Bizde kırılacak kol kanat da kalmadı Hocam…

By Fatma Sancak on Kas 30, 2013 in FETÖ ve Gülenistler, vicdan

Kalemimi emrine âmâde kıldığım rahman ve rahim olan Allah’a vereceğim hesaptan başka çekinecek bir şeyi olmayan ben, dünyayı kalıcı bir mekân bellemediğimden, planlarımı yalnızca dünya üzerine yapmadım. İnandığım o hesap gününde ( yevm’iddîn) yüzüm kararmasın diye elimdeki tek imkânım kalem ve kelam ile zulme buğz ediyorum. Bu kêlamın yegâne amacı budur. Güç ve iktidar hırsı peşinde koşanların, dünyevi arzu peşinde ümmetin birliğine fitne sokanların, Allah’ın kelâmını ve Rasulullah’ın sünnetini yani hak olanı bâtıl ile yer değiştirip, “hevâsını ilâhı edinenin” saldığı korkudan, saçtığı zehirden beni yegâne koruyacak merciiye sığınıyorum.

Fethullah Gülen Hocaefendi’nin “Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır” tebliğine, hüsn-i zânnı muhafaza etmeme telkinine, “Mü’min bir delikten bir defa ısırılır” hatırlatmasına binâen “karşılıklı anlayış ve birlik telkin edeceğim” yazımı iptal ederek bu içimdeki acıyı izah etmekte aciz kalan yazıyı belki burada da kırılmış olanların var olduğuna inanan birkaç kişi kalmıştır ve bunu görür niyetiyle HocaEfendi nezdinde tüm Cemaatli kardeşlerime ithaf ediyorum.

Muhterem Hocaefendi ve talebeleri,

Sizler de gayet iyi biliyorsunuz ki mesele dershane meselesi değil, mesele Allah’ın rızasını, Peygamber’in davetini yaymak için çıktığınız o hayır yolunda -ki Allah sizlerden razı olsun, bu konudaki hayrınızı anmayan zalimdir- saptığınız yanlış yollar ve tebliğ metodunuzdaki tefrid (noksan kalış) takiyye yapa yapa zikrettiğiniz şeye dönüşmeniz gibi elem verici haller nedeniyle ümmet arasındaki bilinçli yalnız kalma isteğiniz bizi maalesef bu acı günlere getirdi. Bu manevi kusura maddi kusurlarınız da eklendi, merak ediyorum bir Müslüman olarak vicdanınızı aşağıda sayacağım kusurlarınız karşısında nasıl susturdunuz?

-28 Subat günlerinde Erbakan Hoca’ya “çekilin” diyen manşetleri, öğrencilerinize başınızı açın direktifini, biz direnen kardeşlerinizden bazılarına “terörist” sıfatını uygun görürken bizim kırılan kollarımızı bırakın kırılan kalplerimizi hiç mi düşünmediniz?

-Polis Kolejleri sınavlarında ve bazı sınavlarda soruları bazılarına verirken hakkı yenen öğrenciler hiç mi rüyânıza girmedi?

-Mavi Marmara’da şehit edilen kardeşlerimiz için “Otoriteden izin alsaydılar” derken hiç mi canınız yanmadı?

-Ülkenizin Başbakan’ı “One minute” diyerek zulme maruz kalmış bir halk için hakkı haykırırken buruşan yüzlerinizden dolayı hiç mi kederlenmediniz?

-Evladı asit kuyusunda can veren, yavrusunun cesedine işkence edilen Kürt; askere uğurladığı civan evladının tabutunu alan Türk analar ve babalar sekte vurduğunuz süreç içerisinde attığınız baslıklar ve “Süreç lehine bir şey yazılmayacak” diye emir verdiğiniz gazetecilerinizden yana hiç mi vicdanınız sızlamadı?

-Ülkenizin, vatanınızın MİT Başkanını içeri alma çabanız, İsrail’i bu ülkeye salma çabanız sırasında hiç mi bu eylemleriniz onurunuza dokunmadı?

-Ticari ve siyasi bir kâr sağlayıcı olmaktan ileri gitmeyen Türkçe Olimpiyatlarınıza Peygamber (SAV)’in geldiğini söylerken hiç mi onunla yarın ahirette yüzleşebileceğinizi hesaba katmadınız?

-Sizi bitirmek isteyenlere karşı MGK’da “Gülen’i bitirin” diyenleri, imzayı basıp içeri tıkanlara karşı kin ve nefret kusarken hiç mi ahd’e vefâ aklınızdan geçmedi?

-Yarım asırdır Filistinli çocukların kollarını kanatlarını taslarla ezen -ki kol kanat kırılışı budur-İsrail’e gazetenizde “Sizinle sorunu olan Ak Parti ile sorunumuz var” derken, hiç mi gözünüzün önünden geçmedi siyah gözlü o Arap çocuğun yanağından sızan kana karışmış gözyaşı?

-Dünyaya zulüm salan İsrail’den, insanları yetmeyince Müslümanları insansız hava araçlarıyla katleden ABD’den esirgemediğiniz empatiyi ve sempatiyi neden bizden esirgediniz?

-Ah kardeşlerim, hiç kimseyle çatışmayan sizler, asla karşısına çıkmayacağınız darbeci orduyla yüzleşmek için “Kefenimle yola çıktım” diyen, bu uğurda hem sizden destek alıp hem de sizin yolunuzu açan adamla niye çatışıyorsunuz, o adam size ABD ve İsrail’in Müslümanlara yaptığından daha büyük bir zulüm mü yaptı?

-Gezi Eylemleri gibi iyi niyetli başlayıp bir darbe teşebbüsüne dönüşen girişime destek veren kuruluşunuz BOYDAK’ın bu eylemini yazdığım için beni tehdit ederken bu yaptığınızın Cemile’nin sizi kardeşi bildiği için zoruna gitmeyeceğini ama Cemile’nin de bir sahibi olduğunu hiç mi hesaba katmadınız?

-Taraf gibi kıymetli bir gazeteyi sürece köstek olmak için boşaltırken hiç mi kolu kanadı kırılanları hesaba katmadınız?

-Bir iftira mağduru Salih Mirzabeyoğlu’nun hapiste geçirdiği yıllardan sadece bir günün hesaba katıp kendisine “terör örgütü üyesi” diyen manşetinizden dolayı hiç mi hayâ etmediniz?

-Amerika’daki Müslümanları haksızca ve hukuksuzca fişleyen FBI’a oradaki Müslümanları gammazlamak için bilgi verirken hiç mi tereddüt etmediniz?

-Hiç kimseye karşı eksik etmediğiniz hüsn-i zannınızı size “Bu kardeşlerim ne istedi de geri çevirdim?” diyen adamdan esirgerken hiç mi “Acaba…” demediniz?

Daha neler… neler… Tüm bunlara rağmen sizlere bugüne kadar hüsn-i zannımı yitirmedim, bunun için kendimle çok büyük bir mücadele içine girdim.

Yok Üstad’ım yok, bu bir dershane meselesi değil, bu bir kırılıştır. Bile isteye seçtiğiniz bir kırılış, kendi öğretiniz dışındaki Müslümanları kırıp kırıp geçişinize bir tane daha eklemekten başka bir şey değildir. Gidiyor ve kırıyorsanız uğurlar ola ama hiç değilse bunu az daha dürüstçe yapın, az daha vicdanlıca yapın.

Birliği telkin etme niyetiyle yazacağım yazımı iptal ederek, kendi kırgınlıklarımı ve kırgınlarımızı izah ettiğim, şu anda dahi yayımlatma tereddüdü duyduğum, üzülerek yazdığım, evvelinde iki rekât namaz ile Allah’a sığınarak yazdığım bu yazıyı yazmamın tek nedeni siz muhterem Hocam’ın “Kolum kanadım kırıldı…” başlıklı yazınızdır, zorlandığım için yazdım, mecbur bırakıldığım için yazdım.

Pek muhterem Fethullah Gülen Hocam, şimdi düşünüyorum da siz gerisini düşünmeden vermiş olduğunuz “ayrılığa devam” kararı ile ilgili yazdığınız o satırları yazdınız ve çekildiniz. Ya ben ne yapacağım, Cemaat talebesi olan birlikte kermes düzenlediğim arkadaşlarım, namaz tesbihatları sırasında bir seccadede yan yana Rabbime yakardığım dostlarım, bir haberin peşine birlikte düştüğüm gazeteci kardeşlerim ile yüz yüze geldiğimde ne yapacağım, ne yapacağız, o kalemi kırarken bunu hiç düşündünüz mü? Ah Hocam, sizin kolunuz kanadınız kırılmış, Allah şahit olsun bu kırgınlığınız içime yaradır, ama bende kırılacak kol da kanat da kalp de kalmadı sizlere karşı yitirdiğim hüsn-i zannımın sebebi olmanızdan yana ayrıca kederliyim. Bundan sonrası için bizler aciziz aciz olmayan Allah hak olanı bilmektedir.

Son olarak; ikide bir “Gayretullah’a dokunur” diyorsunuz da, Gayretullah’a dokunursa bu ümmeti bölmeniz dokunur. İki de bir Hudeybiye Sulh’u diyorsunuz da; Hudeybiye’de Rasulullah’ın karşısında müşrikler vardı, sizin ise karşınızda kardeşleriniz var, bir gün bile kardeş gibi görmediğiniz ama Allah’ın hatırına size kardeş gibi davrananlar var. Vaktiyle bize takiyyelerinize bozulduğumuzda “Bir yere gelene kadar böyle…” derdiniz, şimdi bir yere geldiniz, gücü elinizde tutuyorsunuz, bir yere geldiğinizde olacağınız şey bu muydu?

Karşılığında tarafınızdan cevap alamayacağımdan, “düşman” ilan edileceğimden, su-i zanlarınıza maruz kalacağımdan şüphem olmayan bu yazıyı, takiyyecilikleriniz ve icraatlarınız nedeniyle artık “güvenmediğim” sizlere ithaf ettiğim kadar kellesine kastettiğiniz “hizmet” neymiş bize gösteren güvendiğim tek bir adama gönül borcu olarak noktalarım. Bu sizlerin asla bilemeyeceği ahd’e vefâdır.

… E-kitap okumak için…

Soyut Sanat Müslümanın Yitik Malıdır

Afganistan’daki bir medreseyi, Bosna’daki bir camiyi, Hindistan’daki Taj Mahal’i görsel olarak islâmî yapan nedir hiç düşündünüz mü? Anadolu kilimlerini, İran halılarını, Fas’taki gümüş takıları, Endülüs’teki sarayları birleştiren ortak unsur nedir? Müslüman olmayan bir insan bile kolaylıkla“bunlar İslâm sanatıdır” diyebilir. Sanat tarihi konusunda hiç bir bilgisi olmayanlar için de şüpheye yer yoktur. Şüpheye yer yoktur da… bu ne acayip bir bilmecedir! Endonezya’dan Fas’a, Kazakistan’dan Nijerya’ya uzanan milyonlarca kilometrekarelik alanda yaşayan, belki 30 belki 40 farklı lisan konuşan Müslüman sanatkârlar nasıl olmuş da böylesi muazzam bir görsel bütünlüğe sadık kalabilmiştir?

Bakan gözleri pasifleştiren tasvirci sanatın aksine İslâm sanatı okunan bir sanattır. Yani görünmeyeni anlatmak için çizer görüneni. Doğayı taklid etmek değildir maksat. İnsanların aklını uyandırması, kalplerine hitab etmesi sebebiyle İslâm sanatının soyut bir sanat olduğu da aşikârdır. Ama Avrupa kökenli soyut sanattan ayrıdır İslâm sanatı. Meselâ Picasso, Kandinsky, Klee, Rothko gibi ressamlar gibi sembolizme itibar edilmemiştir. 284 sayfalık kitabımıza çok sayıda İslâm sanatı örneği ekledik. Bakmak için değil elbette, görünen sayesinde görünmeyeni akledebilmek, yani İslâm sanatını “okumak” için. Buradan indirebilirsiniz.

İslâm’da Mimar ve Şehir

Cumhuriyet’in ilânından beri yaşadığımız şehirler hızla tektipleşiyor. Betondan yapılmış kareler ve dikdörtgenler kapladı ufkumuzu. Trabzon, Aydın, Malatya… Anadolu’nun her yeri birbirine benzedi. Fakat Türkiye’ye has bir sorun değil bu. Batının “alternatifsiz” demokrasisi ve serbest piyasası mimarları da tektipleştirdi. Farklı düşünemeyen, yerel özellikleri eserlerine yansıtmayan mimarlar kutu gibi binalar dikiyor. Moskova, Tokyo, Paris, Hong Kong da tektipleşiyor ve çirkinleşiyor.

Çare? Binalara değil de mimara, yani insana odaklanmak olabilir; yani eşyayı ve sureti değil İnsan’ı ve sîreti merkeze almak. Zira bu bir norm ya da ekol meselesi değil: İslâmiyet’in ilk asırlarında bir şehir övüleceği vakit binalar değil yetiştirdiği kıymetli insanlar anılırmış. Biz de güzel binalarda ve güzel şehirlerde hayat sürmek için önce güzel mimarlar yetiştirerek başlayabiliriz işe. İnsan gibi yaşamak için mimarî çirkinliklerden ve bunaltıcı tektipleşmeden kurtulabiliriz. Bu ancak Güzel Ahlâk ile Güzel Mimarî arasındaki bağı yeniden tesis etmekle olabilir. Çare Mimar Sinan gibi cami yapmak değil Mimar Sinan gibi insan yetiştirmek. Kitabımızın maksadı ise teşhis ve tedaviye hizmet etmekten ibaret. Buradan indirebilirsiniz.

Kürtlerin Tarihi Üzerine

80 seneden beri Kürtlerin tarihi isyan ve terörle özdeşleşti. Son yıllarda ise ilk defa hemen her kesimden insanın desteklediği bir barış süreci başladı. Bu süreç kendi başına tarihi bir anlama sahip elbette. Yine de büyüyen umutların, atılan adımların sağlam olması ve geleceğe yöne vermesi için yaşananlar ile Kürtlerin tarihi arasında bir köprü kurulması gerek. Dahası Türkiye dışındaki etnik terör tecrübelerinden, sosyal barış projelerinden yararlanmak elzem. Bu sebeple, Kemal Burkay, Hasan Cemal, İsmail Beşikçi, Mustafa Akyol kadar Alain Touraine, Johan Galtung, Paddy Woodworth ve Gandhi’den de istifa ettik bu kitabı hazırlarken. Umuyoruz ki güncel tartışmaları ve gelişmeleri bir kenara koyarak geçmişe kısaca bir göz atmak bugünü daha anlamlı okumamızı sağlayacak. Buradan indirebilirsiniz.

Hükümeti devirmek isteyen birileri mi var?

4 Türk bankası çalışanlarını sömürmek, tüketiciyi kandırmak ve haksız rekabetten dolayı çok ağır cezalar yediler. Hemen ardından Türkiye tarihin en büyük anti-kapitalist ayaklanmasını yaşadık. Göstericiler “Sosyalist Türkiye” ve “yaşasın devrim” sloganları atarak orak-çekiçli pankartlar, Deniz Gezmiş posterleri taşıdılar. Tuhaf olan ise bazı bankaların ve holdinglerin bu ayaklanmaya destek olmasıydı. Anti-kapitalist göstericiler 20 gün boyunca İstanbul’un en lüks otellerinden birinde bedava kaldılar. Tuhaflıklar bununla da bitmedi. CNN, BBC, Reuters ve daha bir çok medya kuruluşu bir kaç sene önce, üstelik yabancı ülkelerde çekilmiş yaralı ve ölülerin fotoğraflarını “Türkiye” diyerek servis etti. Tayyip Erdoğan’a destek için toplanan AKP’lilerin fotoğrafı CNN tarafından kazayla(?) “Ayaklanmış Protestocular” olarak yayınlandı.

Dünyada da tuhaf şeyler oldu:

Türkiye ile neredeyse aynı anda Brezilya’da bir halk(?) ayaklanması başladı.
Georges Soros’a ait ekonomi gazeteleri Çin ekonomisi hakkında aşırı kötümser haberler yaydılar.

“Kazalar” bu kadar çoğalınca insanlar ister istemez bazı şeyleri sorguluyor:

Türk bankaları neden sermaye düşmanı, anti-kapitalist bir ayaklanmaya destek oldu?
Acaba 2008 krizinden sonra kan kaybeden ABD ve Avrupa kaçan sermayeyi geri çekmeye mi çalışıyor?
Brezilya, Çin ve Türkiye Avrupa ve ABD’deki yatırımları çekmenin cezasını mı ödüyor?

Elinizdeki kitap bu sorulara ve darbe iddialarına cevap arıyor. Buradan indirebilirsiniz.

Çapulcular” ne istiyor?

Genel seçimler yaklaşırken başladı Taksim Gezi Parkı olayları. İnsanlar öldü, yaralananlar, tutuklananlar oldu. Taksim’deki sanat galerileri bile yağmalandı. Maddî zarar büyük: Yakılan otobüsler, özel araçlar, iş yerleri. Ancak hâlâ isyancıların ne istediğini bilmiyoruz. Taksim Dayanışma Grubu’ndan çelişkili açıklamalar geliyor. Polisi ya da göstericileri suçlamadan önce şunu bilmek gerekiyor: “Çapulcular” ne istiyor? Daha fazla demokrasi? Sosyalizm? Devrim? Darbe? Elinizdeki e-kitap bu sorulara cevap arıyor. Buradan indirebilirsiniz.

Alevilik, Ortak Acılardan Bir Kimlik

Aleviler ızdıraplarda, geçmişin acılarında buluşuyorlar. Dersim, Madımak… Bu isimler anıldığında kırmızı bir düğmeye basılmış gibi bütün farklı Alevilik-LER birleşiyor ve bir tepki geliyor. Hızlı, öngörülebilir ve manipülasyona açık bir tepki bu. Ortada geç-ME-miş bir geçmiş var. Kıymetli yazarımız Cemile Bayraktar’ın dediği gibi “yüzleşilmediği müddetçe de geçmeyecek bu geçmiş” , çıkarılmayı bekleyen bir diken gibi acı vermeye devam edecek.

