RSS Feed for This Post

JİTEM’in Kurtlar Vadisi operasyonu

2003-04 döneminde Sarıkız ve Ayışığı operasyon kod adlarıyla iki ciddi darbe girişimi yaşadı Türkiye… Bunu artık net bir biçimde biliyoruz. Özden Örnek’in günlüklerinin “sahih” olduğu Türk yargısı tarafından karara bağlandı. O günlüklerde de her şey açık… Türk basın tarihine gurur abidesi olarak geçecek bir gazeteci olan Alper Görmüş sayesinde bu gerçekleri öğrenebildik…

Bu darbe girişimlerinde de en hevesli ismin Şener Eruygur olduğunu biliyoruz… Birçok general darbe girişiminden caydıktan sonra da Eruygur bir darbe ortamının yaratılması için “elden ne gelirse” yapmaya ve yaptırmaya devam etti… Şener Eruygur’un bir numaralı adamı da Tuğgeneral Levent Ersöz’dü, bunu da bilmeyen yok… Ersöz, Eruygur’un Jandarma’nın başında olduğu dönem Jandarma İstihbarat Daire Başkanlığı’nı yürüttü… Ersöz’ün sağ kolu olarak operasyonel istihbarat hizmetinin başında da Albay Hasan Atilla Uğur vardı… Jandarma İstihbarat Teknik Takip Daire Başkanı olarak görev yapıyordu o dönem… Ergenekon denilen derin yapılanmanın bir kaos ve darbe ortamının yaratılması için hayata geçirdiği birçok operasyon ve provokasyonun izi sürüldüğünde karşımıza hep bu üçlü çıkıyor… Eruygur-Ersöz-Uğur üçlüsü… Şu an bu üç asker de Ergenekon soruşturması bağlamında tutuklu olarak hapiste…

2000’lerin de öncesine gidildiğinde Ersöz ve Uğur’un JİTEM’in kilit adamlarından olduğu gerçeğiyle karşılaşıyorsunuz… Özellikle Kürt coğrafyasında Levent Ersöz’ün ve Atilla Uğur’un ismini bilmeyen yok! Bu iki ismi duyar duymaz o coğrafyanın Kürtleri tir tir titriyor! Bu isimlerin görev yaptığı yerlerin halkı ile konuşan herkes bunu çok iyi bilir. O bölgede icraatlarıyla bir devlet terörü ortamı yaratmış isimler bunlar… O dönemde faili meçhul biçimde katledilenlerin, ortadan kaybolanların, işkence görenlerin haddi hesabı yok…

Dahası bu zihniyet sadece “iç düşman” olarak bellediği Kürt halkına zulmetmekle de kalmıyor… JİTEM bünyesinde illegal biçimde kurulmuş katliam timlerine ısrarla karşı çıkan Albay Rıdvan Özden de o dönem öldürülüyor… Ordumuz adına ne kadar üzücü bir durumdur ki, bu vatanı korumak için, bu devlet adına görev yapan bir Türk subayının bizzat devlet tarafından katledildiğine inanıyor rahmetli Albay’ın eşi Tomris Özden… Yakın zamanda ortaya çıkan bir tanık da Tomris Özden’in bu inancını doğruluyor… “Fatih” kod adlı bir itirafçı, Albay Özden’in bizzat Atilla Uğur tarafından kurulan JİTEM ekibi vasıtasıyla katledildiğini söylüyor. Kendinin de bu ekipte olduğunu itiraf ediyor…

2000’lerdeki darbe girişimleri sürecinde de Eruygur’un kontrolündeki Ersöz-Uğur takımı mahkeme emri olmaksızın bazı numaraların dinlenmesi yönünde kimi askerî görevlilere talimat veriyor. “Merkezden istihbarat yapıyoruz, ama mahkeme kararı çıkartmakta zorluğumuz var. Yığılmalar oluyor. İşimiz gecikiyor. Bu nedenle her alaya dağıtım yaptık numaraları. Onlardan istiyoruz” bahanesiyle bu işlem yürütülüyor. Bu kanunsuz dinlemelerin dökümü düzenli olarak önce Atilla Uğur’a oradan Levent Ersöz ve Şener Eruygur’a gidiyor… O dönem bu numaraların kime ait olduğu konusunda kuşkulara kapılan Erdal Sarızeybek, işin arkasını araştırınca kimi numaraların “kozmik gizliliğe” sahip olduğunu anlıyor. Kozmik gizlilik yani devletin en üst makamındaki isimler dinlenmek isteniyor…

İşte bu Atilla Uğur tam bu Sarıkız-Ayışığı benzeri darbe operasyonlarının yürütüldüğü dönemde sürekli olarak Kurtlar Vadisi dizisinin yapım ekibiyle irtibat halinde… Bu askerî darbe girişiminin başarılı olması için toplumsal zemini hazırlamakla görevli olan Uğur, resmî MİT raporuna göre bu dizide kullanılacak argümanları Osman Sınav, Soner Yalçın ve Raci Şaşmaz üçlüsüne aktarıyor… Bir tarafta Eruygur-Ersöz-Uğur darbeci üçlüsü, öbür tarafta Yalçın-Sınav-Şaşmaz üçlüsü…

