Bu pazartesi Atatürkçü kıza söz hakkı!
By Katrin Baskiotis on Mar 29, 2010 in atatürkçülük, Başörtüsü Yasağı, Kemalizm, vicdan, Yobaz Laikler
By Katrin Baskiotis on Mar 29, 2010 in atatürkçülük, Başörtüsü Yasağı, Kemalizm, vicdan, Yobaz Laikler
Kemalist kızın cevapsız kaldığı başörtüsü sorusu from platform haber on Vimeo.
© Copyright Ne Mutlu "İnsan'ım" Diyene! 2007. All rights reserved. Powered by WordPress. Blog Design. XHTML.
14 Yorum
Yazan:Beşir Eymen Tarih: Mar 29, 2010 | Reply
Abdulbaki Kömür beyefendi ne güzel söylemiş 🙂
“Yağmurla yağar gibi..
Güneşle doğar gibi..
Bir ölüp bin dirlip..
Geleceğiz göreceksin ‘Az Kaldı’..”
Yazan:Gürhan Tarih: Mar 29, 2010 | Reply
Sistem onlara ne öğretti,din dogmasının altında ezilen boş dimağlar hiçbir zihinsel üretim ve entellektüel yaratım gerçekleştiremez.Ancak “şekilde görüldüğü” gibi geldikleri noktada,tasallutundan korktukları “gerici” zihniyetin entellektüel üretimi ve konuya hakimiyeti karşısında,ezberleri yeterli olamadı ve arkasını herhangi bir argümanla dolduramadığı son derece sınırlı fikriyatının asıl kendisinin bir dogma,bir gericilik tezahürü olduğu gerçeğine son sürat çarpınca öyle kalakaldı.86 senelik Cumhuriyet istibdatının sadece kendisi ve ailesi gibi olanlara,giyinenlere,ezberleyenlere yapmış olduğu ayrıcalığın sonuna gelindiği gerçeği bir karabasan gibi üstüne çöktü ve eveleyip geveleyip kenara çekildi.Çok şaşılacak bir durum değil,eşyanın tabiatı gereği olması gereken vuku buldu.Hülasa Türkiye,artık onlara ezberletilen,kafalara kakılan jakoben “doğrular”dan ibaret değil;Türkiye sür’atle değişiyor.Değişime ayak uydurmaktan aciz olan gerici zihniyet ise eveliyor ve de geveliyor.
Yazan:özlem Tarih: Mar 29, 2010 | Reply
Bu arada o görüntülerde konuşan Nuray Hanım’ın bu programdan sonra adeta linç edilmek istendiğini ve bazı dindar kimliği ile bilinen gazetelerde dahi kimliğinin Fadime şahin ile özdeşleştirilmeye çalışıldığını hatırlatmak isterim. Çok ça tepki toplayan konuşmasında Nuray hanım ne demişti: Birileri bana Kemalizm adına zulmediyorsa ben nasıl Mustafa Kemal’i sevebilirim ki? Bunu söyleyen kadın 28 Şubat günlerindeki protesto eylemlerinde dayak yediği için bir kolu kırılmış aynı zamanda çocuğunu düşürmüş bilahare yargılanmış ve eğitimi için yurtdışına çıkmak zorunda kalmış bir kadın!
Yazan:cb Tarih: Mar 29, 2010 | Reply
özlem,
açıkçası ben de nuray hanımı izlerken bir eyvah koparttım,’geliyor bir şevket kazan açıklaması’ diyerekten,konuya endişhe ile baktım…kısa bir süre sonra nuray hanımın durumu ortaya çıktı,şükür öyle olmadığını gördük.ancak 28 şubat bize bilgiyi süzerek almayı öğretti,her başörtülünün başörtülü olmadığını öğretti maalesef bu tür komplolardan sonra blok oluşturan zihinlerimiz paranoyaklaştı,paranoyak ülkenin,paranoyak vatandaşıyız sonuçta.