Diğer yandan çok sayıda Alevi kendi atalarına, dedelerine, manevî önderlerine en büyük acıları reva görmüş olanlara büyük bir sadakat ile bağlılar. Yani Kemalistlere ve CHP’ye. Yakın tarihi sorgulamak şöyle dursun ibadethanelerini Atatürk resimleriyle donatıyorlar. Ortak acıların ve siyasî tercihlerin dışında Alevileri birleştirecek bir inanç, bir kültür yok mu? Acaba Aleviler Stockholm sendromundan kurtulabilecekler mi? Elinizdeki kitap bunları sorguluyor. Buradan indirebilirsiniz.

Tiryandafilya, Güneşe “ya doğ, ya da ben doğacağım” diyen güzel!

“… Senden önceki hiçbir kadın tarafımdan böyle sigaya çekilmedi Tiryandafilya. Sen benim tüm aşklarımın raporusun, tüm aşklarımın hülasası, ana fikrisin Tiryandafilya. Senden öncekiler ya masadan kaçtı ya da onları masadan ben kovdum. Şimdi benim tüm bu kaybolan yıllarımın hesabını vermek de sana kaldı. Sevdiğin başka bir erkek olmasına rağmen bu yola girmen için de seni zerre kadar zorlamadım, bunu da biliyorsun Tiryandafilya. Duvarımın arkasına dolanman için sana elimden gelen tüm kolaylığı gösterdim. Bu asla senin marifetin, el çabukluğun, kahredici, tahrik edici, tahkir ve de tezyif edici dişiliğinle olmadı. Senden önce gidip, tüm kapıların kilidini senin için açan irade bendim. Orada beni çırılçıplak gördüysen benim sayemdedir. Şimdi dürüstçe oynayalım o zaman. Ama unutma Tiryandafilya; ihanet ilgi çekse de hain sevilmez…”

Efraim K‘nın kitabını buradan indirebilirsiniz.

Kitap tanıtan kitap 5

İmkânsız bir buluşma düşleyin: Nietzsche, Montaigne, Chomsky ile Fârâbî ve Muhyiddin İbn Arabî Hazretleri bir arada. Ama yalnız değiller, hemen yanı başlarına John Berger, Cahit Zarifoğlu, André Gorz , Oğuz Atay, İsmet Özel, Amin Maalouf, Gilbert Achcar, Nevzat Tarhan, Randy Pausch ve daha bir çok aşina olduğumuz yazar, şair, düşünür gelip oturmuş. Bu imkânsız buluşmayı Derin Düşünce sitesinin yazarlarına borçluyuz. Sadık dostlarımız Alper Gürkan, Mustafacan Özdemir, Mehmet Alaca, Mehmet Salih Demir ve en az “eskiler” kadar çalışıp didinen genç yetenekler: Essenza, Esma Serra İlhan, Gülsüm Kavuncu Eryilmaz, Abdülkadir Hacıaraboğlu, Azat Özgür. Kitap tanıtan kitapların beşincisini ilginize sunuyoruz, kitapların dünyasına açılan 23 pencereden bakmak için. Buradan indirebilirsiniz.

Hamza Yusuf ile İslâm’ı anlamak

Elinizdeki bu kitap Ekrem Senai tarafından yapılan iki tercümeyi içeriyor:

Zaytuna Institute’den Hamza Yusuf Hanson’ın 2010 yılı Mayıs’ında Oxford üniversitesinde yaptığı İslâm’da reformkonulu konferans,
Yine Hamza Yusuf Hanson’ın Dr.Murata ve Prof.Chittick’in İslam’ın vizyonu isimli eseri üzerine yaptığı konuşma (Bahsedilen kitap, Türkçe’ye de çevrilmiştir.)

Hamza Yusuf Hanson 1960 yılında Amerika’nın Washington Eyaletinde dünyaya geldi; Kuzey California’da büyüdü. 1977 yılında müslüman olduktan sonra on yıl boyunca İslâm coğrafyasında Birleşik Arap Emirlikleri, Suudi Arabistan, Kuzey ve Batı Afrika gibi bölgeleri gezdi. Farklı ülkelerde iyi büyük alimlerden icazet aldı. Hamza Yusuf bu seyahatten sonra ülkesine dönerek Dinler Tarihi ve Sağlık Hizmetleri alanlarında diploma aldı. Dünyanın dört bir tarafında İslâm hakkında konferanslar veren Zaytuna Enstitüsü’nü kurdu. Batıya İslâm’ı sunan, İslâmî ilimlerin ve geleneksel metodlarla eğitimin yeniden canlanmasını amaçlayan Enstitü, dünya çapında üne sahiptir. Shaykh Hamza Yusuf, Fas’ın en prestijli ve en eski Üniversitelerinden birisi olan Karaouine’de ders veren ilk Amerikalı öğretim görevlisi olmuştur. Bunların yanısıra, klasik haline gelmiş geleneksel bazı Arapça metinleri ve şiirleri modern ingilizceye tercüme etmiştir. Halen eşi ve beş çocuğuyla birlikte Kuzey California’da yaşamakta. Buradan indirebilirsiniz.

Organik dinimi geri istiyorum

Bilim ve teknoloji alanında buluşumuz pek yok ama gün geçmiyor ki din konusunda yeni bir icat çıkmasın. Televizyon karşısında merakla “acaba bugün neler caiz ilan edilecek, neler haram edilecek?” diye merakla bekliyoruz. Bektaşi’ye sormuşlar: “İslam’ın şartı kaçtır?” diye, “Birdir!” demiş. “Hac ve zekatı siz kaldırdınız, oruçla namazı biz kaldırdık, geriye kelime-i şahadet kaldı”. Ben kelime-i şahadetten de emin değilim, her an bir profesör çıkıp “böyle bir şey yoktur, imanın şehadeti mi olur?” diye ortaya çıkabilir. […] İlahiyat profesörlerinin bir büyük zararı da bu oldu. Din’in siyaset gibi, futbol gibi, tartışılacak, insanın bilgisinin olmasa da fikrinin olabileceği bir alan olduğu tevehhümü oluşturdular. Her şeyin kutsallığını bozdular. Artık bacak bacak üstüne atıp çiğ ağzımızla Allah, peygamber ne demek istemiş “muhakeme” yapıyoruz hiç ar duymadan, hepimiz birer küçük şeyhülislam, birer fetva emini… hangi hadis uydurma, hangisi sahih şıp diye gözünden anlayıp ayetleri engin din bilgimizle şerh ediyoruz. Şu muhakemelerin bolluğundan da dini yaşamaya bir türlü sıra gelmiyor. Halbuki bir güzel insanın dediği gibi: “Din öğrenmekle yaşanmaz, yaşandıkça öğrenilir”.

Elinizdeki bu kitap Ekrem Senai’nin kaleme aldığı yazılardan ve tercüme ettiği makalelerden oluşuyor: Hamza Yusuf, Noah Feldman, Charles Townes, Marc Levine ve Karen Armstrong ile İslâm, Hayat ve Bilim üzerine… Buradan indirebilirsiniz.

Banka Ordudan Tehlikelidir!

(Son güncelleme: İkinci sürüm, 27 Ekim 2013)

Bankacılarına söz geçiremeyen batı ülkeleri tıpkı 1980′lerde ordusuna söz geçiremeyen Türkiye’nin durumuna düştüler. Zira bize yansıtılanın aksine, 2008’de Amerikan emlâk sektöründen başlayan kriz öngörülemez bir felaket değildi. Yapılan düpedüz bir piyasa darbesi idi aslında. Tasarlanmış, planlanmış, yürürlüğe konmuş bir operasyon. Bu operasyonu yöneten insanlar daha 1980’lerde Batı adaletinin üzerine çıkmışlardı. Krizi frenleyecek yasal engelleri bir bir kaldırdılar, krizin küreselleşmesini sağlayacak mekanizmaları yine onlar kurdular. Elinizdeki 60 sayfalık bu e-kitap Batı’da demokrasinin gerileme sürecini sorguluyor: Demokrasinin zayıf noktaları nelerdir? Bankalar nasıl oldu da halkın iradesini ayaklar altına alabildiler? “Hukuk devleti” diyerek örnek aldığımız demokratik ülkeler neden bu Piyasa Darbesi‘ne engel olamadılar? Askerî darbelerden yakasını kurtaran Türkiye’de hükümet Piyasa Darbesi ile devrilebilir mi? Buradan indirebilirsiniz.

İlgili

Trackback URL

93 Yorum
Yazan:ali ejder Tarih: Ara 1, 2013 | Reply

bir müslüman kadın yazar da ne demek? neden imzada gerçeklik yok?
Yazan:aaaa Tarih: Ara 3, 2013 | Reply

yazar efendi yazdiklarinin tek bir harfi bile dgru diil gerci sen bu islerden hic bisi anlamamissin……
Yazan:deniz Tarih: Ara 1, 2013 | Reply

maalesef Cemile Bayraktar Hanım..
Maalesef..
Siz bir islam büyüğü hakkında konuşmamayı öğrenememişsiniz
Siz üniversite okumadınız mı?
o kadar çok söylenecek söz var ki;
Ama dar bakışınıza sıgmaz.
Çabalamayacağım
sadece diyeceğim o ki:
Yapılan kötülük varsa Rabbim sorar hesabını bırakmaz koymaz hakkı kimseye yüce MEVLAM
Bence vebal aldınız yazınız çok çok kötü..
İslam büyükleri hakkında suizan bile günah olabilir. Allah ın sevdiği bir gönle dokunmayın
Sizi ilgilendirmez
Herkes Allah ile münasebetine baksın.
Sizin gibi birinin bu kadar sesinin çıkmasını AHİR ZAMAN alametlerine bağlıyorum.
“Belagat artacak”
Kesinlikle ve kesinlikle çok dar ufuklusunuz
Kimse kimseyi bölmedi
Ahir zaman alametini müslümanların tüm dünyadaki ayrılığını Fethullah Gülen’e bağlamışsınız ya bu daha da komik..
Yıllardır tek derdi tüm dünyayı birleştirmek.
ANLAMAMIŞSINIZ YAZIK
Tesbihat yaptığınız arkadaşlarınıza da gülümseyin, sarılın iyi gelir.
VEFA kimde eksik?
Allah yar ve yardımcınız olsun bir islam büyüğünü arkadaşlarınıza kötü gösterdiniz
VEBAL ALMAYIN.
HİÇ BİR ŞEY ÖĞRENEMEDİYSEM BEN,
Diğer cemaatler, diğer yollar bizim kardeşimizdir, sakın haklarında konuşmayın, BUNU KATİ DERECEDE ÖĞRENDİM,
Tüm hocalarımıza saygımız sonsuz…
Ayrılığa düşüren fikirdir.!
Vazgeçin bu ayrılıktan
Dualarda buluşalım..
Yazan:sevgi Tarih: Ara 1, 2013 | Reply

başlarımızdaki örtüyü bizlere onurla taşıyabilme gücü verenlere ahde vefa…cemile hanım hislerimize tercüman olmuş.Allah kalemine yüreğine güç versin
Yazan:Batur Tarih: Ara 2, 2013 | Reply

Değerli Cemile hanım bu kadar kin duymaniza neden olan sey nedir? Anlamiyorum. her ne kadar Allah’a siginarak yazmis olsanızda insallah mizanda dediginiz her seyi ispatlayacak argumanlarinız vardir.İddialarinız %100 dogru olsada ayni dusuncede olmayan diger hizmet gonullulerinin hakkina girmis olmayacak misınız? Bir grup, cemaat,parti,hareket,millet hakkinda yapilan giybetlerin ne kadar buyuk bir yanlis oldugunu affınıza sığınarak hatırlatırım. Ben hakkimi dusunceleriniz icinde olan (inanmiyorum ama varsa) abilerede helal etmiyorum(hocaefendi dahil) lutfen uslubumuza dikkat edelim.Pisman oldugumuzda helalesmemiz gereken binlerce imanli kardesimiz olabilecegini unutmayalim.
Yazan:gökhan Tarih: Ara 2, 2013 | Reply

SİZİN SAÇMALIKLARINIZI SONUNA KADAR OKUYAMADIM BİLE…. SİZ MÜSLÜMANLARIN TAMAMINA SAHİP ÇIKMAK LAKIRTISINI YAPARKEN BU MAKSATLA KOLEJLER KURAN; ORAYA GÖNDERECEK PARAYLA BİLE SİZ İNSAN BULAMAZKEN ORAYA BELKİ ÇOK MÜREFFEH BİR GELECEK YAŞAYACAKKEN ÇİLEYE SAHABE HAYATINA TALİP GENÇLER GÖNDEREN; KİMSE YOKMU DERNEĞİ İLE YOKSULUN TÜM DÜNYADA ELİNDEN TUTAN, TUSKON İLE TÜRKİYE EKONOMİSİNE OLUMLU KATKILAR SAĞLAYAN, BENİM GİBİ SIRADAN İNSANLARI İÇKİ VE FUHUŞ BATAKLIĞINA BATMASINA KURULAN YURT VE EVLER SAYESİNDE ENGEL OLAN …. KİŞİLERE KALEMLE SATAŞMAK NE KADAR KALEMİNİ ALLAH(CC) İÇİN KULLANMAKTIR DÜŞÜNMENİZİ İSTERİM… TABİİ O İSTİDATINIZ HALA KÖRELMEDİYSE…
Yazan:Bulent Tarih: Ara 2, 2013 | Reply

Yazdiklariniz agir, vebali yuksek ve hakka girmis olma ihtimaliniz de yuksek. .. bugunler gececek, ve siz yazdiklarinizla ve zanninizla hem burda hem otede basbasa kalacaksiniz. Allah yardimciniz olsun.
Yazan:EMRE KESİCİ Tarih: Ara 2, 2013 | Reply

sayın cemile hanım….
yazınızı için teşekkür eder ve kaleminize saglık diyorum. aynı düşüncelerde oldugumu dile getirmek ister ve yazınıza ilave olsun diye cemaati kötü göstermek değil ilk amacım… amacım beynimi kemiren sorulara cemaat tarafından cevap bulmak….
1- sefaat hakkım olsa bunu ecevite kullanırdım diye hoca efendinin amacı nedir… ecevit din düşmanlığı yapan bir kesimde durdugu aşikar ve türban için merve kavakçıya söylediği sözler ortada yani safını belli eden bir ecevite nasıl şefaati arzular ?
2- bu cemaat kesiminin zamanında ecevite oy vermesi konuşuluyor ve amac neydi? neden muhafazakar bir partiye değil de solcuya ? biz islamdan taviz veririz yeterki bize dokunmayın maksatlımı fiiliyat…
3- merve kavakçı ya yapılan şahsına olsa da dindar kesim cephe alınmış ve dindarlara yapılan saygısızlıkta neden dersane konusundaki sert eletirilerini yapmamaışlardır…
4- eşim fatih üniversitesini bitirdi. ilk kayıt oldugunda bir kağıda imza attırdılar mecburi… yazıda turban ile okula gelmeyeceğime eylemlerde bulunmayacagıma aksi takdirde okludan atılmayı kabul ediyoruma dair bir yazıya neden imza attırdılar. siz cemaat siniz. allahın emir ve yasakları doğrultusunda hangi mevzularda sünnet ve kuran ı düstur edindiniz ve zülm gördünüz de taviz vermediniz…
bu sorularım dini vecibeler üzerine idi kaldı ki siz bunlarda taviz verdiniz ama maddi kayıp acısından dersanelerde görülmemeişş bir eleştiri ile haber yaptınız düşman kesildiniz… tereddüdlerim çok…
HAKKI MI ÜSTÜN TUTUYORSUNUZ YOKSA SİZİN KENDİ ÇIKARLARINIZI MI?
Yazan:emre yerli Tarih: Ara 2, 2013 | Reply

merhaba;
cemaatin hüsnü zan fikrinden hareketle…
cemaat 28 şubat sürecinde ve öncesinde Erbakan hoca ile ne kadar ters düştüğü ve o malum dönemin sonunda malum şahsa malum şahsın söylediği sözler hala güncel.o zaman biz müslümanlar büyük bir hiddetle hem gülene hem süreç sonunda tayyipe acaip atarlandık.şuan geldiğimiz noktada adamların ne kadar derin bir siyaset güttüklerini gördük.
şimdi ufak bir usul sıkıntısından fırtına koparıldığını müşahede ediyoruz.şuana kadar hali hazırda türkiyey değiştirmek için kurulan dersane usulünün aynı kalması konusunda büyük bir kavga yaşanıyor.iktidara göre dersane usulü bu şekilde devam ederse kendi başına devlet olacak bir güç çıkacak ortaya. genelkrmayda ve bakanlar kurulu toplantılarında toplantı öncesinde risale okunacak kıvama doğru emin adımlarla gidilecek.bu büyük bir risktir.
semaatin kültür kodlarını açtığımızda önümüze mürcie ve mutezile mezheblerinin referans aldığı düşünce anaforuna yakın bir metafor çıkıyor.
bu düşünceleri iyice tahlil ettiğimide tarihte bu düşünce işi ele aldığında ne kadar saplantılı ve takıntılı olduğu açıktır.çünkü kendi aklı ve düşüncesinden başka herşeyi gayrimeşru addeden bir algı.
şimdi sözün özü cemaat diye adlandırılan küresel güç önlem alınmazsa ve tımar edilmezse gülen hocamdan sonra ülke için yıkıcı bir güç olacaktır.ne sonu belli ne başı. desanelerde gördüğümüz badem bıyıklı abilerden bilmem ne istandaki fedakar hocalardan ziyade siyasetin,hukukun,kolluk gücünün içinde yer alan bir güç daha var.dersanedeki abilerin sistemi dönüştürme gibi bir gücünün olmadığı açıktır.
esas badem bıyıklı abilerin arkasındaki abilerki onlar nedir necidir bize çok malum değildir. bu kadar büyük bir organize içinde suyun başını tutanlar o ırmağı daha da kuvvetendirmek istemektedirler.
kullandıkları argümanlar ve kaynaklar genel itibariyle dersanelerden devşirilen insanlar üzerine kurulu bir güç olduğu açıktır ve gülen cemaati dışında hiç bir cemaatin adam yetiştirme ve devşirme gibi bir faaliyeti yoktur sistem içinde.hangi cemaatten olursa olsun cemaatin tezgahından geçmeyen adam yoktur.başbakaın bile zamanında çocuklarını buralara gönderdiği düşünüldüğünde işin vehameti daha çok anlaşılır oluyor.
2. sıkıntılı durumsa dünada faaliyet gösteren okullarda hep elit kesme hitap etmesi ve orada adam devşirme işi. bu ayrıca analiz edilmesi ve sebep sonuları kısa ve uzun vade açısından ele alınması gereken bir konudur.
şuan çalışmaları ülke menfaatine olan bu güruhun gülen hoca sorasında nasıl bir tavır takınacağı tam bi muamma. mavi Marmara gibi net bir konuda bile menfi tavır alabildilerinide ayrıca kaydetmek lazım gelir.hemde gülen hayatta iken.
dersane sadece dersane değil anlaşılan.
hükümette 2. adımda her cemaatin kendi adamını yetiştireceği bir alan oluşturarak hem cemaatler arasında bir kuvvet birliği oluşturacak, hem de diğer cenaha karşı mevzi kuvvetlendirilecektir. bence gülen cemaati tamda bu duruma karşı gibi geliyor. devleti değil cemaat pastasındaki paylarınıda kaybedecekler. düşünün bir kere her cemaatin özel okulunda kendi düşüncesine göre devlet adamı yetiştirdiğini.
Yazan:ÖMER FARUK Tarih: Ara 2, 2013 | Reply