2003-2005 arası bu dizi JİTEM’den aldığı talimatlarla her ama her bölüm toplum içine nifak soktu. Kin ve düşmanlığı kışkırttı, insanları provoke etti… Hrant’ın ve daha birçok insanın katledilmesini mümkün kılacak bir ortam bu sayede yaratıldı… Osman Sınav, Soner Yalçın ve Raci Şaşmaz o döneme dair sorgulanmalıdır… Kirli ilişkiler ağı ortadadır… Dizinin hemen her bölümüne sinmiş ırkçılık ve cinayet kışkırtıcılığı ortadadır… Ergenekon’un AKP’yi bir darbeyle iktidardan indirme projesinin en başarılı ve hâlâ da etkileri süren ayağı Kurtlar Vadisi ayağıdır… Yalçın-Sınav-Şaşmaz üçlüsü bir darbe ortamının yaratılmasına fiilen destek olmuşlardır… Sınav ve Şaşmaz’ın şu an AKP-yandaşı gözükmesi, AKP hükümetinin kaynaklarından nasiplenmeye kalkması büyük bir tezgâhtır… Başbakan Erdoğan ve tüm AKP’liler bu ülkede bir darbe yapmak isteyen güçlere önce yardakçılık yapıp, şimdi de AKP-yandaşı olarak gözüken Şaşmaz ve Sınav gibilerin bu ikiyüzlülüğünü iyi görmek zorundadır… Bu isimler tarafı belli olan ulusalcılardan çok daha büyük tehdittir…

Trackback URL

  1. 35 Yorum

  2. Yazan:Ezel KARA Tarih: Şub 9, 2009 | Reply

    Dizi senaristlerinin JİTEM’le bağlantılı olduklarına yönelik bu kadar emin konuştuğunuza ve insanları oturduğunuz yerden suçladığıza göre, elinizde belge ve kanıtlar olmalı. Lütfedip bunları bizimle paylaşır mısınız?

  3. Yazan:Aziz Yılmaz Tarih: Şub 9, 2009 | Reply

    Sanat kılıfı altında toplumu kışkırtarak ülkeyi kan gölüne çeviren bu yaratıklar acaba hiç aynaya bakıyorlar mı?Yazık,çok yazık!Dünyanın hiçbir yerinde bu denli kirli oyunların tezgahlanabileceğini sanmıyorum.Hadi vicdanları tamamen körelmiş,peki ya mideleri bu kadar pisliği nasıl kaldırabiliyor,anlaşılır gibi değil.Ülkemizin bu yarasalardan temizleneceği günleri de görecek miyiz acaba?

  4. Yazan:Ali Duman Tarih: Şub 9, 2009 | Reply

    Belge ve kanıt mı? ne için acaba?

    Güldürmeyin insanı ya hu !

    17.540 faili meçhul cinayet var, bu cinayetleri belgelemizi de isteyecek misiniz? belgeleyemedik diye inanmayacaksınız sanırım, kimbilir beki de siz haklısınızdır.
    Biz ülkemizi hiç tanıyamamışız.

    Ne güzel demiş atalarımız :

    “Anlayana sivrisine saz, anlamayana davul zurna az”

  5. Yazan:eg Tarih: Şub 9, 2009 | Reply

    bugün pana film bir açıklama yayımlayarak iddiaları çok sert bir şekilde yalanladı. rasim’in adını anmadan ona çok sert karşılık vermişler.

  6. Yazan:pana film Tarih: Şub 9, 2009 | Reply

    Rasim Bey’e Pana Film’den ağır bir cevap geldi

  7. Yazan:Emre Tarih: Şub 9, 2009 | Reply

    Selamun Aleyküm;

    Yazının sahibi çok fazla sallamış.

  8. Yazan:Dimitri Tarih: Şub 9, 2009 | Reply

    Pana Film fena kizmis ama filmin ilk blumlerinde gercekten hristiyan dusmanligi vardi.butun kotuler rum ermeni sivesiyle konusuyordu.sorunlari devletin hukuk yoluyla cozemeyecegi ima ediliyordu.kestirmeden gidip herkesi olduren vatansever(!) ajanlar akillandi simdilerde.

  9. Yazan:Hasan Tarih: Şub 9, 2009 | Reply

    Kurtlar Vadisi’nin Irak filminden sonra ciddi biçimde değiştiği su götürmez bir gerçek.

    Soner Yalçın’ın konsept danışmanlığındayken Türk-İslamcı bir çizgideydi. Ağır biçimde tahrikler yapılıyordu. Hristiyan düşmanlığı, yahudi düşmanlığı, gayr-i Türk düşmanlığı vesaire.

    Sonra aynı Polat, “korku siyasetine karşı bir mafya babası” karakterine evrildi.

    Şüphesiz buradaki pay Soner Yalçın’a ait değil.

    Filmde kahraman gibi lanse edilen Çakır vs. gibi karakterleri o sadece adi tetikçiler olarak anlattı.

    Ama senaryoda bunlar kahramanlara dönüştü.

    Sonra “gizli el” Vadi’ye dokunda.

    Ülkücü polat birdenbire “liboş” oluverdi.

    Mahir Kaynak’ın kitaplarının reklamları yapıldı.

    Yabancı düşmanlığına çok az yer verilmeye başlandı.

    “Kızıl elma” gibi figürler kullanılsa da milliyetçilik abartılmadı.

    Bir “evrim” olduğu ortada.

