As-salatu hayrun mine’n dershane – الصلاة خير من درسخانه
By Tahsin K. on Kas 29, 2013 in FETÖ ve Gülenistler, İslam, islamcilik, Ortadoğu
“… Bazı insanlar nefsanî tutkularını İslâm diye dayatıyor birbirlerine. F.Gülen, İ.Eliaçık, A.Bayındır, H. Baş, Z.Beyaz, Y.N.Öztürk… Bundan mütevellit İttihad-ı İslâm önündeki en büyük engel İslâmcılık oluyor. Zira beşerî tasavvurlar ve dünyevî hesaplar Takdir-i İlâhi yerine ikame edilmek isteniyor. İslâm bir tane ama yarı-aydın sayısı kadar İslâmcılıklar var. Asla Tevhid edemeyecek fikir ve çıkar çatışmaları Hak Din’in kendisiymiş gibi gösteriliyor. Medyanın Tevhid’den ziyade nifaka ve şirke meyletmiş olması ise yangına benzin dökmekte. Bu alimciklerin peşinden giden halk da şaşkın ve bölünmüş. Amerikan saldırganlığı ve Ortadoğu’nun psikopat devleti İsrail ile kıyaslandığında bu bölünmüşlük Müslümanlar için belki daha büyük bir tehdit zira kanserli bir hücre gibi. “Bize” benziyor, “içeriden” besleniyor. Unutmamak lâzım ki her ağacın kurdu özünden olur …” (Ali Parisî Hoca Efendi Hazretleri, 22.11.2013 tarihli hutbesinden)
… Bu konuda okumak için…
Hamza Yusuf ile İslâm’ı anlamak
Elinizdeki bu kitap Ekrem Senai tarafından yapılan iki tercümeyi içeriyor:
- Zaytuna Institute’den Hamza Yusuf Hanson’ın 2010 yılı Mayıs’ında Oxford üniversitesinde yaptığı İslâm’da reformkonulu konferans,
- Yine Hamza Yusuf Hanson’ın Dr.Murata ve Prof.Chittick’in İslam’ın vizyonu isimli eseri üzerine yaptığı konuşma (Bahsedilen kitap, Türkçe’ye de çevrilmiştir.)
Hamza Yusuf Hanson 1960 yılında Amerika’nın Washington Eyaletinde dünyaya geldi; Kuzey California’da büyüdü. 1977 yılında müslüman olduktan sonra on yıl boyunca İslâm coğrafyasında Birleşik Arap Emirlikleri, Suudi Arabistan, Kuzey ve Batı Afrika gibi bölgeleri gezdi. Farklı ülkelerde iyi büyük alimlerden icazet aldı. Hamza Yusuf bu seyahatten sonra ülkesine dönerek Dinler Tarihi ve Sağlık Hizmetleri alanlarında diploma aldı. Dünyanın dört bir tarafında İslâm hakkında konferanslar veren Zaytuna Enstitüsü’nü kurdu. Batıya İslâm’ı sunan, İslâmî ilimlerin ve geleneksel metodlarla eğitimin yeniden canlanmasını amaçlayan Enstitü, dünya çapında üne sahiptir. Shaykh Hamza Yusuf, Fas’ın en prestijli ve en eski Üniversitelerinden birisi olan Karaouine’de ders veren ilk Amerikalı öğretim görevlisi olmuştur. Bunların yanısıra, klasik haline gelmiş geleneksel bazı Arapça metinleri ve şiirleri modern ingilizceye tercüme etmiştir. Halen eşi ve beş çocuğuyla birlikte Kuzey California’da yaşamakta. Buradan indirebilirsiniz.
