Archive for Kasım, 2013

Teslimiyet / submission / soumission / تسليم »

Bazen zordur kolay olanı seçmek. İnsan sebeplere güvenir, eşyaya, topluma, makam sahibi insanlara umut bağlar. Sebeplerin neticeleri içerdiği vehmiyle hareket eder. (Bkz. Derin Lügat, Sebep-Sonuç) Sebeplerde kudret arar: “…Gereklilik fikri algılarımızla teyid ettiğimiz bir şey değil. Demek ki içimizden gelen bir izlenim bu veya düşüncelerimizin sonucu.[…]Neticede gereklilik ya da sebep-sonuç ilişkisi (=illiyet) varlıklardan kaynaklanan bir olgu […]

Din siyaseti yönetmezse siyaset dini yönetir »

Türkiye Cumhuriyeti’nde Alevîlere zorla Sünnî İslâm öğretiliyordu ve Sünnîlerin başörtüsü devlet dairelerinde uzun zaman yasak idi. Türk Ordusu’nun istihbaratı camileri ve namaz kılanları fişliyordu. Hristiyan Ermenilerin ne kiliseleri, ne yetimhaneleri ne de cemaat lideri seçimleri özgürce yapılamıyordu. Rumların ruhban okulları özgür değildi. Yahudiler diğer gayrı Müslimler gibi askerde ayrımcılığa uğruyordu. Ateistlerin kitapları, internet siteleri yasaklanabiliyor, […]

Sebep-Sonuç / Nedensellik / İlliyet / Causality / العلاقة السببية »

Sebepler çıldırmamıza engel olmak için gerekli vehimler, illüzyonlardır. Sebeplerin kudreti yoktur ve sonuçları ihtiva etmezler. Aynı anda ya da peşpeşe gerçekleşen (iktiran, fr. ing. concomitance) olaylara bakarak aralarında fikrî bir bağ kuran insandır. Bu bağı kurarken 5 duyusunu ve tümevarım yöntemini kullanır. Oysa hisler aldatılabilir; bilimsel “kanunlar” güncellenebilir. Matematikçi ve epistemolog Bertrand Russell‘ın örneğindeki gibi:  ”…Mantıklı hindi […]

Değer / Kıymet / Value / Valeur / قيمة »

Ne değildir? Rönesans’tan itibaren manevî değerler ile maddî değerler için kullanılan kelimeler birbirine karıştı. Önce Vatikanizm içeriden yıkması ve ardından Fransız ihtilaliyle silinme noktasına gelen Hristiyanlık lisanını (=aklını) kaybetti. Aydınlanma Çağı ile artan karanlık zihinlere de zulmet ve zulüm getirdi. Nihayet 1900’lerin pozitivizmi ise tabutun son çivilerini çaktı: Avrupa’da dünyevî değerler ile uhrevî değerler için aynı kelimeleri […]

Garsonlar Milletin Efendisidir! (K. Atatürk) »

  …Kemalcilik ve Atatürkizm üzerine e-kitap… Tarih şaşırmaktır Evet… Tarih şaşırmaktır. Atatürk’e şaşırmak, Kürtlere şaşırmak, Lozan’a şaşırmaktır. Geçmişe hayret edip bugüne eleştirel bakabilmek, yarını hazırlamaktır Tarih. Geçmişe değil geleceğe dönüktür amacı. Özetle siyasî bir propaganda aygıtı değildir. Gaz vermek, “Asker millet” üretmek, atalarımızla gurur duymak için tarih araştırılmaz. Eğer resmî tarihin beyin yıkamasından bıktıysanız bu kitap ilginizi çekecektir…Buradan indirebilirsiniz.  […]

Muhakkak ki Sultan-ı Muhabbet, memleketinde şerik kabul etmez »

  “De ki: ‘Benim ve bana tâbî olanların, basiret (بَصِيرَةٍ) üzere (kalp gözüyle basar ederek, Allah’ı görerek) Allah’a davet ettiğimiz yol, işte bu yoldur. Allah’ı tenzih ederim. Ve ben, müşriklerden değilim.” (Yûsuf 108) Hz. Mahmud Sâmi Ramazanoğlu’nun (k.s.) Yûsuf Sûresi Tefsiri’ni okurken birden bire Zaman’ın tünelinde geriye fırlatılmış buldum kendimi. Hafızamda hıfz edilenler birden bire Şimdi’ye […]

Batı’nın İslam algısı, aslında kendisinin aynadaki yansımasıdır »

“… Avrupa’nın emperyalizmini ahlaki ve son tahlilde arızi bir sorun olarak gören elitler, modernleşmek için Avrupa’ya benzemek gerektiğine de aynı kesinlikle inanmışlardı. XX. yüzyıldaki pek çok bağımsızlık savaşının ardından Batılılaşmanın bir resmi devlet politikası haline gelmesi, bu çelişkinin çarpıcı örneklerinden biridir. Emperyalist Avrupa’yla ‘uygar Avrupa’ arasındaki bu çelişki, modernite projesinin sorgulanmaya başlandığı XX. yüzyılın ikinci […]

Dertli olan gelsin dermanı buldum, âh ile vah ile cevelan ederken, canımın içinden cananı buldum »

Piyasa mı iyidir yoksa bürokrasi mi? »

“… Ekonomisi büyük ölçüde piyasa güçleriyle belirlenen bir toplumda örneğin, tüm ekonomik fiillerin, ayakta kalabilmek için verimliliğe önemli yer vermesi gerekir. Ayrıca büyük ve karmaşık bir teknoloji toplumunda, onu oluşturan büyük ölçekli birimlerde de (firmalar, kamu kuruluşları, çıkar grupları) genel ilişkilerin yönlendirilmesi gerekiyorsa, bunun bir ölçüye kadar bürokratik akılcılık ilkelerine göre yapılması gerekiyor. Dolayısıyla, toplumumuzu […]

Beş Psikanaliz Dersi / Sigmund Freud »

Yönetmenliğini Harold Ramis’in yaptığı Mafia Blues (Analyze This) gerçekten unutulmayacak bir filmdi. New York’lu bir mafya babası olan Paul Vitti (Robert de Niro) ile sıradan bir psikiyatristin (Billy Crystal) sıradışı hikâyesi çok komik bir şekilde anlatılıyordu: Dertli mafya babası Paul Vitti sebebini anlamadığı korkular ve ağlama krizleri yüzünden “mesleğini” yapamaz hale gelmişti. Çok da inanmayarak […]