  10. Yazan:ender güçlü Tarih: Şub 9, 2009 | Reply

    http://w9.gazetevatan.com/Donunu_giymemis_cocuk_yazar_olursa/222446/11/Manset

    BUNU DA YAYINLAMANIZI RİCA EDİYORUM

  11. Yazan:MY Tarih: Şub 9, 2009 | Reply

    memleketin “gerçek sahipleri” kizmis, ne yapalim? Esas durusa mi gecelim?

    yaw adamlar hem suçlu, hem güçlü,

    Kürtrleri, Ermenileri, Yahudileri kosulsuz kötü gösteren irkçi filmer yap, sonra millete hakaret yagdir.

    Kütahyali her zaman yaptigi gibi “kral çiplak” demis, kral da kizmis.

  12. Yazan:Kamer Yalçın Tarih: Şub 9, 2009 | Reply

    Şaşmaz kardeşler vadiye indiklerinde R.Ozan Kütahyalı’dan pek de yaşlı sayılmazlardı sanırım.

  13. Yazan:Ali Duman Tarih: Şub 9, 2009 | Reply

    vah vah vah memleketimin haline

    baştan aşağı hakaret içeren, (bir ana avrat küfür etmedikleri kalmış) bu vahim açıklamanın sahiplerinin yapacağı diziden ne hayır gelir ki?

    Lafa bakar mısınız? “Türkiye’de 3 darbe yapılmış, ama bu diziden sadece bir tane yapılabilmiş”

    siyaset üstü pozlarda, zülfüyare dokunmadan, işinizin bozulmaması adına kendinizden büyük herkese yaranabilmenin özel çabası içinde oldunuz, zira bu durum sizi çok ezmiş olmalı ki, gücünüzün yetebileceği; iktidar ve tekelci medya gruplarını temsil etmeyen bir gazeteci ile karşı karşıya kalınca direkt bodoslama saldırıya geçtiniz.

    Bu eleştiriyi iktidara yakın ya da tekelci bir medya mensubu yazmış olsaydı eminim ki bu denli hakaratizane yanıt veremeyecektiniz.

    Hakkınızda bir takım iddialar var, bu iddiaların sahibi size hakaret etmiyor, iddialarda bulunuyor, size; adam gibi efendice yanıt vermek düşer.
    Yanıt yerine küfürü seçmek aslında iddiaların bir nevi doğruluğunu da teyit ediyor. Benzeri olaylarda durum hep böyle cereyan etmiştir, (yani Karaman’ın koyunu sonra çıkar oyunu)

    “Parayı vurduk kardeşim, zenginin parası zügürtün çenesini yorarmış” diye bir cevap verseydiniz çok daha akıllıca olurdu.

    Ancak yazık olan şu ki genelde ülkem insanı para kazanınca adam olabilmeyi de öğreniyor, yani, adam olamayanların para ile adammış gibi rol kestikleri çok yaygındır, azgelişmiş ülkemin azgelişmiş kişiliklerinde.
    Çünkü para adam olabilmeyi beceremeyenleri pek sevmiyor, benden söylemesi. Burası Türkiye, dünün krallarının bugün nerede olduklarını da hep birlikte izliyoruz.

  14. Yazan:Aziz Yılmaz Tarih: Şub 9, 2009 | Reply

    Hiç olur mu Mehmet bey?Kraldan daha kralcı olmak varken “kral çıplak”demek de neyin nesi?Devir kamuflaj devri…Solcu,devrimci,marksist vs.falan takılacaksın,sonra da Silivri sokaklarında ergenekon sanıklarının posterlerini taşıyarak slogan atacaksın.Şimdilerde sol(!) moda rüzgarları böyle esiyor,yani Ergenekon şakşakçıları sonbahar kreasyonu!

  15. Yazan:ender güçlü Tarih: Şub 10, 2009 | Reply

    http://www.odatv.com/index.php?id=14759 Ama başkaları başka anlatıyor

  16. Yazan:Ali Duman Tarih: Şub 11, 2009 | Reply

    Türkiye’de yüzlerce gazete var, ancak ne var ki bir TARAF gazetesi bu ülkeye ağır geldi, ömrü yalana, çamura, darbeciliğe, hortumculuğa ve de pek tabiki cinayetlere bulunmışlara bu küçük bütçeli gazete çok AĞIR GELDİ.

    Yüzlerce gazete varken mütevazi bütçeli, mütevazi tirajlı bu gazete Türkiye’ye AĞIR GELDİ.

    Gazetecilik namusunu ve insan olmanın onurunu taşımayı şiar edinmişlik bu ülkeye ağır geldi.

    29 Yıldır 12 EYLÜL faşismini kendine FİKİR EDİNMİŞLERE, YOL EDİNMİŞLERE, Kenan Evren’den nefret edip, ancak fikri olarak onunla aynı fikirleri paylaşanlara çok AĞIR GELDİ.

    27 Mayıs’ı, 12 Martı’ı, 12 Eylül’ü, 28 Şubat’ı yapanlara, onlarla aynı zihniyeti taşıyan Ergenekon Zombilerine ÇOK AĞIR GELDİ.

    17.540 Adet faili meçhulun olduğu ülkede, ülkenin gırtlağına kadar pisliğe bulaşması kadar normal daha ne olabilir ki? bu pislikten nemalananlar, hayatlarında ilk kez korku ve şüpheye kapıldılar.

    Demekki TARAF, doğru yolda, pislikler dökültükçe saldıranlar daha da artacaktır, bunu biliyor ve zaten yazılarınızda da söylüyorsunuz, işiniz kolay değil, ancak bundan böyle uğursuzların da bu ülkede işi kolay değil, 28 ŞUBAT sürecinde elbirliği ile 21 bankayı hortumlayıp ülkeyi soyanların da işi kolay değil.