Bilim ve teknoloji alanında buluşumuz pek yok ama gün geçmiyor ki din konusunda yeni bir icat çıkmasın. Televizyon karşısında merakla “acaba bugün neler caiz ilan edilecek, neler haram edilecek?” diye merakla bekliyoruz. Bektaşi’ye sormuşlar: “İslam’ın şartı kaçtır?” diye, “Birdir!” demiş. “Hac ve zekatı siz kaldırdınız, oruçla namazı biz kaldırdık, geriye kelime-i şahadet kaldı”. Ben kelime-i şahadetten de emin değilim, her an bir profesör çıkıp “böyle bir şey yoktur, imanın şehadeti mi olur?” diye ortaya çıkabilir. […] İlahiyat profesörlerinin bir büyük zararı da bu oldu. Din’in siyaset gibi, futbol gibi, tartışılacak, insanın bilgisinin olmasa da fikrinin olabileceği bir alan olduğu tevehhümü oluşturdular. Her şeyin kutsallığını bozdular. Artık bacak bacak üstüne atıp çiğ ağzımızla Allah, peygamber ne demek istemiş “muhakeme” yapıyoruz hiç ar duymadan, hepimiz birer küçük şeyhülislam, birer fetva emini… hangi hadis uydurma, hangisi sahih şıp diye gözünden anlayıp ayetleri engin din bilgimizle şerh ediyoruz. Şu muhakemelerin bolluğundan da dini yaşamaya bir türlü sıra gelmiyor. Halbuki bir güzel insanın dediği gibi: “Din öğrenmekle yaşanmaz, yaşandıkça öğrenilir”.
Elinizdeki bu kitap Ekrem Senai’nin kaleme aldığı yazılardan ve tercüme ettiği makalelerden oluşuyor: Hamza Yusuf, Noah Feldman, Charles Townes, Marc Levine ve Karen Armstrong ile İslâm, Hayat ve Bilim üzerine… Buradan indirebilirsiniz.
İslâmcılık, Devrim ile Demokrasi Kavşağında
Müslümanca yaşamak için devletin de “Müslüman” olması mı gerekiyor? Bu o kadar net değil. Çünkü İslâm’ın gereği olan “kısıtlamaları” insan en başta kendi nefsine uygulamalı. Aksi takdirde dinî mecburiyet ve yasakların kanun gücüyle dayatılması vatandaşı çocuklaştırıyor ister istemez. İyi-kötü ayrımı yapmak, iyiden yana tercih kullanacak cesareti bulmak gibi insanî güzellikler devletin elinde bürokratik malzeme haline geliyor. 21ci asırda Müslümanca yaşamak kolay değil. Yani İslâm’ın özüne dair olanı, değişmezleri korumak ama son kullanma tarihi geçmiş geleneklerden kurtulmak. AKP’yi iktidara taşıyan fikrî yapıyı, Demokrasi-İslâm ilişkisini, İran’ı ve Milli Görüş’ü sorguladığımız bu kitabı ilginize sunuyoruz.Buradan indirebilirsiniz.
Sunuş: Müslümanlar dünyanın toplam nüfusunun %20’sini teşkil ediyorlar ama gerçek anlamda bir birlik yok. Askerî tehditler karşısında birleşmek şöyle dursun birbiriyle savaş halinde olan Müslüman ülkeler var. Dünya ekonomisinin sadece %2-%3′lük bir kısmını üretebilen İslâm ülkeleri Avrupa Birliği gibi tek bir devlet olsalardı Gayrı Safi Millî Hasıla bakımından SADECE Almanya kadar bir ekonomik güç oluşturacaklardı. Bu bölünmüşlüğü ve en sonda, en altta kalmayı tevekkülle(!) kabul etmenin bedeli çok ağır: Bosna’da, Filistin’de, Çeçenistan’da, Doğu Türkistan’da ve daha bir çok yerde zulüm kol geziyor. Müslümanlar ağır bir imtihan geçiyorlar. Yaşamlarını şekillendiren şeylerle ilişkilerini gözden geçirmekle başlıyor bu imtihan. Teknolojiyle, lüks tüketimle, savaşla, kapitalizmle, demokrasiyle , “ötekiler” ile ve İslâm ile olan ilişkilerini daha sağlıklı bir zemine oturtabilecekler mi? Müslüman’ın Zaman’la imtihanıadındaki 204 sayfalık bu kitap işte bütün bu konuları sorgulayan ve çözümler öneren makalelerden oluşuyor.
11 Yorum
Yazan:Muhalif Tarih: Kas 29, 2013 | Reply
Ali Parisi Hocaefendi alıntı yapılan sözlerin sahibi ise, kendisi de kınadığı halden muzdarip demektir. Eleştiri bile edeple yapılınca güzel. Yaşar Nuri ile Fethullah Gülen’i kıyaslamak nedir? “Hazır elimize fırsat geçti, bizde vuralım abalıya” işine döndü bu. Cemaatin eleştirilecek çok yönü var, tamam, ki Fethullah Gülen peygamber değil, hata yapmaz değil, eminim kendiside farkındadır. Ama bedava mal bulmuş mağribi olmak bizlere yakışır mı?
