RSS Feed for This Post

Bu pazartesi okumak istiyorum!

KAYNAK

Bursa’da okulunabaşörtülü devam etmek isteyen ama “eğitim-öğretim” hakkı alınarak okulundanalıkoyulan Melek Kayalık, başörtüsüyle okuma isteğini ve bu uğurda çektiğiacıları gazetemize bir mektupla iletti

Fethullah Özsoy /Bursa

Melek’in mektubu, “Başörtüsü, İstanbul ve Ankara’da bir üniversite sorunu olabilir. Ancak Doğu’da daha ilköğretim sorunudur. Bugüne kadarkızlarını ne olursa olsun devlet okullarında okutmak isteyen aileler çocuklarını okula gönderiyor. Ancak, İslamî bir aile yapısı içinde büyüyenkızlar, bir yaştan sonra başörtüsünü çıkararak okumaya razı olmuyor. Bu da ya kızların okuldan alınmasına ya da okul idaresiyle didişmeye yol açıyor”gerçeğini bir kez daha gözler önüne seriyor.

Melek’in el yazısıyla yazdığı mektup; başörtüsüne, eğitime, kızçocuklarını okutmaya önem veren herkesin vicdanını sızlatacak bölümler,cümleler, kelimeler içeriyor:

Ben, Melek Kayalık. Bursa İsabey Yüksel Bodur İlköğretim 8. Sınıföğrencisiyim. Haydi kızlar okula dediniz, kampanyalar, seminerler, konferanslarve programlar düzenlediniz, bedava kitaplar verdiniz, zorunlu kıldınız.

Zaten biz doğulu kızlar olarak ailelerimiz yeni okumamıza alıştılar.Ancak bütün bunlara rağmen başörtümüzü bahane ederek önümüze öyle bir engelkoydunuz ki, okumamıza engel oluyor. Başörtümüz ne ahlaka ne de geleneğe vegöreneklerimize aykırıdır. Ailemin örtülü oluşu benim de örtünmeme etken olmuştur.Normal zamanlarda başörtü takıyorum. Bu sene başında açmakta zorlandım ve niçinörtülü okuyamıyorum, diye düşündüm. Okula bayan öğretmenler kendini şekildenşekle koyarak girebiliyor. Kız öğrenciler dizüstü etek, eşofman ve çeşitlitakılarla girebiliyor. Hiçbir yasakçı ibare yokken neden yasak diye düşündüm.18.10.2010 tarihinde başörtümle sınıfa girdim. Sözde demokrasi dersi vereneğitimci öğretmen beni görünce sanki sınıfa bomba koymuşum gibi beni azarladıve apar topar idareye teslim etti. İdare ise bana terörist muamelesi yaparakokul dışına attı. Eve gittim babam beni tekrar okula getirdi. Ancak okulyönetimi polisi çağırarak okumama engel oldu.

20 gündür her sabah babamla okula gidiyorum. Okul yönetimi görevinikötüye kullanarak polis zoruyla eğitimime engel oluyor.

Okumak istiyorum ey Büyük Millet Meclisi! Hem de başörtümle.

Hani demokrasi, eşitlik ve özgürlük diyorsunuz nerede bu özgürlük? 6haftadır beni okulumdan, sınıfımdan, arkadaşlarımdan uzaklaştırdılar.

Okulumu çok özledim, rüyalarımda bile okula gidiyorum, tahtaya çıkıyoryazı yazıyorum.

Size sesleniyorum, Ey devlet büyüklerim! Sesimizi duyun artık. Ben debu vatanın evladıyım. Sizin çocuğunuz yok mu? Ben de sizin evladınızım.

Ayrıca, Savcı Hasan Yalçın’ın ifademi almadan davamı reddetmesi beni çok üzdü.

Bir cümle arkasına sığınarak zorunlu olan eğitim hakkımı engelleyenherkesten şikâyetçiyim. Bana göre bu yasakçı eğitimciler, ideolojik düşünerekcanavar yetiştiriyorlar. Bizim yaşlardaki öğrencilerin çoğu her türlümelanetlere alışmış durumda. Benim durumumu öğrenip yardımcı olmayanı Allah’aşikayet ederim.

 

melekinmektubu

Trackback URL

  1. 1 Yorum

  2. Yazan:Gül Eftaridis S. Tarih: Ara 6, 2010 | Reply

    Önce şunu belirteyim; kesinlikle başörtüsü sadece okulda değil, kamusal alan denen saçmalıkta da, günlük hayatta da serbest olsun istiyorum ve buna çaba harcayanların yanında çaba harcıyorum. Başörtüsünün benim için manevi bir anlamı olmadığından bu çabayı insani anlamda kendimi mecbur hissettiğim için gösteriyorum ve bu anlamda bu küçük kız benden daha erdemli, çünkü kendi içinde bulunduğu davayı samimi olarak savunuyor.

    Başörtüsünün ergenlikle ilgili bir dini yükümlülük olduğunu da biliyorum ve yaşı küçük diye saçma yorumlar da yapmayacağım.
    Şahsi kanaatimse, başörtüsünün büyük bir yükümlülük olduğu, ki şahsi kanaatim müslüman olmadığım için beni bile ilgilendirmiyor.

    Benim dikkat çekeceğim nokta biz ‘büyüklerin’ dünyasından. Bir etrafınıza bakarsanız başörtülüler sadece başörtülülerle oturuyor anfide. Hele bir de İsrail’in amcaoğlu Gülen bey’in efradından veya devlete sevgi duyan, devletine bağlı nur efradından ise dünyadan bağını koparıp Kuran niyetine risale okuyarak ömrünü geçiriyor. Kuran’ı niye okumuyorsun dendiğinde, bu onun mükemmel tefsiri diyor.
    Başörtüsü için üniversite kapılarında vicdanı olan anarşist de durdu, dadaist de. Geldik biz de durduk. Kendi davalarına sahip çıkmadılar. Başörtüsü füruhattır dediler.

    Füruhattır diye yazıp yollasanız ya kızcağıza, o da bilsin bu işin geçmişini.

ÖNEMLİ

--------------------------------------------------------------------

Tüm yazı, yorum ve içerikten imza sahipleri sorumludur. Yayımlanmış olmaları, bu görüşlere katıldığımız anlamına gelmez.

Hakaret içerse dahi bütün yorumlar birer fikir eseridir. Ama bu siteye ilk kez yorum yazıyorsanız, yorum kurallarına gözatın yine de.

Not: Sitenin ismini dert etmeyin, “derinlik” üzerine bayağı bir geyik yaptık, henüz söylenmemiş bir şey bulmanız oldukça zor :)

Editörle takışmayın, o da bir anne-babanın evlâdıdır, sabrının sınırı vardır. Siz haklı bile olsanız alttan alın, efendilik sizde kalsın.

Sitenin iç işleriyle ilgili yorum yapmayın, aklınıza takılan soruları iletişim kutusundan sorun, kol kırılsın, yen içinde kalsın.

Kendi nezaketinizi bize endekslemeyin, bizden daha nazik olarak bizi utandırın. Yanlış ve eksik şeylerden şikayet etmek yerine bilgi ve yeni bakış açısı sunarak tamamlayın, düzeltin, tevazu ile öğretin bize bildiklerinizi.

Bu kurallara başkasının uyup uymamasına aldırmayın, siz uyun. Bütün yorumları hızla onaylanan EN KIDEMLİ YORUMCULAR arasındaki nizamî yerinizi alın.

--------------------------------------------------------------------
  • Siz de fikrinizi belirtin