    Evet işiniz kolay değil, çünkü arı kovanına çomak sokmaktasınız, bu ülkede en zor olanı seçtiniz, HAKİKATIN peşine düştünüz. Atalarımız boşuna dememiş DOĞRU SÖYLEYENİ DOKUZ KÖYDEN KOVARLAR. (Bu doğrular kimsenin işine de gelmiyor)

    TARAF’ı bir de yüreği yanan, evladını kaybeden anneler, babalara sorun, sorabiliyorsanız?
    21 bankayı soyup 100 milyarı doları hortumlayanlardan ve onların satılmış kalemşörlerinden dinlemeye hiç ihtiyaç yok.

  17. Yazan:ender güçlü Tarih: Şub 11, 2009 | Reply

    http://www.xgazete.com/tiraj.php
    Ali bey yazıyorsunuz ama rakamlar öyle demiyor.
    Yukarıdaki likte tüm gazetelerin 02–08 şubat arası tirajları ve önceki haftaya göre artış azalışları var. zaman,taraf,star,sabah gibi gazetelerin düşüşlerini incelerseniz kimin nereye fazla geldiğini net görürsünüz,ki bunların arasında en büyük düşüş bedava dağıtılan gazeteye ait.:))

  18. Yazan:eg Tarih: Şub 11, 2009 | Reply

    kimi konularda fikirlerine katılmasam da, yazı yazma biçimini bazen tasvip etmesem de bence rasim çok cesur bir iş yapıyor. sanıyorum pana filmin yaptığı dehşetengiz açıklama da telaştan kaynaklanıyor. birilerine cahil diyerek ya da abuk sabuk sözlerle aşağılayarak kendi yaptıkları rezillikleri örteceklerini zannetmek (evet aynen rasimin bugün yazdığı gibi 2003-2006 dönemi kurtlar vadisinde polat 500küsür kişiyi devlet adna öldürüp mahkemeden serbest kalabiliyordu ve bu gururla gözümüze sokulabiliyordu) olsa olsa paçalarının tutuştuğunun göstergesidir.
    rasim en azından habercilik yapılacaksa ve bu bir köşeye taşınacaksa namuslu şekilde nasıl yapılırın örneğini veriyor bence. tebrikler rasim.

  19. Yazan:Aziz Yılmaz Tarih: Şub 11, 2009 | Reply

    Sorun Kurtlar Vadisi dizisi yapımcı ekibinin ETÖ ile bir bağlantısının olup olmadığı meselesi değil.Bu elbette hukuk alanına girer ve buna yargı organları kara verecektir.

    Bana göre meselenin ahlakî boyutunu sorgulamak daha öncelikli olmalıdır.

    Bu bağlamda herkesin oturup kendisine şu soruyu sormesı gerekir diye düşünüyorum:Bu dizi,başlangıcından beri toplumun genel yararlarına mı hizmet etmiş,yoksa varolan çatışmalı kaos ortamının daha da tırmandırılmasına mı?Öncelikle,hiçbir ideolojik etki altında kalmadan ve taraf anlayışına hapsolmadan herkesin dürüstçe bu sorunun cevabına yanıt bulması gerekir.

    Bu bağlamda bir başka soruyla meseleye biraz açıklık getirmek icap ediyor.Sorum,her koşulda ETÖ ve benzer derin yapılanmaları kayıtsız şartsız destekleyen,savunan ve dolayısıyla bu diziye de benzer bir eğilimle yaklaşan kesimleredir.Peki Kurtlar Vadisi bu ülkeye ne kazandırdı?Varolan toplumsal çatışmaları daha da tırmandırmak yerine ne tür misyona sahip bu dizi?Gençleri çeteciliğe,mafyacılığa özendirmediği iddia eddilebilir mi?Irkçılığı,kin ve düşmanlığı körüklemediğini kim söyleyebilir?Ogün’ler,Yasin’ler bu ideolojik zehirlemelerin bir ürünü değil mi?Deyilse,bunun aksini ıspatlayacak kanıt sunmalarına davet ediyorum bu kesimleri.Öyle linkler vererek,”bakın başkaları da ne diyor?”benzeri içi boş savunmalarla kimse doğruluk taslamaya kalkmasın.Görünen köy klavuz istemez,gerçekler bir bir ortada.Eğer kimin ne dediğine bakılsaydı,sanırım yazar diye geçinen Ergun Poyraz’ın Başbakanın kökeni hakkında yazdığı kitaplara gerçek(!)kaynak diye itibar edilmesi gerekirdi.CHP İzmir milletvekili Canan Arıtman da bir sürü şey geveledi,hem de sosyal demokrat kimliğiyle…Bekir Coşkun’un,Emin Çölaşan’ın da köşelerinde neler yazdıkları hepimizin malumu.O bakımdan “o ne dedi,bu ne dedi”ile bir yere varılmıyor;internet üzerinden ırkçı sitelerde ne cevherler yumurtlandığını bilmeyen yok.Yani kimseler kusura bakmasın, toplum arasına düşmanlık tohumları ekmeye hevesli bu tür kışkırtıcı,tahrik edici zihniyetler artık itibar görmüyor.

