Archive for Şubat, 2009

Türkiye Bizi Satar mı? »

Yazan: İlham TUMAS, Azericeden çeviren: Adil YAPAR Kaynak: http://lent.az/news.php?id=14859    “Rabbim, aramızdaki beyinsizlerin yaptıklarından ötürü bizi yok eder misin? ” (Araf suresi, 155) Artık eldivenler atıldı. Osmanlı kardeşlerimizin Ermenistan sınırlarını açma hazırlığında oldukları hakkındaki haberler, hem Azerbaycan’da hem de Türkiye’de kimiler tarafından ayrı ayrı öfkeyle karşılandı. Medyada değişik tepkiler verildi, açıklamalar yapıldı. Art niyetli kimseler, düşmanlar, İrancılar, […]

Atatürk’ün evine bombayı MİT attırdı »

Pazar Vatan’dan Sanem Altan’ın röportajı “6-7 Eylül 1955’te büyük etkisi olan KTD Bildirisi’ni ben yazdım. Demokrat Parti’ye karşı 28 Nisan 1960’da yapılan öğrenci ayaklanmasını da ben organize ettim. Hapse bile girdim. Şimdi aynı endişeyi Ergenekon soruşturmasında yaşıyorum. Sabah sütçü kapıyı çalsa, polis geldi sanıyorum. AKP’nin oyunu da var işin içinde. Davos’ta bile var. Erdoğan’ın o […]

JİTEM’in Kurtlar Vadisi operasyonu »

2003-04 döneminde Sarıkız ve Ayışığı operasyon kod adlarıyla iki ciddi darbe girişimi yaşadı Türkiye… Bunu artık net bir biçimde biliyoruz. Özden Örnek’in günlüklerinin “sahih” olduğu Türk yargısı tarafından karara bağlandı. O günlüklerde de her şey açık… Türk basın tarihine gurur abidesi olarak geçecek bir gazeteci olan Alper Görmüş sayesinde bu gerçekleri öğrenebildik… Bu darbe girişimlerinde […]

Kemalizme göre Türk Kadını ve Cumhuriyet Gazetesi »

   Kenan Korkmaz Sunuş: Okullarda ezberletilen bir “çağdaş Türk Kadını” masalı vardır.  Bu masala göre “vatan kurtarıldıktan sonra kadınlarımız da kara çarşaftan kurtarılmıştır, seçme, seçilme hakkıyla beraber bir sürü özgürlük kazanmıştır, tango filan öğrenmiştir, Türk Kadını Ata’sına minnettardır…”.  Bugün çarşaflı kadınlara rozet takarak takiyye yapan CHP’nin kadına bakışı gerçekte bu şemadan hep uzak oldu. Tıpkı […]

Medyasenfoni »

[Yazan: Asım Öz – Umran dergisinin Kasım 2008 sayısında yayınlandı.] BİR ROMAN KİŞİSİ OLARAK NAZİRE     Edebiyat kuramlarından hareketle bir romanı kendi yapısına uygun eleştirel yöntemle (ve edebiyat bilgileriyle) incelemek mümkündür. Öte yandan bu kuramlardan herhangi birine takılıp kalmamak da gerekir. Çünkü sanat ve edebiyatın tek bir açıklama tarzına sığmayacak kadar zengin ve karmaşık bir yönü […]

Tarihsel Acılar Üzerine Bir Kimlik ve Ulus İnşa Etmek »

Üç hafta boyunca açık bir cezaevinin dünyanın en gelişmiş silahları ile bombalandığını, fosfor gazı ve uranyum dahil en vahşi yöntemlerle bir soykırım gerçekleştirilmeye çalışıldığını gören bizler defalarca belki kendimize şu soruyu sorduk. İsrail’in derdi ne!   Neden kendisi en acımasız şekilde soykırıma uğratılmış bir halk aynı vahşi yöntemleri bir başka halkın üzerine uygular? Neden İsrail’in […]

Çağdaş uygarlık seviyesinin üzeri – Bölüm 7 »

Duyduk duymadık demeyin! Demokrasi geliyor  Bakalım elimizde neler var? Modern üretim yapan bir ekonomi, burjuva, işçi. Neler yok? Kara saban, öküz, toprak ağası, köylü. Elimizdekilerden bir helva yapmanın zamanı geldi artık.   Ta en başında demiştik ki feodal köy tam bağımsız bir devletçik gibidir. Ne köy ağasının, ne de köy insanının devletle bir işi olmaz. […]

Güz Sancısı ve 6-7 Eylül Olayları »

Tomris Giritlioğlu’nun “Güz Sancısı” adlı filmi, birkaç açıdan tartışma yaratan bir film oldu. Bu tartışmalardan birincisi 6-7 Eylül 1955’deki olaylardır. İkinci konu ise, politik ve tarihsel olaylarla sinema sanatı arasındaki ilişkinin nasıl olması gerektiği üzerine yapılan tartışmadır. Sonuncusu, görünürde film ile hiç ilgisi olmadığı halde, filmin tartışılması ve eleştirilmesi sırasında ortaya çıkan ifade ve düşünce […]

Sokurov Sineması ve ‘Second Circle’ »

Sinema sanatının yaşayan en önemli yönetmenleri arasında yer alan Alexander Sokurov (Doğumu: 1951 / Podorvikha, Rusya Federasyonu), “Modernizm’in yarattığı problemlerin bir çocuğu” olmanın avantajları ve zaaflarının, sinema anlayışında oldukça net biçimde fark edilebildiği sanatçılardan birisidir. Modernizm, Aydınlanma Hareketi ile gelen “insan tasavvuru”nun bireyde yarattığı çürüme, çoraklaşma ve “aşkınlığı yitirme hâli”nin iyice zirveye çıktığı bir döneme […]

Yasaperestlik, kurbanlaş(tır)ma ve Filistin Direnişi »

Konuk Yazar: Hilal Kaplan Evrensel olarak İnsan Hakları söylemi, tanınabilir bir insan öznesi olduğu varsayımından yola çıkar. Varoluşun merkezinden Tanrı’yı alıp yerine insanı ikame etmeyi hedefleyen hümanist söylemin tipik bir ürünüdür. Yani ilan ettiği gibi zamanlar ve mekanlar üstü değil aksine içinden çıktığı tarihsel-toplumsal ve dolayısıyla siyasal-ideolojik koşullara bağ(ım)lıdır. Dolayısıyla belli bir söylem düzenine özgü, […]