Postal yala, sıhhat bul!
By Korsan Mahyaci Kamil on Eki 9, 2009 in Militarizm, Milliyetçilik, Serin Devlet
Bir Ses Yap Sitesinin katkısıyla
… Bu makale ilginizi çektiyse…
Türk milliyetçiliği birleştirir mi yoksa parçalar mı?
İllâ ki bir tutkal/çimento mu gerekiyor? Milliyetçilik tutkalı adil ve müreffeh bir düzene alternatif olabilir mi? Adaletin, hukukun hâkim olmadığı ortamlarda Türklerin kardeşliği ne işe yarar? Belki de Türk Milliyetçiliği diğer milliyetçilikler gibi yok olmaya mahkûm bir söylem. Çünkü var olmak için “ötekine” ihtiyacı var. Ötekileştireceği bir grup bulamazsa kendi içinden “zayıf” bir zümreyi günah keçisi olarak seçiyor. Kürtler, Hıristiyanlar, Eşcinseller, solcular…150 sayfalık bu kitapta Türk Milliyetçiliğini sorguluyoruz. Müslüman ve milliyetçi olunabilir mi? Türkiye’ye faydaları ve zararları nelerdir? Milliyetçiliğin geçmişi ve geleceği, siyasete, barışa, adalete etkisiyle. Buradan indirin.
“Bebek katili! Vatan haini!…” PKK terörünü lanetliyoruz ama devlet eliyle işlenen suçlara karşı daha bir toleranslıyız. “Kürtler ve Türkler kardeştir” diyenlerin kaçı “sen benim kardeşimsin” demeyi biliyor Zaza, Sorani, Kurmanci dillerinde? Ülkemizin terör sorunu ne PKK ne de Kürt kimliğiyle sınırlanamayacak kadar dallandı, budaklandı. Bazı temel soruları yeniden masaya yatırmak gerekiyor: (*) Kürtler ne istiyor? (*) İspanya ve Kanada etnik ayrılıkçılıkla nasıl mücadele etti? (*) PKK ile mücadelede ne gibi hatalar yapıldı? (*) İslâm ne kadar birleştirici olabilir? Töre cinayetlerinden Kuzey Irak’a terörle ilgili bir çok konuyu ele aldığımız 267 sayfalık bu kitabı ilginize sunuyoruz. Buradan indirin.
Türkiye’nin Ulus-Devlet Sorunu
Devlet gibi soğuk ve katı bir yapı bizimle olan ilişkisini hukuk yerine ırkımıza ya da inançlarımıza göre düzenleyebilir mi? GERÇEK hayatı son derecede dinamik ve renkli biz “insanların”. Birden fazla şehre, mahalleye, gruba, klübe, cemaate, etnik köke, şirkete, mesleğe, gelir grubuna ait olabiliriz ve bu aidiyet hayatımız boyunca değişebilir. Oysa devletimiz hâlâ başörtüsüyle uğraşıyor, kimi devlet memurları “ne mutlu Türk’üm” demeyenleri iç düşman ilân ediyor, Sünnî İslâm derslerini zorla herkese okutuyor… Bizim paramızla, bizim iyiliğimiz için(!) bize rağmen… Kürt sorunu, başörtüsü sorunu, Hıristiyan azınlıklar sorunu… Bizleri sadece “insan” olarak göremeyen devletimizin halkıyla bir sorunu var. Türkiye’nin “sorunlarının” kaynağı sakın ulus-devlet modeli olmasın? 80 sayfalık bu kitap Kurtuluş savaşı’ndan sonra Türkiye’ye giydirilmiş olan deli gömleğine işaret ediyor. Ne mutlu “insanım” diyene! Kitabı buradan indirin.
5 Yorum
Yazan:mesut Tarih: Eki 9, 2009 | Reply
Harika bir çalışma yapmışsınız, tebrik ederim.
Yazan:kuvvetlemuhtemel Tarih: Eki 14, 2009 | Reply
başbakanın koltuğunu yala sıhhat bul !
Yazan:durhat Tarih: Eki 14, 2009 | Reply
Hem solu,hem müslümanlığı maske edinerek faşist söylemleriyle provakasyon yaratanlara ben de şöyle diyorum:
Ergenekoncu abilerinin potallarını yalamaya devam et!Ama solculuğu ve müslümanlığı kirletme.Umarım mesaj yerini bulmuştur.
Yazan:Ali Duman Tarih: Eki 14, 2009 | Reply
din anlayışı din değil,
laikliği laiklik değil,
demokrasisi demokrasi değil,
evrensellik dersen lafı dahi edilmez,
insan hakları, hukukun üstünlüğü hak getire,
“asmayalımda besleyelim mi”,
“zo diyenleri hallettik sıra lo diyenlerde”,
“önce asalım sonra yargılarız” diyen üç Ali’li mahkemeleriyle.
6-7 eylül mü desem,
mustafa suphileri mi desem,
nazım hikmet mi? sabahattin ali mi?
kanlı pazar mı? kanlı 1 mayıs mı?
kahramanmaraş mı? çorum mu? sivas mı? hangisini saysak.
say say bitmez, sırala sırala sonu gelmez, bilin bakalım bu marifet hangi zihniyetin marifeti….
halk düşmanlığı da, yoksulluğumuzun bir numaralı sebebi de çeteleşmiş postalcılar ile çetesever/darbesever postal yalayıcılarıdır.
ammavelakin eriyen sibiryanın karları, berlin duvarını nasıl yıktıysa, ağrı dağının karlarını da eritecek, ırkçıların fırat hattına çektikleri utanç duvarı da yıkılacaktır. fırat hattından öte gidemeyen faşist partiler ve o zihniyetin sahipleri ağrı dağının eriyen kar sularında boğulacaklardır. kardeşliğin ve barışın pekişeceği, her yerin hepimizin olacağı günler yakındır.
fırat’ın doğusuna geçemeyen ırkçı ve faşist partilerin siyaset çöplüğüne atılacağı aydınlık günler dilerim.
önemli not : yalanı bayrak edinmiş sefil siyasetin uşaklığını yapanlar bilsinler ki, yukarıdaki örnekler nesnel gerçekliktir, türkiye gerçeğidir, hakikatın ta kendisidir, ey ortaçağ kaçkınları, çağdışı kalmışlığınızı uydurmakta olduğunuz komplo teorileri ile kapatamazsınız, binlerce internet gongolarıyla bilgi kirliği yapmaktan başka bir işe yaramıyor yalan, dolan mailleriniz. hepsi ergenekon kokuyor, hepsi çete kokuyor, hepsi yalan kokuyor ve ipliğiniz pazara çıktı.
sizi “türkiye türklerindir” mahlaslı ırkçı hürriyetin ırkçı “YOZDİL”
Yazan:Ali Duman Tarih: Eki 14, 2009 | Reply
gazetecileri de kurtaramayacaktır.