    Konuya dönecek olursak,yukarıda da değindiğim gibi basın yayın yoluyla,sanat aracılığıyla da topluma en büyük kötülük yapılabilir ve yapılmaktadır.Bu diziyle ceplerini dolduran zihniyetler de bana göre ETÖ ve benzeri suç örgütlerinden aşağı kalmamışlardır…Örgüt üyeleri kadar bu karanlık ilişkilerden sorumludurlar…Ve bir tetikçi ya da azmettirici kadar suç ortağıdırlar.Zira ideolojik zehirlemeler bazan bir silah ve bombadan çok daha tahripkar bir güç ve etkiye sahiptirler.

    Sonuç itibariyle bu tehlikeli ve kirli oyunlara karşı uyanık olmadığımız sürece arzu ettiğimiz şeffaf,temiz bir hukuk devletine kavuşmamız asla mümkün olmayacaktır.Dolayısıyla bu başaşağı gidişata onurluca direnen Taraf gazetesi ve Rasim gibi dürüst aydınlarımızı düşüncelerimizle linç etmek yerine kokusu bütün dünyaya yayılmış bu pis ilişkilere dikkatlerimizi çevirmenin zamanı geldi de geçiyor.

  20. Yazan:eg Tarih: Şub 11, 2009 | Reply

    hangi gazete bedava dağıtılıyormuş acaba merak ettim?

  21. Yazan:ender güçlü Tarih: Şub 11, 2009 | Reply

    Tirajı en çok düşene bak görürsün.

  22. Yazan:ender güçlü Tarih: Şub 11, 2009 | Reply

    Ergenekon’un TV projesi:Kurtlar Vadisi(2002-2006) » bu yazı sanırım 17 ocakta sitenizde yayınlandı buna ben aynı tarihte şu yorumu yaptım;
    Yazan:ender güçlü Tarih: Oca 17, 2009 | Reply

    Bir sonraki yazınızda da, Şaşmaz ailesinin bölüm başına aldıkları 700 bin tl civarı parayı, masraflar düştükten sonra örgüte verdiğini iddia ederseniz onada inanırız!Ha unutmadan dizinin yayınlandığı kanalla ücrette anlaşamaası nedeniyle yeni taliplerininde ATV,ve TRT olduğu basına yansıdı. Allahım daha neler olacak acaba vergilerimizden pay alan trt dizi üzerinden örgüte destek mi verecek?Şurasıda ilginç;O filmde ABD’nin Irak işgalinde yaptığı alçaklıklar vesile edilerek yapısal bir Yahudi-Hristiyan düşmanlığı yapılıyordu.Demişsiniz. Ortadoğu ve Yakın Asyadaki marifetleri böyle bir tepkinin yükselmesi için diziye gerek bırakmıyor.Bu bağlamda yapımcıların Yahudi-Hristiyan İşbirliğinin nakdi meyvelerini toplamaktan başka bir gayretleri olduğunu düşünmüyorum.

    Rasim Bey bunu okumamış eğer okusaydı birilerinin diziyi kullanarak yönlendirme yapmasına gerek kalmadan ABD–İsrail politikalarının zaten iddia ettiği gibi bir ortamı, bırakın Türkiyeyi tüm doğu ülke halklarında taban oluşturduğunu anlardı.Dizinin misyonununda bu hazır zeminden faydalanıp bu tabanı nakde çevirmekten başka birşey olmadığından adım gibi eminim. Bu arada bugün yine bu sitede yınlanan ” Türkler neden Komplo Teorilerini çok Sever? ”Makalesini Rasim beye bir sorun.O bu konuyu en iyi bilen yazardır.:)) Komploların kendisi gün gibi ortadayken teorisini yazmak gibi kolaycılığa kaçmak acemiliktir.

  23. Yazan:eg Tarih: Şub 11, 2009 | Reply

    zaman gazetesi ne zamandan beri bedava oldu bir bilsek de biz de 10 senedir abonesi olduğumuz gazeteyi bedava almaya başlasak bari….

  24. Yazan:Mustafa Akbas Tarih: Şub 11, 2009 | Reply

    Kurtlar vadisi edebi kaybetmislerin sevdigi bir dizi. Jitem Devlet adina kattillik yapan bir soytari takimi.Jitemin Kurtlar vadisini degil ülkemizde faaliyet gösteren Milyarlik medya kuruluslarini bile kullaniyor.

  25. Yazan:ender güçlü Tarih: Şub 12, 2009 | Reply

    Aboneliğinizi bitirin bu ay ben artık almak istemiyorum deyin.Bakın nasıl bedava geliyor:)
    Yada öğrenci yurtlarına(kredi yurtlar kurumu)sorun.Sanayi sitelerinde esnafa sorun.

  26. Yazan:Ali Duman Tarih: Şub 12, 2009 | Reply

    “Ali bey yazıyorsunuz ama rakamlar öyle demiyor.Yukarıdaki likte tüm gazetelerin 02–08 şubat arası tirajları ve önceki haftaya göre artış azalışları var. zaman,taraf,star,sabah gibi gazetelerin düşüşlerini incelerseniz kimin nereye fazla geldiğini net görürsünüz,ki bunların arasında en büyük düşüş bedava dağıtılan gazeteye ait.:))”

    Sn. Ender Güçlü,
    yukarıdaki yazınızdan hiç bir şey anlamış değilim, zira ben TARAF için zaten mütevazi bütçeli ve mütevazi TİRAJLI dedim. Siz bundan ne anlıyorsunuz, çok sattığını iddia etmedim az veya çok satıyor olması da gazetecilik etiği ve haberciliği açısından bir şey ifade etmez.
    Dikkatle takip edilen ve Dünyanın en fazla itibar ettiği Türk gazetesi olması yeterli bir kıstastır.

