Author Archive

Esad’a kızarken Tansu Çiller’i ve Atatürk’ü hatırlamak »

Halkının üzerinden tanklarla geçen Esad’a ve « ordu / polis » dediği katiller sürüsüne çok kızıyoruz. Önce Mübarek’e kızdık. Tunuslu Ben Ali’ye, Kaddafi’ye kızdık. Çünkü masum Arapların öldürülmesini vicdanlarımız kaldırmadı. Üstelik bu masum insanlar kendi vergileriyle alınmış silahlarla öldürüldüler.  1993 senesinde bir Newroz kutlanmıştı(!) Türkiye’de. O zaman da insanlar güvenliklerinden sorumlu devlet memurları tarafından öldürülmüştü. Bende dokuzuncu baskısı […]

Ölüm’ü yeniden evimize misafir etsek? »

Modern ve laik bir ülke olan Fransa’da bir kaç ay önce ötenazi konusu senatonun gündemine geldi. Yasa tasarısı  “Hızlı ve ızdırapsız bir ölüm için tıbbî yardım” başlığı altında tartışılırken ölümden bahsetmeyi beceremediğimizi düşündüm. Çünkü meselenin özü bir kamplaşma yüzünden perdelendi: Ölüm esnasında “sadece” ızdırabın azaltılması taraftarları ile ötenazi yanlıları karşı karşıya gelirken ölüm kavramını konuşmadık. […]

Liberal Totalitarizm(2):Adolf Hitler Reloaded! »

Sunuş: Michel Foucault “modernite bir zaman dilimi değil bir zihniyettir” diyordu. Galiba haklıydı. Büyük insanlık 19cu asırdan çıkamadı henüz. O zihniyeti terk etmediğimiz için 1800’lü yıllarda icad edilen felaketler yakamızı bırakmıyor. İşte bu makalenin maksadı da başta Karl Marx olmak üzere Arendt, Tockeville ve Soljenitsin’in yardımıyla 21ci asrı “kirletmiş” olan 19cu asrı deşifre etmekten ibarettir…(MY) […]

Bu Pazartesi Son Pazartesi »

Uzun zaman önce başlamıştık “Pazartesi” yazılarına. Tesettür yasağına karşı, yobaz laikliğe karşı belki cılız ama sürekli bir ses çıkarmak istedik. “Eziyet bitmedi” demek istedik, “biz de şahidiz” demek istedik. Çünkü başörtüsü yasaklarıyla çok eziyet edildi insanlara. Binlerce, belki onbinlerce genç kızın eğitim hakkı ellerinden alındı. Eğitimle birlikte kariyerleri, gelecekleri karartıldı. Devlet eliyle insanlara “ya inancın […]

Liberal Totalitarizm(1): Karl Marx’ın hayaleti »

 “Ulusal Borç” denen silah atom bombasından daha büyük yıkımlara yol açtı. Avrupa Birliği’nin borçlu üyeleri savaşmadan mağlup oldular ya da Osmanlı gibi “yenik sayıldılar”. AB üyesi ülkelere “haciz” geliyor. Küresel sermayenin takım elbiseli askerleri köşe başlarını tuttular. Yunanistan, Portekiz, İspanya ve İrlanda’nın misket gibi “ütüldüklerine” tanık oluyoruz şu günlerde. 70-80 milyar dolar gibi komik(!) rakamlara […]

Yanılmaz kehanetler: Marxist Propaganda(3) »

“…Moskova Metrosu’nun bütün dünyadaki tek metro olduğunu söylemek yalandır. Tabi Bolşevikler bütün diğer metroları yıkacak güce sahip olmadığı sürece. Bir başka deyişle YANILMAZ KEHANETLER totaliter rejimlerin dünyayı ele geçirme planlarını ele verir. Çünkü totaliter lider  ancak tamamen kontrol altındaki bir dünyada bütün YALAN KEHANETLERİ gerçekleştirebilir, [Gerçeklere hükmedebilir]” (The Origins of Totalitarianism, Hannah Arendt, 1°)  Sadece […]

Aldatılmak güzeldir: Marxist Propaganda(2) »

“Ben bir diktatör değilim, sadece demokrasiyi basitleştirdim” diyordu Adolf Hitler. Ellerin ve ayakların zincire vurulmasından daha beter olan akılların ve vicdanların zincire vurulmasıdır. Fizikî zulüme direnmenin engellenmesi bir gün aşılabilir. Ama ya insanlar direnme arzularını yitirdilerse? Zincirlendiklerinin farkında değillerse? Hatta o zincirleri canları pahasına savunmaları gerektiği onlara kabul ettirilmişse?  Komünizm, Marx, Marxizm konulu bu yazı […]

Jan Garbarek/Brahem/Hussain – Sull Lull »

İşçiler için, işçiye rağmen: Marxist propaganda(1) »

 Auschwitz’teki Nazi çalışma kampının giriş kapısındaki slogan : ” ARBEIT MACHT FREI “, Türkçesi “çalışmak özgürleştirir“. Bu kampta Yahudiler, rejim karşıtları ve savaş esirleri toplanıyordu. Bir milyon civarında insan kampa geldikleri anda doğrudan gaz odalarına gönderildi ya da kurşuna dizildi. Toplam olarak 200 ila 300 bin insan, bilimsel deneyler, gardiyanların şiddeti, hastalık, eksik beslenme öldü. Nazizm […]

Fütûhât-ı Mekiyye, Cilt 14 (Muhyiddin İbn Arabi Hz.) »

“Akıl gözün görmediğini bilirken Göz fikrin reddettiğini görür. Arif olanlar ise akıl ve gözü bir araya getirir. Onların kendisiyle anladıkları kalpleri, kendileriyle gördükleri gözleri, kendileriyle duydukları kulakları vardır.”  Dün gece kıyısız bir okyanusun acayip incilerinden topladım. Paylaştıkça çoğalan inciler. Derin Düşünce okurlarıyla paylaşıyorum ki çoğalsınlar.(MY)  Sayfa 278, 390cı bölüm “Bir şeyin zamanı onun varlığıdır” münazelesinin […]