Yazan:MB Tarih: Mar 29, 2010 | Reply
Bu video akılsız başlara tokmak niteliğinde…
Yüreğinize sağlık. Olayın içerisine biraz vicdan, biraz empati girebilse çözülecek aslında…
Cemile Hanım
Aynı endişelere ben de kapılmıştım…
Ve Tespitlerinizin tamamına katılıyorum…
İdeal olanı ise; söz konusu dini kimlıkli gazetelerin ve Özlem hanımın olaya yaftalamadan yaklaşmaları olacaktı sanırım.
Sağlık olsun…
Yazan:Nuray Tarih: Mar 30, 2010 | Reply
Bu programi firsati izleyemedim maalesef cünkü yakasik 9 senedir yurtdisinda yasiyorum.Sebebi cok basit cünkü basörtülü bir ögrenciydim zamaninda Türkiyede ve bölümün en basarili ögrencisi olmama ragmen sirf basörtüsü taktigim icin okumama izin verilmedi ve su anda Almanyada bir üniversitede doktorami yapiyorum…Ama kücüklügümden beri tek bir istegim vardi o da kendi vatanima kendi topragima faydali bir insan olmak kendi vatanimda kariyer yapmak…Sunund da farkindayim ki belki kariyerimi burda tamamlamak zorunda kalicam ve hic bir zaman kendi vatandasima faydali olamiyacagim…9 sene annemden babamdan kardeslerimden sevdiklerimden hep uzakta yasamak zorunda kaldim bir sürgün hayati gibi…Ama bunlarin hicbirine üzülmüyorum da beni en cok üzen vatanima milletime birsey katamamak ve bu sekilde ölüp gitmek…
Yazan:özlem Tarih: Mar 30, 2010 | Reply
insanlığa bir seyler katıyorsunuz Nuray arkadaşım daha güzel, Vatan millet o kadar da somut kavramlar değil. bundan 100 yıl once vatan olan bir sürü yer yok bugün, bundan 100 yıl sonra ise ne olacağını allah bilir. Zaten allah bize kur an da seslenirken vatan millet üzerinden seslenmez. insanlığa çağrıda bulunur. Bir insanı öldürmüşseniz bütün insanlığı öldürmüş gibi olursunuz bir insanında yaşamasına sebep olursanız bütün insanlığı yasatmıs olursunuz mealinde bir ayet var mesela.
selam ile.
Yazan:beytullah emrah Tarih: Mar 30, 2010 | Reply
nuray canan bezirgan, mücadele sürecindeki tecrübesiyle güzel bir soru sormuş ve aslında kemalist zihniyetin bağnazlığını tek soruyla ortaya çıkarmış…
genç kemalist hanım ezberini unutmuş, ADD ya da TGB bundan sonra ekran için icazet verirken daha seçici davranır artık.
Yazan:MB Tarih: Mar 30, 2010 | Reply
Nuray Hanım
Özgürce secde edilebilecek her yer vatanımızdır…
Bu bağlamda, Peygamber Efendimizin (S.A.V), doğum yeri Mekke’nin fethinden sonra bile, bir geceliğine de olsa kendi evinde ikamet etmediğini hatırlatırım…
Ben bunu; “Benim toprakta gözüm yok, ben hürriyetin peşindeyim, iman ile insan arasındaki engelleri fethetmekle/açmakla görevliyim” mesajı olarak algılıyorum…
Yazan:tley Tarih: Mar 30, 2010 | Reply
İnsanlık onuru halkının yanında durmak, hak aramaktır!
Toplar yenilir, ordular yenilir, nükleer bombalar yenilir.
Yenilmeyen tek şey inançtır, haklı olduğuna inanmaktır.
