RSS Feed for This Post

Ellerimde eylülün hüzünlü yapraklarını sevecek kalplerle…

 Konuştuğunda bir eylül akşamını anımsatan sevgili dostum Tuğba Şentürk’e…

 Havada ısırmayan bir serinlik var, uyutmayan bir sessizlik… kelimeleri uçuşturuyor tatlı rüzgar, kalbime yazılsınlar diye sıraya diziyor. Eteklerimi çekiştiren kelimeler, onları yazmam için çırpınıyor… Kelimeler, âh güze doğru kelimeler, dayanamıyorum size, yazıyorum. Bilin ki, bilir bilmez ancak sizinle yaşıyorum!

  Zaman beni alıp eylülün kapısına bırakıyor. Âh mevsim nasıl da sürüklüyor ağustosun neşesini, elime eylülün solan hüzünlü yapraklarını sevecek kalpler bırakarak.

  Kelimeler âh kelimeler, sonbahar yağmurları gibi usul usul ama sarsacak kadar güçlü kelimeler… Eylüller âh eylüller, sararmış yapraklardan çok hüzün yakışan eylüller… kim bilir sizlerden kaç tanesinin daha faili olacağım, kaçınızı yaşayacak küle dönmüş ömrüm, hasretlerim, benim içimde benimle kalmayanlarım, kaçınızı?

  Şimdi eylüle doğru, belki şu saat sabaha doğru, içimizde ağustostan kalma turkuaz heveslerle, ben dâhil hepimiz yürüyoruz sonbaharın melâle teşne olgunluğuna… Oysa hiçbirimiz hazır değiliz mevsime, hiçbirimizin kalbinde damlaları insan olan bir yağmurdan korunacak duygu şemsiyesi yok. Ve hiçbirimiz fark etmeyeceğiz yüzlerimizi ve kelimelerimizi, sevgilinin okşayışı gibi içten okşayan rüzgârı… Öylece hiçbirimiz bilmeden, kaçıncısını yaşadığımızı bilmediğimiz güzün içinden geçip gideceğiz, kırılmış kalbinin, yanmış dilini susturduğu kadınlar gibi, hepimiz geçip gideceğiz güzün içinden, hiçbir şey bilmeden…

  Ama ben feda edeceğim kendimi eylül için, kelimelerimi kurban vereceğim mevsime, kendi kanımı akıta akıta yazacağım, hissede hissede, yaşaya yaşaya, ben ve kelimelerim kurban olacağız eylüle… Bazen kalbim kırılacak, bazen kalbime kırılacağım, bazen içimde kırılacak bir yer dahi bulamayacağım ama yine de bile isteye, mevsim yetim ve kimsesiz kalmasın diye orada feda edeceğim kelimelerimi. Yemin ederim!

  Yemin ederim; ben aşkı seçeceğim. Kurbanların en kanlısını, en kalabalığını seçeceğim. Çünkü aşk, üç gerilla harfin, tüm kelimeleri dize getirecek ordusuna zaferdir. Çünkü aşk, mülteci hecelere bir başına koyununu açabilendir. Çünkü aşk, tek başına aşktır, sen ve ben omzuna düştüğümüze, hem acıdır hem sevinç, hem tutkudur hem öfke, hem kavuşmaktır hem hasret, hem mutluluktur hem işkence… İşte bu yüzden, güz mevsimini en çok da eylülü omuzlarında dökülmüş siyah saçlarından yakalamak için aşkı seçeceğim. Yemin ederim! Kendimi kelimelerimle birlik, mevsim için, güz için, eylül için feda edeceğim.

  Eylülde, ellerimde eylülün hüzünlü yapraklarını sevecek kalplerle, aşkı seçip, kendimi mevsime feda ederken düşen her yaprakta bir insan sureti arayarak mevsimi soluyacağım. Feda edişlerim dirilmelere dönüşecek, mevsimi yakalayacağım, piyano tuşları gibi dökülen tane tane ölü yapraklar can olacak bana, Lazarus gibi dirileceğim düştüğüm yerden. Eylülün ilk yağmurundan kana kana içeceğim. Avuçlarımda sıktığım kalpleri teker teker saçarak toprağa bir ağacın gövdesinde dinleneceğim. Sırtımı ıslatan yağmurdan aldığım güçle yeni eylüller için aşkı kalbimin kadife yanlarına yeşermek üzere gömeceğim. Ekimin hakkını vererek, kasımda ağlayarak, aralıkta her şeyi çoktan unutmuş olarak, ellerim yağmur koka koka bir sonraki eylülü beklemek üzere en diril halimle kendimi bir ağacın köküne kelepçeleyeceğim. Aşktan bir kefene sarılarak, yağmurdan bir mezar taşı dilenerek, eylülün toprağıyla örtünerek aylar boyu bir ağaç gövdesinde feda olmuş bir ölü gibi uyuyacağım. Gelen ilk eylülde dirilmek üzere orada öylece bir ölü gibi uzanacağım, ellerimde eylülün hüzünlü yapraklarını sevecek kalplerle…

 

… E-Kitap okumak için…

Kitap Tanıtan Kitap 1

Kitap okumak… Jean Paul Sartre, Nazan Bekiroğlu, Toshihiko Izutsu, Henri Bergson, Mustafa Kutlu, Dostoyevski, Elif Şafak, Clausewitz, Sadık Yalsızuçanlar, Alber Camus ile sohbet etmek… Suyun resmine bakmakla yetinmeyen, su içmek isteyenler için var kitaplar. Mesnevî var, El-Munkızü Min-ad-dalâl, Kitab Keşf al Mânâ, Er-Risâletü’t-tevhîd var.  Elinizdeki bu kitap Derin Düşünce yazarlarının seçtiği kitapların tanıtımlarını içeriyor. Bizdeki yansımalarını, eserlerin ve yazarların bıraktığı izleri. Farklı konularda 44 kitap, 170 sayfa. Zaman’a ayıracak vakti olanlar için… Buradan indirebilirsiniz. 