Eyvah, eyvah…. o kadar insanla nasıl helalleşecek siniz? Allah yardımcınız olsun. Mamafih ben Hoca Efendinin ağzında bölme, parçalama veya herhangi bir cemaat veya tarikat aleyhinde bir şey söylediğini duymadığım, okumadığım gibi, onların say ve gayretlerini sürekli takdir etmesiyle örnek olan bir din alimi olduğunu biliyorum. Yazdığınız gıybet dolu makaleyi okuyunca maalesef Hoca Efendiyi ve arkadaşlarını hiç anlamadığınızı düşünüyorum. Hoca Efendiden aldığım terbiye gereği size hakkımı helal ediyorum. Ancak bu kamu hukukuna girmiştir.
Yazan:Yusuf Tarih: Ara 2, 2013 | Reply

Syın Cemile Hanım.”Bizde Kırılacak Kol Kanat’da Kalmadı Hocam” başlıklı yazınızı okudum, bir yandan ürperip çok hırs ve kin üzerine yazılmış bir yazı görürken, bir yandan’da hakkın haklıya verilmiş olduğunu görmek beni mutlu etti. söylediğini bütün sözlerde size destek veriyorum,haklılığınızın arkasındayım, söylediğiniz bütün sözler benim şahsımca’da doğru denebilecek niteliktedir. Fakat… Her doğru her yerde söylenmez söylenirse kırılganlık,ortam gerilmesi ve bölünmesi yapabilir sözü nede inanırım. sözlerinizin çok açık ve kırıcı olduğu düşüncesi ile Allah’ ın (C.C) Yar ve Yardımcı olması dileği ile.
Yazan:Erol Tarih: Ara 2, 2013 | Reply

cemile hanım yazınızı okudum.gercekten yıllardır,hep susan ins.düzelir birdaha olmaz diyenlerin sesi olmussunuz.yüreğinize ve kaleminize sağlık.korkmayın ins.Allah kuluna yeter.ins.bu yazdıklarınızı birileri okur ve en azından hata yaptığını söylemese herkese,vicdanına fısıldar..Alla emanetsiniz..
Yazan:Layusel Tarih: Ara 2, 2013 | Reply

Cemile hanım elinize, kolunuza, yüreğinize sağlık… Yukarıda bazı arkadaşların düşündüğünün aksine üslubunuz bence çok güzel, yazdıklarınıza noktasına virgülüne kadar katılıyorum.
Yazan:Mehmet Zahit Şimşek Tarih: Ara 2, 2013 | Reply

Hâlâ Cemile Hanım bir islam büyüğü hakkında konuşmayı öğrenememişsiniz diyenler, vebal altına girdiniz diyenler var… Hiç mi okumadınız yazıyı? Okuduysanız okuduğunuzu anlama yerinizi de mi kaybettiniz? Yazar’ın onca dediklerini bi kenara bırakıp hâlâ boş boş laf yetiştirme çabası içine girmek niye? Yukarda yazılanların hangisini kim yalanlayabilir? Hocaefendi ve etrafındakiler -haşa- peygamber midirler ki yaptıkları dedikleri ve hareketleri eleştirilmesin?

Cemile Hanım yazınız birçok kişinin hislerine tercüman olmuş. Allah, yazıya başlarken belirttiğiniz, zulme buğz etmek için elinizde bulunan yegane seçenek olan kaleminizi güçlendirsin…
Yazan:samet Tarih: Ara 2, 2013 | Reply

İnsanlar zaten laf atmaya taşlamaya yer ararken sizin üslup ve savunduğunuz şeyler birçok taşatana tereyağ al misali olmuş.Eğer bir kelimen bile hatalı ise milyonlarca gönüllü insanın teri içinde boğulur gidersin.Bizim öğrendiğimiz vurana elsiz sövene dilsiz gerekirse gönülsüz.üzüldüm okuyunca.
Yazan:erdoğan cantürk Tarih: Ara 2, 2013 | Reply

birileri allah dosdu deyince allah dostumu olunuyor.
Yazan:Ş. Furkan Doğan Tarih: Ara 2, 2013 | Reply

esselamu aleykum Cemile hanım ve kardeşlerim biz bir ümmetiz dil,ırk,cemaat ayrılıklarımız kesinlikle olmamalı ”Allah, sizi hem daha önce, hem de bu Kur’an’da müslüman diye isimlendirdi.” hacc-78

Efendimiz buyuruyor;”“Bütün insanlar hata yapar, hata yapanların en hayırlısı ise hatasından dönendir.” ( Tirmizi, Sıfatü’l-Kıyamet, 49.) . Eğer bazı kardeşlerimiz hata yapmışsa onlara sui zan da bulunamayız. Aramızı bozamayız. Şeytan ve kardeşleri tam zıttını istiyor ve maalesef kimi kardeşlerimizde bu oyuna geliyor. O kardeşlerimiz üzülmesin ”Günahtan pişmanlık duymak tevbedir.” [İmam Taberâni, Mu’cemu’s-Sağir, 1/114.] buyuruyor yine ALLAH Rasulu (sav.) Kuranda tevbe ile alakali tahmini 68 ayet geçiyor. Yani cehennemlik saymayalım kandimizi. ”Hiç şüphesiz ki Allah çok affedendir, çok bağışlayandır.” hacc-60

Cemile hanım veya başka kardeşlerimiz haklı olabilirler. Bu durumda kendi kardeşlerimizi affetmeliyiz, sui zan değil.Ve Cemile hanımı bu konuda tebrik ediyorum eleştirisini güzel bir uslupla dile getirmiş. Fethullah Gülen Hocam veya başka insanlar eleştirilebilirler onlar Peygamber değiller hataları olacaktır ta bi. Efendimiz(sav.) bile zelle denilen küçük uyarılar almıştır(Abese suresi).

”Allah, sizi hem daha önce, hem de bu Kur’an’da müslüman diye isimlendirdi.” hacc-78 ayetini uygulamadıkları için Müslüman kardeşlerin ayrılık sorunu var. Bu sorunu çözebilmenin yolunu bulmalıyız.Çünkü Rabbim bize akıl vermiş ve bunu Kerim Kitabında bunu ”Hala akletmezmisiniz?” şeklinde bir çok yerde belirtmiş.Ve bu sorunun çözümünüde 1400 yıl önceden vermiş.Bu sorunun ana kaynağı müslümanın yol harıtası herşeyi olmak için indirilen Kur’an maalesef süslü kılıflara konup evin en yüksek ulaşılamaz yerlerine konuyor. Sanki Kur’an haşa ”oku” diye inmedide oku da anlama diye indi. İlk okumamız gerekeni en son okuyoruz işte bütün sorun bu. Diyelimki en son okuyacağız başta belirli kitapları okuyacağız Kur’an ı anlamak için diye(!) oysaki ALLAH kitabında “Biz Kur’an’ı sana her şeyin apaçık bir beyanı olarak indirdik” (Nahl, 89) demiyormuydu hani biz Kur’an a iman etmiştik neden uygulamıyoruz? cemaat kitapları, temel dini kitaplar, hadis kitapları gibi cilt cit kitapları okuyalım desek heralde bir Nuh(as.) gibi ömrümüz olmalı. Zaten bazılarını anlamak için de kafamızı çatlatıyoruz. ee artık bi düşünelim “Biz Kur’an’ı sana her şeyin apaçık bir beyanı olarak indirdik” (Nahl, 89) diyen Rabbimizin kitabınımı yoksa ömrümüzün yetmeyeceği uzunlukta kitaplarımı? seçi sizin. Aa zaten bu kitaplar Kur’an ı anlatıyor demeyelim Kur’an ı kendinden başka daha iyi kim anlatabilir. Biz de gerizekalı olmadığımıza göre Kur’an ı diğer insanlar nasıl anlıyorsa biz de anlayabiliriz.

KARDEŞLER UNUTMAYIN BİZİ BİRBİRİMİZE DÜŞÜRMEK İÇİN HARIL HARIL ÇALIŞAN KAFİRLER VAR. VE ALLAH HERKESE ÇALIŞTIĞI KADARINI VERİR. EĞER BİRBİRİMİZİ KARALAMAYA HALA DEVAM EDERSEK VE SADECE BOŞ İŞLER İÇİN ÇALIŞIRSAK ALLAH ÇALIŞANA KARŞILIĞINI VERECEKTİR.KAFİRLERİN ELİNE FIRSAT VERMEYELİM.

”HALA AKLETMEZMİSİNİZ?”
Vesselam. . .
Yazan:Arzu Tarih: Ara 2, 2013 | Reply

Cemile hanim, duyarli onurlu ve dik durusunuzdan dolayi sizi teprik ederim.Yazdiklarinizin tumune katilmaktayim. Yillardir suskun bekleyen belki duzelir dusuncesi guden bizlerin duygularina tercuman oldunuz. Haktan, hukuktan bahsedenler, sizin satir satir acikladiginiz maddelerde hocanin pervasizca, soyledigi her bir sozun dunyadaki ve ahiretteki hakkindan nasil bahsedecekler? Yillarca muslumanlari nasilda yalniz biraktilar ve abd yi israili kendilerine dost edindiler. Madem hoca Allah dostu, hicmi islamda dair birsey okumamislar ki islam alimi nasil olur, nasil konusur, nasil davranir bilmiyorlar. Bu insanlarin once islami arastirmalari gerekmez mi? Yolunuz acik olsun, artik saflar belirlenmis durumda. Bence bu olaylarin tumu Allahin inayeti ile gerceklesmekte. Her serde bir hayir oldugu gibi bu isin, hayrida saflarin belirlenmesinde oldu. Allah kendi yolunda samimilerle, samimi olmayan islam dusmanlarini kendilerine dost edinen musluman musfettelerini belirlemekte.
Yazan:SELMA Tarih: Ara 2, 2013 | Reply

Cemile Hanım, doğru söze ne hacet. Elinize, kaleminize, yüreğinize sağlık…
Yazan:MAHMUT Tarih: Ara 2, 2013 | Reply

DOSTLARIM AKP ÖYLE BİR OYUNA GELDİ Kİ, İSTESE DE İSTEMESEDE DÖNEMEZ GERİYE, YAZIK ÇOK YAZIK Kİ BU OYUNA CEMAATTE DÜŞTÜ, ALLAH MUHAFAZA HANİ DİYORLARDI YA, KURŞUN SIKANDA SIKILANDA ALLAHU EKBER DİYORDU, AYNISI OLMADIMI…ALLAH MUHAFAZA EYLESİN GİDİŞATI HİÇ SEVMEDİM…
Yazan:Mustafa ERTUĞRUL Tarih: Ara 2, 2013 | Reply

Sayın Cemile Hanım kaleminize, ruhunuza, bilginize, öngörünüze sağlık…
Bu olay bu kadar mı güzel yorumlanır. Cemaat içerisinde sizin gibi düşünen bir çok kardeşimiz var ama fikirlerini böyLe anlatamıyorlar. Çekiniyorlar, şaşkın şaşkın izliyorlar…
AK PARTİ oluşumu içerisinde olan birisi olarak diyorum ki, bu yazı seçim bürolarında duvara asılmalı…
O lider ki; her zaman ve her yerde cemaati savunmuş, takiyye yaptıkları zamanlar da onların sıkıntılarını gidermiş bir lidere söylenecek sözler değil bunlar…
Amiyane tabirler derler ya; tüylendikçe bitlendiler, bitlendikçe yüreklendiler, yüreklendikçe sesleri çıkmaya başladı, sesleri çıktıkça konuşmaya başladılar, konuştukça battılar…
O lider ki önlerini açtı, milletvekili yaptı, belediye başkanı yaptı, belediyelerde meclis üyesi yaptı, onlarcasını, yüzlercesini…
Rüyalarında göremezlerdi bu mevkileri…
Ben olsam hepsini çizerim, ama o lider ki böyle yapmayacak,yapsa hakkıdır…
Hoca efendi, Ecevit’e şefaatçi oldu, olması gerekiyordu, İsrail’den izin almaları gerekirdi dedi, demesi gerekiyordu.
Başbakan Hocaefendiye Türkiye’ye gel dedi, gelemez, çünkü,orada korunuyor, orada büyük abilerine daha yakın, emir aldıklarıyla iç içe, gönül gönüle, yumak yumağa sarmaş dolaş…
Ne güzel değil mi…
Olmadı, beceremediler, Faiz lobileri ve baronlara mağlup oldular, buralardaki kardeşlerini aldattılar…
En kötüsü bilerek ve isteyerek İKİNCİ GEZİ’ye meze oldular…
YAZIK ÇOK YAZIK…
Yazan:arzu Tarih: Ara 3, 2013 | Reply

cemile hanım düşüncelerinize ve gözlemlerinize katılmakla birlikte bu yazdıklarınız az bile.sonuna kadar destekliyoruz sizi.Mevla kaleminizi hak yolundan ayırmasın.selametle güzel bacım…..
Yazan:Cenk Tarih: Ara 3, 2013 | Reply

Bir suru yanlis var, bu yanlisliklarin yanlislikla yapildigina inanmak guc. Mesela asagidaki ifade. Ayrica Boydaklara yakistirilan iddia. Dogrular uzerinden ihtilafa dustugumuz konular olabilir, Musluman tartisir farkliliklari cozmeye anlamaya calisir, ama dogru olmayana iman etmis gibi bir gerceklilik ile bir yaziya malzeme yapmak (Asagidaki paragraf gibi) ne ile aciklanir sizlere birakiyorum

“-Amerika’daki Müslümanları haksızca ve hukuksuzca fişleyen FBI’a oradaki Müslümanları gammazlamak için bilgi verirken hiç mi tereddüt etmediniz? “
Yazan:adnan Tarih: Ara 3, 2013 | Reply

Cemile hanım bugüne kadar hocanın yaptığı icraatleri biliyordunuz, sustunuz. niye şuan eleştiriyorsunuz ?? kusura bakmayın haksızlık karşısında yeterince sessiz kaldınız.
Yazan:fehmi Tarih: Ara 3, 2013 | Reply

Kaleminizi emrine âmâde kıldığınızı söyleyen ve rahman ve rahim olan Allah’a vereceği hesaptan başka çekinecek bir şeyi olmadığını söyleyen siz, dünyayı kalıcı bir mekân bellemediğinizden, planlarınızı yalnızca dünya üzerine yapmadığınızdan biraz daha dürüst ve gerçekçi olabilirsiniz. Hoca ve cemaatine yazdığınız açık mektup cesaretini Allah!a vereceğiniz hesaptan korkarak başbakan ve hükümetine de yazmalısınız. Doğu Türkistan’da zulüm gören ve namaz kıldığı için öldürülen müslümanlar adına “van minute” demek yerine “Çin iç sorunlarına karışmak bizim işimiz değil” diyenlere açık mektup yazmaya korkuyor musunuz? Yoksa sizinde övündüğünüz o “van minute” sözünden sonra ekstra anlaşmalar imzalanan müslüman katili İsrail’e göstermelik efelik yapıldığını görmezlikten gelmek te dünya üzerine yaptığınız çıkar planları mı?
Her fırsatta Allah için yazıyorum diyen sizler, daha önce cami olup sonradan kilise şeklinde ecnebilere verilen yerlere ses çıkarmaktan korktunuz mu? 250 den fazla hristiyanlara iade yapıldı övüncünü duyduğunuzda çan seslerini duymazlıktan gelmek, Allah’a verilecek hesabınızdan başka hesaplarınız ve korkularınız olduğunu gösterir. Zina suç olmaktan çıkarken, domuz yetiştiriciliği serbest bırakılırken sesinizi hiç duymamamız acaba dünya üzerindeki hesaplarınızdan mı kaynaklıydı? Ve daha bir sürüsü… Elimdeki listeyi yazarsam okumaktan yorulursunuz diye düşünüyorum. Cesareti olan varsa mücahitlik yapsın… Bu şekilde siyasetler Allah korkusu değil, sadece birilerine şirin görünmektir.
Yazan:Selahattin Karaca Tarih: Ara 3, 2013 | Reply

