RSS Feed for islamcilikCategory: islamcilik

İnsan’ı devirmek için kökünden sökmek gerekir(2) »

  Hayatta en çok “kullandığımız” şeyler en büyük şeylerdir. Bunların alternatifi yoktur. Hayatîdir. HAVA, SU ve YER böyledir meselâ. Ama biz bunlardan mahrum kalmadığımız sürece farkına varmayız ve daha küçük şeyler peşinde koşarız. Para kazanmak için koşturup dururken üzerinde yürüdüğümüz, evlerimizi inşa ettiğimiz YER‘in farkında olmayız. Ta ki YER‘i YER‘inden sarsacak bir deprem olsun, üzerinde […]

YAKINDA: Makinele-N-mek ve Makinele-Ş-mek »

Makinelerle donaNırken makineye dönüŞmek; Teçhizatın efendisi iken kölesi olmak… İnsan’ın 18ci ve 19cu asırdaki devrimlere, dünya savaşlarına ve soykırımlara hazır hale gelişini anlamak için önce bu KOPMAYI anlamak gerek. Aslında İnsan konforunu arttırmak için hep alet yaptı. Ama makineler farklı. Makineler insana kendi ritimlerini dayattılar. Dikiş iğnesi ile dikiş makinesi arasındaki fark bu. Üretimi kolaylaştırmanın […]

İnsan’ı devirmek için kökünden sökmek gerekir(1) »

Kirpiler ve İnsanlar “Soğuk bir kış sabahı çok sayıda kirpi ısınmak üzere bir araya toplanır. Ama kısa süre sonra dikenlerin batması  yüzünden yeniden uzaklaşırlar. Isınma ihtiyacı onları tekrar bir araya getirdiğinde dikenler yine batar ve üşümekle diken arasında gidip gelirler, ta ki birbirlerine katlanabilecekleri uygun mesafeyi bulana kadar. Bunun gibi, insanlar da hayatın tekdüzeliğinden kurtulmak […]

YAKINDA: İslâmî devrimler de yozlaşabilir mi? »

Marx’ı ve marxist devrimleri incelediğimiz bu yazı dizisinde iki garip olayla karşılaştık. Birincisi işçilerin refahı için yapılan komünist/sosyalist etiketli devrimlerin beklenen sonucu verMEmesiydi. Devrimlerin arkasından kurulan rejimlerde işçiler o kadar eziliyordu ki zavallılar koşarak, tünel kazarak kapitalist ülkelere doğru kaçıyorlardı: Sosyalizmden kaçan işçi olur mu? İkinci tuhaflık ise insanın insanı sömürmesine isyan eden komünistlerin kurdukları […]

İslamatorlar aptallığa abdest aldırdı! »

İran’ın nükleer silah yapmasına karşı mısınız? Washington’u, New York’u vurabilecek menzile sahip füzeler yapmasına itirazınız var mı? ABD’nin nükleer kapasitesi ve Hiroşima’dan Vietnam’a, Latin Amerika’dan Irak’a uzanan saldırganlığı göz önüne alınırsa İranlıların değil haklı, mecbur oldukları bile söylenebilir. Peki Türkiye’nin islamator köşe yazarları İran’ın nükleer silah geliştirmesine karşı çıksa, “dinimiz barış dinidir, füzelere abdest aldırdı […]

Ak Parti başörtüsü sorununu çözemez…mi? »

Edebiyat Fakültesini zamanında terk etsem de bir gerçekle yüzleşmiştim yirmili yaşlarımda: Edebiyat beni terk etmemişti. O yaşlarda kafamın içinin çok boş olmasından mıdır, yoksa içinde çok fazla bakir alanı barındırmasından mıdır nedir halâ hafızamda çok fazla şiir saklıdır. Bir çırpıda söylenen aforizmaları o günden beri sevmem, hatta küstahça burun bile kıvırırım. “Yalnız insan tek tabanca […]

Ali Bulaç’ı taşlamadan önce »

 Bir yanda tek kıstas olarak “başörtüsü” konusunu bayraklaştıran mümin kadınlar, diğer yanda onlarca kitabın müellifi, Türkiye’deki İslami hareketin yetiştirdiği sayılı verimli Yazarlardan Ali Bulaç. “Rüyamda görsem hayra yormazdım” falan diye şaşkınlık cümleleri kurmak işin kolayına kaçmak olacağından anlamaya çalışmayı tercih ettim. Hiç üşenmedim kütüphanemden Ali Bulaç kitaplarını tek tek indirdim; Nuh’un gemisine binmek, Çağdaş Kavramlar […]

Dikkat Kitap: İslâmcılık, Devrim ile Demokrasi Kavşağında »

“[…] Hakikatin muhatabı insanlardır, devletler değil. Hakikat bir iktidar söylemi olamaz ve bir iktidara uyruklaştırılamaz. Nitekim şu anda İran rejimi devrimci niteliğini yitirdiği gibi, uyguladığı abartılı ve akıl dışı baskılarla da, insanları giderek İslam dışı arayışlara itmekte. Aynı şeyleri Osmanlı’da ve tersinden  Türkiye’de de yaşamadık mı?” Böyle diyordu Ümit Aktaş kendisiyle yaptığımız röportajda. Müslümanlar “modern” […]

İslâmcılık: Devrim ile demokrasi arasında… »

Sunuş: Yaklaşık 4 yıl önce yayına giren Müslüman’ın Zaman’la imtihanı isimli kitabımızda şöyle demiştik: “…Darbeyle gelen asker cumhurbaşkanları, ölmeden koltuktan indirilemeyen diktatörler hâkim birçok İslâm ülkesine. Gazeteciler, yazarlar, araştırmacılar hapse atılıyor, faili meçhul cinayetlere kurban gidiyor:  Libya’da Albay Kaddafi (1970’ten beri), Suriye’de Hafız Esad (1970’ten 2000’deki vefatına kadar, yerine oğlu geçti ), Mısır’da Hava kuvvetleri […]

Bir Arap devrimi mümkün mü? »