Savcı takiyye yapıyor. Soruşturma açılsın!
By Laikci Lale on Mar 20, 2008 in Makale
AKP’nin sözde kapatma davası tam bir müsamere! AKP’lilerin nerelere kadar sızabildiğinin bir göstergesi. Sözüm ona laikliği koruma bahanesiyle gazetelerden kupon kesip dava açan Savcı Abdurrahman’ın takiyyeci bir AKP’li olduğu kabak gibi ortaya çıktı. Neden mi?
- 1) Davadan önce AKP’nin başını ağrıtan sosyal güvenlik yasası ve işçilerin gösterileri ikinci plana itildi.
- 2) AB görüşmeleri yavaş gidiyor diye sızlanan iş dünyası “aman işlerimiz bozulmasın” diye AKP’nin yanında yer aldı.
- 3) TBMM’nin neredeyse tamamına sızmış bir parti mazlum Küçük Emrah imajına büründü,
- 4) AKP’den soğumaya başlamış olan liberaller “parti kapatma karşıtlığı” bahanesiyle AKP’ye yakınlaştı,
- 5) AKP’nin iç kavgaları rafa kaldırıldı,
- 6) MHP ile AKP’nin dayanışması arttırıldı.
Yani şimdi kimse bana bu davanın AKP’nin isteği dışında yapıldığını söylemesin. Bu sözde hücumun AKP’yi güçlendirmek için yapıldığı besbelli.
Arz ederim.
Kitap tanıtan kitap 1
Kitap okumak… Jean Paul Sartre, Nazan Bekiroğlu, Toshihiko Izutsu, Henri Bergson, Mustafa Kutlu, Dostoyevski, Elif Şafak, Clausewitz, Sadık Yalsızuçanlar, Alber Camus ile sohbet etmek… Suyun resmine bakmakla yetinmeyen, su içmek isteyenler için var kitaplar. Mesnevî var, El-Munkızü Min-ad-dalâl, Kitab Keşf al Mânâ, Er-Risâletü’t-tevhîd var. Elinizdeki bu kitap Derin Düşünce yazarlarının seçtiği kitapların tanıtımlarını içeriyor. Bizdeki yansımalarını, eserlerin ve yazarların bıraktığı izleri. Farklı konularda 44 kitap, 170 sayfa. Zaman’a ayıracak vakti olanlar için… Buradan indirebilirsiniz.
Aydın kimdir? Muhafaza’nın ve Değişim’in kimyası
Aydın konusu gerçekten sorunlu görülüyor. Her ideoloji, her grup kendi liderini, kahramanını aydını ilan ediyor çünkü. Tam da bu sebeple tanımından önce başka bir sıfata daha ihtiyaç duyuluyor: Reformist aydın, muhafazakar aydın, Kürt aydını, Türk aydını, vs.. Kısacası “aydın olmak” hem toprak(toplum) hem de tohum(aydın) gibi üzerinde durulup incelenmesi yazılıp çizilmesi gereken bir kavram. Değişimin adresi kabul edilen Aydın’ın tanımı konusunda muhafazakar olunabilir mi?” 130 sayfalık bu kitapta modernleşme sürecinde Aydın’ı ve Aydınlanma’yı sorgulayan bakış açıları bulacaksınız. Ama teori ile yetinmeyen, fikrin eyleme dönüşmesini, Cumhuriyet’i, demokrasiyi ve sivil itaatsizlik olgusunu da sorgulayan yazılar bunlar. Buradan indirebilirsiniz.
İslâmcılık, Devrim ile Demokrasi Kavşağında
Müslümanca yaşamak için devletin de “Müslüman” olması mı gerekiyor? Bu o kadar net değil. Çünkü İslâm’ın gereği olan “kısıtlamaları” insan en başta kendi nefsine uygulamalı. Aksi takdirde dinî mecburiyet ve yasakların kanun gücüyle dayatılması vatandaşı çocuklaştırıyor ister istemez. İyi-kötü ayrımı yapmak, iyiden yana tercih kullanacak cesareti bulmak gibi insanî güzellikler devletin elinde bürokratik malzeme haline geliyor. 21ci asırda Müslümanca yaşamak kolay değil. Yani İslâm’ın özüne dair olanı, değişmezleri korumak ama son kullanma tarihi geçmiş geleneklerden kurtulmak. AKP’yi iktidara taşıyan fikrî yapıyı, Demokrasi-İslâm ilişkisini, İran’ı ve Milli Görüş’ü sorguladığımız bu kitabı ilginize sunuyoruz. Buradan indirebilirsiniz.