Cemile Hanım:
Yazdığınız yazıyı okudum içinde kin dolu ifadelerle saldırmışsınız. Hizmetle tanıştığınızı anladım demekki tam tanıyamamışsın. burada amaç sizin bu kadar insana beslediğiniz kin. eğer sizin yazınızla bir kişi hizmet kervanına katılmadan soğursa size hakkımı helal etmiyorum. bu anadolu insanına hakarettir. hizmetin arkasında anadolu insanı var. beş kuruş kazandığının üç kuruşunu veren anadolu halkı var. o binalarda gözyaşı var emek var çile var. onlar o hala kolay gelmedi
Yazan:uğur mun Tarih: Ara 3, 2013 | Reply

cemile hanım;
yazınızı başından sonuna kadar okuyabilmek için yemin ederim çok gayret ettim. yazınızın içeriğine baktığım zaman yalan söylediğinizi anlıyorum yada takiyye yaptığınızı. sizin ne hoca efendiyi ne de cemaati sevdiğiniz var. içiniz dışınız kin ve nefretle dolmuş. yazıdan çıkan sonuç bu; yok üzüldüm, yok hüsnüzannım kırıldı zaten yokmuş i. hepsi yalan.
ayrıca büyük bir fitnenin ve vebalin içindesiniz. en başta siz kimsiniz ya? çapınız ne? makamınız ne? ne hizmetiniz varda? peşinizden giden sizi dinleyen kaç kişiniz varda? Allahtan korkun. bu son cümleleri niye yazdım biliyor musunuz? yazınızı bir Müslüman kadın diye yazmışınızda ondan. o insanın ne yaptığı herkesçe aşikar. tıpkı efendimiz sav. gibi Allah’ın davasını dünyanın herbir yanına taşımaya çalışıyor. siz kime ayrımcılık isnat ediyorsunuz. demek basiretiniz bu kadar. anlayışınız bu kadar yazık. ayrıca ayrıca cennete giremeden benim yanımada geleceksin. benimle görüşeceksin. niyemi? koskoca dünya çaplı bir hizmetin gıybetini yaptınız. benden bile helallik almadan girmeyeceksiniz cennete kusura kalmayın. yazdığınız o tekerlemelerde maalesef yalan dolan ve iftiradan ibarettir. azıcık samimi olsaydın ama azıcı sana bunların cevabını o kermese gelen en basit en küçük bir arkadaş bile anlatabilirdi. ama maalesef içiniz dışınız kin ve nefretle dolmuş. Allah ıslah etsin. uğur mun. helalleşmek için sizi bekleyeceğim inşallah.
Yazan:Ekrem Senai Tarih: Ara 3, 2013 | Reply

Cemile eline sağlık. İnşallah cemaat taasubundan kurtulup ümmet şuuruyla hareket edecek bir cemaate vesile olur yazdıkların. Fakat bundan sonra hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağı ortada. Hayr olsun inşallah.
Yazan:zehra Tarih: Ara 3, 2013 | Reply

Malesef sizler Hocaefendi nin ne kadar ufku açık bir insan olduğunu hala anlayamamışsınız. Dünya sahip çıkıyor siz hala göremiyorsunuz,ne diyim Allah göstersin.Hadi sahip çıkmadın en azından karalama. Siz de hoşgörü bu kadar işte.Cemaatleri eleştirmeyi,gıybet yapmayı çok iyi biliyorsunuz.
Yazan:hayrullah Tarih: Ara 3, 2013 | Reply

feullah gülen dini davanın adamı değil ticari bir holding kuruluşudur ne yalan söyleyeyim bu adamı hiç gözüm tutmamıştı dersneleri için bu fevaran niye sanki kabe kapatılıyor sanki bu ülkede camiler kapatılıyor aslında dersane denilen para musluklarını tamamen kapatmak şart nankör birde hükümeti tehdit etmezmi maskeler düşüyor fetullah üşüyor
Yazan:Akıl Fikir Tarih: Ara 3, 2013 | Reply

Kötülediğiniz yazı ve kişi sizlere çok ağır gelir muhteremler. Siz aklını kiraya vermiş dilsizler gibi, anca size söyleneni akıl edip bu yönde kendinizi geliştirebilirsiniz. Okuduğunuz kitabı Kur’an’ dan bile yüce ve manidar hale getirirsiniz. Hatta söylense tapanlarınız bile olur.. Kaynağını araştırmadan DİN müneccimliği yaparsınız. Oradaymışsınız gibi, kıssalar anlatır Peygamberi ötekileştirisiniz. Ki bu dediğimi anlayabilecek olan da bu mecrada yoktur diyebilirim. Kulağınızın her işittiği Hadis bildirisini Hadis diye dilinize tesbih yaparsınız da, bilmez misiniz en yakın Hadis tarihi peygamberimizden 150-160 yıl sonradır? Sünnetullah nedir bilmezsiniz, ve bunun hikmetini anlamadığınızdan olsa gerek başınızdaki insanı MELEK ilan edersiniz. Kur’an’ da kaç yerde var bir sayın isterseniz “düşünmez misiniz?, akıl etmez misiniz?” sorusu? Önce yazıyı, ve yazıldığı dili bir okuyun, anlayın sonra kendi yazdıklarınıza bir bakın. Kim daha çok hakaret etmiş..?? Ama siz şakirtsiniz size günah yazılmaz, Yaradan sizin için sünnetullah’ ı değiştirir demi?? (Tövbe Haşa…) Aklınızı kiradan alacağınız günü Cemile kardeşim gibi ben de merakla bekliyorum..
Yazan:Ahmet Somut Tarih: Ara 3, 2013 | Reply

sadece birşey demek isterim. Zaman Asr-ı Saadet değil. Hakikat ile yalanın arası Arz ile Semavat kadar açılmış değil. Bu zamanın yalancı ve dessasları 10 tane yalanı ardarda dizmiyor. 5 tane güzel hakikat 3 tane şüpheli 2 tane de buz gibi yalanı bir güzel karıştırıp döküyorlar ortaya. Okuduklarımızı bunun farkında olarak okuyalım. deyip geçiyorum.
Yazan:Mehmet Sami Tarih: Ara 3, 2013 | Reply

Tebrik ederim Cemile Hanım,

Tam yerinde bir yazı olmuş.. elleriniz dert görmesin.

Her maddesi üzerinde tefekkür etmek gerek. Din kisvesi altında faaliyet gösteren batı destekli istismarcıların iç yüzlerini halkımıza sizin gibi cesur ve âkil insanların anlatması gerek.

Nede olsa menfaata dokundu. Allah iç yüzlerini gösterdi çok şükür. ya böyle olmasaydı da. daha binlerce insanımızın aklı çelinsey di?

Dün ben kıtmîr diyip tevazu sahibi (rolu yapanlar yada sonrada dönenler) bugün hükümet devirmeye çalışıyor. Bak sen menfaat dünyasına!
Yazan:Mehmet Sami Tarih: Ara 3, 2013 | Reply

Kıtmîrler Herkül olup; Tayyip’e firavun diyorsa….. Ahir Zamandayız vesselam
Yazan:suna Tarih: Ara 3, 2013 | Reply

şimdiye kadar gördüğünüz bu yanlışları neden cemaate saldırılan sırada yaptınız yanlışı gerekn zamanda eleştirmeniz gerekmezmiyd?Bu nasıl bi samimi eleştiri olabilir söylermisiniz?işiniz bitmiş fırsat bulunca anlaşılan.. tamamdır artık iyi yerlerde yazabilirsiniz belki bu gerekliydi sizin farkedlmeniz için.
Yazan:Zir Müh Erkan Tarih: Ara 3, 2013 | Reply

Allah razı olsun..az bile yazılmış..Peki o amerikan kuklası adam(!) ı savunanlar siz hiç düşünmezmi siniz?Kur’an-ı Kerim’i sadece okumuş olmak için mi okursunuz?hadi gelin hep beraber cahil olalım..hiç bi şey araştırıp-bilmeyelim..bir insanın ne olduğunu kimlere niye hizmet ettiğini savunduğu davasından yine anlarsınız..Çok bi şey değil ”Dinler Arası Diyalog” u anlayın yeter..Tabi Kur’an’ın ışığında..Umarım bu sapıklığı yapan adamın ne olduğunu anlarsınız..
Anlayıp, doğru yola ulaşanlara ne mutlu..
Yazan:Ahmet Somut Tarih: Ara 3, 2013 | Reply

sadece bir tanesi için:
http://www.sorularlaislamiyet.com/qna/8144/tesettur-furuattir-sozu-ile-ne-kasdedilmistir.html

tabi füruat-teferruat farkını anlayacak kapasite varsa..
Bir de Cemile Hanım.. “Fetullah neden Papa’nın elini öptü?” sorusunu unutmuşsun.. Lütfen onu da ekleyin. Eksik kalmasın.
Yazan:Yusuf kurt Tarih: Ara 3, 2013 | Reply

Biri bunun açıklamasını yapabilir mi acaba güzel bir uslüpla ?http://www.analizmerkezi.com/haber/fethullah-gulen-tehdit-etmesin-hesap-versin-34823.html
Yazan:osman jköseoğlu Tarih: Ara 3, 2013 | Reply

cemıle hanıma katılıyorum.cemaat ıslamı kuralların dişina çikmiş fıtne tohumu ekenlere fırsat vermiştır.sız ılım sahıbı ınsanlar olsaydınız başinızdakı en ust duzey kişiyı başbakana yollar ıkna yoluyla bu yoldan hklıysanız vaz geırırdınız.fakat sız bu yolu seçmedınız ısraıle van menut dıyen mangal yureklı başbakanıma savaş açtınız şü secım arefesınde o halıs nıyetıyle nelerın ustesınden gelmedıkı.allah ona hep yardım ettı ben ınanıyorumkı o allah için kara verıyor sız ıse nefsanı arzuların peşindesınız hemde fıtnecılerle bırlıkte allah ona bır çikiş yolu göstercektır fakat sıze göstermeyecektır .allah gızlı ve aşikar olanları en ıyı bılendır.
Yazan:Ahmet Demirdağ Tarih: Ara 4, 2013 | Reply

Çok saygıdeğer Cemile Hanım..Yazınızı bir hayli uzun olmasına rağmen bir solukta okudum.Okurken sanki kendi duygularımın şırıl şırıl aktığını hissederek okudum.Yıllardır Hocamın ve cemaatin takiyye adına kanattığı yaralarımızın kabuklarını bir bir kaldırdım.Tekrar kanattım.Aacısını yeniden hissedeyim de yazınız ziyan olmasın istedim.Maalesef bu kutlu yola Hocamın kanatları altında başlamıştım.Hatta şu anda yanında ve etrafındaki arkadaşların bir çoğuyla beraberdik bir zamanlar.Ama ta o zamandan uymayan bir şeyler vardı zihnimde hafsalamda.Beni rahatsız eden Sünnetullaha uymayan bi şeyler vardı.Ayrıldı yollarımz bir yerlerde.Akabinde de o rahatsızlık verdiği fakat ne olduğunu dillendiremediğim şeyler bir bir tezahür etmeye neşv-ü neva bulmaya başladı.Hep iyiye hayra yorduk olan biteni Bir hikmet aradık bizim farkında olamayacağımız.İlm sahibidir bizden fersah fersah yükssekterdir.Allahın velisidir dedik.Ama biz böyle düşündükçe Allahaın ipi dolanmaya başladı dillere,gönüllere.Hizmette Allahın en layığı olmanın yerine “en büyüğü” olmayı seçtiler.Farkında olmadan “KİBİR” e bulaştılar.Ah o kibir.Ne sinsidir ki karşısındankini kibireden uzaklaştırmayı salık verirken kendisi düşüverir kibir bataklığına da farkında olmaz insan.Velhasıl bu hasb-ı hal çok iyi oldu sayenizde.Tecüman oldu hislerimize.
Allah yüreğinize ve kaleminize zeval vermesin.
Ahiret diyarında mizan kurululduğunda her kelimenizin her bir düşüncenizin doğrulayıcısı olarak yanınızda olacağım..Allaha emanet olun..
Yazan:okuyamadım Tarih: Ara 4, 2013 | Reply

ben de sonuna kadar okuyamadım. hakketten saçmalamaya başlayınca anladımki derine düşmüş e insan derindüşünce çıkması zor olur. önce esas günahtan sakınmaktır. kul hakkı yememektir. daha demiyecem. ya kul hakkı yersem, ya günaha bulaşırsam diye her kelimeyi söylemek gerektir MÜSLÜMANA.
Yazan:Nurullah Tarih: Ara 4, 2013 | Reply

Ağzınıza yüreğinize sağlık yapmış olduğum yardımlar haram olsun bunlara ne yaptıkları belli değil yeter artık.Renkleride yok duygularımıza tercüman olmuşsunuz bacım Allah yar ve yardımcınız olsun
Yazan:Salih Tarih: Ara 4, 2013 | Reply

Cemile hanim, yazınızı yeni okudum ve gerçekten milletimizin sorgula(ya)madiği konuları gayet hoş bir üslupla ele almışsınız. Gerçekler kimilerinin hoşuna illaki gitmeyecektir ama kaçınılmaz olan budur. Kaleminize sağlık. Selam ve dua ile…
Yazan:Ahmet Tarih: Ara 4, 2013 | Reply

Cemile hanım yüreğinize sağlık diyorum. Biliyorum bir çok insan bu yazınızdan dolayı sizi eleştirecektir, ancak herkesin şunu bilmesi lazımdır ki; hiç kimse eleştirilemeyecek bir makamda değildir…
Yazan:İsmail Tarih: Ara 4, 2013 | Reply

Cemile hanım hakkında yapılan olumsuz yorumlara baktığım da sadece kişisel saldırılar olduğu görülmekte. Ancak Cemile Hanımı karalayan insanların bir tanesi de çıkıpta şu sorulara adam akıllı cevap vermiyor. Yiyorsa cevap verin varsa bir cevabınız. Yoksa cevabınız abuk subuk cevapta yazmayınız. Teşekkürler.
Yazan:Serkan Tarih: Ara 4, 2013 | Reply

Cemile hanım, sizin maddelediğiniz isnadların herbirine cevap mahiyetinde Herkul.org sitesinde bamteli veya herkulnağme olarak görüntülü video mevcut. Belli ki haberdar değilsiniz. Ama artık haberdarsınız.
Yazan:kemal Tarih: Ara 4, 2013 | Reply

ALLAH için yazan kalemlerle kullariçin yazan kalem farkı ortada ALLAH için yazankalemleri dünya insanları dünyanın hertarafındada ALLAH için okuyorlar senin yazdığın okunmuyor cemile hanım islami terbiyen ve ahlakın olmamış. birilerinin aferin güzeldemesini beklerken atmışolduğun iftiraları neyedayanarak söyleye bildin ALLAHU TAALANIN İSMINI REFERANS göstererek başladığın yazındaki kin ve nefreti kalemınden dökerken ALLAH o kalem tutan parmakları kırmazmı hiç düşündünmü hoca efendiyle beraber hizmet için koşanların vebalini almayı bu kın kusan kaleminle hesabını nasıl vereceyini düşündünmü ALLAH SENİ İSLAHETSIN
Yazan:kenan Tarih: Ara 4, 2013 | Reply

Cemile kardeşim,,, size gönülden katılıyorum! hizmet masum bir hareket olarak başladı ….Hocamıza olan saygımız sonsuz du..akıllara ziyan, şimdi ülkeyi yönetmeye kalkıyorlar… dinimizi hiç bir şeye alet etmesinler… Allah rızası için..herkes aklını başına alsın
Yazan:Mustafa YAPICI Tarih: Ara 5, 2013 | Reply

Sayın Cemile Hanım,
Muhterem Hocaefendi ve talebeleri, diyerek başladığınız yazınıza Hocamın bir talebesi yazıyorum.
Yazınızı okuyunca Aman YARABBİ dedim kendi kendime, bu sözlerin sahibi ne kadar kin ve nefretle dolmuş, ben sizi tanımıyorum Ama müslüman olduğunuza hiç şüphem yok.
Bahtiyar kimse odur ki, fitnelerin kol gezdiği dönemde fitnelerden uzak durur. (Ebû Dâvûd, Sünen; Taberânî, el-Mu’cemül-Kebîr) Hadisi şerif Fitneye körükle gidilmez diye biliyorum. Bir derdiniz varsa bunu Hocamızın veya ona yakın olan insanların mailine veya HERKUL org a atsaydınız orada bunların cevabını alırdınız. Tatmin olurdunuz veya olmazdınız o ayrı. Ama Fitneye çanak tutmak sizin gibi bir yazar ve alime yakışmamış. Hele alenen böyle çok ağır itham ve suçlamalarda bulunmanız doğru veya yanlış sizi vebal altına sokmuş Allah başta bizi ve sizleri Affetsin. Velev ki Hocafendi fitne çıkarmış olsun. Bu fitne bile olsa sizin inanan bir insan olarak setretmeniz gerekmiyormuydu.
Yazan:Mustafa YAPICI Tarih: Ara 5, 2013 | Reply

Kargaşa ve fitneye çoğu zaman asılsız haberler, güvenilir bir kaynağı olmayan kulaktan dolma bilgiler sebep olmaktadır. Yine duyduğu her şeyi her yerde söylemek, hele bir de ona ilaveler katarak yönünü değiştirmek fitneye sebep olan hususlardandır. Bütün bunlar ise İslam’da büyük bir günah ve çok ciddi bir vebâldir. Mü’minlerden istenen tavır da her söylenene, fitne ve şâyialara itibar etmemeleri, duydukları sözleri ve karşılaştıkları hadiseleri tahkik etmeleridir.

Nitekim Kur’an-ı Kerim’de bu mevzuda;
“Ey iman edenler, herhangi bir fâsık size bir haber getirecek olursa, onu iyice tahkik edin, doğruluğunu araştırın. Yoksa, gerçeği bilmeyerek bir takım kimselere karşı fenalık edip sonra yaptığınıza pişman olursunuz.” (Hucurât Suresi, 49/6)
Bilmediğin şeyin peşine düşme! Çünkü kulak, göz, kalb gibi organların hepsi de sorguya çekilecektir. (İsrâ Suresi, 17/36)

Allah Rasülü (aleyhissalâtü vesselâm) da bu konuda;

كَفَى بِالْمَرْءِ إِثْمًا أَنْ يُحَدِّثَ بِكُلِّ مَا سَمِعَ

“Her duyduğunu başkalarına söylemesi kişiye günah olarak yeter.” (Sünen-i Ebî Dâvûd; Sahih-i İbn-i Hıbbân) buyurmaktadır.

Bazen güzel, doğru bir sözü bile vakitsiz ve yerinde olmadan söylemek, nakletmek büyük hatalara, fitnelere yol açabilir. Kur’an-ı Kerim’de ise fitne hakkında şöyle buyrulmuştur:

وَالْفِتْنَةُ أَكْبَرُ مِنَ الْقَتْلِ

“Fitne, insan öldürmekten bile daha büyük bir kötülüktür.” (Bakara Suresi, 2/217)

Bu sebeple Bediüzzaman Hazretleri: “Her sözün doğru olsun, her hükmün hak olmalı. Lâkin hakkın olamaz her doğruyu söz etmek. Bunu iyi bilmeli.” (Lemeât) demektedir. Yutmadan önce çiğnemek ne ise, konuşmadan önce düşünmek de odur.

