YAKINDA: Roman Nedir?
By Editorden on Kas 2, 2010 in edebiyat, Roman Nedir?, Sanat
Yazarımız Suzan Başarslan‘ın yeni yazı dizisi 8 kasımdan itibaren her Pazartesi öğleden sonra yayında:
“…Romans ve destan Eflatun ve Aristo’nun idealist felsefelerinin gerçek anlayışı üzerine inşa edilmiş zaman ve mekana göre değişmeyen evrensel insan tecrübesi üzerine kurulmuş iki edebi çeşittir. Modern roman için de bu hüküm kolaylıkla seslendirilebilir. “Bir burjuva destanı olan roman, klasik destandaki komik ve trajik unsurları zaman ve mekâna göre değişen, insan tecrübesine bağlı sosyal değerler olarak sunar. Bu karmaşık tanımın biraz daha anlaşılır halini Stevick, Schroder’den alıntıladığı roman tanımında yapmıştır: “Gerçek bir dünyada inanılır şeyler yapan gerçekliğine inanabileceğimiz kişilerin tecrübelerini konu edindiğini, romanın konusunu insani ilişkiler, insani değerler ve insan tabiatının teşkil ettiğini söyler.
Milan Kundera ise “Roman, yazarın deneysel egolar (kişiler) üzerinden varoluşa dair birtakım temaları sonuna kadar incelediği büyük düzyazı biçimi.” ve roman hakkındaki görüşlerini açıklar: “roman, yazarın deneysel öğeler (kişiler) aracılığıyla varoluşun bazı büyük temalarını sonuna kadar irdelediği bir fikir atmosferinin mahsulü olduğunu söylemek adet olmuştur. Bu hakikate rağmen günümüz romanı sosyal ve ferdi değişime ayak uydurarak, insanın, insanlığın karmaşık hayatına, ruhuna eğilmek yerine, “umut ve acılarını yüreğinde duyan, çözümler üreten belirgin tipler yaratamaz hale geldi. Roman olarak okuyucuyu şaşırtan yer yer anlamsızlaşan bir sözcük yığını ortaya çıktı. Bazen de romancı toplumun medeniyetini ve kültürünü daha değişik anlatabilmek için dil üzerinde oyunlar oynadı ve daha çok kelimeyle düşünmeye başladı. Romanı evrensel insan tecrübesine değil, ferdi tecrübeyle, gözlemle kazanılan tecrübenin ayrıntılarını fikirlerinin şekillendirilmesinde bazı yazarlar gerekli bir araç olarak ön plana almıştır…”
9 Yorum
Yazan:cb Tarih: Kas 2, 2010 | Reply
selamlar,
benim için çok sevindirici oldu, tebrik ederim suzan, kolaylıklar dilerim.
bu arada ‘ kalbi edebiyata ısınanlardan ‘ bir mesaj ileteyim; ‘ mümkünse akademik dili biraz az ve sade bir yazı bekliyorlarmış, yazıları yakalayabilmek için ‘ elçiye zeval olmaz:)
Yazan:suzannur Tarih: Kas 2, 2010 | Reply
Fotoğraf çok hoşuma gitti, tam beni anlatmış :)) Kelimelerden varolmuş bir dünyaya/varlığa/sevgiye/aşka tebessümle sarınmış ben.Ancak kelimeler çok kıskanç, o kadar çok vakti kendilerine ayırıyorlar ve bunu istiyorlar ki, başka bir yana dönden biraz, hemen küsüp uzaklaşıyorlar sizden, ona geri dönene değin…
Ellerine sağlık Sayın editörüm. Selamlar.
Yazan:suzannur Tarih: Kas 2, 2010 | Reply
Cemile, bu noktada eğer seviyeyi düşürürsem, kendi seviyemin de düşmesi ve kolaylığın beni tembelliğe itmesinden korkuyorum. Edebiyat yolculuğuna çıkanların sanırım -istedikleri buysa gerçekten- emek göstermeleri gerekecek.Ama emeklerine değecektir. Buna inanıyorum. Yazı dizisi bittiğinde en azıdan okudukları eserlerde sadece tematik değil biçimsel olarak da bir farkındalık geliştireceklerdir.Yazmak isteyenlere de yardımcı olacaktır kanısındayım.
Roman incelemelerimin/eleştirilerimin dili daha açık, kolay diye düşünüyorum, öyledir deyin lütfen, en azından onunla edebiyata ısınmak isteyenlere ulaşabilirim sanırım. Roman okuruna yani ve okumak isteyene… Ama yukardaki yazı dizisi roman konusuna ciddiyetle eğilecekler için.
Selamlar ve teşekkürler Cemile.
Yazan:MY Tarih: Kas 2, 2010 | Reply
Öhöms, Suzan’in yazilari gerçekten … “derin” diyelim, sitemize layik 🙂
Diger yandan Cemile’yi anliyorum, sahsen mühendislik egitimi almis biri olarak edebiyatta biraz çakmis bir grubun üyesiyim. Bunun için kendisiyle bir röportaj yapmayi da düsünüyorum, edebiyatçi olMAyanlar için edebiyat olabilir baslik 🙂
yazi dizisine geri dönersek, eger herkes takildigi yerde soru sorarsa Suzan severek yanit verecek, yol gösterecektir sanirim. Böylece verimli tartismalara, sorgulamalara kapi açilmis olur. di mi sayin yazar?
Yazan:suzannur Tarih: Kas 2, 2010 | Reply
İnşallah Sayın editörüm, soru soranlara kapım her zaman açık, hatta yazılarını da gönderirlerse eleştiri yapabilirim. Bu noktada sadece ilgilenen değil yazma edimine girişenlerle de diyalog kurabilirim.
Röportaj kısmını uzun vadeli bir başka sonbahara düşünüyorum, şubatın 29’u gibi :))
Yazan:Merush Hanım Tarih: Kas 3, 2010 | Reply
Ne güzel bir haber, şimdiden heyecanlanmaya başladım doğrusu. Eh, erkenden de teşekkürümü edeyim dedim.
Yazan:suzannur Tarih: Kas 3, 2010 | Reply
Güzel ellerine ve gözlerine sağlık Merush. Ben de senin güzel yazılar yazan ellerinden yorumlar bekliyordum :))
Yazan:Kutlu Başarslan Tarih: Kas 9, 2010 | Reply
Kuzen kutluyorum eline yüreğine emeğine sağlık.
Kişisel gelişimin pozitif yönde geliştirilmesi;kişiye artı değer katar,manevi huzur verir,sosyal kültürde büyük katkıları olur,hatta biçok kişiye faydalarıya
Özellikle bu anlamda tebrik ediyorum.
Allah yar ve yardımcın olsun kolaylıklar diliyorum.
sağlık huzur bereketin ve başarıların daimi olsun.
Yazan:suzannur Tarih: Kas 9, 2010 | Reply
Sevgili Kutlu,güzel dileklerin için teşekkür ederim.
Sevgiyle…