“…Geçip gitmiş olmasa “geçmiş” zaman olmayacak. Bir şey gelecek olmasa gelecek zaman da olmayacak. Peki nasıl oluyor da geçmiş ve gelecek var olabiliyor? Geçmiş artık yok. Gelecek ise henüz gelmedi. Şimdiki zaman sürekli var ise bu sonsuzluk olmaz mı? ” diyordu Aziz Augustinus. Zira kelimeler yetmiyordu. “Zaman Nedir?” sorusuna cevap verebilmek için kelimelerin ve mantığın gücünün yetmediğı sınırlarda Sanat’tan istifade etmek gerekliydi : Sinema, Resim ve Fotoğraf sanatı imdadımıza koştu. Ama felsefeyi dışlamadık: Kant, Bergson, Heidegger, Hegel, Husserl, Aristoteles… Bilimin Zaman’a bakışına gelince elbette Newton’dan Einstein’a uzandık. Bilimsel zamandan başka, daha insanî ve MUTLAK bir Zaman aradık. Delâilü’l-İ’câz, Mesnevî, Makasıt-ül Felasife , Telhis-u Kitab’in Nefs ve Fütuhat-ı Mekiyye gibi eserler Zaman-İnsan ilişkisine bambaşka perspektifler açtı. Zaman’ın kitabını buradan indirebilirsiniz.
Evet… Tarih şaşırmaktır. Atatürk’e şaşırmak, Kürtlere şaşırmak, Lozan’a şaşırmaktır. Geçmişe hayret edip bugüne eleştirel bakabilmek, yarını hazırlamaktır Tarih. Geçmişe değil geleceğe dönüktür amacı. Özetle siyasî bir propaganda aygıtı değildir. Gaz vermek, “Asker millet” üretmek, atalarımızla gurur duymak için tarih araştırılmaz. Eğer resmî tarihin beyin yıkamasından bıktıysanız bu kitap ilginizi çekecektir… Buradan indirebilirsiniz.
Kendi ülkesini işgal eden ordu
Hiç bir yeri işgal edemeyen ordular kendi ülkelerini işgal ederler. Çünkü bir ordunun ayakta durması için insan emeği ve maddî destek gereklidir. Beceriksiz ordular disiplinsiz olduklarından YABANCI DÜŞMAN ile savaşamazlar. Kolayca yenebilecekleri İÇ DÜŞMANLAR uydururlar ve bu bahane ile kendi ülkelerini işgal ederler. Başbakan asarlar. Milletvekillerini hapse atarlar. Korumakla yükümlü oldukları halkı işkenceler altında inletirler. İşgalciler kimseye hesap vermezler. Halkın isyan etmesine engel olmak için “etrafımız düşmanla çevrili” diyerek KORKU PROPAGANDASI yaparlar. Eleştirilerden uzak kalmak için farklı inançlardan ve kültürlerden olan insanların birbirine düşman olması da bu eşkiyaların işine gelir. Bu sebeple terörü destekleyebilir hatta teröristlere silah ve para yardımında bulunabilirler. Okuyacağınız kitap kendi ülkesini işgal etmiş bir ordunun kısa tarihidir. Buradan indirebilirsiniz.
15 Yorum
Yazan:Bigalıoğlu Tarih: Mar 20, 2008 | Reply
yanılıyorsun,gecen senede buna benzer olaylar yasanmıstı,AKP’yi bitirmeye yönelik.
o zamanda ne yapsan AKP’ye yarıyordu.bugun de ne yapsan AKP’ye yarıyor.
adamlar şerbetli…
🙂
Yazan:semih Tarih: Mar 20, 2008 | Reply
simdi gecmişi kısaca bi hatırlayalım. nasıl ilk seferinde basbakan secilmişti dava acılıp hapse atılmıştı. ikinci secimler nasıl kazanıldı 367 ye dava acıldı ikinci secimlerde kazanıldı rahatlıkla. ücüncüde ne var yerel secimler dimi sizce bizim halkımız ne yapacak. dava acıldı vay be cidden adamlar kötüymüşmü dicek yoksa yüzde 46 olan oyu 61 e mi cıkartacak.
Yazan:Duyarlı Tarih: Mar 20, 2008 | Reply
Açılan davalar haklı sebeplerle olsa. Mesela bakanlardan birisinin yolsuzluğu mahkeme tarafından tescillense. işte o zman yolsuzluğu yapanı millet göndereceği yeri çok iyi bilirde..
Açılan davalar şiir davası, defalarca aynı kanunla seçilmiş cumhurbaşkanını artık bu kanunla seçilemez davası, milletvekili seçilemez siyasi yasağı vardır şiir okudu davası, şimdide çadırına hoşgeldin ramazan yazdırdı davası olunca… Doğal olarak ta sonuç yükseliş oluyor. Sessiz çoğunluk davaları hakimle değilde vicdanen tartıyor, belkide ondan böyle ne dersiniz?
Yazan:metin sahin Tarih: Nis 6, 2008 | Reply
Önce sayın savcı diyeceksiniz…Onlardan kaçkişi kaldı kii….Sayın savcı degil takiyye yapan.Yapanlar belli.Sayın savcı bey görevini yapıyor.Hatta az bile yapıyor.Suudilerden faydalanıp hediye alıp acıklamayanlardan hesap sormanız gerekmez mi.Ya kac tane burokratın suudi fonlarıyla bedava hacca gittiğini ve bunların nerede oldugunu biliyoır musunuz..Açık olalım.Takiyye yapmayalım….
