Atatürk Din ve Laiklik üzerine / Doğu Perinçek
By Jonathan Kucukarabaci on Ara 18, 2012 in atatürkçülük, CHP, Kemalizmin Zararları, Kitap Alıntısı, Yobaz Laikler
“Kuran sureleri Muhammed`e açık semada peyda olmuş bir şimşek gibi günün birinde, birdenbire bir taraftan inmiş değillerdir. Muhammed`in beyan ettiği sureler uzun bir devirde dini tefekkürlerinin mahsulü olmuştur. Muhammed bu surelere birçok çalıştıktan ve tetkikler yaptık tan sonra edebi bir şekil vermiştir.
[…]
Muhammed, iptida allahın resulüyüm diye ortaya çıkmamıştır; bunu düşünmemiştir. Bu düşünce, senelerce mücadele ettikten ve fikirlerini neşreyledikten sonra kendisinde hasıl olmuştur.
Asıl meselenin hal noktası şuradadır: Bütün iptidai kavimlerde olduğu gibi Araplarda da, şairlerin akıl erdirmedikleri kuvvetlerden ilham aldıklarına inanılırdı. Bu kuvvetler Araplar için Cinler idi. Cinler, güya kahinlere de gaipten haber vermek kudretini ilham ederdi. Bu nevi itikatlar Arabistan`da her zaman o kadar canlı ve derin olmuştur ki Muhammed dahi cinlerin vücuduna samimi olarak inanmıştır.
[…]
Fakat Muhammed diğer taraftan tabiat fevkinde bir kuvvetin ilhamlarına maruz kaldığına inandı. Muhammed ilhamlarını cinlerden almadığı ve fakat cinlerden yüksek olan allahtan aldığını söyler. Bu sebeple Kuran ayetlerinin manzum değil mensur olduğunu delil gösterir.
Muhammed başlangıçta her halde şedit bir heyecana maruz oldu. Bir takım dini endişeler ve vicdani mülahazalarla samimi surette üzüldü.
[…]
Hakikatte peygamberin ilk söylediği Kuran ayetinin ne olduğu malum ve belki de mazbut değildir.Kuran sureleri Muhammed`e açık semada peyda olmuş bir şimşek gibi günün birinde, birdenbire bir taraftan inmiş değillerdir. Muhammed`in beyan ettiği sureler uzun bir devirde dini tefekkürlerinin mahsulü olmuştur. Muhammed bu surelere birçok çalıştıktan ve tetkikler yaptık tan sonra edebi bir şekil vermiştir. Mama fi kendisini tahrik eden batıni amilin yukarda söylediğimiz gibi tabiatın üstünde bir vücut olduğuna kani idi.
Muhammed`İ harekete geçiren bir amil samimi heyecanlar olmuştur. Muhammed daha sonra irticalen dini hitabede bulunan bir vaiz oldu. Vaizlikten nebiliğe, nebilikten de nihayet allahın resulü haline geçti.
İçinde yaşadığı insanların manevi menfaati için ve büyük bir hakikat namına mücadeleye atılmış olan Muhammed, sonunda dini bir imparatorluğun mutlak reisi ve bütün dünyaya hakim olmak iddiasını besleyen muharip bir dinin müessisi sıfatı ile ömrünü bitirdi. Bu iki netice münhasıran Muhammed in kendi manevi ve fikri kuvvetinin mahsulü idi …”
… Kemalizm üzerine e-kitap okumak için…
Alaturka Laiklik: “Beni bir bir sen anladın, sen de yanlış anladın!”
Türkiye Cumhuriyeti’nde Alevîlere zorla Sünnî İslâm öğretilirken Sünnîlerin başörtüsü devlet dairelerinde yasak. Türk Ordusu’nun istihbaratı camileri ve namaz kılanları fişliyor. Hristiyan Ermenilerin ne kiliseleri, ne yetimhaneleri ne de cemaat lideri seçimleri özgürce yapılamıyor. Rumların ruhban okulları özgür değil. Yahudiler diğer gayrı Müslimler gibi askerde ayrımcılığa uğruyor. Ateistlerin kitapları, internet siteleri yasaklanabiliyor, kapatılabiliyor. Gayrı Müslimlerin alın teriyle biriktirdikleri vakıf malları 1970′lerde gasp edildi, hâlâ geri verilmiyor. Sahi Laiklik neye yarıyor? Bu kitap son yıllarda Türkiye’nin gündemine gelen, birbirinden ayrı gibi duran ama çekirdeğinde Yobaz Laiklik Meselesini barındıran konuları ele alıyor.Buradan indirebilirsiniz.
Kendi ülkesini işgal eden ordu
Hiç bir yeri işgal edemeyen ordular kendi ülkelerini işgal ederler. Çünkü bir ordunun ayakta durması için insan emeği ve maddî destek gereklidir. Beceriksiz ordular disiplinsiz olduklarından YABANCI DÜŞMAN ile savaşamazlar. Kolayca yenebilecekleri İÇ DÜŞMANLAR uydururlar ve bu bahane ile kendi ülkelerini işgal ederler. Başbakan asarlar. Milletvekillerini hapse atarlar. Korumakla yükümlü oldukları halkı işkenceler altında inletirler. İşgalciler kimseye hesap vermezler. Halkın isyan etmesine engel olmak için “etrafımız düşmanla çevrili” diyerek KORKU PROPAGANDASI yaparlar. Eleştirilerden uzak kalmak için farklı inançlardan ve kültürlerden olan insanların birbirine düşman olması da bu eşkiyaların işine gelir. Bu sebeple terörü destekleyebilir hatta teröristlere silah ve para yardımında bulunabilirler. Okuyacağınız kitap kendi ülkesini işgal etmiş bir ordunun kısa tarihidir. Buradan indirebilirsiniz.
Evet… Tarih şaşırmaktır. Atatürk’e şaşırmak, Kürtlere şaşırmak, Lozan’a şaşırmaktır. Geçmişe hayret edip bugüne eleştirel bakabilmek, yarını hazırlamaktır Tarih. Geçmişe değil geleceğe dönüktür amacı. Özetle siyasî bir propaganda aygıtı değildir. Gaz vermek, “Asker millet” üretmek, atalarımızla gurur duymak için tarih araştırılmaz. Eğer resmî tarihin beyin yıkamasından bıktıysanız bu kitap ilginizi çekecektir… Buradan indirebilirsiniz.
2 Yorum
Yazan:Derin Düşünce (@DDGrubu) Tarih: Ara 18, 2012 | Reply
Atatürk Din ve Laiklik üzerine / Doğu Perinçek: http://t.co/yq0eRRuz
Yazan:Güncel Haberler (@guncelhaberler) Tarih: Ara 18, 2012 | Reply
Atatürk Din ve Laiklik üzerine / Doğu Perinçek: http://t.co/gOhEXjkh