 

Kitap Tanıtan Kitap 2

Kitap tanıtan Kitapların birincisi kadar sevildi, o kadar çok ilgi gördü ki ikincisini yayınlamak için sabırsızlanıyorduk. Yeniden 44 kitap tanıtımıyla geliyoruz karşınıza: Dostoyevski, Sezai Karakoç, Yıldız Ramazanoğlu, Jean Paul Sartre, Amin Maalouf, Taha Akyol, Hasan Cemal, Ali Şeriati, William C. Chittick, Alain Touraine, Muhyiddin İbn Arabi Hazretleri… Farklı asırlar, farklı coğrafyalar, farklı konularla dergi tadında bir kitap… Ortak olan tek şey İnsan belki de? İnsan’ın iç dünyasındaki saklı hazineleri paylaşma muradı…Buradan indirebilirsiniz. 

 

Kitap tanıtan kitap 3

İnsanları birleştiren, engelleri ortadan kaldıran bir eylem yazmak… ve tabi okumak. Heinrich Böll, Sadık Yalsızuçanlar, Jean-Paul Sartre, Leyla İpekçi, Samuel Beckett, Peyami Safa, Immanuel Wallerstein, Marilyn Monroe veya Baudelaire… Farklı ülkelerde yaşamış, farklı kaygılarla yazmış olsalar da bütün yazarlar bir iz bırakmak, günü gelince başka insanlarca okunmak isterler. Evet… Yazmak vermektir. Kitap tanıtan kitaplarımızın üçüncüsünü ilginize sunuyoruz. Buradan indirebilirsiniz.

 

 

 Kitap tanıtan kitap  4

Alışılagelmiş kitap sunumlarından farklı bir çalışma bu. Neden? Öncelikle kitap tanıtan kitap serisinde tanıtımı yazanlar da tıpkı tanıtılan sanatçı ve filozoflar gibi birer yazar. Bir çoğu profesyonel ve yarı-profesyonel olarak yazı hayatlarını sürdürmekteler. Ek olarak… katkıda bulunan yazarlar eserin güzelliği kadar kendi iç güzelliklerini, kişisel tecrübelerini, eserle ve yazarla tanışma serüvenlerini de ortaya koyuyorlar. Bu bakımdan kitap tanıtan kitap Aktaş, Kafka, Ramazanoğlu veya Kazancakis ile olduğu kadar Başarslan, Gürkan, Becer ve Özdemir ile de tanışmanın veya mevcut dostluğu ilerletmenin güzel  bir yolu. Bu 4cü kitapta Yine « ağır » konuklarımız var : Franz Kafka, Cihan Aktaş, Michel Houellebecq, Yıldız Ramazanoğlu, Nikos Kazancakis, Ali Şeriati, Jacques Derrida, Selim İleri, André Gide. 20 farklı kitap, Rusya, Fransa, İran, Almanya ve Türkiye’den 20 yazar. 98 sayfalık bu kitabı, kitap tanıtan kitapların dördüncüsün ilginize sunuyoruz. Buradan indirebilirsiniz.

Trackback URL

ÖNEMLİ

--------------------------------------------------------------------

Tüm yazı, yorum ve içerikten imza sahipleri sorumludur. Yayımlanmış olmaları, bu görüşlere katıldığımız anlamına gelmez.

Hakaret içerse dahi bütün yorumlar birer fikir eseridir. Ama bu siteye ilk kez yorum yazıyorsanız, yorum kurallarına gözatın yine de.

Not: Sitenin ismini dert etmeyin, “derinlik” üzerine bayağı bir geyik yaptık, henüz söylenmemiş bir şey bulmanız oldukça zor :)

Editörle takışmayın, o da bir anne-babanın evlâdıdır, sabrının sınırı vardır. Siz haklı bile olsanız alttan alın, efendilik sizde kalsın.

Sitenin iç işleriyle ilgili yorum yapmayın, aklınıza takılan soruları iletişim kutusundan sorun, kol kırılsın, yen içinde kalsın.

Kendi nezaketinizi bize endekslemeyin, bizden daha nazik olarak bizi utandırın. Yanlış ve eksik şeylerden şikayet etmek yerine bilgi ve yeni bakış açısı sunarak tamamlayın, düzeltin, tevazu ile öğretin bize bildiklerinizi.

Bu kurallara başkasının uyup uymamasına aldırmayın, siz uyun. Bütün yorumları hızla onaylanan EN KIDEMLİ YORUMCULAR arasındaki nizamî yerinizi alın.

--------------------------------------------------------------------
  • Siz de fikrinizi belirtin