Yazan:metin sahin Tarih: Nis 6, 2008 | Reply
MHP boyunun ölcüsünü aldı AKPye destek verecegini sanmıyorum.Etrafınıza bir bakın .Dava acıldıktan sonra turban takanların sayısında bile bir azalma görmüyor musunuz…Hiç mi tedirgin degiller.Her gecen gün AKP nin lehine degil…Hele bir de kapatılırsa kamu dıelerinde turban takan kac kişi kalır acaba.işte biz böyleyiz.Zor değiğşiriz ama tehlşikeyi görünce mec buren degişiriz.Yürürlükteki anayasayı %90 oy üzerinde kabul etmedik mi, bir düşünün.O zaman niye boş oy bile atamadık…
Yazan:metin sahin Tarih: Nis 6, 2008 | Reply
kısa kesecegim.Milletvekillerinin dokunulmazlık dosyaları niye devamlı erteleniyor…Hiç düşündünüz mü…..Dosyaları erteleyenler sorusturmayı haketmiyor muu…Böyle demokrasi mi olur…
Yazan:metin sahin Tarih: Nis 6, 2008 | Reply
artık şu bilirkiş sorununa bir sorun bulunsun.Ya görüş belirtmekten kacınıyorlar ya da görevden çekilmek istiyorlar gördükleri baskı karsısında.
Yazan:metin sahin Tarih: Nis 6, 2008 | Reply
ERBİLDE kurddısytanı kurmak amaclı.tolerancy ınternatıonaL Adlı bir dernek karrulmuş.NE YAZIK Kİ.Bu dernegin yöneti kurulunda KUZEY IRAK da iş yapan bazı türk vatandasları var.Önce bunların makdsatlarını araştırıp istihbarat yapıp gerekeni yapalım.Kasıla kasıla kendinden menkul bir sekilde beyanat ve3rmelerini önleyelim.
Yazan:metin sahin Tarih: Nis 6, 2008 | Reply
refah partisi kapatma davasında rapor hazırlayan imam hatip mezunu arkadasım yusuf öztürk ün ne zorluklar cektiğnini cok iyi anımsıyorum.Şimdi nerde oldugunu anan var mı.Bu gibi degerlerimizi iyi korumalıyız…Halbuki, sayın ÖZDEN ne umutlarla o göreve getirmişti…
Yazan:metin sahin Tarih: Nis 14, 2008 | Reply
NEREDE BOŞ MEYDAN BULUNURSA ORADA MUTLAKA PĞOLİTİKA YAPIP AVANTA SAĞLAYACAKLAR BULUNUR.AHLAKI DEGERE SAHİP OLANLAR DA GELİŞMEMİŞ ÜLKELERDE BUNU SADECE SEYREDER PARMAKLARINI BİLE KIPIRDATMAZLAR.NE YAZIK……
Yazan:metin sahin Tarih: Nis 14, 2008 | Reply
ihaleye tabiii olmayan köydes harcamalarını tarafsız bir şekilde kim denetliyor.hiç aklınıza geld m,i.oy getişrsin de diye düşünüyorsanız başka…
Yazan:metin sahin Tarih: Tem 20, 2008 | Reply
bazen düşünüyorum da baykalın birisini basbakanlıga getirme hatasını işleyen baykalı kurtarkmak anayasa mahkemesinin görevi mi acaba.Aslında bunu baykala nbve sandıga bırakmakda yara var gibi geliyor bana.Ancak bıçak bazı kurumlarca kemiğe dayanmakta.Hele milletin savcılıgını basbakanın üzerine aldıgı ve son genelkurmayın bildirisine ilk defa basbakanın desteklediği bir dönemde.Sindirilmişmilletten kimse bir şey beklemesin diyorum.
Yazan:metin şahin Tarih: Ara 4, 2008 | Reply
Yargıtay Cumhuriyet bassavcılıgı kafasına kara çarşaf geçiren CHP hakkında ne zaman harekete gececek.Korkmayın ve kaderimiz buymuş deyip gereğini yapın lütfen.ATATÜRK RAHAT DEGİL.
Yazan:metin şahin Tarih: Ara 16, 2008 | Reply
çarşafa rozet takan CHP hakkkında laikliğe aykırı fiillerin odagı olmaktan dava açılması gerekmezmi?niye bekliyorlar ki?Bu neylem partiye göre mi degerlendirilir. ki
Yazan:metin şahin Tarih: Ara 16, 2008 | Reply
ne yazık ki birçok has chp oyu mhp ye kayacak.Bahçeli hiç bu kadar şanslı olmamıştı.Baykal sen kara çarşafa devam.