Bizde meşhurdur ya; şeyh uçmaz mürit uçurur. F.G içinde aynı şeyin geçerli olduğunu düşünüyorum. Bilemiyorum belki sağlık sorunlarının verdiği bir asabiyetin tetiklediği, aşırı hassas, aşırı duygusal bir hal içinde. Söyledikleri de aynı şekilde. Şu ana kadar cemaat ve medyası, bugüne değin savunduğu her hale aykırı davranıyor. Üstelik bunda da kendini mazur görüyor, ki bu daha vahim. Ben de çoğu sempatizan gibi, acaba hoşgörü, anlayış, suhulet yalnızca farklı dinden ya da dini olmayanlara mı gösteriliyor diye düşünmeden edemiyorum, onca sevgi çiçeği halleri ne oldu diyorum. İnsanların sizleri tedirginlikle , çelişkili, hani sessiz sakin gözükürken en ufak bir mesele de ortalığı birbirine katan şirret birini izler gibi takip etmesine neden oluyorsunuz, durumun farkında mısınız?
Sayın Başbakanım ise, “ben söyledim olacak, bitti” diyor. Haklı itirazları bile kaale almıyor. Ki eleştirenler sadece cemaat mensupları mı? Katsayı engeli ile karşılaşmış bir meslek lisesi mezunu olarak, o günü birlik alınan, uygulanan kararların acısını çok çektim, arkadaşlarım da çok çekti. Aynı şeyi desteklediğim, ve büyük ihtimalle de desteklemeye devam edeceğim, aynı zorlukları yaşayan insanların yapmasını istemiyorum.
Büyük cihadı kaybediyoruz. Müslüman müslümanın imtihanı olmaya devam ediyor. Mısır’da, Filistin’de, D.Türkistan’da, Arakan’da kardeşlerimiz ölüyor, hapisanelere atılıyor, bizim için en büyük mesele dersaneler olmuş. İki tarafta gündemi bu şekilde meşgul ediyorlar.
İnşaAllah cemaat siyaseti bırakıp iman davasına geri döner, hükümetimiz ise insanlarının haklı serzenişlerine adalete olan saygıları hakkına kulak verir.
Yazan:tahsin k. Tarih: Kas 29, 2013 | Reply
evvelâ hayirli cumalar,
dogru ama eskiden cemaati fazlasiyla savunduk, son olaylardan sonra kendimizi kandirilmis gibi hissediyoruz, gerek FG gerekse cemaati medya kanadi cok hircin, MUSLUMANLARA ZARAR VERMEK PAHASINA kendi paraciklarini savunuyorlar. bunu kabul etmiyoruz. Capulcular gibi, bazi kemalist ve CHP tayfasi gibi “AKP’ye kizarim, Turkiye’yi yakarim” anlayisi seziliyor. ALLAH islah etsin.
çok dogru ama FG uçuyor! Turkce olimpiyatlarina S.A.V. geldigini iddia edecek kadar uçabiliyor 🙂
tamam ama haksizlik yaptigini dusundugunuz bir kanunla, hatta bir iktidarla mucadele etmenin mesru yollari vardir. gulenciler sapittilar, neredeyse silahlanip daga cikacaklar, ALLAH akil fikir versin
itidal çagriniza katiliyorum, amiiiin
ammma.. basbakan dershaneler konusunda hakli, belki yöntem, ya da öngördügü güzergâh hatali olabilir.
toplum bunu saglikli bicimde tartisamadiysa bunun vebali FG’nin ve medya ekibinin omuzlarinda.
kâr eden, para kazanmak icin kurulmus olan dershaneleri sadaka dagitan hayrat gibi gosterdiler, halki galeyane getirmek istediler.
dershane meselesi orada calisanlar haric FG cemaatini bile ilgilendirmez aslinda ama ulusal mesele haline getirildi.