    TARAF’ın 100.000 satıyor olacağı Türkiye; demokrasi, insan hakları ve hukuk açısından bambaşka bir Türkiye olacaktır.

  27. Yazan:eg Tarih: Şub 13, 2009 | Reply

    ender bey,
    bana kalirsa hurriyet gazetesinin hep “abartan” genel yayın yönetmeni gibi bir kez bile elinize zaman gazetesi almadan abartmışsınız gibi gleiyor bana.

  28. Yazan:ender güçlü Tarih: Şub 13, 2009 | Reply

    Yazan:eg Tarih: Şub 13, 2009 | Reply

    ender bey,
    ”bana kalirsa hurriyet gazetesinin hep “abartan” genel yayın yönetmeni gibi bir kez bile elinize zaman gazetesi almadan abartmışsınız gibi gleiyor bana.”
    Yanlış geliyor size bu yazdığımı bilmeden,yaşamadan yazmak bana yakışmaz. 1990 da ilk kez yatılı okulun kapısından girdiğim gün tanıştım gazeteyle yaklaşık 19 senedir gazeteyide yazarlarınıda tahmin edebileceğinizden fazla bilirim.:)

  29. Yazan:ender güçlü Tarih: Şub 13, 2009 | Reply

    Sn. Ender Güçlü,
    yukarıdaki yazınızdan hiç bir şey anlamış değilim, zira ben TARAF için zaten mütevazi bütçeli ve mütevazi TİRAJLI dedim. Siz bundan ne anlıyorsunuz, çok sattığını iddia etmedim az veya çok satıyor olması da gazetecilik etiği ve haberciliği açısından bir şey ifade etmez.
    Dikkatle takip edilen ve Dünyanın en fazla itibar ettiği Türk gazetesi olması yeterli bir kıstastır.

    TARAF’ın 100.000 satıyor olacağı Türkiye; demokrasi, insan hakları ve hukuk açısından bambaşka bir Türkiye olacaktır.

    Taraf ve benzeri gazeteler çizgilerini sahte hahamların hezeyanları ve nereden sızdırıldığı iyi bilinen onun bunun cep telefonlarında konuştukları fantaziler üzerine kurdukları sürece siz daha çok umutla beklersiniz.

  30. Yazan:eg Tarih: Şub 13, 2009 | Reply

    evet bombalar, darbeler, darbe girişimleri, eski genelkurmay başkanlarının “yine seçimi kazanırlarsa tek çare asker” söylemleri, faili meçhuller, siyasi cinayetler ve bunlarla ilişkieri ortaya çıkan insanların hepsinin de birbiriyle ilişkili olması… hepsi hezeyan değil mi? sevgili kardeişm, bu ülke darbeci zihniyet ve bu zihniyete yalakalık eden namussuz medyadan çok çekti. namuslu bir gazete çıktı (taraf), bütün eksiğiyle habercilik yapıyor. bunlar hezeyansa vallahi sanırım siz başka bir ülkede yaşıyorsunuz. hiç darbe, müdahele, faili meçhul görmediniz bu ülkede…

  31. Yazan:Ali Duman Tarih: Şub 13, 2009 | Reply

    Taraf’ta çıkan tüm haberleri bilerek yaz(a)mayan satılmış kalemşörlerin enson uydurdukları “servis haber” zırlamaası da onları kurtarmaya yetmiyor. Yalanları çuvala sığmıyor, “servis edildiğini” söyledikleri bir haberi bir başka gün tv’de açık oturumda “biz zaten biliyorduk bunları” diyebiliyorlar pişkin pişkin, zaten yüzlerine tükürsen yarabbi şükür diyeceklerdir bunlar.

    Şimdi her fırsatta AKP aleyhinde haber yapan bu bu satılmış kalemşörler; her nedense Uzan’ın elinde iken Star gazetesinin iki gün üste üste “Hikmetyar’ın önünde diz çökmüş R.T.Erdoğan” haberini tek satır dahi yazamamışlardı. Zira o zamanlar patronlarının emri o doğrultudaydı, yani R.T.E. ile işleri tıkırındaydı, işte bunlar böyle gazete ve gazetecilerdir.

    Taraf’ın şu ana kadar belgesiz bir haberi olmadı, buna rağmen Taraf’a saldıranlar;
    17.540 faili meçhulun olduğu ülkede 4 kere darbe yapılmış ülkede postal yalayıcılığı yapanlardır. Doyamamışlar postal yalamaya, allah akıl fikir versin bu Ergenekon zombilerine, bu postal düşkünlerine.

  32. Yazan:ender güçlü Tarih: Şub 14, 2009 | Reply

    Yazan:eg Tarih: Şub 13, 2009 | Reply
    ”bunlar hezeyansa vallahi sanırım siz başka bir ülkede yaşıyorsunuz. hiç darbe, müdahele, faili meçhul görmediniz bu ülkede…”

    Askerisini gördüm darbenin. Allah nasip etti şimdide haham kaynaklı Sivilini görüyorum darbenin.

