YAKINDA:Teknoloji İnsan’ı bozar mı?
By Editorden on Haz 17, 2011 in devrim, Marx, Marxizm, Modernleşme, Şeyleştirme, Teknoloji, Türk Solu, Yabancılaşma
Haberleşme uyduları, cep telefonlarından gönderilen videolar, bir ülkede tasarlanıp bütün dünyada satılan giysiler, yiyecekler hatta filmler…
Biz teknolojiyi kullanırken KALICI biçimde etkileniyoruz ve dönüşüm geçiriyoruz. Meselâ Afganistan’da Amerikan askerlerince öldürülen bir çocuğun can çekişmesi naklen ekranlarımıza gelmesi basit bir hadise değil. Gözlerimiz binlerce km ötesini görürken ellerimiz bağlı. Çaresizlik hissi insanları bir seçim yapmaya itiyor: Umursamazlık ya da nihilizm. Herşeye üzülen, hiç bir şeyle tam olarak ilgilen(E)meyen insanlar oluyoruz. İnternetteki forumlarda kanlı fotoğraflar, videolar geziyor. Libya’dan mı gelmiş yoksa Filistin’den mi?
Fakat sorun daha da karmaşık: Çünkü çocuklar anne-babalarının tepkisine bakarak zulüm karşısında takinmaları gereken tavrı öğreniyorlar. Akşam yemeğinde TV’nin kumandasıyla zaparken yüzlerce insanın ızdırabına tanık olduktan sonra bir saniyede bir komedi filmine ya da futbol maçına geçiyoruz. İnsanların komik filmler seyretmesinde ya da futbol oynamasında elbette bir kötülük yok. Ama kafasına bombalar yağan çocukları günlük hayatın sıradan olayları ile aynı karelere, aynı ekranlara, aynı saniyelere sığdırmak yok mu? Mesele tam burada. TV’nin ZAMAN ve ZEMİN‘i hayatın gerçeklerini örtüyor zihinlerimizde. Meselâ 8 dakikalık bir akşam haberlerinde aynı ekran karesi 1 dakikalığına ikiz doğurmuş bir pandaya veriliyor; sonra seller altında ölen 10 bin Brezilyalıya. Oysa gerçek hayatta bir insan ölse hemen yanıbaşınızda böyle kayıtsız kalabilir misiniz? Bir şey yap(A)madan zulüm, açlık, sefalet, savaş seyretmek insanlığımıza zarar veriyor. Yeni model bir kol saati, FB-GS maçı ve polis kurşunuyla ölen bir çocuk aynı ZAMAN ve ZEMİN‘i işgal ettiği müddetçe teknoloji bizi “bozmaya” devam edecek. Peki suç teknolojide mi yoksa onunla kurduğumuz sapık ilişkide mi? 1800’lerde teknik ilerlemeyle başlayan uzaklaşma – yabancılaşma ve şeyleşme devam ediyor. İnsansız uçaklar vuruyor artık sivilleri. Katiller ile ölen insanlar arasındaki mesafe giderek büyüyor. İnsansız uçakları üretenlerin veya Halliburton, BlackWaters gibi “katil” firmaların hisse senetleri borsada satılıyor. Katillere ortak olmak yasalara aykırı değil.