Türk genci, inkilapların ve rejimin sahibi ve bekçisidir.
Bunların lüzumuna, doğruluğuna herkesten çok inanmıştır; rejimi ve inkîlapları benimsemiştir.
Bunları zayıf düşürecek en küçük veya en büyük bir kıpırtı ve bir hareket duydu mu, “bu memleketin polisi vardır, jandarması vardır, ordusu vardır, adliyesi vardır” demeyecektir.
Hemen müdahale edecektir.
Elle, taşla, sopa ve silâhla, nesi varsa onunla kendi eserini koruyacaktır.
Sayın Cebi meşhur Bursa Nutkuna atıfta bulunmuş ama bunun bir şehir efsanesi olma ihtimali de çok yüksek. “Bursa Nutku nerede işe yarar?” sorusunu sorduğumuz anda zaten Hrant Dink’in sokak ortasındaki cesediyle karşılaşıyoruz.
4 Yorum
Yazan:Cengiz Cebi Tarih: Tem 10, 2010 | Reply
Bu ve benzeri sözler söylemiş.
Yaşasaydı kim bilir daha neler söyleyecekti.
Yani “Ne mutlu Türküm diyene” diyememenin çok ötesine geçmiş.
Eee, olmaz ama.
Ya sev, ya terk et, ya da öl.
Yazan:Cengiz Cebi Tarih: Tem 10, 2010 | Reply
Türk genci, inkilapların ve rejimin sahibi ve bekçisidir.
Bunların lüzumuna, doğruluğuna herkesten çok inanmıştır; rejimi ve inkîlapları benimsemiştir.
Bunları zayıf düşürecek en küçük veya en büyük bir kıpırtı ve bir hareket duydu mu, “bu memleketin polisi vardır, jandarması vardır, ordusu vardır, adliyesi vardır” demeyecektir.
Hemen müdahale edecektir.
Elle, taşla, sopa ve silâhla, nesi varsa onunla kendi eserini koruyacaktır.
Yazan:İbrahim Becer Tarih: Tem 11, 2010 | Reply
Sayın Cebi meşhur Bursa Nutkuna atıfta bulunmuş ama bunun bir şehir efsanesi olma ihtimali de çok yüksek. “Bursa Nutku nerede işe yarar?” sorusunu sorduğumuz anda zaten Hrant Dink’in sokak ortasındaki cesediyle karşılaşıyoruz.
Yazan:Cengiz Cebi Tarih: Tem 12, 2010 | Reply
Sayın Becer,
Kemal’in ne söylemiş olduğu beni pek ilgilendirmiyor.
Kemalizm adına söylenenler ise epey kimseyi ilgilendiriyor.
Bunlar halen ‘örtük’ tutulan bir zihniyetin örtünün arasından sarkmış görüntüleri.
Tarihselliği kenarda dursun, güncel bir ‘zihniyet’i yansıtıyorlar.
Kemalistler pekala böyledirler.
Konumuz Kemal’in nasıl olduğu olmasa gerek.