Archive for Kasım, 2010

Dikkat! Milli Görüş Geçiyor! »

Okan Kemal   “Bir toplum ancak yaşlıları, gölgesinde hiçbir vakit oturamayacaklarını bildikleri ağaçları diktiklerinde gelişir”  (Yunan Atasözü )  Saadet Partisi’nde (SP),  Referandum sürecinde başlayan; Ramazan sırasında çatallı bıçaklı gösteriler şeklinde kendini gösteren yaygara, SP kongresinin yeniden toplanması ve Numan Kurtulmuş ve arkadaşlarının partiden ayrılmasıyla sona erdi. SP’nin “kendin çal; kendin oyna” tarzından, aile içinde yapılan nişan, […]

Atatürkçüler tedavi edilebilir mi? »

Altemur Kılıç: “…Bu cumhuriyet bir avuç aydınla, halka rağmen kuruldu. Onun için şimdi bunu “demokrasi” laflarıyla feda edemeyiz…. Hayvanları toplanmışlar, öküzler, inekler, hepsi bir yerde.  Aslan bulduğunu, yakaladığını yiyor. Aslana demişler ki, “Biz sana sarı öküzü verelim. Bizi rahat bırak.” Aslan sarı öküzü yemiş, sonra da teker teker hepsini yemeye devam etmiş. Şimdi sizin bütün […]

HEPAR: Bir dialog yöntemi olarak idam? »

Star Gazetesi Yazarı Mustafa Akyol ve Taraf Gazetesi Yazarı Yıldıray Oğur, Sakarya Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Daire Başkanlığı tarafından düzenlenen ‘Hangimiz Laik Değiliz ki?’ isimli panele konuşmacı olarak katıldı.

YAKINDA: Roman Nedir? »

Yazarımız Suzan Başarslan‘ın yeni yazı dizisi 8 kasımdan itibaren her Pazartesi öğleden sonra yayında: “…Romans ve destan Eflatun ve Aristo’nun idealist felsefelerinin gerçek anlayışı üzerine inşa edilmiş zaman ve mekana göre değişmeyen evrensel insan tecrübesi üzerine kurulmuş iki edebi çeşittir. Modern roman için de bu hüküm kolaylıkla seslendirilebilir. “Bir burjuva destanı olan roman, klasik destandaki […]

Şehrin ışıkları »

İbrahim Becer Şırnak’taki en büyük keyiflerimden biriydi! Özellikle aysız gecelerde, lacivert gökyüzündeki yıldızlara asayişin elverdiği ölçüde bakardım. Onların kendi aralarında oluşturdukları şekilleri seyretmek, kiminin yekdiğerine karşı olan parlaklığına değişik anlamlar yüklemek bitmez gecelerimde şafaktan düştüğüm anlara tekabül ederdi. Biraz da Üstadın: “Çaycı, getir ilaç kokulu çaydan, dakika düşelim senelik paydan/ zindanda dakika farksızdır aydan/ karıştır […]

Nefesler (Ganiyy-i Muhtefî) »

Ekmek yapmaya merak sarmıştık bir zaman. Ama öyle ekmek makinasıyla filan değil. Kendimiz, elle yoğuracaktık hamuru. Sanayi mayası da kullanmayacaktık. Araştırdık, ekşi maya yapmayı öğrendik. Hani şu eski kadınların komşudan ya da mahallenin fırıncısından aldığı maya. Daha neler öğrendik. Kepekli un kolay kabarmıyordu. Tuz ekmeğin rengini koyultuyor, şeker kabuğunu

Anayasa Sohbetleri 4:Yerel Yönetim »

[Agos’ta yayınlandı] Yerel Yönetim Federal sistem Türkiye’de olmaz, onu bir kere geçiniz. Federasyon yapmak için federe birimlerin şöyle üçyüz beşyüz senelik bir geçmişi, bağımsız kimliği, geleneği vs. olması lazım. Federe birim varlığını ve meşruiyetini merkezi yönetimden almaz; kendi başına zaten varolan bir organizmadır. Ezelden gelen yetkilerinin bir kısmını kendi rızasıyla merkeze devreder. Var mı Türkiye’de […]

Bu Pazartesi bir insanı dinliyoruz… »