Erste Begegnung – ilk Karşılaşma (Robert Schumann)
By Mehmet Yılmaz on Kas 20, 2010 in İnsan Müzikleri
Ölüm’ün ışığında Zaman
Schumann’ın en lezzetli eserlerinden birini dinliyorum, “spanische liebeslieder” (op. 138). Aşk şarkıları bunlar. 15ci asırda İspanya’da yazılmış aşk şiirlerinin Almanca tercümelerinden ilham almış büyük besteci. Albümdeki birinci parça gül bahçesinde rastladığı delikanlıya aşık olan bir genç kızın şarkısı. Mezzo-soprano Angelika Kirchschlager‘in berrak sesi su gibi akıyor ve soprano Barbara Bonney‘inkiyle “karışınca” öyle bir içiliyor ki…
Şırıl şırıl akan küçük bir derenin berrak suları canlanıyor gözümde. Seslerin berraklığı “lokur lokur akan” pianonun ritmiyle daha da belirginleşiyor. Bu kısacık şarkıyı tekrar dinliyorum. Genç kızı, delikanlıyı, gülleri anladım da… “işin içinde bir de su var” diyorum, bu kadar tesadüf olamaz. Sonra sözler takılıyor kulaklarıma. Acaba şiiri Almanca’ya tercüme eden Emanuel von Geibel sonu “ş” ve “s” gibi su sesiyle biten kelimeleri kasten mi seçmiş? CD’nin kutusundan kitapçığı çıkarıp sözlere(1) bakıyorum: Oh! Yanılmamışım. Hakikaten şırıl şırıl akan bir dere var iki aşığın ilk defa karşılaştığı yerde.
Sanat doğanın taklidi midir? Doğal olarak güzel olan şeylerin beceriksizce, yapay biçimde tasvir edilmesinden mi ibarettir? Öyle ya, batan bir güneşi seyretmek dururken neden kıpırdamadan duran bir yağlı boya tabloya bakalım? Bir bülbülün şen nağmelerini dinlemek dururken Schumann’ın şarkıları ile yoralım kulaklarımızı? Tabi sanatçı ve/veya sanatsever okurlarımız kızabilirler. “Ah! hayır, kimse Hacı Arif Bey’in yerini tutamaz” ya da “Hangi kuş Mozart’ın 40cı senfonisini çalmış da biz duymamışız?” gibi itirazlar gelebilir. Ancak Sanat eserleri doğanın kötü birer kopyası değilse nedirler? DEVAMI PEK YAKINDA SAYFALARIMIZDA…
6 Yorum
Yazan:özlem Tarih: Kas 20, 2010 | Reply
Benim canım bu kadınları dövmek istiyor:)
Yazan:cb Tarih: Kas 20, 2010 | Reply
mehmet yılmaz’a onlarca teşekkürler, tüm akşam dinledim ve sanat ile ruhun ilişkisini anlatacak kelimelerin azlığından yana hüzünlendim.
Yazan:MY Tarih: Kas 21, 2010 | Reply
Öhöms, sebeplerin kudreti yoktur ama hiç bir sey sebepsiz degildir hayatta…
Bu müzigi siteye koymamin da bir sebebi var, az önce bir kaç paragrafini videonun yanina ekledigim bir makale üzerinde çalisiyorum bu gece 🙂
not: Sevgili esim amerikali hanimin aksanini begenmedi, ana dili almanca olan iki solist bulduk, bu linkten %100 kaliteli bir almanca ile dinleyebilirsiniz:
ama benim tercihim birincisi, 5-10 saniye daha hizli söylemisler, daha yüksek hizda olunca ilginç bir coskusu var birinci kaydin. Artik size kalmis degerlendirmesi 🙂
Yazan:özlem Tarih: Kas 21, 2010 | Reply
Alternatif klipler Hacı Arif Bey demişken:)
http://www.dailymotion.com/video/xf3p1e_munir-nurettin-selcuk-vucud-yklimin_creation
Yazan:gokce Tarih: Kas 22, 2010 | Reply
Ozlem hanim yardima ihtiyaciniz olursa ben de size katilirim.
Sundugunuz Alternatif dinlendiriyor.
Tesekkurler.
Gokce
Yazan:MY Tarih: Kas 23, 2010 | Reply
Haci Arif Bey gibi Schumann’ı da ALLAH yaratmistir. Schumann’ın müzigini de ALLAH yaratmistir.
Bunun için Newton “yerçekimi kuvvetinin ne oldugunu bilmiyorum, ben bir sey icad etmedim, bu kuvvetin miktarini hesaplayan bir formül yazdim” demistir.
Schumann sadece bu müzigin zuhur etmesine bir vesile, bir sebep olmustur, sebeblerde kudret yoktur.
Sebeplerde kudret olsaydi pamugu yakan atesi su ile söndüremezdik.