RSS Feed for This Post

Eskimeyen yazılar: Müslümanlık ve kadın hakları

“Değerli yazar ve mütefekkir Ali Bulaç, Zaman’daki köşesinde üç yazıdır “kadın meselesi”in ele alıyor. Daha doğrusu, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın ve çeşitli kanaat önderlerinin “İslam dünyasında kadını dışlayan anlayış” konusundaki eleştirilerini eleştiriyor. Çünkü Bulaç’a göre Müslüman kadının “Ev”den pek çıkmaması lazım. Bırakın iş hayatına katılmayı, camiye bile fazla gitmesine gerek yok.

Bu, benim fazla tutucu saydığım bir görüş. Aksine, Müslüman kadının modern hayata eşit şartlarda katılmasını savunuyor, Diyanet’in bu konudaki girişimlerini destekliyorum. Daha önce Hilal Kaplan, Nihal Bengisu veya Özlem Albayrak gibi mütedeyyin ve mütesettir hanımlarla Ali Bulaç arasında ortaya çıkan zıtlaşmada da, söz konusu hanımları haklı bulmuş idim.

[…] Birincisi, Batı’nın “emperyalizmi” kadar insan hakları ve demokrasi gibi “değerleri” de vardır. Emperyalizmini hep birlikte kınayalım. Ama sadece bu yönünü görürsek, yanılırız. İkincisi, bir kavramı sırf Batı tarafından da savunulduğu için reddetmek, yanlış bir tepkiselliktir. Sizi sadece “Batı’nın zıddı” olmaya götürür ki, bu “Batı’nın taklidi” olmak kadar ilkesizcedir. Doğru olan ise, “kadın meselesi”ni, “Batı ne istiyor”a bakarak değil, “Müslüman kadın ne istiyor”a bakarak konuşmaktır.   (Mustafa Akyol / Star)

 

… Bu konuda e-kitap okumak için…

  Kadınlar… Günümüzün Don Kişotları

Suzan Başarslan’ın dediği gibi “kadına dair söylenmesi gereken ne  kadar söz varsa erkeğin söylediği” bir dünya bu. Sadece söz mü? Yaşama hakkı bile. Bugün Çin’de ve Hindistan’da yüzbinlerce kız bebek daha doğmadan ultrason ile ana karnında görülüp yok ediliyor. Erkeklerin güç mücadelesinde kadınlar eziliyor. Cumartesi anası oluyor, cezaevlerinin önünde sıra bekleyen, şehit tabutlarının üzerinde ağlayan oluyor.  Şampuan veya otomobil satarken bedenini kullandıran, arka planda, silik, soyunan, tüketen, “figüran”… Kadınlara özne olma hakkını vermeyen erkekler mi yoksa bu hakkı alamayan kadınlar mı? Kadınlıklarını kaybetmeden, erkekleşmeden var olabilecek mi birgün kadınlar? 96 sayfalık bu kitapta Kadın’a ait kavgaları ve Kadın’ın kimlik arayışını sorguluyoruz. Buradan indirebilirsiniz. 

 

 Kadın hakları ve Kemalizm

 “Kemalizm Türk kadınına özgürlük verdi” gibi sloganlarla düşünmeye daha doğrusu ezberlemeye itildiği için sık sık  şaşırmaya mahkûm bir kuşak bizimki. Tarihi, belgeleri, siyasî söylemleri ve sloganları aklın imtihanına tabi tutan herkes hayretler içinde kalıyor. “İyi de biz bunu bunca sene nasıl yuttuk?” diye sormaktan alamıyoruz kendimizi.  Kemalist düşüncenin, çağdaşlığın ve Atatürk devrimlerinin yılmaz bekçisi “çağdaş Türk kadını’nın sesi” Cumhuriyet Gazetesi’nin başyazarı olan Yunus Nadi kadınların siyasete atılmasına nasıl tepki vermiş meselâ?  “Havva’nın kızları, Meclis’e girip yılın manto modasını tartışacak”  Kadınlar Halk Fırkası kapatılınca yerine Türk Kadınlar Birliği kurulmuş. O da kapatılınca Cumhuriyet Gazetesi’nde şu başlık atılmış:  “Türk Kadınlar Birliği kapatıldı, fesat çıkaran hatun kişilere haddi bildirildi.” Derin Düşünce Fikir Platformu yakasını resmî tarihten kurtarmak isteyen okurlarına ezber bozan bir kitap öneriyor : Kadın hakları ve Kemalizm ilişkisine alternatif bir bakış

Trackback URL

ÖNEMLİ

--------------------------------------------------------------------

Tüm yazı, yorum ve içerikten imza sahipleri sorumludur. Yayımlanmış olmaları, bu görüşlere katıldığımız anlamına gelmez.

Hakaret içerse dahi bütün yorumlar birer fikir eseridir. Ama bu siteye ilk kez yorum yazıyorsanız, yorum kurallarına gözatın yine de.

Not: Sitenin ismini dert etmeyin, “derinlik” üzerine bayağı bir geyik yaptık, henüz söylenmemiş bir şey bulmanız oldukça zor :)

Editörle takışmayın, o da bir anne-babanın evlâdıdır, sabrının sınırı vardır. Siz haklı bile olsanız alttan alın, efendilik sizde kalsın.

Sitenin iç işleriyle ilgili yorum yapmayın, aklınıza takılan soruları iletişim kutusundan sorun, kol kırılsın, yen içinde kalsın.

Kendi nezaketinizi bize endekslemeyin, bizden daha nazik olarak bizi utandırın. Yanlış ve eksik şeylerden şikayet etmek yerine bilgi ve yeni bakış açısı sunarak tamamlayın, düzeltin, tevazu ile öğretin bize bildiklerinizi.

Bu kurallara başkasının uyup uymamasına aldırmayın, siz uyun. Bütün yorumları hızla onaylanan EN KIDEMLİ YORUMCULAR arasındaki nizamî yerinizi alın.

--------------------------------------------------------------------
  • Siz de fikrinizi belirtin