Acele Kürt kanı aranıyor
By Tavit Kilimciyan on Eki 28, 2008 in DTP, PKK
Diyarbakır’da ölmek üzere olan bir siyasî parti için kendini feda edecek kahraman gençler aranıyor. Yerel seçimlerde Diyarbakır’ı kaybettiğimiz anlaşılmadan kendimizi Anayasa Mahkemesi kararıyla kapattırmak son umudumuz. Kürtler için tek yolun yeniden PKK olsun ki Kürt-Türk kavgası sonsuza kadar sürsün. Bize kanını vermek isteyen Kürtlerin acilen DTP Diyarbakır şubesine başvurmaları rica olunur.
10 Yorum
Yazan:Hasan Demiroğlu Tarih: Eki 28, 2008 | Reply
Her milletin kendine özgü milliyetçileri, milliyetçi toplulukları, milliyetçi öncülleri ve öncüleri vardır.
Solun en önemli yanılgısı çoğunluk milliyetçiliğine karşı koyarken ( türk solunu kastetmiyorum, öyle yapıp marks’ı mezarında ters döndürmek istemem) azınlık milliyetçiliğini hoş görmesidir. Bu hataya bazen biz liberaller de düşüyoruz.
Türk halkının TSK’sı var. Milliyetçi yapılanma. TSK’nın öne sürdüğü çeşitli öncüller var. (milliyetçilik, her türk asker doğar, vatan millet adapazarı vs. )
Kürt halkının PKK’sı farklı mıdır? TSK Türk faşisti, PKK Kürt faşisti değil mi?
MHP ile DTP arasında ne fark vardır? Aynı fikirleri farklı iki dilde ifade etmek dışında?
“Biz faşistlerle kazandığımızda faşistlik yapmak için mi savaştık? ” diye sormuştu Doğu-Batı orkestrasını kurup Filistinli Müslüman ve İsrailli Yahudi gençleri aynı toplulukta buluştutan Yahudi kökenli Daniel Barenboim..
PKK ve sempatizanları, DTP’yi tutanlar; bal gibi milliyetçilik yapıyor olduklarını fark edecekler mi?
Yazan:Mustafa Akbas Tarih: Eki 28, 2008 | Reply
Kürtler derhal siddet olaylarindan ve siddet uygulamaktan vazgecmelilerdir.Uzun vaadeli sivil itaatsizlikle demokratik haklari kazanma yolu aciktir ve sivil hareket derhal bütün ülkelerden destek görür. Kürtlerin 90 li yillarin basinda Avrupada yaptigi kültürel eylemler ve bilgilendirme toplantilari büyük bir sempati yaratmisti kürtler icin. Maaleset bu sempatiyi siddet kullandiklari icin kaybetttiler. TSK’nin uyguladigi siddete siddetle cevap vermekle kazancli cikilmaz. Cünkü TSK kana ve paraya doymaz bel kemigi olmayan bir devlet üstü yaratik. Kendi halkina acimayan Kürtlere hic acimaz.
Yazan:burak Tarih: Eki 28, 2008 | Reply
Benim birçok yorumumda kullandığım bir “Baskın Oran alıntı”‘sını yine kullanmak icap etti.
“Biz sizi Türk milliyetçiliğine karşı desteklemeye geldik. Yalnız, bir milliyetçiliğin bir günden bir güne bir başka milliyetçilikten farkı yokmuş. Biz sizi aynı zamanda Kürt milliyetçiliğine karşı desteklemeye geldik.“
Yazan:Hasan Demiroğlu Tarih: Eki 28, 2008 | Reply
Kürt Sorunu’nda halkların kardeşliğini savunmak da milliyetçiliktir. Türk-Kürt kardeştir sözüyle Kürtler defolsun sözü pratikte aynıdır.
Çünkü sonuçta bir ‘Türk’ ve bir ‘Kürt’ yaratılmış olur. Bu noktadan sonra kardeş bile olunsa, iki farklı var oluş biçimi olacaktır. Millet realitesi orada dururken dostluk diplomatik bir ilişkiden başka bir şey olmaz. Aynı zamanda bu realite kabul edildiğinde bağımsız (ve milliyetçi) bir devlet kurma isteği ne Türklerde ne Kürtlerde bitecektir.
Bu, evrensellik açısından da geçerlidir. Bu yüzden liberalizm enternasyonelist değil, globalisttir. Bu ikisi farklı kavramları ifade eder.
Kürt Sorunu’nun çözümü onu insanileştirmektedir. Yani liberal objektivizmdedir.
Yazan:Utku Şentürk Tarih: Eki 28, 2008 | Reply
Siz Amistad filmini izlediniz mi hiç? Olaylar köle olmak için yurdundan koparılan onlarca afrikalının köle gemisi amistada doldurulması ile başlar.işkence,kötü muamele bini bin paradır…velhasıl kelam bu siyahi dostlarımız kölesi olmak istemezler “uygar batılıların” ve isyan ederler,haliyle her isyanda olduğu gibi biraz kan dökülür.O kanın hesabı sorulur onlardan. Şimdi soruyorum siz de o “uygar batılılar” gibi mi düşünüyor sunuz? o Afrikalı dostlarımız gözü dönmüş,tüm gemideki köle tüccarlarını katleden vahşiler midir sizce de?
Yazan:İbrahim Ahmed Tarih: Eki 28, 2008 | Reply
DTP’nin yaptığı milliyetçilik değil, basbayağı vandallık. Otursun istediği kadar milliyetçilik yapsın. Ama derdi o değil.
