RSS Feed for This Post

YAKINDA: Varlık ve Hiç, Sartre ve özgürlük kavramı

“..20ci asırda ateizmin ürettiği en kaliteli metinlerinden biri Varlık ve Hiç. Bu kitapta Jean-Paul Sartre’ın tanrısız bir ahlâk teorisi, Jüdeo-Kretyen ilâhiyat ile göbeğini kesmiş bir “iyi insan” arayışı içinde olduğunu söylersek sanırım yanılmış olmayız. Ateist bir ahlâk teorisi olmakla beraber… ne acayiptir ki hukuk, hak, sorumluluk, ahlâk gibi kelimelerin yok denecek kadar az kullanılmış olması insanın dikkatini çekiyor hemen. Üşenmedim saydım, suç /crime 1 kez, ceza /punition 1 kez, sorumluluk /responsabilité 38 kez, sorumlu /responsable 43 kez, ahlâk /morale 16 kez, etik /éthique 10 kez, hak/droit kelimesi ise 91 kez kullanılmış. Kanaatimce bu kelimelerin azlığı bir rastlantı değil, tersine Sartre’ın bilinçli bir şekilde gelenek ile bağlarını koparma çabasının bir neticesi. Kutsal, Vahiy, Cennet, Cehennem gibi “dış kaynaklı” yargılardan, suç ve cezalardan bağımsız, tamamen insan merkezli, hümanist bir ahlâk teorisi…

 Bu bağlamda eserinde alternatif kutsal yok, Sarte gerçek bir ateist: Tanrı karşıtı değil Tanrı-SIZ. Tanrı’nın yokluğuna iman etmiş sahte ateistler gibi pozitivizmi savunmuyor. Pozitivizmin de bir din olduğunun farkında. Çağdaş liberaller gibi ahlâkî rölativizm iddiasında da değil. Çünkü liberal ol(a)mayacak kadar çalışkan bir insan; düşünmekten, yazmaktan, risk almaktan korkmuyor. Septiklerin, liberallerin ideolojik  afyonları ile çakır keyif olmak “bizim” Sartre’a göre değil.

 Peki ne yapıyor Sartre? İnsanlık’ı, İyilik’i nerede arıyor? Varlık ve Hiç’te en çok geçen bir kaç kelime dikkatimi çekti : Özgürlük /liberté 749 kez, özgür /libre 359 kez, hiçleştirme /néantisation 175 kez ve hiç /néant 812 kez…”

Önceki bölümler:

Trackback URL

ÖNEMLİ

--------------------------------------------------------------------

Tüm yazı, yorum ve içerikten imza sahipleri sorumludur. Yayımlanmış olmaları, bu görüşlere katıldığımız anlamına gelmez.

Hakaret içerse dahi bütün yorumlar birer fikir eseridir. Ama bu siteye ilk kez yorum yazıyorsanız, yorum kurallarına gözatın yine de.

Not: Sitenin ismini dert etmeyin, “derinlik” üzerine bayağı bir geyik yaptık, henüz söylenmemiş bir şey bulmanız oldukça zor :)

Editörle takışmayın, o da bir anne-babanın evlâdıdır, sabrının sınırı vardır. Siz haklı bile olsanız alttan alın, efendilik sizde kalsın.

Sitenin iç işleriyle ilgili yorum yapmayın, aklınıza takılan soruları iletişim kutusundan sorun, kol kırılsın, yen içinde kalsın.

Kendi nezaketinizi bize endekslemeyin, bizden daha nazik olarak bizi utandırın. Yanlış ve eksik şeylerden şikayet etmek yerine bilgi ve yeni bakış açısı sunarak tamamlayın, düzeltin, tevazu ile öğretin bize bildiklerinizi.

Bu kurallara başkasının uyup uymamasına aldırmayın, siz uyun. Bütün yorumları hızla onaylanan EN KIDEMLİ YORUMCULAR arasındaki nizamî yerinizi alın.

--------------------------------------------------------------------
  • Siz de fikrinizi belirtin