  33. Yazan:ender güçlü Tarih: Şub 14, 2009 | Reply

    Yazan:Ali Duman Tarih: Şub 13, 2009 | Reply

    Zira o zamanlar patronlarının emri o doğrultudaydı, yani R.T.E. ile işleri tıkırındaydı, işte bunlar böyle gazete ve gazetecilerdir.
    Bahsettiğiniz günler gazetelerin henüz RTE aleyhinde yazmadığı ve sizin tabirinizle RTE ile işlerin tıkırında!!! olduğu,RTE nin de gazetelere boykot çağrısı yapmadığı günlerdi.Hiç bir zaman samimiyetini inanmadığım bu gazetelerin de artık en azından AKP ye çanak tutmadığını görmekten mutluyum.
    ”Doyamamışlar postal yalamaya, allah akıl fikir versin bu Ergenekon zombilerine, bu postal düşkünlerine.”
    Yargıdaki bu davanın hesapladığınız taban desteğini bulmaması sizi agresif yapmış.Sabırlı olun biraz hele dava sonuçlansın sonra kusarsınız nefretinizi.Suçu mahkemeler tarafından sabit görülmemiş insanlara hakaret etmek sizin gibi demokrasi aşığı, insan hakları savunucularına hiç yakışıyormu? 🙂

  34. Yazan:Ali Duman Tarih: Şub 14, 2009 | Reply

    Sn.Enver Güçlü,
    “Yargıdaki bu davanın hesapladığınız taban desteğini bulmaması sizi agresif yapmış.Sabırlı olun biraz hele dava sonuçlansın sonra kusarsınız nefretinizi.Suçu mahkemeler tarafından sabit görülmemiş insanlara hakaret etmek sizin gibi demokrasi aşığı, insan hakları savunucularına hiç yakışıyormu? 🙂 ”

    yuarıdaki sözlerinizden anlaşılıyor ki esas Ergenkoncu zihniyetin yargı’nın kendisi olduğunu bilenlerden ve bundan ümit besleyenlerdensiniz.

    Zira şunu da bilin ki asıl en büyük yargı HALKIN VİCDANI VE TARİH’TİR.

    12 Eylül Faşist harekatı yargılan(a)madı. Bugün 12 Eylül’ü; alkışlayarak karşılayan ve “Bugüne kadar neredeydiniz” diye manşet atan merkez medya ve onun orkestra şefi E.Özkök bile savun(a)mıyor,

    12 MART ve 12 EYLÜL ile ülkenin en akıllı en dinamik en devrimci iki kuşağı yok edildi.

    12 Mart/12 Eylül faşist darbeleri, Susurluk, Kahramanmaraş, Çorum, Sivas, 6-7 Eylül, Kanlı Pazar, Kanlı 1 Mayıs, nice faili meçhuller, nice provokasyonlan (say say bitmez) hiç biri yargılan(a)madı, suçlular cezalandırıl(a)madı.

    Ancak bunların tamamı halkın vicdanında mahkum edildi.

    Soğuk savaş bitti, Türk halkı artık “komunizm korkularıyla” biçimlendirilemeyecek, şeriat ve bölücülük gibi tamamı Ergenekon tarafından uydurulan propagandaları bu millet yemiyor, yemeyecekte.

    1970 Yılında TİİKP savunmasında “Ermeni kıyımını yapanları “lanetleyen” Ergenekon’cu Doğu Perinçek, 2000’li yıllarda Ermeni kıyımını “lanetleyenleri lanetliyor”, işte sizin düşünce dünyanız budur, dün dündür. Siyaseti; rüzgar nereden eserse, nasıl eserse, egemenlere nasıl yaranılcaksa, o sath-ı minhalde oluştursunuz. Bir İnceleyin 1970-2009 arası fikirlerini Doğu Perinçek’in fikirlerini, dönekliklerini, siyaset sefilliğini kendinizi bulursunuz. (Madem ki suçluluğu ispatlanmadığıdan dem vuruyorsunuz demekki aynı düşünce dünyası içindesiniz, bu anlamda inceleyin derim) (belkide ezbere biliyordursunuz muhteremin geçmişini, kimbilir?)

    Ben topluma bakarım, halkıma bakarım; bu halk, daha ilk özgür seçimlerde tasfiye etti sizi, bunu anlayabiliyor musunuz? hem de ilk özgür seçimlerde tasviye edildiğinizi anlayabiliyor musunuz?, ancak 3 silahlı darbe, 1 post-modern darbe ile ısarla gitmemeye direniyorsunuz. Nafile bir çaba, nafile.

    Ancak o kadar dinazorlaştınız ki her 3 darbede sizi destekleyen ABD, bile sizden iğreniyor artık, zira değişime direnenler, çürürler, 80 yıldır en ufak bir değişimi gerçekleştirmek yerine, sosyalist/devrimci, gayri-müslim, kürtler, alevi kıyımları ile bugüne geldiniz.

    Değişime direnerek bugüne geldiğiniz dönemde ise emperyalist ABD, değişime direnmek yerine değişimi yönetmeye soyunduğu için hem süper güç oldu, hem de 50 yıl önce köle olan zenciden başkan çıkarttı, bilmem bu farkı anlayabiliyor musunuz? bilmem MARX’ın diyalektik materyalizmini biliyor musunuz? DEĞİŞMEYEN TEK ŞEY DEĞİŞİMDİR diyen Marx’a ABD’nin bile direnemediğini görüyor musunuz?

    Devletin harakiri yapmayacağını biliyoruz, Ergenekon denen hilkat garibesi örgütünü oluşturanları cezalandırılmaya kalkılması için hapishanelerin yetmeyeceğini,devletin çok büyük yara alacağı ortada.