FG cemaatinin kurmaylari disinda musluman yok mu? FG cemaatinden olup da “bu muslumana yakismaz, bizim adimizi, Bediuzzaman Hz’nin adini kirletmeyin” diyecek yigit yok mu?
eger fg cemaatinin sessiz cogunlugu bu gidise dur demezse haksizliga ortak olmus olur, o zaman masumiyetlerini de kaybederler 🙁
ALLAH hepimizi islah eylesin, amin
Yazan:atakan Tarih: Kas 30, 2013 | Reply
muhalif arkadasimin yazdiklari tam gedigine oturmus.kendisine tesekkur ediyorum. Ali parisi hocaefendi de sanirim rayindan cikmis tren gibi hangi esref saatine denk geldi ise ortaligi taru mar etmis. o isimlerle fethullah gulen hocaefendiyi ayni grupta degerlendirmesi tamamen infial olmus.kaderin adelet edecegi gunlerde ayni elestirilere ducar olacagini umarim bilir ve ona gore tavir alir.bir cemaatin hizmet kaidelerini begenir ya da begenmezsiniz taraf olursunuz ya da olmazsiniz.ancak binlerce kisinin imanina vesile olmus bir olusumun tarz ve yontemleri ne kadar bizden uzak olsa da baslarina gelen bu bela durumunda zil takip oynama seviyesinde sevincini belli eden insanlari gorunce yazik olmus diyorum yazik.yazilip cizilenler coktan elestiri dozunu gecti ve kardesin kardesi rencide ettigi bir hal aldi.herseyin otesinde onbinlerce ogretmenin ansizin onhazirliksiz dukkanini kapatip gidiyorsun tarzinda bir donusume destek vermeniz insani yonunuzu yeniden degerlendirmeniz zamaninin geldigini ortaya koyuyor.hala cikip egitim sisteminde ki onca sorun dururken gunah kecisi olarak dersenelerin secilmesini akillica buluyorsaniz bu bir partinin holiganligini ustlendiginiz anlamina gelir.sanki dersaneler kapatilinca bos dersler dolacak,70 kisilik siniflar tarihe karisacak,kendini yenileyememis ogretmenler ansizin mesafe katedecek,dersaneler kapatilinca cocuklarin sosyal hayati dopdolu olacak kimi yuzmeye kimi basketbola merak saracak uyusturucu kullanimi dipleri boylayacak,universite mezunlari is bulacak,egitimdeki esitsizlik son bulacak doguda ki genclerin elinden tutacak memurlar gorevlendirilecek haaa tabi ya ben bunlari kacirmisim…
Yazan:atakan Tarih: Kas 30, 2013 | Reply
:sayin tahsin k. kâr eden, para kazanmak icin kurulmus olan dershaneler…
pardon ama cemaatin para kazanmasinin nesi hata…bugune kadar su cok desteklediginiz partinin zenginlerinin kazancina tek laf ettiniz mi de cemaatin cifte hayirli isleri sizi rahatsiz etmeye basladi.verilen burslar acilan okullar,yurtlar onca hizmet kurumu kusura bakmayin parasiz olmuyor.haa siz ben para talep etmeden bu isleri hallederim derseniz buyrun siz yapin bizde sizi alkislayalim yoksa hayirli islerde kiskanclik olmaz dusturunu hatirlatirim.daha iyisini siz yapin ve hizmet boyle olurmus diye orneklerle gosterin.yok bu fedakarliklari size inanclariniz yaptiramiyorsa en azindan bunu yapabilenlere elestiri yaparken elinizi vicdaniniza goturun….
Yazan:Tahsin K. Tarih: Ara 2, 2013 | Reply
Ali parisi hocaefendi de sanirim rayindan cikmis tren gibi hangi esref saatine denk geldi ise ortaligi taru mar etmis
Hayır, kıblesini şaşıran Gülencilerin Efendimiz S.A.V’e (haşa) “kıblesi şaştı” demesi gibi, siz raydan çıktığınız için doğru gidenler size “raydan çıkmış” gibi geliyor. Gülen fetva verse domuz yiyecek misiniz? Gülen fetva verse zina yapacak mısınız? Titreyip kendinize gelin biraz!
Yazan:Arzuhan Tarih: Ara 2, 2013 | Reply
“herseyin otesinde onbinlerce ogretmenin ansizin onhazirliksiz dukkanini kapatip gidiyorsun tarzinda bir donusume destek vermeniz insani yonunuzu yeniden degerlendirmeniz zamaninin geldigini ortaya koyuyor.” (ATAKAN)
Hırslı ve kendini bilmez bir avuç cemaat mensubu artık bu zavallı öğretmenlerin arkasına saklanmasa iyi olacak.
