RSS Feed for devrimCategory: devrim

YAKINDA:Teknoloji İnsan’ı bozar mı? »

Haberleşme uyduları, cep telefonlarından gönderilen videolar, bir ülkede tasarlanıp bütün dünyada satılan giysiler, yiyecekler hatta filmler… Biz teknolojiyi kullanırken KALICI biçimde etkileniyoruz ve dönüşüm geçiriyoruz. Meselâ Afganistan’da Amerikan askerlerince öldürülen bir çocuğun can çekişmesi naklen ekranlarımıza gelmesi basit bir hadise değil. Gözlerimiz binlerce km ötesini görürken ellerimiz bağlı. Çaresizlik hissi insanları bir seçim yapmaya itiyor: […]

YAKINDA: Makinele-N-mek ve Makinele-Ş-mek »

Makinelerle donaNırken makineye dönüŞmek; Teçhizatın efendisi iken kölesi olmak… İnsan’ın 18ci ve 19cu asırdaki devrimlere, dünya savaşlarına ve soykırımlara hazır hale gelişini anlamak için önce bu KOPMAYI anlamak gerek. Aslında İnsan konforunu arttırmak için hep alet yaptı. Ama makineler farklı. Makineler insana kendi ritimlerini dayattılar. Dikiş iğnesi ile dikiş makinesi arasındaki fark bu. Üretimi kolaylaştırmanın […]

İnsan’ı devirmek için kökünden sökmek gerekir(1) »

Kirpiler ve İnsanlar “Soğuk bir kış sabahı çok sayıda kirpi ısınmak üzere bir araya toplanır. Ama kısa süre sonra dikenlerin batması  yüzünden yeniden uzaklaşırlar. Isınma ihtiyacı onları tekrar bir araya getirdiğinde dikenler yine batar ve üşümekle diken arasında gidip gelirler, ta ki birbirlerine katlanabilecekleri uygun mesafeyi bulana kadar. Bunun gibi, insanlar da hayatın tekdüzeliğinden kurtulmak […]

YAKINDA: İslâmî devrimler de yozlaşabilir mi? »

Marx’ı ve marxist devrimleri incelediğimiz bu yazı dizisinde iki garip olayla karşılaştık. Birincisi işçilerin refahı için yapılan komünist/sosyalist etiketli devrimlerin beklenen sonucu verMEmesiydi. Devrimlerin arkasından kurulan rejimlerde işçiler o kadar eziliyordu ki zavallılar koşarak, tünel kazarak kapitalist ülkelere doğru kaçıyorlardı: Sosyalizmden kaçan işçi olur mu? İkinci tuhaflık ise insanın insanı sömürmesine isyan eden komünistlerin kurdukları […]

Dikkat Kitap: İslâmcılık, Devrim ile Demokrasi Kavşağında »

“[…] Hakikatin muhatabı insanlardır, devletler değil. Hakikat bir iktidar söylemi olamaz ve bir iktidara uyruklaştırılamaz. Nitekim şu anda İran rejimi devrimci niteliğini yitirdiği gibi, uyguladığı abartılı ve akıl dışı baskılarla da, insanları giderek İslam dışı arayışlara itmekte. Aynı şeyleri Osmanlı’da ve tersinden  Türkiye’de de yaşamadık mı?” Böyle diyordu Ümit Aktaş kendisiyle yaptığımız röportajda. Müslümanlar “modern” […]

Mısır’da Yıkılan Neydi? »

Doğulu toplumlar hakkında var olan kalıplar 2011 yılının henüz başında büyük yıkıma uğradı. Rehavet içindeki donuk Arap halkları Batı destekli diktatörlere karşı ayaklandılar. Tunus’ta yönetim değişti. Mısır’da ise hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Artık kolay kolay kimse “Doğulu toplumlar…” diye söze başlayamayacak. Oryantalizmin sonu geldi.  Tunus’ta kendini yakarak olayları fitilleyen kişi yozlaşmış yönetimlere doğrudan eleştiri […]

İslâmcılık: Devrim ile demokrasi arasında… »

Sunuş: Yaklaşık 4 yıl önce yayına giren Müslüman’ın Zaman’la imtihanı isimli kitabımızda şöyle demiştik: “…Darbeyle gelen asker cumhurbaşkanları, ölmeden koltuktan indirilemeyen diktatörler hâkim birçok İslâm ülkesine. Gazeteciler, yazarlar, araştırmacılar hapse atılıyor, faili meçhul cinayetlere kurban gidiyor:  Libya’da Albay Kaddafi (1970’ten beri), Suriye’de Hafız Esad (1970’ten 2000’deki vefatına kadar, yerine oğlu geçti ), Mısır’da Hava kuvvetleri […]

Bir Arap devrimi mümkün mü? »

Kör ölür, badem gözlü olur – Uğur Mumcu için alternatif bir ağıt »

“Türk ne demektir? Türk vatandaşı kimdir? Türk vatandaşı İsviçre medeni kanununa göre evlenen, İtalyan ceza yasasına göre cezalandırılan, Alman ceza muhakemesi usulune göre yargılanan, Fransız idare hukukuna göre idare edilen ve islam hukukuna göre gömülen kişidir.” (Uğur Mumcu) Uğur Mumcu 22 Ağustos 1942 tarihinde orta halli memur bir ailenin dört çocuğundan üçüncüsü olarak dünyaya geldi.  […]

Devrimci Hareketler Neden Fiyaskoyla Sonuçlandı? »

Aliye Özkul (Sosyolog) İnsanların birlikte yaşaması, ortak ihtiyaçların karşısında organize olmak gerekliliğinden kaynaklanmaktadır. Tabiata karşı en zayıf özelliklere sahip insan aklını kullanarak araç gereçler geliştirmiş ve soğuğa, sıcağa, açlığa ve tehlikelere karşı korunabilmiştir. Fiziksel olarak diğer canlılardan zayıf olmasına rağmen bütün canlılara karşı üstünlüğünü ortaya koyabilmiştir. Elbette bütün bunları insanlar guruplar halinde yaşayarak gerçekleştirebilmiştir. Topluluklar […]