RSS Feed for This Post

Demokratik Açılıma Yurttaş Katkısı

Türkiye kalıcı bir demokrasiye ve refaha ulaşmaya çabalıyor. Bu yolda önünde zorlu engeller var. Bunların en önemlisi, toplumumuzun büyük çoğunluğunun da kabul ettiği gibi Kürt sorunudur. Özü siyasal ve kültürel olan, uzun bir geçmişe dayanan bu sorun, bölgedeki yoksulluk ve işsizlikle perçinlenmiş, yirmi beş yıldır süren çatışmaların etkisiyle de iyice derinleşmiştir.
Bu sorunu çözme çabalarının demokrasi ve evrensel insan hakları zemininde sürdürülemediğini; aksine, büyük acılara, kayıplara, baskıya, şiddete ve teröre yol açan bir süreç izlendiğini üzülerek ifade etmek durumundayız.

 
Türkiye’nin Kürt sorunu; uzun yıllardır içine çekildiği kargaşa ve şiddet ortamında binlerce insanımızın cezaevlerinde yatmasına, ürkütücü sayıda faili meçhuller ve kayıplar yaşanmasına, yine binlerce insanımızın evinden-ocağından kopmasına, koparılmasına neden olmakla kalmadı. 1984 yılında başlayıp, yirmi beş yıldır süregelen çatışma, 50 bine yakın insanımızın ölümüne, bir kısmının da sakat kalmasına yol açtı. Ateşi, doğusuyla batısıyla ülkemizin her yanına düşen tam bir insanlık dramı yaşandı. Biz yurttaşlar, bu süreçte ülkemizin topyekûn kalkınmasına yetecek miktarda değer ve varlık kaybına uğradığını biliyoruz.  

Çekilen tüm acılara, sıkıntılara ve kışkırtmalara rağmen, bugüne kadar toplumsal ve etnik temelli yaygınlaşmış bir çatışma yaşanmamış olması en büyük tesellimizdir. Türkiye toplumu, geçmişinde yaşadığı tüm sorunlara rağmen tüm etnik, dinsel ve dilsel farklılıkları bünyesinde koruyarak birlikteliğini halen sürdürebiliyor. 

Ancak, çözüm konusunda acil ve kalıcı adımlar atılmazsa, uzak olmayan bir gelecekte Kürt sorununun toplumsal bir çatışmaya dönüşme tehlikesini görmezden gelemeyiz.  

TAMAMINI OKUMAK VE DESTEK OLMAK İÇİN: http://www.demokratikacilimayurttaskatkisi.org/

Trackback URL

ÖNEMLİ

--------------------------------------------------------------------

Tüm yazı, yorum ve içerikten imza sahipleri sorumludur. Yayımlanmış olmaları, bu görüşlere katıldığımız anlamına gelmez.

Hakaret içerse dahi bütün yorumlar birer fikir eseridir. Ama bu siteye ilk kez yorum yazıyorsanız, yorum kurallarına gözatın yine de.

Not: Sitenin ismini dert etmeyin, “derinlik” üzerine bayağı bir geyik yaptık, henüz söylenmemiş bir şey bulmanız oldukça zor :)

Editörle takışmayın, o da bir anne-babanın evlâdıdır, sabrının sınırı vardır. Siz haklı bile olsanız alttan alın, efendilik sizde kalsın.

Sitenin iç işleriyle ilgili yorum yapmayın, aklınıza takılan soruları iletişim kutusundan sorun, kol kırılsın, yen içinde kalsın.

Kendi nezaketinizi bize endekslemeyin, bizden daha nazik olarak bizi utandırın. Yanlış ve eksik şeylerden şikayet etmek yerine bilgi ve yeni bakış açısı sunarak tamamlayın, düzeltin, tevazu ile öğretin bize bildiklerinizi.

Bu kurallara başkasının uyup uymamasına aldırmayın, siz uyun. Bütün yorumları hızla onaylanan EN KIDEMLİ YORUMCULAR arasındaki nizamî yerinizi alın.

--------------------------------------------------------------------
  • Siz de fikrinizi belirtin