    Elbettek buradaki amaç bu kişileri cezalandırmak değil, örgütü çökermektir.

    3 Ay sonrası için her ne kadar ümitli olsanız da bu ümitli olma hali pamuk ipliğine bağlıdır. İçeriden bir kişinin ötmesi her şeyi alaşağı edecektir. Gerci bir kişi öttü ve TSK’nın nasıl üzerine alındığını da gördük. Ötende tükürdüğünü yaladı ifadeleri savcının uydurduğunu söyledi, oysa o ifadenin altında kendi ve avukatının da imzası var ve üstelik bir nüshası da avukatında bulunuyor, avukatı niye gösteremiyor, ifadenin orjinalı budur diye, kimi kandırıyorlar, orta yerde bir yargılan(a)ma sirki oynanıyor, hepimiz görüyor ve izliyoruz, bu orta oyununu hem de keyifle…

    (hem agresifliğimi nereden çıkarttınız, 12 Eylül’den bu yana -siyasi anlamda- hayatımda hiç böyle keyifli olmamıştım)

    Not : En büyük handikabınız nedir biliyor musun?
    Doğu Perinçek ile davadaş, ülküdaş olmanızdır. Zira bu zat, içinde olduğu her hareketi her düşünceyi batırdı, Marxsizmle başladı, Moaculuk ve MDD ile devam etmişti, sıraya Kemalizmi koymuş, rekora gidiyor bakalım nereye kadar? Ah birde yetiştirici ustası Mihri Belli yaşlılıktan tekavütte ayrılmamış olsaydı daha ne senaryolar ne filmler izleyecektik kimbilir. (ancak ne var ki bu senaryolar kanlı oldu bu cümlemden dolayı bu ikili yüzünden can veren, kanı yerde kalanları ve yakınlarını tenzih ederim)

  35. Yazan:Ali Duman Tarih: Şub 14, 2009 | Reply

    Darwin’in evrim teorisine yeni bir halka:
    -gerci bu durum evrimden çok döneklikle benzeşiyor-
    amma velakin ben nezaketimden dolayı evrim diyeyim :):):)

    Adı bende saklı bir Ergenekon sanığının siyasi hayatı :
    (tamamen hayal mahsulu, ya da uydurmuşta olabilirim)

    Komünizmden :(TİİKP-Türkiye İhtilalca Komünist Partisi)
    sosyalizme :(SP-Sosyalist Parti)
    Kemalizme :(İP-İşçi Partisi)

    silsilenin mükemmeliğine şapka çıkarmak gerekir, beki de siyaset dediğin bir silsiledir kimbilir?

    Marxsizm-Moaizm/M.D.D.-Kızılelma Koalisyonu/ Kemalizm….

    nerde kalmıştık sıradaki gelsin ne vardı sırada :):):)
    denilecek günü, iple çekenler de var bu ülkede birkaç milyoncukta olsa.

  36. Yazan:fatih -- wvwfikiryuklenet Tarih: May 31, 2009 | Reply

    Taraf Gazetesini Henüz Çözemedim ama bilirsiniz çorba pişerken karıştırmak iyidir yoksa altı tutar.. En iyi çorbanın yapılması için herşeyin tartışılması ve karıştırılması gerekir,, Bu bakımdan iyi veya kötü önemli olan taraf ın insanların tartışmaları için zemin hazırlamasıdır.. Burada gerçekten Güzel yazılar var bu siteyi henüz yeni gördüm ve sevdim aradabir karalarım bişeyler.. Yukarıdaki yazılardan şimdilik şunu ilave etmek isterim ki Doğu Perinçek in PKK nın embesili APO ile kolkola fotoğraflarını bu ergenekoncular hiç görmedilermi yoksa at gözlüğü mü takıyorlar,, Saygılar Sevgiler,,

  1. 1 Trackback(s)

  2. Şub 10, 2009: Dindarların dindarlara ihaneti : Derin Düşünce

ÖNEMLİ

--------------------------------------------------------------------

Tüm yazı, yorum ve içerikten imza sahipleri sorumludur. Yayımlanmış olmaları, bu görüşlere katıldığımız anlamına gelmez.

Hakaret içerse dahi bütün yorumlar birer fikir eseridir. Ama bu siteye ilk kez yorum yazıyorsanız, yorum kurallarına gözatın yine de.

Not: Sitenin ismini dert etmeyin, “derinlik” üzerine bayağı bir geyik yaptık, henüz söylenmemiş bir şey bulmanız oldukça zor :)

Editörle takışmayın, o da bir anne-babanın evlâdıdır, sabrının sınırı vardır. Siz haklı bile olsanız alttan alın, efendilik sizde kalsın.

Sitenin iç işleriyle ilgili yorum yapmayın, aklınıza takılan soruları iletişim kutusundan sorun, kol kırılsın, yen içinde kalsın.

Kendi nezaketinizi bize endekslemeyin, bizden daha nazik olarak bizi utandırın. Yanlış ve eksik şeylerden şikayet etmek yerine bilgi ve yeni bakış açısı sunarak tamamlayın, düzeltin, tevazu ile öğretin bize bildiklerinizi.

Bu kurallara başkasının uyup uymamasına aldırmayın, siz uyun. Bütün yorumları hızla onaylanan EN KIDEMLİ YORUMCULAR arasındaki nizamî yerinizi alın.

--------------------------------------------------------------------
  • Siz de fikrinizi belirtin