Son olarak, mevzumuzu bir hadisi-işerif ile bitirelim:

لَا يَدْخُلُ الْجَنَّةَ قَتَّاتٌ

“Fitne ve fesat için, insanların arasını bozmak için söz taşıyanlar cennete giremez.” (Sahih-i Buhari, Sahih-i Müslim)

Yukarıda anlatılanların ışında madde madde yazdığınız şuçlamaları bir kez daha tahkik ediniz. Hangisi veya hangileri hakkında muhataplarına sorular sordunuz da cevabını aldınız, aldığınız cevaplardan tatmin olmadınız ve bunu yazdığınız yazı ile alenileştirdiniz. Yazdıklarınıza tek tek cevap verilir ancak alenileştirmeden önce bu soruları muhataplarına sormanız gerekmiyormuydu?
Allah, pürkusur bizleri ve hatanız varsa sizleri de affetsin. Bizi birbirimize düşürmeye çalışanlara karşı Rabbim bizleri muhafaza etsin aramıza fitne ve fesat değil uhuvet, tohumları eksin.
Bizler sizleri ve bütün inanan kardeşlerimizi Allah için seviyoruz.
Yazan:muharrem Tarih: Ara 5, 2013 | Reply

hanım kardesimizin fethullah hocaya onurlu isyanı yazısın birkac defa okudum.acaba bu hanım kardesimizin yazdıkları yalanmı? iftiramı? diye hafızamı o gunlere götürdüm. ama hicbiri yalan ve iftira olmadıgını gördüm. maalesef bu gun stv,zaman ve cemaat grubu bir zamanlar canla basla destekledigi Ak parti hükümetini yıpratmak ve yıkmak icin ve birilerini sevindirmek icin özellikle israili memnun etmek ugruna her türlü gayretin içine girmiş vaziyette. sayın hocaefendi israil ve işbirlikçilerinede Ahirette şefaat etsin.
Yazan:mustafa Tarih: Ara 5, 2013 | Reply

adamı allah yaptınız be…aman eleştirmeyin günahtır. islam büyüğü imiş bir de…ba ba ba…
Yazan:MEHMET Tarih: Ara 5, 2013 | Reply

sadece şunu merak ediyorum. VELEVKİ GÜLEN HOCA HAİN VE ZALİM BİRİ. BAŞBAKANIN ELİNDE ORDU VAR , İSTİHBARAT VAR GÜLEN HOCA YA RAĞMEN GİTTİ İSRAİLİ DİZ ÇÖKTÜRDÜDE BİZ SAYIN BAŞBAKAN İSRAİLİ NİYE DİZ ÇÖKTÜRDÜN MÜ DEDİK.

BUYRUN DEVLET SİZSİNİZ, MISIR DARBECİLERİNİ, SİYONİSTLERİ VE BİLİMUM EMPERYALİSTLERİ DİZ ÇÖKTÜRÜN. BİR BİZ Mİ ENGELİZ… ALLAH AKIL FİKİR VERSİN HEPİMİZE
Yazan:mustafa Tarih: Ara 5, 2013 | Reply

söyledikleriniz doğrudur. doğrudur da niye bundan önce yazılmamıştır? bunu da kendinize ve vicdanınıza sorun. neden daha önce bu yanlışları dile getirmedim diye sorun kendinize.

yani siz de masum değilsiniz.
Yazan:MEHMET Tarih: Ara 5, 2013 | Reply

SAYIN YÖNETİCİ ” adamı allah yaptınız be…aman eleştirmeyin günahtır. islam büyüğü imiş bir de…ba ba ba… ” YORUMU GİBİ KENDİ GİBİ DÜŞÜNMEYENLERİ MÜŞRİK VE PUTPERS GİBİ ALGILAYAN YORUMLARADA MÜSAADE ETMİŞSİNİZ YAA … ALLAH SİZİ BİLDİĞİ GİBİ YAPSIN
Yazan:MEHMET Tarih: Ara 5, 2013 | Reply

SAYIN YÖNETİCİ “adamı allah yaptınız be…aman eleştirmeyin günahtır. islam büyüğü imiş bir de…ba ba ba…” GİBİ BAYAĞI VE KENDİ GİBİ DÜŞÜNMEYENLERİ MÜŞRİK VE PUTPERST GİBİ ALGILAYAN VARLIKLARIN VORUMLARINIDA YAYINLIYORSUNUZ YAA … ALLAH SİZE DİLEDİĞİ GİBİ MUAAMELE ETSİN.
İNSANIN DİLİNİN UCUNA LEKÜM DİNİKÜM VELİYEDİN AYETİ GELİYORYA NEYSE….
Yazan:sabır_ Tarih: Ara 6, 2013 | Reply

Sayın, cemile hanım yazdıklarınız dikkatle okudum ve siz ve sizin gibi düşünenlerin fikirlerinin Gülen cemaatinin ufkundan ne kadar geride olduğunu gördüm. onlardan müzdarip olduğunuz konularda siz ne yaptınız. olimpiyatlarda siyasi beklenti olsaydı bu iktidarla ilişkiler böylemi olurdu. siz ve sizin gibilerinin strateji kelimesini anlamamış olabilirler ama anlayanlar hakkında hemde Müslüman kardeşlerinin hakkında neden bu kadar kin besliyorsunuz.
Yazan:YAĞIz YİĞİT Tarih: Ara 6, 2013 | Reply

Cemile Bayraktar hanımefendinin ‘’ Bizde Kırılacak Kol Kanat da Kalmadı Hocam’’ başlıklı yazısına ithafen ..
Kalemimi emrine amade kıldığım diye başlayıp , söyleceğim kim bilir, bazı yanlış bilgilerden dolayı Rabbimi dayanak gösterip, yazdıklarımı meşru kılmak için mahşer gününde bu günahla yüzleşmek istemem. Bunu benim gibi sevap fakiri bir zavallının dahi düşünmesi bir yana Allaha vereceği hesaptan başka hiçbir şeyden korkmayan birinin daha ince eleyip sık dokuması gerekmez miydi..
Fethullah Gülen Hocaefendinin ‘’ Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır’’ tebliğine uyarak bende bu yazıyı fırsattan istifade eden , ve bunu da hak davaları adına yaptıklarını söyleyerek hak davaya yaptıkları , zamanlamasıyla dikkat çekici analizlerin değerlendirmesi adına bizzat kendilerine ithaf ediyorum.
Muhterem hanım efendi ve taraftarları,
Sizlerde çok iyi biliyorsunuz ki mesele dershane meselesi değil diye başlayıp , karalama kampanyasına başlıyorsunuz.. 1-Saptığımız yanlış yollar.. Sizin gibi düşünmeyenlere sapkın mı diyorusunuz? 2-Tebliğ metodumuzun noksanlığıyla ilgili bize nasıl tam yapılabileceğine dair kendinizden canlı örnekler verirmisiniz? 3-Bilinçli yalnız kalma isteğimi yoksa bilinçli yalnız bırakılma oyunumu ki zaten bu yazınızda bu oyunun bir parçası değil mi? 4-Evet darbeyi kimse istemez ancak, her şeyin en hayırlısını bilen yalnızca Allahtır. Mısırda malum çok ahlaksızca bir darbe yapıldı.. Ve biz Rabia işareti yapmaktan başka ne yaptık söylermisiniz. Mursiye de çekilme çekilme diye motivasyon yükleyenler sıcak yataklarında yatarken , Mursinin ne hallerde olduğunu göreniniz bileniniz varmı? Hocaefendi öğrencilere ‘’Kişi kanaatı vicdaniyesi ile bu mevzuda hükmünü verip öyle davranmalıdır. ‘’ demiştir. Kaldı ki başını açıp gülücükler atanıda Rabbim biliyor , hıçkırıklarıyla göz yaşlarıyla başlarını açıp geceler boyu af dileneneleride.. Kimse kusura bakmasın herkes kızını yurt dışında okutturacak durumda değil.. Sonra hastaneye gidersiniz bayan doktor istersiniz, sonra mahkemede bayan ve sizin hissiyatlarınızı anlayabilecek avukat istersiniz, çocuğunuza örnek bir bayan öğretmen ararsınız.. İşte sizin başlarını açtı diye kötülediğiniz insanlara nasıl muhtaç oluğunuzun en temel örnekleridir bunlar.. Peki baş örtüsü sorunu nasıl ortaya çıktı , bunuda keşke paylaşsaydınız okurlarınızla..
5-Polis kolejlerinde soruların verilmesi diye iftira attığınız bu konuyu madem biliyordunuz peki neden bu zamanı beklediniz diye size sormazlar mı? Kaleminizi emrine amade kıldığınız Rabbimizden korkmadınız mı bu konuyu bugünde kadar sümen altı ettiğiniz için..
6- Mavi marmarada canlar şehit düştü, ailelerin yüreği yandı.. Ne için ? Sizler daha güçlü sloganlar atın diye değil elbette.. Yıllardır Çeçenlere gaz verdik ve onların zulüm çekişini izledik, daha güçlü bağırdık ama.. zaten en iyi yaptığımız şeyi yaptık, insanlar ölürken biz onların kahramanlıklarıyla daha güçlü sloganlar atarak bağırdık.. Tek yaptığımız ve yaptığınız şey buydu.. İnsanların ölmemesini istemek suç mu? İsrailli bir insanı ölmesin diye insansız uçakları yaparken , bizim insanımızın onlar tarafından katledilmesi ne kadar acı. Kaldırıp uçakları taş üstünde taş bırakmamak gerekmez mi.. Ama o güçte değilsen ABD nin 1.dünya savaşında yaptığı gibi yapıp güçlenene kadar sabretmen gerekmez mi.. Ne oldu İsrail ,ABD olmadan bizden özür bile dilemedi.. Aslında ABD den özür diledi.. Abi senin başını ağrıtıyorum diyerek….
7-Türkçe olimpiyatlarına dil uzatırken , yurt dışına hicret etmiş, ailelerinden sevdiklerinden ayrılarak hizmet eden gönül erlerinin gittikleri ülkelerde yetenek avcılığı yapıp , sesi güzel olanları toplayıp bir yarışma düzenlediğini mi düşünüyorsunuz.Çünkü bakış açınız bunun böyle olduğunu gösteriyor. Birde bu eleştiriniz 11.si düzenlenen son olimpiyatlara yönelik mi? Yoksa 10 olimpiyat boyunca sessizliğinizi 11.siyle mi bozmayı yeğlediniz..
8- Daha neler neler yapan !! ve yazınızda anlattığınız şeyleri yapan birisine nasıl olurda hüsnü zannınızı yitirmezsiniz size soruyorum. Kendinizle dahi çok büyük bir mücadeleye girip bu yazdıklarınızla ve bunların doğruluğundan emin tavrınızla zaten halen hüsnü zan edebiliyorsanız siz bizzat bu saydığınız yalan ithamları bizzat yapmış kadar sorumlu tutulamaz mısınız? Kusura bakmayın ben bu söylediklerinize inanıyor olsaydım , sizin kadar geniş düşünüp hüznü zan edemezdim. Hele ki bir sonraki paragrafta dürüstlük ve vicdandan bahsederken…
9- Siz bu yazıyı yazarken asla tereddütte kalmadınız , çünkü tereddütle yazılmış bir yazı doğruluğundan emin olduğunuz şeyleri yazdığınız bir yazı olurdu ki, benimde bu konuyu yazıyor olmam yazınızı okumuş olan kişilerinde algılayabileceği kesin bir kararla yazılmış olmasından ileri gelmektedir. Ben bu konuda asla tereddüt taşımıyorum. Siz tereddüt etmediniz.. Aksine tam zamanı dediniz..
10- Ben bu yazıyı yazarken evvelinde iki rekat namaz kılmadım. Allaha sığınarakta kendi düşüncelerimi empoze etme yolunu da seçmedim. İnandırıcılığımı dini motifleri kullanarak arttırma gayretinde de olmadım..
11- Pek muhterem diye başlayan paragrafınızda onca sözde kötülük yaptığını ifade ettiğiniz birine yada taratarlarına şirin görünme gayreti de neyin nesi Pek muhterem hanım efendi..
12-Kermes , tesbihat, zaman abonesi kelimleri galiba en çok bu hereketi eleştirenler tarafından en çok kullanılan kelimeler literatürüne girmiştir. Kocaman bir hareketi kermeste yufka açma olarak görenler zaten başta yanılgıya düşmüş değillermidir.
13- Hoca efendiye ‘’ kalemi kıran’’ damgasını vururken kimlerin kaleminin kırıldığı konusunda hukuksal bir araştırma yapma fırsatı buldunuz mu?
14- Ah hocam diye başlayıp , kırılacak kol kanat kalmadı diye sürdürdüğünüz hüsnü zannınızı yitirdiğiniz açıklamalarıyla da doruğa çıkardığınız acizlik kavramıyla da taçlandırdığınız gelelim sözün özüne, ve başlıyor tüm iç döküş, saçış…
Kim kimi kimin karşında gördü diye tek bir soruyla bu batak paragraftan kendimi kurtarıyorum zorla..
15- takiyye konusunda ‘’ bir yere gelen kadar sabret’’ düsturunu sanılanın aksine çok iyi kavradığınız oldukça açık ancak bu algıya şeytanında bizzat iştirak etmesi oldukça üzücü.. Evet bira yere kadar sabrettiniz ve zamanı geldi kırık kalemlerle saldırmanın, zamanı geldi dediğiniz gün bu günler miydi?
Karşılığında tarafınızdan beklide aptal ilan edileceğim, suizanlarınıza maruz kalacağımdan şüphem yok. Kim bilir belki ortada sebep yokken mahkemeye bile verilebilirim. Bu sizin nefsinize bir ahde vefadır..Her ne kadar nefsiniz bundan hoşnut olmasa da..
Son olarak bu yazı benim sadece kendi aklıma yapılmış hakarete bir cevap olarak yapılmıştır. Ben ki Hocaefendiyi savunmak bana kalmaz. Hocaefendiyi koruyan korur.. Ben bu yazıda sadece zekamın sadakasını verdim..
YAĞIZ YİĞİT
Yazan:birisi işte.. Tarih: Ara 7, 2013 | Reply

din düşmanları söyleyecek söz bulamaz,bu kadın da söyleyecek şey bulamamış “yok ona kırıldım,yok buna kırıldım…yok bana su-i zan edecekler..” BİRİNCİSİ hocaefendi cemile hanıma hiçbirşey borçlu değilki,ama sanki hakkını alamamış alacaklı gibi konuşmuş.İKİNCİSİ;bu adam cağızın türk milleti ve alem-i islam için bir ömür çektiği çileyi bu cemile hanımın anladığını zannetmiyorum. sanki daha çok kendi istediği birşey olmadığı için ağlayan mız mız bir çocuğa benziyor gibi fakat terbiyesizliğinde alemi yok.ÜÇÜNCÜSÜ;hoca efendinin talebeleri senin gibi saygısız,terbiyesiz,üslup bilmez insanlara su-i zan edipte günaha girecek kadar akılsız değiller.kalemin sayfa da iz bırakmış ama kayda değer bişeyler yazamamışsın.akıl sahibi her vatandaş bunu bilir,anlar.SON OLARAK;dersanelerin kapatılma meselesi cemile hanımı sanki sevindirmiş gibi.”oh olsun işte gördünüzmü…” gibisinden.bu dersaneler türkiyenin eğitim ihtiyacının çok önemli bir kısmını karşılıyor,zaten halaa da kapatılmış değil.fakat böyle önemli bir mesele söz konusu iken cemile hanım sürekli kendi duyguları etrafında dönmüş durmuş.tabi fakirin fukaranın çocuğuna özel ders aldıracak cemile hanım…
Yazan:ferit hayal Tarih: Ara 8, 2013 | Reply

Bakıyourm da burda tartışmanız sadece hiddetinizi arttırıyor. Nazik gibi görünüp karşılıklı suçlama ve hakaret içindesiniz malesef. Bence buraya yazmadan, herkes sadece ne hatalar yaptım diye düşünse yeter…
Yazan:Ilyas Tarih: Ara 9, 2013 | Reply

Merhaba Cemile hanim, yazinizi tekrar tekrar okudum, sizin adiniza uzulerek okudum. Milyonlarca insanin bir sekilde sevdigi, goruslerini benimsedigi, onun vesilesiyle birlikte peygamber sevgisi, Allah sevgisini tanidigi insanlari ve hocaefendiyi muthis bir tohmet altinda birakmaniz, iftirada, zan altinda bulunarak giybet altinda bulunmaniz cidden cok uzucu. Burda bir kisinin degil belki milyonlarin giybetini yapmak soz konusu. Ben basit bir muslumanim, bilgim yettigi olcude yazinizdaki bazi maddelerin nicinyanlis, iftira, giybete girebilecegini vurgulamak istiyorum.
1) “Hudeybiye anlasmasi muslumanlalrla musrikler arasinda yapilmistir, ama sizin karsinizdaki kitle mumin kardesleriniz” diyorsunuz bir yerde ve bu yaziyi okuyan kisi adedince insanlari bu konuda muthis bir yanlisa sevk ettiniz, hakka girdiniz soyleki, hudeybiye olayiyla kastedilen, hocaefendinin kastettigi suydu, bu teşbihte efendimizi ve sahabeleri temsil eden taraf mgk ya imza atan, attirilmak zorunda birakilan sayin basbakan, c.baskani, bakanlar yani Ak parti tarafiysa, onlarin karsisindaki tarafsa donemin zorba, baskici, darbeci, dayatmaci komutanlariydi, hudeybiye deki gibi gecici bir tavizden kasit oydu, yani AK partinin imzalamak suretiyle yaptigi donemin sartlarini goz onunde bulundurarak darbeci zihniyete verilen hudeybiye gibi bir tavizdi, daha guzel bir gelecegin hazirlanmasi icin. Ama siz olayi carpittiniz, milyonlari buyuk bir iftira tohmet altinda biraktiniz.

