Otomobil Sektöründe Çin Avrupa’yı Nasıl Ezip Geçiyor?
By my on Ağu 29, 2024 in Amerika, Avrupa Birliği, Ekonomi, Endüstri, Otomobil
Otomobil sektörü, küresel çapta büyük bir dönüşüm geçiriyor. Özellikle Çin, otomobil üretimi ve ihracatında büyük bir ivme kazanmış durumda ve bu, Avrupa ve ABD gibi geleneksel otomotiv devleri için ciddi bir rekabet oluşturuyor.
Çin’in Otomotiv Üretiminde Dominant Konuma Gelmesi
Çin, 48 milyon araçlık üretim kapasitesi ve 30 milyon araçlık yıllık üretim ile dünya otomotiv pazarında lider konuma gelmiştir. Bu rakamlar, Avrupa’nın 11 milyon ve ABD’nin 15 milyon araç ürettiği düşünüldüğünde, Çin’in neden bu kadar güçlü bir konuma geldiğini ortaya koyuyor. Üstelik, Çin’in otomobil ihracatının büyük bir kısmı (%78) hâlâ içten yanmalı motorlu araçlardan oluşuyor. Bu durum, Çin’in sadece elektrikli araçlar değil, genel anlamda otomotiv pazarında da ne kadar rekabetçi olduğunu gösteriyor.
Avrupa ve ABD Neden Geride Kalıyor?
Batı dünyası, özellikle Avrupa, elektrikli araçlar konusunda hızlı bir geçiş yapma kararı aldı. Ancak bu karar, Çin’in rekabet gücüne karşı koymakta yeterli olmadı. Avrupa Birliği, 2015 yılından itibaren içten yanmalı motorlu araçların satışını yasaklamayı hedefleyen politikalar geliştirdi, ancak bu süreçte Çin, elektrikli araç ekosistemini hızlı bir şekilde inşa ederek avantaj elde etti. Çin, elektrikli araç üretimi, şarj altyapısı ve enerji üretimi gibi alanlarda mükemmel bir sistem kurmayı başardı.
Çin’in Sürdürülebilirlik ve Teknoloji Stratejisi
Çin, yalnızca otomobil üretiminde değil, sürdürülebilir enerji alanında da lider konuma geldi. Güneş panelleri, rüzgar türbinleri ve hızlı tren ağları gibi altyapı yatırımları, Çin’in sürdürülebilirlik konusundaki kararlılığını gösteriyor. Bu yatırımlar, Çin’in sadece otomotiv değil, genel anlamda çevre dostu teknolojilerde de öne çıkmasını sağladı. Bu gelişmeler, Avrupa’nın geri kalmışlığına sebep olarak, Çin’in hızla gelişen teknoloji ve inovasyon kapasitesine ayak uyduramamasını işaret ediyor.
Batının Yanıtı ve Gelecek Beklentileri
Batılı ülkeler, özellikle ABD ve Kanada, Çin’in bu yükselişine karşı çeşitli ticari önlemler almaya başladı. Vergiler ve tarifeler, Çin’in pazar payını sınırlamaya yönelik girişimler olarak öne çıkıyor. Ancak bu önlemler Çin’in büyümesini tamamen durdurmak için yeterli olmayabilir.
Alman otomotiv endüstrisi, bu rekabette hala güçlü bir marka imajına sahip, özellikle premium segmentte. Ancak orta segmentteki üreticiler, daha büyük zorluklarla karşı karşıya kalabilir. Bu segmentte, Çin’in fiyat avantajı ve geniş üretim kapasitesi, Batılı rakiplerini zor durumda bırakıyor.
