RSS Feed for SinemaCategory: Sinema

küçük adamların büyük zaafları… »

Diktatörün perdeye tırmanma sahnesi ironinin doruk noktasıdır… Yanlış bir adamın eline, oyuncak olarak dünyayı verirseniz, eninde sonunda o oyuncağı parçalamaya çalışır… Mahatma Gandhi der ki: “Şunu hatırlayın, tarih boyunca zorbalar ve katiller olmuştur ve bir süreliğine yenilmez görünürler ama sonunda, hep düşerler. Her zaman…”

Bal / Semih Kaplanoğlu (2010) »

Yusuf değil bu kez kaybolan, arayan Yakup değil. Yusuf değil bu sefer özlenen, bekleyen Yakup değil. Kaybolan, aranan, özlenen, beklenen bu kez baba: Yakup. Arayan, bekleyen bu kez oğul: Yusuf. Kur’an’ın en güzel kıssalarından birinin, farklı bir bakış açısıyla ama rüya rüya, ona paralel şekilde verilişi.  Yusuf ve babasının ilişkisi üzerinde odaklanmış bir film Bal. […]

Süt / Semih Kaplanoğlu (2008) »

Süt dolu kaynayan kazana atılan yazı, ayaklarından kazana doğru baş aşağı asılan kadın, kadının ağzından çıkan yılan. Şaşırtıcı, beklenmedik, tuhaf… Annesiyle geçinmek için süt ve süt ürünleri satan Yusuf. Sütçü şair. Okumayı seven. Annesinin yorgun, hüzünlü, güzel yüzü. Tutumlu, evini geçindirmeye çalışırken hayata ait güzellikleri göremeyen, sadece sorumluluklarını yerine getiren bir anne, sonradan kadınlığını hatırlayan […]

Yumurta / Semih Kaplanoğlu (2007) »

Gündüz ve gece olur, gün akar her şey gibi, gelenler ve gidenler olur, birileri akıp gider ve gidenin peşinden geçmişe döneriz bazen, bizden parçaya, bizden eski bir parçaya, bizden değişen bir parçaya, eksik bıraktığımız parçaya… Hayatımızın iki ucu, arada yolların ve dağların, yaşanmışlıkların ve yaşanmayanların, yitenlerin ve kalanların, elimizdeyken yerini koca bir boşluğun doldurduğu bizden […]

Bab Aziz / Nacer Khemir »

Bu filmi izlememe vesile olan Bilal’e ithaftır, eleştirileriyle hatalarımı gösteren Sevgili Dost’a…   Bir rüyanın içine girdim, başka bir rüyada nefes alıyorken. Çöl seslenirken gizini aramaya, ney sesi üflüyor ayrılık acısını ruhuma. Kays’ı çöllerde arayan Leyla’yım, Leyla’yı göremeyen/tanıyamayan Mecnun’um şimdi. Bir hikayenin içinde dinleyen, bir mesnevinin içinde gözleyen, bir masalın içinde çocuğum şimdi.  Kapılar açılsın […]

El Secreto de Sus Ojos / The Secret in Their Eyes »

Juan José Campanella’nın yönettiği 2009 yapımı Arjantin İspanyol yapımı 2010 yılı EN İYİ YABANCI FİLM dalında Oscar kazanmış bir film. Haklı bir ödülün sahibi. Konusu, 1999 yılında Buenes Aires’te 1974’te yaşanan tecavüz ve cinayet vakasını araştıran Benjamin Esposito’nun geçmişte yaşadığı bu olayı roman olarak yazmasıdır. Hüzünlü, güzel gözlü bir kadın, bir tren garı ve elinde […]

Ateş Böceği Mezarlığı »

Akiyuki Nosaka’nın aynı adlı romanından Isao Takahata’nın yönettiği, müzikleri Michio Mamiya tarafından bestelenen, Stüdyo Ghibli  yapımı eşsiz, etkiliyeci, hüzünlü… bir animasyon. Bir animasyona dram hiç yakışmıyor ama bir dram da bir animasyonda ancak bu kadar güzel ve etkileyici bir biçimde anlatılabilirdi…    21 Eylül 1945. Öldüğüm geceydi.  Seita’nın öldükten sonra meyve şekeri kutusunun açılması sonucu […]

Dead Man (Jim Jarmusch) »

Pencereden dışarı bak! Bu sana sandalda olduğun zamanı hatırlatmıyor mu? Ve sonra o gece geç vakitte uzanıp tavana bakıyordun ve kafandaki su çevrendeki manzaradan pek farklı değilken, kendi kendine şöyle demiştin: Sandal yerinde durduğu halde, nasıl oluyor da manzara akıp gidiyor?  Gözlerini her açışta değişen yüzler. Uzun bir yolculuk. Olması gereken kadar. Kaçmak eskinin etkisinden […]

Arı Kovanının Ruhu / El Espiritu De La Colmena »

Bugün birdenbire karşıma çıktı, onu aramıyordum, birdenbire, öylesine. Adı, sadece adıyla, bana ‘beni izle’ dedi. Daha önce dikkatimi çekmemişti, aslında film izleme döneminde bile değilken -bu dönemlerde değil izlemek, tahammül bile edemem tek dakikasına filmlerin- o, kapımı çaldı. Kitap okuma döneminde olmama ve bunun dışındaki her şeyi yadsıma eğilimi göstermeme rağmen, sanırım bir haftada üçüncü […]

THE FALL / Tarsem Singh »

Düşsel gerçeklik. Fotoğrafik görüntüler. Evrensel bir şölen…  LOS ANGELES / Once Upon A Time…  Masala, hayale, gerçek üstüne açılan kapı. Bir hastanede, iki insanın dünyalarının kesişmesiyle beş yaşındaki Alexandria’nın Roy’la paylaştığı masallar, hikayeler, hayaller…   Alexandria’nın Hemşire Eylin’e yazdığı mektup, ilk mesajdır Roy’a; onun henüz göremediği. Roy, ilk öyküsünde İskender’i anlatır Alexandria’ya ve İskender’in aradığı mesajı, […]