Ergenekon denen dinazor önce Susurluk daha sonra Şemdinli’de kuyruğundan yakalanmış iken her defasında kendini kurtarmayı başardı. Tam da şimdi yeniden kuyruğundan yakalanmışken bir kez daha kendini bu kez de “YARGI DARBESİ” ile kurtarmayı bekliyor ve umuyor. Yazınızın her satırına katılıyorum. YARSAV için ortaya koymuş olduğunuz çelişkilerin tamamı doğrudur. Esasen Kemalist Kişilik Bozukluğu (KKB)’na uğramış olanların her alanda nice çelişkilerini görmekteyiz, Susurluk’a karşı iken, bugünkü Ergenekon’u savunuyor olmaları ise bu çelişkilerin en büyüğüdür. Belki de bizim bilmediğimiz bir şey var ki o da; KKB’na yakalanmış olanların kendilerine her YOLU MÜBAH GÖRÜYOR OLMALARIDIR.
Gelişkin ve katılımcı demokrasilerin 21 nci YY’da tamamen tasfiye ettiği, aynı zamanda dünyadaki savaşların ve kötülüklerin anası olan ULUSALCILIĞI savunmanın faturası tarihin çöplüğüne atılmak olacaktır, zira bunları söylerken kimseye karşı bir mücadele içinde değilim, onlar için zaten karşı mücadeleye gerek yoktur. Zira onlar 21 nci YY’ı bir yüzyıl geriden takip etmekle kendi kendilerini imha etmekteler.
Yargi akilli olsun ve görevi tam yapsin. Yoksa bakarsin yüzde 47 bir gün yüzde 67 olur ve Jakobenlik yapanlar Diyarbakir sokaklarini süpürmek icin görevlendirilir.
Yargının rahatsız olduğunu görmemem için kendi rahatsızlığımı da görmemem lazım. Yargı rahatsız ve yargının rahatsızlığı benim rahatlama ihtimalimin yükselmesinden kaynaklanıyor. Yargı meşruiyetsizliğinden rahatsız olsaydı keşke diyeceğim ama nerede onlarda o duyarlılık! Yargı rahatsız çünkü ideolojik kabilelerinin hükümranlığı konusunda, meşruiyetleri konusunda tartışan bir toplum var karşılarında.
Yargının rahatsızlığı hakkı diye bir hak var mıdır ki, yargı rahatsızlık duymaktadır?! Yargı rahatsız, Asker rahatsız, yok genç subaylar rahatsız! Neden? Çünkü Türkiye bu insanların çiftliğidir ve bu çiftliğin köleleri olan milletler artık onların ayakkabılarını boyamak istememektedirler.
Milletler rahatsız!
Kimin umurunda? Bu topraklarda subaylar, yargı, polis vs denince harekete geçirilebilen bir güçten söz etmiş olunuyor ve sinip kalıyoruz. Bu topraklarda milletler denince harekete geçirebilen en azından sosyal bir güçten söz edebiliyor muyuz? Kesinlikle hayır ve milletlerin rahatsızlığının kaynağında bu gerçek var. Var! Var! Var!
Sonuna kadar bu sistemin tümden reddi demek olan bir demokrasiyi istiyoruz!!!
4 Yorum
Yazan:Osman Nuri Tarih: Oca 19, 2009 | Reply
yahu dogru duzgun YARSAV bildirisini okumaktan bile acizken bir de gelmis yazi yaziyorsunuz burda.sabih kanadoglu yargilanamaz demiyor kör müsünüz Allah aşkına?Hukuksuzluk diyor..Hukuk diyor guguk demiyor Tavit Hanım
Yazan:Ali Duman Tarih: Oca 19, 2009 | Reply
Ergenekon denen dinazor önce Susurluk daha sonra Şemdinli’de kuyruğundan yakalanmış iken her defasında kendini kurtarmayı başardı. Tam da şimdi yeniden kuyruğundan yakalanmışken bir kez daha kendini bu kez de “YARGI DARBESİ” ile kurtarmayı bekliyor ve umuyor. Yazınızın her satırına katılıyorum. YARSAV için ortaya koymuş olduğunuz çelişkilerin tamamı doğrudur. Esasen Kemalist Kişilik Bozukluğu (KKB)’na uğramış olanların her alanda nice çelişkilerini görmekteyiz, Susurluk’a karşı iken, bugünkü Ergenekon’u savunuyor olmaları ise bu çelişkilerin en büyüğüdür. Belki de bizim bilmediğimiz bir şey var ki o da; KKB’na yakalanmış olanların kendilerine her YOLU MÜBAH GÖRÜYOR OLMALARIDIR.
Gelişkin ve katılımcı demokrasilerin 21 nci YY’da tamamen tasfiye ettiği, aynı zamanda dünyadaki savaşların ve kötülüklerin anası olan ULUSALCILIĞI savunmanın faturası tarihin çöplüğüne atılmak olacaktır, zira bunları söylerken kimseye karşı bir mücadele içinde değilim, onlar için zaten karşı mücadeleye gerek yoktur. Zira onlar 21 nci YY’ı bir yüzyıl geriden takip etmekle kendi kendilerini imha etmekteler.
Yazan:Mustafa Akbas Tarih: Oca 22, 2009 | Reply
Yargi akilli olsun ve görevi tam yapsin. Yoksa bakarsin yüzde 47 bir gün yüzde 67 olur ve Jakobenlik yapanlar Diyarbakir sokaklarini süpürmek icin görevlendirilir.
Yazan:Hakkı ÇELİK Tarih: Haz 13, 2009 | Reply
Yargının rahatsız olduğunu görmemem için kendi rahatsızlığımı da görmemem lazım. Yargı rahatsız ve yargının rahatsızlığı benim rahatlama ihtimalimin yükselmesinden kaynaklanıyor. Yargı meşruiyetsizliğinden rahatsız olsaydı keşke diyeceğim ama nerede onlarda o duyarlılık! Yargı rahatsız çünkü ideolojik kabilelerinin hükümranlığı konusunda, meşruiyetleri konusunda tartışan bir toplum var karşılarında.
Yargının rahatsızlığı hakkı diye bir hak var mıdır ki, yargı rahatsızlık duymaktadır?! Yargı rahatsız, Asker rahatsız, yok genç subaylar rahatsız! Neden? Çünkü Türkiye bu insanların çiftliğidir ve bu çiftliğin köleleri olan milletler artık onların ayakkabılarını boyamak istememektedirler.
Milletler rahatsız!
Kimin umurunda? Bu topraklarda subaylar, yargı, polis vs denince harekete geçirilebilen bir güçten söz etmiş olunuyor ve sinip kalıyoruz. Bu topraklarda milletler denince harekete geçirebilen en azından sosyal bir güçten söz edebiliyor muyuz? Kesinlikle hayır ve milletlerin rahatsızlığının kaynağında bu gerçek var. Var! Var! Var!
Sonuna kadar bu sistemin tümden reddi demek olan bir demokrasiyi istiyoruz!!!