Haklıysanız, yer gök, dağ taş, kuşlar kayalar, ruhlar, öte alemler, annen baban, ataların herkes senin yanında savaşa girer. Öteler-buralar, tabiat-denizler senle bu ölüm kalım savaşına girer ve kimse seni durduramaz
Yazan:Gürhan Tarih: Mar 31, 2010 | Reply
İnançlı kesim tarafından son günlerde milliyetçiliğin tartışmaya açılıyor olmasını çok önemli buluyorum.Ben din bağlamında “inançlı” biri değilim,dünya görüşüm insanlık adına yaşanan tüm adaletsizliklere karşı arada “din” diye bir öğretici olmasına gerek olmadığı yönünde şekillendi.Dolayısıyla küçük bir örnek vermek gerekirse Filistin’de,Bosna’da,Çeçenistan’da yaşanan insanlık dışı katliamlara karşı dururken argümanımı din kardeşliği değil de,insanlık gereği bir karşı duruş temeli üzerinde kuruyorum.Bence çok da önemli bir fark da değil bu zaten.Vatan,millet gibi kavramlara gelirsek;bunlar en fazla iki yüz senelik mazisi olan,devrimler tarihinin arkasından şekillenen ulus devletleşme süreçlerinin ürünü,seküler temelli milliyetçilik denilen “modern” ideolojinin tezahürleri.Ancak üzülerek müşahede ediyorum ki,memleketimizde dindar kesimin önemli bir bölümünde bu yaklaşım gereksiz bir biçimde içselleştirilmiş.Kemalist militan,neo-nasyonalist çevrelerde seküler ve laisist bir görünüme bürünen bu sakat yaklaşım,dindar kesimin kayda değer bir kısmında,Osmanlı’nın yüceltilmesi,şanlı ecdadımız gibi retoriklerle bir kutsiyet halesi içinde yüceltilirken,ırksal ve elitist bir biçimde arap,kürt gibi unsurların şeytanlaştırılması gibi korkunç bir son noktaya kadar varabilmekte.Özellikle müesses nizamın algılarımıza kazımış olduğu “Araplar da İngilizlerle bir olup,askerlerimizi arkadan vurdu” gibi söylemler,ümmet temelinde yükselmesi gereken müslüman sağduyuya taban tabana zıt bir biçimde ağır bir ırksal vurguyu ön plana çıkarıyor ve ittihatçı proto-faşizmin asıl destekçisi olan kitleyle müslümanları aynı kefeye sokuveriyor.Anlamakta zorlanıyorum,hacca gidip gelmiş olan herhangi bir Türkiye vatandaşını dinleseniz,anlatacakları arasında Suudi-Vahabi arap kötülemesi çok önemli bir yer tutar.Kendisini müslüman demokrat diye lanse etmiş partinin başbakanı dahil kimi bakanlarının söylemleri,ceketlerine iliştirdikleri taşlarla süslü bayraklar,üç beş oy için ırkçı partinin söylemlerine rahmet okutacak aşırı milliyetçi,temelsiz ve mesnetsiz ifadeler…Benim dinden soğumamın en önemli etkilerinden bir tanesi de,resmi ideolojinin(Türk-İslam Sentezi)ideolojik aygıtlarından birisi olan dev bütçeli Diyanet’in camilerinde,mahyalarında,mevlütlerinde, her şeyinde manasız bir milliyetçilik hatta “militarizm” propagandası yapılmasıydı.Dua kısımlarında “kahraman ordumuz,şanlı ceddimiz,ahfadımız,ulu yüce komutanlarımız” faslı bitmek bilmiyordu.Allah aşkına bunun evrensel adalet ve barışçılığın taşıyıcısı olduğu söylenen,milleti değil de ümmet gibi ulus üstü bir ideali hedefleyen en son ve en kıymetli semavi dinle ne alakası olabilir.Son soru: Araplardan nefret eden,pis,tembel,işe yaramaz bizi arkamızdan vuran adamlar olduğunu diline pelesenk etmiş “yüce müslüman ırkıma” soruyorum: Hz. Peygamber Çinli miydi,Sri Lankalı mıydı? Hatırlatmak isterim, bu güzel insan, üzerinde tüm ali insani melekelerin vücut bulduğuna inandığımız yaradanın seçilmiş kuluydu,ama ARAPTI!!!
Diye düşünüyorum.
