Author Archive

Akıl Tutulması / Max Horkheimer »

Bertrand Russell’da çelişkili olma cüreti var; kendi anti-diyalektik mantığının bazı yönlerinden uzaklaşabilmekte ve böylece aynı zamanda hem bir filozof hem de bir hümanist olarak kalabilmektedir. Eğer kendi bilimci teorisine tam bağlı kalsaydı, korkunç eylemler ve insanlık dışı durumlar diye birşey olmadığını ve gördüğü kötülüklerin birer yanılsama olduğunu kabullenmek durumunda kalırdı. Bu türden teorilere göre, düşünce, […]

Akıl Tutulması / Max Horkheimer »

Soyut kişisel çıkar ilkesinin, resmi liberal ideolojinin bu temel öğesinin düşünsel emperyalizmi, bu ideolojiyle sanayileşmiş ülkelerin toplumsal koşulları arasındaki büyüyen gediğe işaret ediyordu. Bu kopuş bir kez kamuoyunda kesinleştikten sonra, hiçbir etkin, rasyonel toplumsal birlik ilkesi kalmaz ortada. Önceleri tapınılan ulusal topluluk (Volksgemeinschaft ) düşüncesi, sonunda sadece terörle-ayakta tutulabilir olur. Bu, liberalizmin bir çırpıda faşizme […]

Akıl Tutulması / Max Horkheimer »

Rasyonalist felsefe sistemlerine bağlanan insanların sayısı dine inananlarınki kadar büyük olmasa da, gerçekliğin anlamını ve kaçınılmazlığını saptama ve herkes için bağlayıcı doğruları ortaya koyma çabası olarak bu felsefeler de oldukça geniş bir yandaş kesimi toplamıştı. Rasyonalizmin kurucularına göre lumen naturale’nin, yani doğal kavrayışın ya da akıl ışığının yaratılışa nüfuz etme gücü öyle büyüktü ki, bize […]

Akıl Tutulması / Max Horkheimer »

Zamanımızın gerçek bireyleri, kitle kültürünün kof, şişkin kişilikleri değil, ele geçmemek ve ezilmemek için direnirken, acının ve alçalışın cehennemlerinden geçmiş fedailerdir. Bu şarkısı söylenmemiş kahramanlar, başkalarının toplumsal süreç içinde bilinçsiz olarak hedef olduğu terörist imhaya bilinçli olarak hedef kılmışlardır kendi varlıklarını. Toplama kamplarının adsız kurbanları, doğmaya çabalayan insanlığın simgeleridir. Bu insanların kendi sesleri zorbalığın darbeleriyle […]

Kötülüğün Sıradanlığı / Hannah Arendt »

Davalı ve fiillerinin doğası kadar duruşmanın kendisinin de akla getirdiği sorular, kuşkusuz Kudüs’te ele alınan meseleleri fersah fersah aşan genel meselelerle ilgilidir. Bu meselelerin bir kısmını, sadece rapor deyip geçemeyeceğimiz Sonsöz bölümünde tartışmaya çalıştım. Birileri çıkıp da meseleyi ele alma biçimimi yetersiz bulduğunu söyleseydi, buna hiç şaşırmazdım; bütün bu gerçeklerin genel anlamıyla ilgili bir tartışmayı […]

Akıl Tutulması / Max Horkheimer »

Bir düşünce ya da sözcüğün bir alet haline gelmesiyle birlikte, onu gerçekten “düşünme” gereği de, yani onu sözlü olarak ifade ederken gerçekleştirilmesi gereken mantıksal edimlere duyulan ihtiyaç da ortadan kalkar. Sık sık ve haklı olarak belirtildiği gibi, bütün neo-pozitivist düşüncelerin modeli olan matematiğin avantajı da bu “düşünsel tasarruftur zaten. Çetrefil mantık işlemleri, matematiksel ve mantıksal […]

Akıl Tutulması / Max Horkheimer »

Yerinde karar veren insanlar umumiyetle tercihlerini yanlış nedenlerle açıklarlar, çünkü soyutlama yapmaya yatkın kişiler değillerdir… Felsefe, tartışmada onları her zaman yenik düşürür, yine de içgüdü ve sağduyu haklı, felsefe haksızdır. Bu her zaman böyledir, çünkü felsefe gözlem yapmaz ve dar, yetersiz temellerden akıl yürütür.(9) İdealist ilkelerden, düşünmenin kendisinden, aydınlardan ve ütopyacılardan hoşlanmayan yazar, sağduyusuyla, kölelikte […]

Akıl Tutulması / Max Horkheimer »

Objektif aklı zemin kabul eden düşünce sistemleri  herşeyi kapsayan ya da temelde yatan bir varlık yapısının bulunabileceği ve buradan bir insan hedefi kavramının çıkarılabileceği inancını içeriyordu. Bu sistemlere göre, gerçek bilim, bu tür düşünce ya da spekülasyonların uygulamaya geçirilişiydi. Bilgimizin nesnel temelini düzensiz bir veriler kargaşasına indirgeyen ve bilimsel çalışmalarımızı da sadece bu verilerin düzenlenmesi, […]

Akıl Tutulması / Max Horkheimer »

Alelade bir insana “akıl” kelimesinden ne anladığını sorun: Hemen her zaman bir duraksamayla, sıkıntılı bir çaresizlikle karşılaşırsınız. Bunu, sözlerle anlatılamayacak kadar derin bir sezişin ya da çetrefil bir düşüncenin belirtisi saymak yanlış olur. Bu tepkiyi gösteren insan, aslında uzun uzadıya düşünülecek birşey olmadığına, akıl kavramının zaten kendi kendini açıkladığına ve sorunun da gereksiz olduğuna inanmaktadır. […]

Felsefe-i Ferd / Baha Tevfik »

Etkin bir hükümet; uzun uzadıya soru, açıklama, ulusal denetim gibi ulusun meşru haklarını tanımak istemeyen hükümettir. Etkin bir hükümet; eleştirilere katlanmayan, halkın düşüncelerinden korkarak onun sakin ve suskun kalmasını sağlamaya çalışan hükümettir. Böylece etkinliğini uyrukları üzerinde gerçekleştirmeye çalışan bir hükümetten yarar değil, zarar beklemelidir; yaşam değil uyuşukluk, ölüm beklemelidir; düşüş, hastalık, hatta çöküş beklemelidir. Böyle […]