DTP çürüdüğünü gördüğünden, kay kaybettiğinden SEÇİM SANDIĞI YERİNE TABUTlar konulsun istiyor. Olümlerden/kandan medet umuyor. Bu seçimlerin sonunu başlangıcı korkusu ile ortalığı ateşe veriyorlar. Tam tamına bir ŞİDDET ve KORKU(tma) POLİTİKASI. O kadar insan, ki bayram günü bile dükkanını kapatmaz, niçin dükkânlarını kapatıyor sanıyorsunuz? Evet, cevap tek kelime ile korku; talan korkusu.
Artık insanlar devletten çok PKK’dan korkuyor. Ve maalesef yaşadığımız coğrafyada insanların kanı hala çok ucuz.
Yazan:kehribar Tarih: Eki 29, 2008 | Reply
bu yazı gündüz daha uzundu sanki! yanlış hatırlıyorsam özür dilerim. site kendine sansür uygulamayamı başladı ki?
Yazan:jadederail Tarih: Oca 22, 2009 | Reply
DTP evvela kendilerinin Kürt oldukları ve şüphesinden kurtulsunlar ondan sonra KÜRT KANINDAN BAHSETSİNLER DÜNÜN MARSKİSTLERİ BUGÜN IRKÇI FAŞİSTLİĞE SOYUNMUŞLAR..
DTP SÜRYANİ, ERMENİ,ALEVİ,YEZİDİLERİN temsilcisidir VE tc yargısı tarafından KORUNMAKTA VE KOLLANMAKTADIR… DTP nin söylediklerinin ve yaptıklarının binde birini AK parti yapsaydı KAPANMIŞTI ÇOKTAN… DTP sen kimin hangi EGEMEN GÜCÜN DOSTUSUN BEA ..
Yazan:ceng Tarih: Şub 23, 2009 | Reply
bakıyorumda burdan yerhangi bir dayanagı olmadan kürt kanı icin gencler aranıyor diye manşet atmısınız bu kan iki taraflı olarak akıyor ve akıtılıyor siz gormek istemezseniz bile bu olay ne dtp nin elinde nede akp nin bu türkiye sınırları icindendeki halkların sorunu ve kürt sorunu degil türk sorunu cunku cozumu türk milletinde yatıyor..
Yazan:Aziz Yılmaz Tarih: Şub 23, 2009 | Reply
“Haklı olmak” ile “hakkını doğru aramak” farklı şeylerdir…”Her yol mübah” anlayışı ile hareket edildiğinde,haklıyken haksız konuma düşülür ve tam da yukarıdaki kısa duyurunun yalın gerçekliği ortaya çıkar.
Çözüm,şiddete şiddetle karşılık vermekten geçmez.
Çözüm,milliyetçiliğe karşı milliyetçilikle cevap vermekten geçmez.
Çözüm,baskıya başvurduğu düşünülen kesimlerin zihniyetiyle,diliyle karşılık vermekten de geçmez.
Peki ne yapılıyor?
Bu çocukları kim sokağa döküyor?Çözüm böyle mi gelecek.
Şiddetin içine çekilen gençlerin,fanatik milliyetçilerden farklı kılan nedir?
Eziliyoruz,ayrımcılığa uğruyoruz diye şiddetin bir biçimine hoşgörülü ve anlaşılır kılmak makul karşılanabilir mi?Gençlerin şiddete yöneltildiği bu motivasyon biçiminin başka bir zorbalığın kapısını aralamadığının,düşmanlık tohumları ekmeyeceğinin ve telafisi mümkün olmayacacak çıkmaz yollara sürüklenmeyeceğinin bir garantisi var mıdır?
Peki neden bunu anlamakta bu kadar zorlanıyoruz?Neden bunu durduramıyoruz?Hak arayışı neden böyle kirli oyunlar üzerinden servis ediliyor?Kim önleyecek bunu?Kürt aydınları nerede,neden bu konuda söyleyecekleri bir şeyleri yok?
Bu yöntem yanlıştır…Yıkım ve felakettir.Artık gerçeklerimizle yüzleşmenin zamanıdır…Özeleştiri zamanıdır,dürüstçe ve cesurca yanlış olan her türlü yönteme itiraz etmenin zamanıdır.
Bu görev ve sorumluluk hepimize aittir.Bunun türkü-kürdü,alevisi-sünnisi,doğulusu-batılısı yok;sorunun kangrenleşmesinde hepimizin ihmali var ve bu yine hepimizin ortak akıl ve bilinciyle çözüme kavuşacak.Ama kürt aydın ve siyasetçilerine daha çok görev düşüyor.Onlar,kendilerine daha yakın duran ateşi söndürmekle yükümlüdürler.Sesleri daha gür,daha yüksek çıkmalı bu konuda.Bunu yapmalılar;barış için yapmalılar,temsil ettikleri halklarının yıllardır çektikleri acıların son bulması için yapmalılar,bu ülkenin huzura kavuşması için yapmalılar.Ve bunu gerekirse ihanetle,teslimiyetle suçlanma pahasına yapmalılar,ellerini taşın altına sokmak durumundalar,henüz söylenmeyeni söylemelelerinin zamanı geldi de geçiyor.Daha kaç gencin ölmesi gerekiyor,daha kaç yıl sürmesi gerekiyor bu savaşın?Çektiğimiz acılar yetmedi mi,birbirine güvensiz bir topluma dönüşmek dışında bu suskunluk ne getirdi?
Hayır!Susmakla,bir futbol takımını tutarcasına aidiyet duygularına hapsolmakla bu sorun çözülmeyecek.Artık hepimizin vicdanımızla hesaplaşmasının zamanı geldi.Bunu başarabilirsek barışa giden yolu de keşfetmiş olacağız.Başka da bir çözüm yolu yok!