Yazan:Aisha B. Tarih: Ara 2, 2013 | Reply
Atakan Bey demiş ki:
Acaba öyle mi gerçekten? Askerler savaşır ve ölür, komutanlar madalya alır, ikramiye alır. Savaşın kaymağını savaşmayanlar yer: Komutan, siyasetçi ve iş adamı. Gülen-AKP kavgası da böyle. Gariban öğretmen tayfası etten duvar oldu, Gülen ve çevresindeki kendini bilmezler istedikleri kadar provokasyon yapıyor. Eleştiri gelice de “ee ama biz afrikada para almadan çalışan garibanlarız ee” YALAN KOCAMAN YALAN kendini kullandıran o garibanlar da o kadar masum değil.
Yazan:Suha Tarih: Ara 2, 2013 | Reply
kimse size “para kazanmayin” demiyor. cemaatin boya fabrikasi olsa ve dogayi kirletse saglik bakani karisir ise. sizin dershaneleriniz sorun teskil ediyor. milli egitim bakani gerekeni yapacak. ne diye ofkeleniyorsunuz?
Yazan:atmayan bey Tarih: Ara 2, 2013 | Reply
Atakan Bey demiş ki:
“herseyin otesinde onbinlerce ogretmenin ansizin onhazirliksiz dukkanini kapatip gidiyorsun tarzinda bir donusume destek vermeniz insani yonunuzu yeniden degerlendirmeniz zamaninin geldigini ortaya koyuyor.”
Acaba öyle mi gerçekten? Askerler savaşır ve ölür, komutanlar madalya alır, ikramiye alır. Savaşın kaymağını savaşmayanlar yer: Komutan, siyasetçi ve iş adamı. Gülen-AKP kavgası da böyle. Gariban öğretmen tayfası etten duvar oldu, Gülen ve çevresindeki kendini bilmezler istedikleri kadar provokasyon yapıyor. Eleştiri gelice de “ee ama biz afrikada para almadan çalışan garibanlarız ee” YALAN KOCAMAN YALAN kendini kullandıran o garibanlar da o kadar masum değil.
Yazan:Kara Kartal Tarih: Ara 2, 2013 | Reply
Gençleri at gibi yarıştırıp B.K gibi para kazanıyorsunuz. Bir de utanmadan « bu hayır işi cart curt » diyorsunuz. Belki 10 milyarlık bir sektör bu. Nerede 10 milyarlık hayır ? Bu parayla Somali’de açlık biterdi. Bu parayla Afrika’da kataraklı insan kalmazdı. Bu parayla Türkiye’nin BÜTÜN yetimhaneleri ihya olurdu. Nerde ?
Cemaatin ticaret yapıp kâr etmesine karşı değilim. Ama dünya malı için döktüğünüz terleri Ahiret diye yutturmaya kalkmayın, millete öğk geldi, kusacaz artık. Bu yalanlarla ALLAH’ı (C.C.) kandıracağınızı sanıyorsanız aldanıyorsunuz. Siz ancak kıblesi şaşmış cahillersiniz !
Yazan:atakan Tarih: Ara 2, 2013 | Reply
ortada ofke degil tamamen hak hukuk gozetmeksizin yapilan bir tarumar var hangi bilirkisiler ve ya egitim ordusu bu taslak hakkinda olumlu gorus beyan ediyor.hangi bilimsel verilerle konusuyorsunuz, sebeplerle degil de sonucla mucadelenizin altinda hangi mantik tutulmasini yasiyorsunuz.
bir gruba veya kisiye olan muhalefetiniz sizi onyargilarinizin esiri yapiyor olmasin sakin.cemaatin kendini mudaafa hakkini inkar edemezsiniz.karsilikli haddi asan cumleler soylenmis ve bunun sonucunda ak partiyi de seven f.guleni de sevenler fazlasiyla rencide olmustur.ancak temelde halka dershanelerin egitimde nasil bir sorun teskil ettigini yeterince anlatamadan ve egitimde okullarin seviyesini ve kapasitesini iyilestirmeden alelacele yapilan bu taslagin kor savunuculari bulunmaktadir.cemaat dershaneler hicbir sekilde kapatilamaz demiyor uygun sart ve sekillerde bu yapilmali diyor YOK OSYM VE bakanlik ortak calisip bu degisim icin zemin hazirlamali diyor bunun neresinde sorun var…ve unutmamak lazim ayrintilarda muhalif olanlar esasta birlikteliklerini bu ayrintilara kurban etmemelidirler….