Sonuç: Otomotiv Endüstrisinin Geleceği
Çin’in otomotiv sektöründeki yükselişi, Batı için büyük bir meydan okuma. Bu durum, 2024 yılı ve sonrasında otomotiv sektöründe devrimsel değişikliklerin yaşanacağına işaret ediyor. Avrupa ve ABD’nin, Çin’in bu hızlı yükselişine karşılık nasıl stratejiler geliştireceği ve bu stratejilerin ne kadar etkili olacağı, otomotiv sektörünün geleceğini belirleyecek en kritik faktörlerden biri olacaktır.
1 Yorum
Yazan:Ömer Ekrem Keçeci Tarih: Ağu 30, 2024 | Reply
Avrupa elektrikli araba pazarında Çin’in payını 2 yıldan kısa sürede ikiye katladığını haberleştirmişti Guardian 4 Eylül 2023’te. En büyük elektrikli araç sattığı Avrupa ülkesinin de İngiltere olduğunu yazıyordu. Haberde; aslında Çin’in Avrupa’da bu pazara girmesine uzun süredir mani olunduğu fakat bazı analistlere göre yeni elektrik batarya teknolojisi sayesinde giriş yapıp satışları patlattığı yazılmıştı.
*2) 28 Eylül 2023’te İngiltere’de Mekanik Mühendisleri Enstitüsü Birleşik Krallık Otomotiv Sektörü üzerine 24 sayfalık bir rapor yayınladı. Raporun sonuç kısmında; deniliyordu.
Raporda Brexit-Covid ve enerji fiyatlarındaki yükselişin İngiliz otomobil imalatını %50 oranında düşürdüğü ve sektörün büyük tehlike içerisinde bulunduğunun da altı çizilmekteydi.
3) İngiltere’de Brexit’in mimarlarından olup şu an mecliste bulunan siyasilerden Nigel Farage 18 Ağustos 2021’de yazdığı twitinde; elektrikli araba bataryaları için lityum lazım olduğunu, lityumda dünyanın açık ara en büyük birikiminin Afganistan’da bulunduğunu ve ABD’nin o biçim bir çekilmeyle bunu Çin’e teslim ettiğini yazmıştı. Farage Trump destekçisi olup Trump’ın 2020 kampanyasında mitingine katılarak konuşma yapmışlığı dahi var.
4) Trump da şu an mitinglerinde Çin’in ABD otomotiv sektörüne oluşturduğu tehditten bahsedip Biden-Harris hükümetine yükleniyor. Mesela 19 Ağustos’ta Pennsylvania’da yaptığı konuşmada “otomotiv sektörünün %30’unu aldılar, yok ediyorlar” dedi. Devamlı Mexico’da en büyük bir imalathaneyi inşa ettiklerini anlatıyor ve bundan Harris tarafının doğru düzgün vergi de almadığını/almayacağını ileri sürerek kendisinin bu otomotiv sektörünü toparlayacağını savunuyor.
Onun bu salvolarına enteresan şekilde Demokratlar Kongrede hiç cevap vermedi. Ne Biden, Ne Harris, ne Obama’lar, ne Clinton’lar.. Bu otomotiv sektörü ve Çin meselesini es geçtiler. Halbuki Trump pek çok miting ve basın açıklamasında diline dolamıştır.
Nitekim CNBC dahi 22 Ocak 2024’te “Why China poses a growing threat to the U.S. auto industry” başlıklı bir analiz yayınladı.
27 Ağustos’ta Wired da “China Conquers Mexico’s Automotive Market” başlıklı bir yayına imza attı.
Trump’a göre bu şu anki idarecilerin aptal olmasından kaynaklı. Diğer yandan Biden’ın ve oğlunun özellikle “cehennemden fırlama laptop” meselesiyle ayyuka çıkan malumata göre, Çin iltisaklı olup Çin’e karşı gerekli duruşu o yüzden de yapmadıklarını iddia ediyor Trumpçılar.
Kesin olan, Avrupa ve başta İngiltere’den ABD’ye, Çin’in otomotiv sektöründe büyük atılım yaptığı, nüfuz ettiği ve kuşatma altına aldığıdır.