2) H.E yi bolucu olmakla sucluyorsunuz. Hayatini bu milletin hizmetine adamis, hep birlestirmekten, itidalden bahsetmis biri, hep barisi soylemis birinin bir tane milleti bolmek icin soyledigi bir seyi gostermezseniz, yine milyonlarin hakkina girdiniz, milyonlarin etini yemek gibi kerih, tiksindirici bir seyi, yani giybetini ettiniz.

3) Turkce olimpiyatlari hakkinda “ticari ve siyasi bir kâr sağlayıcı olmaktan ileri gitmeyen” diyip Efendimiz in sas olimpiyatlara geldigini iddia eden Hocaefendinin yarip ta kalbine mi baktiniz, nerden biliyorsunuz, ya da siradan biri ciksa boyle birsey soylese bile, gelmedigini ispat edecek elinizde kat’i bir delil yoksa yine milyonlarin nazarinda peygamber ve sahabe asigi hocaefendiye yalanci demek suretiyle muthis bir hakka girdiniz, sizin icin uzuluyorum. Birisinin zina yaptigini gordugunu soyleyen bir insan icin bile 4 sahit sarti kosulur, eger 4 sahit bulamazsa o kisi dinimizde yalanci sahit kabul edilir, ve artik o kisinin sahitligi hicbir yerde kabul edilmez gibi bitakim cezai mueyyedeler vardir. Siz hocanin bu soyledigi seyin dogru olmadigini sahitlerinizle birlikte ispat edebilir misiniz?

Son olarak, bir suru madde siralamissiniz, ben siradan biri olarak, bilgim dahilinde yazdiklarinizdan bu ucune dikkat cektim, kim bilir diger saydiginiz maddelerde de daha nice katliamlar, iftiralar, carpitmalar, yanlis anlamalar ve milyonlarca insani buyuk bir tohmet altinda birakmalar vardir.

Simdi sizden hakkina girdiginiz, iftirada bulundugunuz, zan altinda biraktiginiz
milyonlarca kisiden biri olarak sunu beklerim. Bu harekete gonul vermis dunyanin dort bir tarafina yayilmis, binler, milyonlarca insandan tek tek helallik alabilecek misiniz? Haklarini helal etmelerini isteyebilecek misiniz, zira ben ozur dilemediginiz muddetce, size kirginim, hakkimi helal edemem, cunku tek bir kisinin giybeti, iftirasi soz konusu degil bu, basin ve yayin yoluyla, bu yaziyi okuyan gozler adedince yanlis yonlendirme ve hizmet hareketini seven, benimseyen, takdir edenler sayisinca da giybet ve iftirada bulundunuz. Sizden ozur bekliyor milyonlar….
Yazan:VAV Tarih: Ara 9, 2013 | Reply

Ilyas , Görmek istediklerini görmüşsün cevap vermek istediğin kısımlara cevap vermişsin.. sanki yazı kökten yanlışmış gibi.. Bu iş böyle olmaz 🙂 Burda tevili yanlış olmuş birşey belirtilmiş ve sen ona ayrı bil tevil yapıyosun. Bırakın Allah için bu mistiklik havalarını , neyin ne olduğunu bilmedigini sandığınız insanlar emin olun ne mal olduğunuzu çok daha yakında çok açıkça görecekler. Elbette bu nazar ve niyeti yanlış ve bu yanlışı görmeye gözleri kapalı olanlara söylediğim bişey.
Yazan:murat daysal Tarih: Ara 10, 2013 | Reply

S.A.Cemile hanım öncelikle bu yüreklilikle yazmış olduğunuz makaleyi okudum. Yazdığınız konularda hepsinden bilgimiz vardı. Ama herkes sizin gibi cesur yazamıyor. Ömer Faruk Beye gelince Mavi Marmara da ki şehitlere, Hoca efendi ne şehit dedi ne de yakınlarına başsağlığı diledi. Ama Deniz Baykal’a zuhuş yaptığından dolayı geçmiş olsun dileklerini iletti. İslam Büyüğü dünya menfaati peşinde koşmaz. Bu cemaatin için de öyle bir müminlerden ayrışma varki; bu ticarette, yardımlarda (yardımlarda hiristiyanlara, yahudilere var diğer cemaaatlere yok) öyle bölünme var ki. Sanki diğerleri din kardeşi değil. Bu toplanan burs paraları nereye gidiyor bi açıklasınlar. Hoca efendinin eskiden sağ kolu olan Nurettin Veren’in söylediğine göre burs paralarıyla TV kanalları, banka ve kargo şirketleri kuruluyor. Bu milleti aldatmak değilde nedir. Bunu Allah (cc) nin dostları nasıl yapar.
Bir müslümana nasıl firavun, karun, tımarhanelik denir.
Son olarak Allah (cc)Ayeti Kerime de “Allah’ın ipine sımsıkı sarılın! Sakın ha dağılmayın”
Allah(cc) nin selamı bereketi tüm müslümanlara olsun. Amin.
Yazan:MEHMET Tarih: Ara 10, 2013 | Reply

Allah razı olsun. Kim nederse desin hocaefendi denen zata körü körüne bağlılık yapanlara nedeseniz boş. Onları ahirette merhum ecevite yapacağı şefattla baş başa bırakalım gitsin. Dersanedeki öğreencilere zorla tehditle yaptırdıkları zaman gazetesi abonelikleri ile öğünüp dursunlar. Bir evde 7 tane öğrenci var 7 tane zaman 7 tane sızıntı vb. bu çocuklar bu parayı nerden kazanıyorlar acaba hiç düşünüyorlarmı?
Yazan:mustafa arcı Tarih: Ara 10, 2013 | Reply

Cemile hanım sizin bu yazınızı 1 mart 2009 tarihinden önce görüpde okumuş olsaydım kesinikle sizlere cephe alırdım.Lakin bugün okuduğum için ağzınıza kaleminize sağlık demekden kendimi alamiyorum.Nurettin veren denen şahsede o günler çok kızmiştim ama demekki adamın ağzı süttet yanmişti misalı ortaya çıktı bana yapılan isnatlardan sonra,çünkü ben 24-07-1997&01-03-2009 yılları arasında G.Y.V. de çalıştığım yıllar sonunda beni nasida yaşlanmiş iş göremez katıri dağa bırakılır misalı nasıda kapıya koyduklarını halende aradan beş yıl geçtı içime sindirmiş değılım.Ama ALLAH öyle büyük kerim ALLAH ki bana yapılan mağduretin daha on gün geçmeden hiç vuku olmayan muhibet başlarına gelgi vafıf merkezi esrarengiz bi şekılde soyuldu bana vermeye çok gördükleri meblanın onlarca katı ALLAH in lanet ettiği biriler tarafından talan edilerek çalındı, işin garip yanı bunun faili olarak benden bile şüphe ettiler.Ama BEN ALLAH a bıraktım.daha o 12 sene içinde çoook şelere maruz kaldım olsun öbur tarafta mizan hesap günü var.
Yazan:serdar alemdar Tarih: Ara 11, 2013 | Reply

S.Aleyküm
Yıllardır başka bir cemaatin sorumluluğunu yapmaktağım. ve on yıllık tecrübem ile bir yere yardım toplamaya gittiğimde yardım almak istediğimiz insanlar bu malum cemaati örnek göstererek yeter artık! Yıllardır burnumuzdan getirdiniz. Zorla birşeyler yaptırmaya çalışıyorsunuz! Sizlere yardım falan yok defolan gidin tepkileri ile karşılaştık. Dergi abonesi yapacağımız zaman abone olacak kişiler bizim size bi gebeliğimiz yok ki malum cemaat gibi o yüzden abone olmuyoruz. vb. yıllardır bu cemaatin sıkıntılarını yaşıyoruz. yeter artık.
Yazan:Ysf Tarih: Ara 11, 2013 | Reply

Cemile Hanım
El insaf
Bu çarpıtma ve iftiraya varan sorular demoglojik olark söylemenz ve suni duran mahçubiyet çok sevimsz duruyor
camianın fertlerine sormanız kafi idi
zira hepsinin makul cevapları var
Bu şekilde dillendirmeniz niyetinizi faş ediyor
Unutmayın ölüm var
Ahiret var
Hesap günü var
Hiç objektifçe değil söylemleriniz
Zira kusursuzmuşcasına savunmuşsunuz zümrenizi
Dolaysıyla çokta değerlendirmeye tabi tutulabilcek bir şahsiyet olmadığınız kanısına varmaya yetiyor
Gıybetini yaptığınız bir şahıs değil
Yüzbinlerce kişinin gönül verdiği camia olunca HELLALİK almanız çok zor
Kazandığını sanıp
Kaybeden kuşaktan olmayasınız
Aklınızda daha sorularınız var ise
Hizmete sorularım sitesinde
http://hizmetesorulanlar.com
Veya şahsıma
https://twitter.com/BeyazKaraMizah
Hesabından yanıt alabilirsiniz
Zira suç bizim sizin gibi bir mümineye bile kendimizi anlatamamışız
Yazan:El İnsaf Tarih: Ara 11, 2013 | Reply

MUHTEREM CEMİLE HANIM;
YAZINIZI BAŞTAN SONA KADAR OKUDUM. HİÇ ÖYLE FERYAD EDECEK BİRŞEY YOK. ŞAHSİ FİKRİM ŞUDUR Kİ ASLINDA ÇOK SERT CÜMLELERLE YAZILMASI GEREKEN BİR YAZI ANCAK BU KADAR YUMUŞATILARAK VE ÜSLUPLUCA KALEME ALINABİLİRDİ.

YAZININ İÇERİĞİNE GELİNCE CEMİLE HANIM MADDE MADDE SERZENİŞLERİNİ YAZMIŞ, BUNA KARŞI ÇIKANLAR BUYURSUNLAR O MADDELERİ ÇÜRÜTSÜNLER. HALEP ORDAYSA ARŞIN BURDA.
VE KESİNLİKLE CEMİLE HANIMA HAKARET ETMESİNLER.
Yazan:Yunus b. Tarih: Ara 12, 2013 | Reply

uzun uzadıya yorum yapmayacam.Ben şahsınıza hakkımı helal ediyorum. zira açık bişekilde hakkıma girilmiş şahsım dahi bir çok hizmet neferi hedef alınmış. rabbim cümlemizi ıslah etsin
Yazan:Selam Tarih: Ara 12, 2013 | Reply

Selamlar Cemile Hanım,

Başlangıcınız çok güzel. Ama geri kısmı müslümanlık adına çok zayıf kalıyor. Tabiri caizse öküz altında buzağı arar bir haliniz var. Hatalar eksiklikler bizim için. Sizin doğru gördüğünüzü başkası kötü de görebilir. Ama bu karalama gayreti ne için? Amacınız ne? Eğer tepki çekmekse bunu bir parça başarmışsınız tebrikler. Yapılan o kadar güzel işe kötü kulp bulma çabanız takdire şayan. örneğin Türkçe olimpiyatlarını “Ticari ve siyasi bir kâr sağlayıcı” olarak nitelendirmek hangi vicdana sığar. Ben zaten burdan sizin olaya bakış açınızı çözdüm.Kısacası müslüman bakış açısına çok uzak, kara vicdanlı bir yazı. Allah sizi ve bize hidayet etsin. Lütfen yapıcı olalım. İnşallah bundan sonra daha vicdanlı ve hakkaniyetli, varsayımlara dayanmayan ve müslümanın eksik ve kusurunu değil iyi yönlerini gören yazılar bekliyorum.
Yazan:Selam Tarih: Ara 12, 2013 | Reply

Selamlar,

Eğer o kişiler sizden önce gitmişse bunun kusurunu kendinizde aramalısınız. Eğer insanlar onlara çıkarları için yardım yapıyorlarsa tek suçlu sizce onlar mı? Dergi abonesinde kişisel zorlamalar olabilir bunlar yanlıştır. Bazıları da fazla gayretkeş ve ısrarcı olup dediğiniz duyguları uyarabilir. Benden de bu tür şeyler istediler ama hayır dediğimde beni çok zorlamadılar. Tabi benim onlardan bir beklentim de olmadığından işime geldiği gibi davranıyorum. Yani ilgimi çekerse alırım yoksa takmam. Sırf bundan dolayı da herhangi bir cemaate kötü demek doğru değil. Sağıcakla kalın. Ben gerçekten faydalı işler yapmaya çalışan herkesi takdir etmeye çalışıyorum. Allah sizden de ve sizin gibi hayırlı işler yapanlardan razı olsun. Bu tür şeylere kafayı takmayın. bir yarışma gibi düşünün, doğru tarzı siz sergileyin onlara da bu ders olsun.
Yazan:bünyamin avcı Tarih: Ara 16, 2013 | Reply

Parmakların dert görmesin. Güzel tespit.
Yazan:meral Tarih: Ara 17, 2013 | Reply

yazınıza karşı cephe alanların çoğu aynı şeyleri söylemiş. siz fetullah güleni yargılayamazsınız (ki böyle bi şeyin söz konusu olduğunu düşünmüyorum) herkes hesabını allaha verir. ama bunu söyleyenlerin hepsi kalkıp sizi yargılıyor. yazınızı yürekten tebrik ediyorum. inandığınız savunduğunuz şeyleri yazdınız. varsa bi hata elbet görülür mizanda. herkes istediğini söyleyebilir..
Yazan:suat Tarih: Ara 17, 2013 | Reply

Cemile hanım kardeşim, kesinlikle haklısınız ve az yazmışsınız yüreğinize sağlık diyorum. Bir çok insan bu yazınızdan dolayı size kızıyordur, ancak herkesin şunu bilmesi lazımdır ki; hiç kimse eleştirilemeyecek bir makamda değildir…Ben sadece bu hizmete samimiyetle hizmet eden hocalara ve samimi diğer arkadaşlara üzülüyorum,, bütün yapılanlar.BENİM İKİ ÇOCUĞUM HOCA EFENDİNİN OKULLARINDA OKUDULAR!! Ama bedelini , piyasa şartlarına göre fazlasıyla aldılar! ÇOCUKLARI O KADAR ZORLUYORLARDIKI, 5-6 ÇOCUK KURBAN PARASI TOPLAYIP, HOCAMIZIN HEDEFİ TUTSUN DİYE ZORLA KURBAN KESTİRDİLER!Yapılanlara gelince!!MİLLETTEN TOPLANAN PARALARLA YAPILDI!!!! ben dahil defalarca verdim, ama bende geçte olsa farkettim… HİZMET ZENGİNİ ÇOK SEVER, GÜÇLÜYÜ ÇOK SEVER,, GARİBAN OKUTUYORUZ YALANLARINA KANMAYIN!! YAW GÜNAH GÜNAH, Müslümanlık bu mu,, siz kimden yanasınız,, amacınız batı tipi Müslüman,, light Müslüman, sessiz Müslüman,,daha fazla yazmıyım, günah
Yazan:suat Tarih: Ara 17, 2013 | Reply

bir de rica ediyorum, bu işe ayet hadis ,sahabe karıştırmayın!! bir gün hesaba çekileceğiz
Yazan:Ekrem Senai Tarih: Ara 18, 2013 | Reply

Suat abi özlettirdin kendini. Çok haklısın. Cemaat’e hepimiz yıllarca destek verdik. Hem özel şirketlerde, hem de devlet teşekkülerinde ve her kademede kardolaştıklarını biliyorduk ama oralı olmamıştık, bu halim, selim, diyalogcu insanların kadrolaşmalarında bir tehlike, yanlış bir yan görmemiştik. Şimdi, bu cemaat taasubu denilen şeyin ne kadar tehlikeli olduğunu görüyoruz. Kendi çıkarları uğruna ne kadar çirkinleşebildiklerini görüyoruz. Dersane meselesi değil bu, artık bunu herkes görüyor. Cemaat, iktidarın kendi güdümünde olmasını istiyor. Kendi istedikleri adamların seçilmesini, kendi çıkarlarına uygun kadrolarla çalışmayı, hatta ülke politikalarının kendi isteklerine göre belirlenmesini istiyorlar. Kusura bakmasınlar ama Osmanlı’da bile devlet geleneğiydi. Bir tarikatın müridanının sayısı artmaya başlayınca devlet ricali alarm zilleri çalardı. Hacı Bayram Veli’nin 1.5 derviş hikayesini bilirsiniz. Böyle yüzlerce örnek var. Devleti yönetenler siyasilerdir. Hayır, bizim istediğimiz şekilde yöneteceksiniz diyenler varsa devletin bunları susturmaya hakkı vardır. Çok açık yazıyorum, çünkü herkes olan bitenin farkında ama kimse telaffuz etmiyor. Cemaat, haddini bilecek. Siyasete karışmayacak. Dersane hamlesi “ayağınızı denk alın” mesajıydı. Bunu varlıklarına bir tehdit olarak gördüler ve şimdi tasfiye edip yerine oturdukları “derin devlet” ile Tayyip Erdoğan’a savaş açtılar. Müslümanlıklarını, prensiplerini bir kenara koydular ve çirkin bir savaşa başladılar. Bu savaştan başarılı çıksalar bile mağlup olacaklar. Çünkü maskeleri düştü, tamir edemeyecekleri yaralar açtılar, kendilerinden nefret ettirdiler. Ailemde cemaatten bir çok insan var ve artık onlara bile iyi gözle bakamıyorum. Çünkü ortada gaflet içinde gerçekleri göremeyecek şekilde robotlaşmış, hissizleşmiş, zombileşmiş tuhaf insanlar var. Sanki ruh çekilmiş ve savaşçı robotlar haline dönüşmüşler. Onları da anlıyorum.
Hepsinin hayatı cemaatle şekillenmiş. İşleri, eşleri, arkadaşları, sevdikleri, sevmedikleri, bütün hayatları cemaat. Yıllarca Gülen vaazlarına ağlayıp sonra kendilerine “neler oluyor, ben kimim, ne yapıyorum?” diye sormalarını beklemek haksızlık. Cemaat içinde nefret duygusu hakim. Herkes birbirini dolduruşa getiriyor. Kafalarını kaldırıp da bir özeleştiri yapamazlar.
Yazan:Abdulkadir AYDIN Tarih: Ara 18, 2013 | Reply