Yazan:Nuray Tarih: Nis 1, 2010 | Reply
Söylediklerinizin bir kismina katiliyorum belki düsüncelerimi yanlis ifade ettim tabiki secde edebilecegimiz her yer vatanimizdir ve Rabbim Kuranda vatan millet üzerinden seslenmez kullarina ama benim agirima giden mkendi müslüman kardeslerime faydali olma imkanim varken müslüman bir ülkeyi uluslararasi platformda temsil etme imkanim varken neden ben Hristiyan bir ülkenin gelismesine katki da olayim ki??Neden bu arastirmalari kendi ülkemde yapamiyorum ki??kusura bakmayin ama zamaninda bizi gerici yobaz diye egitimden uzaklastiran insanlarin asil kendilerinin gerici ve yobaz olduklarini söylemeden edemiyecegim…Burada benim gibi yüzlerce kiz var…Gecen sene Viyana üniversitesinde arkadasin biri basari ödülü aldi tip alaninda neden bu ödül ülkesinde kendisine verilemiyor…Bizleri vatanimizdan atan insanlar aslinda kendi vatanlarini milletlerini düsünmüyorlar basarili olmasini istemiyorlar…Bazen televizyonda görüyorum dogudaki insanlarin yasantisini icimden diyorum ki keske izin verselerde orada egitmen olsam cocuklari yetistirsem bir fon kurmaya calistik buradaki akademik kariyeri olan arkadaslarla ama maalesef sonunu getiremedik cünkü korkumuz ilerde yobazlar cocuklarin kafalarini yikiyor onlara para gönderiyor ve kendileri icin calistiriyor korkusu oldu herkeste…Ama misyonerler bunu yaparken kimsenin sesi cikmiyor ve hatta alkislaniyorlar…Iste böyle bir toplumda yasiyoruz maalesef…Ibni Sinalarin Ali Kuscularin kitaplarinin okutuldugu Avrupada Ayse Fatma sirf basörtüsü taktigi icin sürülüyor kendi vatanlarindan Avrupaya…
Yazan:Murat Çimen Tarih: Nis 3, 2010 | Reply
siz devam etin, ben dah sonra toparlıcam!
Meselenin özü bu.
Birilerinin “endişleri” yüzünden alıkonulan haklar var ortada. Sadece birileri endişe ediyor diye, siz her önünüze gelenin hakkını kısıtlayamazsınız.
Birileri çıkıyor karar veriyor, türban siyasi simgedir, kimse itiraz edemiyor, hukuk tıkanıyor. Peki kardeşim türban siyasi simge, ancak siyasi bir örgütlenmesi yok, Peki CHP’liler nasıl oluyorda chp rozetleriyle kamusal alan denen o şeytan üçgenine girebiliyor? CHP rozetleri siyasi simge değil mi?
Açık yükreklilikle soru sormaya ve bunlara açık yükreklilikle dürüstçe cevap vermeye başlanması gerek artık.
Biz bu cumhuriyeti kazanırken burası bir islam ülkesiydi, anayasamızda islam ülkesidir yazıyordu. O günlerden bu günlere nasıl gelindi de bu ülkede bizler müslüman olduğunu belli etmekten korkar olduk.
Yani müslümanların birlik olup kurtadığı bir ülkede nasıl oldu da müslümanlar, kurulan bu devlet tarafından dışlanır oldu?
Ben bu soruların cevaplarını çok merak ediyorum.
Yazan:Tuncay Köse Tarih: Nis 5, 2010 | Reply
nuray cevapını git erbekandan al mesela ben sana eşcinselim desem türbanlı biri hemen aman ha ondan uzak durun der veya içki içmek istiyorum dese islamcı biri aman ha içki haram kapatılmalı der veya ateistim cemevinde ibadethane olsun desem islamcı aman ha kurana aykırı diye ortalığı yıkarken ortada yoksunuzda SOVENİST ATAÜRKÇÜ OLAN CHP bişe yaptığında mı türüyosunuz……..bu tum sorunların cözülmese sadece 1980den sonra yok edilen solla ve sosyal demokratlıkla cözülebilir
YASASIN TÜM HAKLARIN ÖZGÜRLÜĞÜ VE KARDEŞLİŞLİĞİ
KAHROLSUN SOVENİST MİLLİYETCİ TÜM PARTİLER