Cemile Hanım,
Evvela yazınızdan dolayı tebrik ederim. Zira hizmet hareketinde bulunan arkadaşlar hariç bizlerin düşüncelerini aktarmış ve tercüman olmuşsunuz. Buradan Gülen hareketi mensubu olanlara şunu söylemeden edemeyeceğim zira kendi yaptıklarının bir türlü hata olmasını düşenebilmek bir yana eleştirel bakış getirenlere hemen fitne, vabali var gibi kelime ve cümlelerle ayar vermeye çalışmalarıdır ki maalesef iyice zillete doğru düçar olmaktan başka bir şey değildir. “insan batılı hak zanneder alır koynunda saklar” misali bir duruma düşmeniz ve Ümmet-i Muhammediyye tarafından red ve onların nazarında sakil vaziyete düşmelerinize sebebiyet veren ve yaptıklarınızdan kadere fetva veren hal-i durumunuzu gözden geçirmeniz elzemken hala kendinizi soyutlamak, karşı tavırları sürdürmek, ihlasa-uhuvvete aykırı davranmak değil de nedir aldığının tavır ve tutmlar? Allah ıslah etsin, akıl ve iz’an versin biran önce vesselam…
Yazan:M. E BAH Tarih: Ara 20, 2013 | Reply

Katılıyorum. Hoca efendi’ nin Hahamlara, Papazlara, Alevi Dedelerine, Cem evlerine olan muhabbeti; ‘’Kıyamette şefaat hakkım olsa Ecevit için kullanırdım’’ ifadesi; İsrail’e füze atılınca yaralanan Yahudi çocuklarına ‘’üzüntüden gözyaşlarım perde oldu’’ sözüne karşılık, biz inananlar da en azından Filistin’de Müslümanların katilleri için bir beyanatına; Ecevit döneminin Müslüman siyaset önderleri hakkında Hüsn-ü Kabul bir kelamını işitmek isterdik.
Yazan:M. E BAH Tarih: Ara 20, 2013 | Reply

Ulusalcılar, Sözcü, Cumhuriyet, Hürriyet, çok ‘’satan’’ ZAMAN, Neocon, İsrail el ele…
‘’Kişi sevdiği ile beraberdir’’ (Muhammed SAV)
Yazan:M. E BAH Tarih: Ara 20, 2013 | Reply

Cemaat kime ‘’hizmet’’ eder?
İçeride ve dışarıda hükümete karşı Yolsuzluk ve Kara Para Aklama Operasyonunun yapılış şekli, yöntem ve uygulayanlara baktığınız zaman parmaklar bir yeri gösteriyor. Bu parmağın gösterdiği cemaat ise bizim bu işte parmağımız yok diyor. Şayet bu doğru ise Hocaefendi açık ve net bir şekilde kamuoyuna bunu açıklayabilirlerdi. Oysaki cemaatin yayın organları bu işin arkasındadır. Daha önce yaptıkları gibi, izlediler, fişlediler, görüntü aldılar. Hiçbir insani ve gazetecilik kurallarına uygun olmayan bir şekilde servis ettiler.
Bugün mahkemenin serbest bıraktığı bir işadamı; ‘’zalimler sadece yaşadığı sürece zulmedebilirler. Ama Allah’ın adaleti bakidir’’ dedi. ‘’Müslüman söylediklerinden ve yaptıklarından emin olunacak kişidir’’ (Hz Muhammed SAV) Biz cemaat yayınlarının ve Zaman Gazetesi’nin söz ve eylemlerinden dolayı temsil ettiğini söylediği zümre adına masum insanlara karşı ne söyleyip-yapacağından emin değiliz.
Cemaatin yükünü taşıyan yurt içinde ve yurt dışındaki fedakar hizmet ehlinin yaptıklarının karşılığını rabbim kesinlikle verecektir. Onların destansı hikayeleri, ilk dönem Müslümanların özelliklerini taşıyan vasıfları her türlü övgünün üzerindedir. Ama bu yükü taşıyanlarla idare edenlerin samimiyetlerinin aynı olmadıklarını düşünüyorum.
Hizmetin kendi ülkesindeki eğitim şartları ortada iken ilgili-alakasız ülkelerde eğitim kurumları açması, yabancı öğrencilerden istiklal marşı dinletisi, Eurovision’a rakip olacak düzenlenen müzik festivalinden etkilenenler vardır ama düşündürücüdür.
‘’Güç’’ olmak istenildiği doğrudur. Kullanılan argümanın islami olması hedef kitle ile izah edilebilir. Çay bahçesinin Rize’de, Pamuk çiftçisinin de Adana’da olması gibi. Cemaat lideri yârin ‘’ikna odalarının’’ sahiplerinin şayet iktidar olacağını bilirse kazanımlarının korunması için tereddütsüz makas değiştirebilir, onları desteklerler. Bunun izahı da ‘’maslahat’’ olacaktır. Müslüman kız öğrencileri Baş Örtüsü yerine maslahat icabı perukla okula gideceklerdir.
Gelecek seçimlerde siyasi partilerin oy dağılımı bu konuda bir fikir verebilir.
Hoca efendi’ nin Hahamlara, Papazlara, Alevi Dedelerine, Cem evlerine olan muhabbeti; ‘’Kıyamette şefaat hakkım olsa Ecevit için kullanırdım’’ ifadesi; İsrail’e füze atılınca yaralanan Yahudi çocuklarına ‘’üzüntüden gözyaşlarım perde oldu’’ sözüne karşılık, biz inananlar da en azından Filistin’de Müslümanların katilleri için bir beyanatına; Ecevit döneminin Müslüman siyaset önderleri hakkında Hüsn-ü Kabul bir kelamını işitmek isterdik.
Dershaneler ‘’Hizmetin’’ amiral gemileri. Eğitim sistemindeki eksik ve aksaklıkları gören her tüccarın iştahını kabartacak kadar büyük bir pasta. Bu konuda öğrencilere cazip eğitim alternatifleri oluşturmak akıllı bir yatırımdır. Ailelerin, ilköğretim okullarının emek verip yetiştirdiği başarılı öğrencileri cazip tekliflerle dershanelere kayıt yaptırmak suretiyle ‘’hizmet’’ bir taşla kartopu gibi iki amaca birden ulaşmaktadır. Birincisi sınavlarda başarılı öğrencilerinin ismini eğitim kurumlarının önüne büyük afişlerle asarak talebi artırmak; ikincisi artan bu talepten, geleceğin potansiyel gönüllülerini hizmete katmak. Burada öncelik para ve gönüllü kazanmaktır. Amaç hizmet ise dershanelere gidin, yoksulluğunuzu beyan ederek kayıt mı yaptıracaksınız yoksa kayıtsız mı kalınacaksınız? Hizmet kervanına ya paranız varsa, ya da sınavlarda derece yaparak girebilirsiniz.
Yolsuzluk ve Kara Para aklama adı altında yapılan bu operasyonla suç varsa cezalandırılsın. Ambargo yüzünden para transferi yapamayan İran ve Petrol gelirlerini Türkiye’de tahsil etmek isteyen Barzani ülkemizdeki bir banka üzerinden işlemini yapmak istiyorsa buna sevinmeliyiz. Hele hele bu ve benzeri kamu bankaları önceleri hep zarar ederken, artık kar etmeleri elbette bizim için iyi bir haber olmalı. İsrail ve Amerika’nın ise kara listeye aldığı bankaya operasyon düzenlenmesine kim hizmet ediyorsa acemaat kime hizmet ettiği ortadadır.
Ulusalcılar, Sözcü, Cumhuriyet, Hürriyet, çok ‘’satan’’ ZAMAN, Neocon, İsrail el ele…
‘’Kişi sevdiği ile beraberdir’’ (Muhammed SAV)
Yazan:M. E BAH Tarih: Ara 20, 2013 | Reply

CEMİLE HANIM,

YAZINIZI OKUYAN ANLIYOR. SİZİ TAKDİR EDİYORUM. YAZINIZA KATILIYORUM. BİLGİ KAYNAKLARI ”ABİLERİ” OLANLAR, KÜTÜPHANESİNDE ”BİR” KİŞİNİN KİTABINI BULUNDURANLAR SİZİ ANLAYAMAZ, ANLAMAK İSTEMEZ.

”MÜSLÜMAN İYİ NİŞANCI OLMALI, KUKLAYI DEĞİL KUKKUKLACIYI VURMALI” (MALCOM X)

HEDEFİ VURDUNUZ.

UYANIŞA VESİLE OLMASINI RABBİMDEN DİLERİM.

SELAMLAR,
Yazan:M. E BAH Tarih: Ara 21, 2013 | Reply

Cemaat kime ‘’hizmet’’ eder?

”Hükümeti hedef alan Halkbank merkezli operasyonun arkasında ABD’nin olduğu ortaya çıktı. 17 Aralık’ta AB Büyükelçileriyle bir araya gelen Ricciardone, ‘Halkbank’ın İran’la ilişkilerinin kesilmesini istedik. Dinlemediler. Bir imparatorluğun çöküşünü izliyorsunuz’ dedi. ”

ABD’de Ambargolardan sorumlu kişi David Kohen geldi. Geçmişte nalbur dükkanına benzeyen banka şimdi Türkiyenin bir ”değeri”. Amerikan, Ingiliz, İsrail menfaatlerine dokunandan hesap soruluyor.

Ulusalcılar, Sözcü, Cumhuriyet, Hürriyet, çok ‘’satan’’ ZAMAN, Neocon, İsrail el ele…
Yazan:suat Tarih: Ara 22, 2013 | Reply

Cemile hanım size tekrar tekrar teşekkür edesim geliyor,, zira büyük bir uyanışa sebep oldunuz..bu olayın içinde olan olmayan, karşısında veya bu ülkede yaşayan herkes hafızasını yoklayıp olan biteni tekrar yorumlamaya başladı.Ama bence biri yağına sıktı… biride kafasına sıktı, sonuçta herkes yaralandı,,sonuçta her iki taraf zarar gördü…. ben şahsen olan bitene üzülüyorum,, cemaat tabanındaki masum arkadaşları gördükçe daha çok üzülüyorum.!!Ama tepedekilerin bu ülkenin menfaatlerini değilde, yabancıların menfaatlerini düşündüklerini düşünüyorum, ve bu durum sinirlerini bozmuşa benziyor..Sonuç…Hırs , aşırı hırs… aklın ve mantığın önüne geçince her şey çığırından çıkıyor, su mecrasından çıkıyor, dereler taşıyor,,,Allah sonumuzu hayretsin..
Yazan:yusuf Tarih: Ara 28, 2013 | Reply

Şahsımın içinde birikenleri duygusal bir dozda ele alarak duygulandıran yazı. Şu son operasyonlar olmadan önce yazılmış. Evet şimdi biz ne olduğunu anlamadığımız cemaatin kendine göre koyduğu uzun hedefin şüphesi içindeyiz. Nice komplolar kuruyoruz kafamızda bu belirsizlik konusunda. Yuvamıza ateşler mi düşsün… belki müslümanlar olarak bizim de kendimize göre ümmet için bir bakış açımız var… biz debelki başka türlü uzun emeller peşindeyiz… biz de bu yolda her türlü ittifakı yaparız… kim bizim kötü niyetimizden ya da aramıza sızanlardan emin olur ki… yuvamıza ateş düşsün ahmağız biz, müthiş stratejist değiliz…

kaleminize sağlık cemile hanım. Cematteki kardeşlerimi de seviyorum ama cemaatin üst düzey ilişkilerine ve yapılanma tarzına şüpheliyim artık.

Her zaman düşmanın da dostun da net olanını sevdim. Kaybettim belki ama kaybederken kazandıklarım da oldu… zira hiçbir peygamber gizli kapaklı işlerle değil, netlikle tebliğini yapmıştır… allah haklı olana yardım etsin. Haksız olanı da ıslah etsin. Kimsenin yuvasına ateş düşmesin…
Yazan:abdullah said Tarih: Oca 1, 2014 | Reply

paylaşılan yazıyı sonuna kadar okudum,

savunulacak yerleri olduğu gibi savunulmayacak yerleri de var.

Bir insanın ömrü boyunca tükürdüğü tükürüğü toplayıp, birden o adama atsanız, sanırım boğulur. Biraz buna benzemiş.

Kaldı ki kusursuz eksiksiz insan, grup veya cemaat olmaz.

Kaldı ki partinin, cemaatin, hatta dünyanın ve kainatın, herşeyin üzerinde kader var. Kader ihmal etmez, müddet verir. Bazen dünyada bazen de ahirette, ceza veya mükafat verir.

Cemile hanım, tamamen üzülerek ipleri kopardığını söylüyor, ama kadere hiçbir hisse vermiyor. Bazı olaylar bahardaki rüzgar, yağmur, fırtına gibidir, ben inşaallah bu olayları öyle görüyorum, ülkemizin nice güzel günlere doğru gideceği inancındayım. Yani doğum sancıları.

Bir de bir karar verirken, adalet-i ilahiye noktasından bakmak lazımdır, hasenatı seyyiatına galip gelse iyidir.

Ki seyyiatın vücudu kolay olduğundan, Allah bazen bir hasenesi ile, çok seyyiatını örtüyor kullarının.

Halbuki bu zamanda insan zulüm damarıyla şeytanın kandırması ile, bir kardeşinin yüz iyiliğini, bir tek hatası-günahı yüzünden örtüyor. O kardeşine adavet ediyor.Bir tek seyyiesi için garazla, dağ gibi hasenatını örtüyor, ve neticede toplum hayatında fesat aleti oluyor.

Bu olaylarada böyle bakmak lazımdır, kanaatimce…
Yazan:ata Tarih: Oca 4, 2014 | Reply

cemaate karşı hep sempati beslemişimdir.. özellikle yurt dışındaki okulları, dersaneler, birlik ve beraberlikleri, ve Türkçe olimpiyatları…vs.. fakat beni kapıdan bir adım içeri attırmayan aklımı tırmalayan şeyler vardı.. sohbetlerde hep dikkatimi çeken Hz Muhammeddin adından çok said nursi , fethullah hocaefendi, geçmesi. said nursi şunu dedi said nursi bunu dedi… Hz. Muhammed ne dedi bu konu da be adam demekten kendimi alamazdım.. ve para yardımları hep öğrenciler adına toplanırdı. ben hiç hatırlamam şu mahallede bu mahalledeki fakire camiye yardım diye .. çok para verdim Allah kabul etsin ama….? fetullah gülenin israil askerlerinin şehit ettiği yadımsever kardeşlere karşı İsrailden haber alınmalıydı demesi.. ve bundan çok önceleri bunu nur cemaati içinde olanlar iyi bilir !!hiristiyanların da müslümanlardan sonra cennete girecek demesi içimi hep kemirmiştir… ve ALLAHA şükürler olsun ki şimdi bütün sorularıma cevap buldum.. ve ilave olarak Cemile hanımın söylediklerine de katılıyorum… ve artık rahatım benim için böyle bir cemaat artık yok..
Yazan:aysun Tarih: Oca 7, 2014 | Reply

Müslüman yazar ve onurlu bir hanımefendinin bu kadar basiretsiz bir yazıyı kaleme almasından utanç duyuyorum.Örtüsünü açmak zorunda olan insanların neler yaşadığını sen biliyormusun?uzun yıllar iktidarda olupta son bir yılda örtünün halledilmesi neyin göstergesi acaba…..yazınızın tamamınıokumak istemedim çünkü tamamında nefsiniz hakim.okuduğum kadarıyla görüyorum ki bir yazar olarak sadece burnunuzun ucundakileri görüyorsunuz yaşanmış olanlara takılıp kalıyorsunuz.günü kurtarmakla meşgulsünüz.Gördüğüm kadarıyla gelecekle fazla işiniz yok .müslümanların yaşayabileceklerini ,çekeceklerini sizlerin anlaya bilmesi mümkün değil.Açınız çok dar müslüman akıllıdır, BASİRETLİDİR ,kendisi üzerinden oynanan oyunları görebilmelidir.Çağ açıp kapatabilmelidir.ene değil müslüman için olmalıdır.Yazdıklarınızla tanımadığınız hizmet insanlarının hakına giriyorsunuz hangi biriyle nasıl helalleşeceksin müslümanlık bu mu…..?zannetme ki bu insanlar oturup senin yazdıklarına takılacak ,senin hakkında sui zan yapacak ?onların çok güzel bir davaları var güneşin doğduğu battığı her yere allah adını götürmek.Müslüman olarak bu dünyada ki görevlerini yapıyorlar sadece.sizde azıcık sui zan yerine hüsnü zan yapsaydınız bu yazmış olduklarınızı allahın adı ve kalemi ile yazmaktan haya ederdiniz.DUA VE SELAM İLE
Yazan:nefishammali Tarih: Mar 15, 2014 | Reply

Bütün Islam alemine Esselamun Aleykum.

Bacim az bilem yazmis!!!

Dünekadar ben bilem yillardir kasetlerini dinelerken sevemedigim halde Fetullah Güleni nasil olurda Resulullah Efendimizden daha cok aglar dedigim halde belki gercekten niyeti halis dir diye kendimi yetindim.
Taki Erbakan Hocanin 1992 de Illuminati hakkinda Youtube (http://www.youtube.com/watch?v=BzJHN2PQcuI ) de söylediklerini ve bir Gayrimüslimimde Almanca Die neue Weltordnung ( http://www.youtube.com/watch?v=qauaLRFX_Cg ) yani Yeni Dünya Düzeni hakkindaki aciklamar benim fikrimi aslima geri döndürdü.

Bilindigi gibi Gülen Cemaati de Yeni Dünya Düzeninin hep Reklamini yapmakta!
Bu Düzen Büyük Israilin Kurulus hizmeti!!!

Sayin Bacimin sorularina simdiyekadar hic Camaattan kimse cevap yazmadi.

Yok nefsinin kin düsmanligi diye demogoji yaptilar.

Malesef bazilari Hocalarini birak Hata yapmasini Küfre düsse bilem Peygamber Efendimizden üstün tutmakdalar.

Bir Misal !

Yillar önce kendini Hatemül Evliya diye tanitan Ömer Öngüt diye bir sahsin pesinden gidiyordum ve Kitablarni alip okuyordu.

Beni uyardiklari halde onu hep hakli görürdüm, taki Kitabinda bu Cümleyi okudugumda yanlis yolda oldugumu anladim.

Ömer Öngüt: Allah benim Ruhumu Onun Ruhundan evvel yaratti.

HASA diyorum ben!

Ayni Sekilde Adnan Oktar ve Nazim Kibrisi gibileri okadar inadirici giderken, apacik küfürlerini ortaya koydular!!!

Papaza sevgisini acan hicmi Mavi Marmaradaki Müslümana Merhamet etmez yahu!

Ben Tayyib Erdogani bugün desdeklesem bilem benim gercek Liderim belli!!!

Esselatu Vessamu Aleyke Ya Habibullah.

Ak ilen Kara ayrilinca gercek Kurtarici Mehdidir!

Saman yolunu her Gün dinlerdim simdi kimin Kin ve nefret kustugun apacik görüyorum Elhamdulillah.

Lakin Bacimizin da bellettigi gibi Gülen Cemaatin icinde cok Muhterem Mügminler oldugunu, laki gercegi görmüyorlar!

Israile bilem beddua edemeyen nasil olurda bir Allaha iman edene yapilir aklim almiyor.

Halbuki Kuran da Lanetlenmis apacik Yahudiler hicmi okumazsiniz!!!

F Gülen bir Sözünde söyle söylüyor!
Kisi La Ilahe illallah dedigi zaman ona Allahin Nazari ile bakmak lazim.
Halbuki Saidi Nursi Rahmetullahi Aleyh böyle söyler!
Kisi La Ilahe illallah dedigi zaman ona Allahin Merhamed ilen bakmak lazim.

Rabbim derki ! : Siz bana iman edip Muhammede iman etmedikce sizi iman etmis kabul etmem.

Peki nasil olurda Yahudi ve Hiristiyanlari Müslümanlan ayni yere koyarsiniz.
Birakin birde beddua edersiniz???

Bugün Bütün Yahudi ve Hiristiyan Papazlari Kuranin dogru söyledigini bildigi halde neden iman etmezler???

Bugün Fitnenin ciktigi Gün.
Lütfen gercekleri görüp Sehabelerin birbirine düsürüldügü gibi düsmiyelim Fitneye!

Yetmedimi 2 Gül gibi Efendimizin Torunlarinin ve nice Müslümanin Aktigi Kanlari.

Sayin Feytullah Gülen neden Amerikayi terk edemiyor?
Aciklamasi son günlerimi burada gecirecegim demeklen kimi kandiriyor???

Bu bacimizin aciklamalarini kötü gören hicmi Gülenin Namazda sagina soluna bakanlar hakkinda konusmasinda suratima iseseler daha iyi ifadesi hic bir Müslümana yakisiyormu?

Resulullah Efendimiz böylemi Örnek göstermis?

Bir kisiyi Allah CC icin sevin kendi nefsiniz icin degil!

Günümüzde okadar Hocalar varki arttik Resulullah Efendimizin Örneklerini degilde kendi örneklerini anlatir oldular.

Icimdeki bir umud diyorki keske bunlar Firavunu devirmek icin yapilmis bir oyun olsada bizlerde yanlis görsek.
Yazan:Afgan Ahmed Tarih: Nis 9, 2014 | Reply

Cemile hanım,
Yazdıklarınız ne araştırma, ne izan, ne vicdan ne İrfan imbiğinden geçmeden sadece duyduğunuz derin bir kin, nefret, hazımsızlık ve öfkenin yazıya dökümüdür. Birilerinin en iyi yaptığı yazdığına inandırıcılık katmak için bol miktarda dini jargon katma modasıdır. Eğer Allah’a karşı derin bir saygı varsa bunu cümle aleme serrişte etme, riya kokan ifadelerle reklam yapmanın alemi ne?
Bir Afganlı olarak siz islamcılardan benim insanım bugüne kadar bir hayır görmedi, en iyi yaptığınız laf ebeliği, icraatlarınız ise sıfır!
Ancak şu kafir ilan etmenize ramak kalan Gülen hoca 10u aşkın okulu ile binlerce gence hem islamı öğretiyor hem de iyi bir geleceğe hazırlıyor.
Insan birini bu kadar insafsızca eleştirirken biraz haya eder!
Milletime hizmeti geçmiş kim olursa olsun böyle yargısız infaz edilmesine sessiz kalamazdım…. Siz hanımefendinin de hatırlattığı gibi dilsiz şeytan olmaktan korktuğum için…
Afgan Ahmed
Yazan:Metin T. Tarih: Ağu 10, 2014 | Reply

Aleviler neden ibadethanelerini Atatürk resimleri ile donatmasınlar? Sivas Katliamı’nda Alevileri diri diri yakan korkunç zihniyet “kahrolsun laiklik” diyerek bu cumhuriyete lanet okuyordu. Bu coğrafyadaki diğer Müslüman ülkeler kaynarken, sizin desteklediğiniz ideoloji Alevilerin kafasını keserken, Türkiye’de laik cumhuriyet Alevileri korumaktadır.. Cumhuriyetin ilk yıllarında yapılan operasyonlar Alevileri dışlayan faşist-feodal düzene karşı yapılmıştır, yani öz kızlarını gözünün yaşına bakmadan öldürebilen orta çağ zihniyetine.. Tunceli bugün Alevilerin en özgürce yaşadığı yerlerin başında gelmektedir..
Yazan:Aliosman Tarih: Ağu 28, 2014 | Reply

İki üç sene evvel sitenizdeki yazıları takip ettiğim bir dönem olmuştu. Genel olarak yazıları beğendiğimi de söyleyebilirim. İslam ve modernlik arasında verimli iletişim alanları açan, hem eleştirel hem de fanatizmden uzak bir dili takip ediyorsunuz. Bu dönemi nasıl yorumluyorlar diye merak ettiğimde ilginç bir şeyle karşılaştım. Bana ilginç gelen aldığınız siyasi tutumdan ziyade, bu tutumu alış biçiminizdi. Radikal islamcı dilin müktesebatına dahil olan husumet dozu sitenin ruhuna dahil olmuş, bilhassa fethullah gülen ile ilgili kitap kapağınız ancak bu kaynakları hatırlatır bir tarza sahip.
Bunları niye yazıyorum. Akp-cemaat çatışması hakkında bir şeyler söylemek için değil. Bu çatışma hakkında herkesin olduğu gibi benim de bir fikrim var. Fakat nihai olarak bu iki grubun “neyi paylaşamadığını” ve bu paylaşamama durumunun hangi sebeplerle siyasi çatışmaya evrilecek kadar güçlü olduğunu belki yıllar onları anlayacağız. Fakat şunu belirtmeden edemeyeceğim, “her türlü kesimle diyaloga geçeriz, empati yaparız” temalı bir sitenin-neredeyse cemaat mensubu izlenimi uyandıracak kadar cemaatin kullandığı “diyalog dilini kullanan- “amerikancı ve bop”çu olmakla deaatle suçlanmış yazarlarının söz konusu kavgayı sanki “dine fazlasıyla riayet edenlerle” dış güçler ve modernite ile kurduğu ilişkiden dolayı “dine karşı kayıtsızlaşanlar” arasında göstermesi/sunması ancak akp’ye angaje olmakla kabul edilebilir bir tablo. Bırakalım büyük yolsuzluk dosyalarını, alelade bir akp belediyesi sınırları içinde yaşayan insanların bile iktidar partisinin elindeki rant dağıtma imkanlarını nadıl kullandığından haberi var.. Cemaat bu soruşturmayı hangi saikle yapmış olursa olsun iddialarının ciddiyeti de belli. Ki bence tam olarak bu “ciddiyet”in bastırılmaya uğraşılan farkındalığı üslubunuzda bir “militanlık” yaratmış. Muhafazakar bir insansanız ve türkiyenin sosyoekonomik gidişatı sizi memnun ediyorsa akp hükümetine destek verebilirsiniz, bunun bir rasyonalitesi vardır. Fakat “dini duyarlılık” üzerinden dokunaklı türküler tutturarak dün göklere çıkardığınız bir adamı şimdi her şerrin müsebbibi ilan etmek dürüst bir tavır değil. Akpli bir bakan görevden ayrılınca “şöhret, servet, şehvet insanı yoldan çıkarır” demişti. Fethullah hocayı sever veya sevmezsiniz bu ayrı konu, fakat yukarıdaki ifadeleri bir ex-cemaatçi söylese kimse dikkate almaz. Çünkü adamın yaşadığı hayat belli. Neyse bu hamur çok su götürür. Fakat islamiyet tamamıyla başörtüsü için mücadele etmek anlamına geliyorsa, ben haksızlığımı kabul ediyorum. Bu anlayışa göre islami mücadelenin kahramanıdır akp. Fakat benim baktığım noktadan görünen son derece makyavelist neo-liberal bir siyasi aktör. “Hiç bir hükümdar makyavelizmi makyavel okuyarak öğrenmemiştir” diyor Schmidt. İslamcılar da hayatın içinde siyasal anlamda pişe pişe makyavelizmi vasıtasız öğrenmişler. Öğrenebilirler. Siyasetin doğası tam olarak böyledir, iktidar ilişkileri böyle sürüp gider, “hükümdar gerektiğinde savaş zamanında düşmana pusu kurduğu gibi, barış zamanında halkına pusu kurmalıdır” vs. Ama işbu makyavelizmi islami duyarlılık elbisesine bürünerek, dokunaklı ifadelere başvurup yapmanız pek yakışıklı olmuyor.. Yine de kimsenin samimiyetini sorgulamak benim işim değil, eğer gerçekten meselenin din anlayışı farkından doğduğunu düşünüyorsunuz bu takdirde yalnızca siyasi değerlendirmenizi akıllıca bulmamakla yetinirim. Vesselam
Yazan:Ekrem Senai Tarih: Eyl 5, 2014 | Reply

Ali Osman bey,

Eleştirileriniz için teşekkür ederiz. Site kurulduğu günden bu yana mücadele verdiğimiz birçok konunun AKP iktidarında çözüldüğünü gördük. Başörtüsü konusunu küçümsemişsiniz ama biz yıllarca bu ülkede başörtüsü meselesiyle yatıp kalktık. Böyle aptalca bir konu yüzünden yüzlerce yazı yazdık, şeriatın geleceğinden korkan, çarşafa girmekten tir tir titreyen laik arkadaşlarımıza psikiyatrist edasıyla terapiler yaptık. Mahalle baskısı olmayacağına dair diller döktük. Sonra başörtüsü yasağı kalktı. Laik kesim razı oldu, hatta başörtülülerin oylarına talip oldu. Onca yazıp çizdiklerimiz, tartışmalarımız, korkularımız, aptalca hezeyanlarımız uçup gitti.
Sonra Kürt sorununu tartıştık yıllarca. Kürtlük konusunda takıntılı insan o kadar çoktu ki, bu iş herhalde kıyamete kadar çözülmez diyorduk birbirimize. Ha çözüldü, ha çözülüyor derken PKK silah bıraktı, çözüm süreci başladı. Ulusalcı kesim bayrakları suya indirdi. Çözüldü, çözülüyor derken bu sorun da bitme noktasına geldi.
Kıbrıs sorunu, Ermeni meselesi, temel hak ve özgürlükler, trafik sorunu, işsizlik sorunu, ekonomi, her ne kadar problemimiz varsa AKP’nin bir şekilde çözmeye uğraştığını, çözülmese bile doğru hamleleri yapıp çözme iradesi sergilediğini gördük.
Biz AKP’ye engaje olmadık. İktidardaki partinin bu ülke için çalıştığına ikna olduk sadece.
Mehmet Yılmaz, bana sürekli ‘abi neden yazmıyorsun?’ diye takılıyor. ‘Abi enerjimi kaybettim’ diyorum. ‘Mücadelesini verdiğimiz her konu birer birer çözüldü çünkü…’ AKP, Kürtler için, azınlıklar için, dindarlar için, çingeneler için, Aleviler için, ne kadar ezilmiş varsa hepsi için, herkes için bir şeyler yaptı, yapıyor. Kavgası verilecek bir dava kalmadı neredeyse.
Bir süredir sanat, metafizik, vs. yazıyorduk bu yüzden. Biz de memnunduk durumdan. Çünkü artık bir şeylere tepki vermek yerine bizim ortaya koyacağımız teklifi, medeniyet teklifini ortaya koymamız gerekiyordu. 21.yy’da bir müslüman nasıl yaşamalı, nasıl bir medeniyet kurarak insanlığa seslenebilir bunun şemasını orturtmaya çalışmaya başlamıştık ki…
Dershane meselesiyle başlayan ve iktidar mücadelesine dönüşen malum sürecin içine girdik. Yazarlarımız içinde, akrabalarımız, en yakın arkadaşlarımız içinde Gülen cemaati mensubu insanlar vardı. Gördük ki, hak ve adaletten yana olmak yerine cemaat çıkarları doğrultusunda hareket etmeye başladılar. Doğru düzgün bir tartışma ortamı bile oluşturmak mümkün değildi. Hepsi tek bir ağızdan konuşuyordu. Aynı şeyleri söylüyordu. Cemaate sempatisi olan ve bu yüzden cemaatin sitesi diye yaftalanan bizleri bile menfaatçi olmakla ve binbir ithamla suçlayan arkadaşlarımızı görünce ağzımız açık kaldı. Cemaatten olmanın insandaki özgür düşünme yetisini nasıl aşındırdığını, akıllı insanların nasıl birer askere döndüğünü bizzat yaşayarak görmüş olduk. Dostlarımızı kaybetmek istemedik, öğütte bulunduk, kendilerini müntesip oldukları cemaatinden kalıplarından kurtarmaya ve özgür düşünmeye davet ettik fakat arkadaşlarımız bizi suçlamayı, terk etmeyi tercih etti. Şunu anladık ki, aynı Mustafa Kemal kültü gibi, Fethullah Gülen kültü de varmış. Bir ulu önderden kurtulduk derken bir başkasıyla karşı karşıya kaldık. Lider kültünü yenmenin yollarından biri kült haline getirdikleri kişinin bir ölümlü olduğunu ve hata yapabildiğini, dalga geçilebildiğini, makara yapılabileceğini göstermektir.
İnsanların kafasındaki bulutlar arasında kendilerine gülümseyen bir Ata figürü veya her gece rüyasında Hz.Peygamber’le buluşan bir imam kültü ancak böyle kırılabilir. Layüs’el, hata yapmaz, insan üstü bir lider portresini yıkmak gerekir. Benim çok hoşuma gitmese de maalesef cemaatçi arkadaşlarımızın böyle şok terapilere ihtiyacı var.
Hemen her gün bir cemaatçiyle konuşuyorum ve hallerine gerçekten çok üzülüyorum. Hatalarını kabul etmek yerine çok komik açıklamalar yapıyor ve kendi uydurduklarına inanıyorlar. Görmüyor musunuz hala her gün müntesiplerine mesajlar ileten, çılgın gibi beddua eden bir imam; onun söylediklerini tek doğru kabul eden, İran’la ilgili fantastik hikayeler üreten, yağmuru, depremi, donan kayısıları hocalarıyla ilişkilendiren tuhaf insanlar var. Bu insanları kurtarmamız hepimizin selameti için en önemli önceliğimiz.
Yazan:Yaren ağa Tarih: Mar 21, 2016 | Reply

Dilinize kaleminize sağlık cemile hanım. Taaa 2013 te yazdığınız ve şimdi en net biçimde ortaya çıkan bu konu çok isabetli olmuş. Yukarıda eleştirenlerin bir çoğunın şimdi farklı düşündüğüne eminim. Allah.cc bundenli münafık düşünceli yapılardan bizleri muhafaza buyursun.

4 Trackback(s)
Kas 30, 2013: Bir Müslüman kadın yazarın Fethullah Gülen'e onurlu isyanı! - MEDYAGÜNDEMMEDYAGÜNDEM
Ara 8, 2013: Bir cemaat liderini tenkid etmek caiz midir?
Ara 10, 2013: Dinler arası diyalog yerine önce müminler arası diyalog!
Ara 19, 2013: BİR MÜSLÜMAN KADIN YAZARIN FETHULLAH GÜLEN’E ONURLU İSYANI!..’BİZDE KIRILACAK KOL KANAT KALMADI HOCM’!.. | Şaban Öztürk

ÖNEMLİ

--------------------------------------------------------------------

Tüm yazı, yorum ve içerikten imza sahipleri sorumludur. Yayımlanmış olmaları, bu görüşlere katıldığımız anlamına gelmez.

Hakaret içerse dahi bütün yorumlar birer fikir eseridir. Ama bu siteye ilk kez yorum yazıyorsanız, yorum kurallarına gözatın yine de.

Not: Sitenin ismini dert etmeyin, “derinlik” üzerine bayağı bir geyik yaptık, henüz söylenmemiş bir şey bulmanız oldukça zor :)

Editörle takışmayın, o da bir anne-babanın evlâdıdır, sabrının sınırı vardır. Siz haklı bile olsanız alttan alın, efendilik sizde kalsın.

Sitenin iç işleriyle ilgili yorum yapmayın, aklınıza takılan soruları iletişim kutusundan sorun, kol kırılsın, yen içinde kalsın.

Kendi nezaketinizi bize endekslemeyin, bizden daha nazik olarak bizi utandırın. Yanlış ve eksik şeylerden şikayet etmek yerine bilgi ve yeni bakış açısı sunarak tamamlayın, düzeltin, tevazu ile öğretin bize bildiklerinizi.

Bu kurallara başkasının uyup uymamasına aldırmayın, siz uyun. Bütün yorumları hızla onaylanan EN KIDEMLİ YORUMCULAR arasındaki nizamî yerinizi alın.

--------------------------------------------------------------------

Siz de fikrinizi belirtin

İsminiz (Gerekli)

E-Posta (Gizli kalır) (Gerekli)

Varsa site adresiniz

Bizde kırılacak kol kanat da kalmadı Hocam…

İlgili

93 Yorum

4 Trackback(s)

Siz de fikrinizi belirtin

Sosyal Derinlik

Arşivlerimiz

Son Yazılar

Konular

Bizde kırılacak kol kanat da kalmadı Hocam…

Hayat paylaşınca daha güzel...

İlgili

93 Yorum

4 Trackback(s)

Siz de fikrinizi belirtin

Sosyal Derinlik

Arşivlerimiz

Son Yazılar

Konular