RSS Feed for Türk SoluCategory: Türk Solu

Roni Margulies’e yumurta atan kendisine ‘solcu’ diyorsa, ben asla değilim »

“… Milliyetçilikle sol nasıl yakınlaştı? Bence her zaman öyle bir çekirdek vardı. Anti emperyalist söylemle yola çıkılmıştı. O zaman yurtsever ile milliyetçi arasında ayrım yapılıyordu. Yurtsever deyince solcu, milliyetçi deyince gerici oluyordu. İçeriğinin aynı olduğunu anlamak 30 senemizi aldı. …” TAMAMI

Damarlarındaki Kan Asilse Sorun Yok! »

Bülent Arınç bir çaylarını içip, hal hatır sormak için Manisa Celal Bayar Üniversitesine uğramak istiyor ve bir öğrenci ile Rektör arasında ilgi çekici bir dialog geçiyor. Öğrenci, cumhuriyeti koruyup kollamakla görevli olduğunu söyleyince, rektör de “bu emri kimden aldığını” soruyor. Öğrenci kendinden emin bir şekilde cevap veriyor: Atatürk’ten aldım! Sahneyi kes burada, gönder jeneriği, aksın […]

Gözünüz aydın, bir solunuz oldu! »

  68 ruhu. Burada. Che beresi. Burada. Deniz Gezmiş. Burada. Solculuk” adına geriye ne kaldı ki… Altı oktan halkçılığı azıcık öne fırlatıp, Che beresini, geçen kongre kasket denenen Kemal Bey’in başına yerleştirdikten sonra, bir de salondan en çok alkışı alan Sabih Kanadoğlu ve Tansel Çölaşan’ın oturduğu tribünü sarı baretli madencilerle kamufle ettik mi tamamdır. Gözünüz […]

Yumurtanın sarısı, solcu olmuş yarısı! »

Bodrumlu solcular eski TKP genel sekreteri ve Taraf Gazetesi yazarı Nabi Yağcı’ya tuvalet kâğıdı atmışlar. Her siyasî hareketin bir akıllısı vardır, bir de yobaz takımı. Akıllı olan takım ideolojisi doğrultusunda iyi – kötü düşünür. Bir yandan da akla ve iktidarına talip olduğu halkın değerlerine uygun proje üretir. Yobaz takım serserilik yapar, kendi ekibine puan kaybettirir. Türkiye’deki  İslâmî […]

Eskimeyen bir makale: Türk Solu Adam Olur mu? »

Türk Solu Adam Olur mu ? By Rasim Ozan Kütahyalı on Eki 4, 2009 in Ekonomi, IMF, Kapitalizm, Türk Solu | Edit Sunuş: “12 Eylül Darbesi bizi ezdi, dincilere yol açtı” palavrasını da artık kimse yemiyor. Türk solu hiç bir zaman siyasî proje üretmedi, üretemiyor. Ayakkabı fırlatıyor sadece. Hani şımarık çocuklar vardır:    – Evladım […]

Türk Solu Uyanıyor! »

Geçen gün Türk televizyonunu açtım. (“Bizim” Fransa’da böyle diyoruz).  ODTÜ’de solcu öğrenciler fakirlik, sefalet ve kapitalizm karşıtı sloganlar ile yürüyorlardı. Kendilerini durdurmak isteyen polislere sanırım 300-400 kadar yumurta attılar. Yumurtalar polislerin sert plastikten yapılmış kalkanlarına çarpıp kırıldı, yere aktı. Bu kırılan yumurtalar bana hayatımın ilk kara gününü hatırlattı. Yurt dışında yaşayan hemen herkesin bir “kara […]

12 Eylül referandumundan sonra Türk solu ne olacak? »

 Ozan Yardımoğlu  12 Eylül 2010’da referandum sonucunun ”Evet” çıkma olasılığı Türkiye solunun kurtuluş sinyalini her geçen gün biraz daha güçlendiriyor.  Ulusun askeri ve sivil bir vesayet sisteminin altında bulunduğunu ortaya koyanlar ne yazık ki Türkiye solunun da bu vesayete tutsak edilişine vurguda bulunmuyorlar.   Sağlıklı bir demokrasiden bahsedebilmek için şüphesiz bireyciliğin salt liberal parlamenter demokrasi taraftarları […]

Yıldönümünde, Röportajlarla, Referandum Gölgesinde 12 Eylül Darbesi(2):Mehmet Nazım Öztürk »

“… İnsanları gözlerini bağlayarak alıp sorguya götürüyorlar. Getirdiklerinde, insanlığınızdan çıkmış halde geliyorsunuz. Sorguya götürülüp günlerce sonra getirilenler var. Bir aya yakın süre, lağımın içinde tutulan insanlar gördüm. Vücutları yara içinde idi. Tek yöntemleri, işkence ile suçu kabul ettirmek, hatta yapmadıklarını bile üstlenmeni sağlamak. Ellerinde ne bilgi var, ne dedektiflik kabiliyeti. Kemik kırarak, en zalim işkenceleri yaparak […]

CHP’ye oy vermek? »

BENİM PARTİM; HEM KEMALİST HEM ANTİ-DEMOKRAT HEM MİLİTARİST HEM ÇELİŞKİLERİN PARTİSİ Okan KEMAL CHP’li olmak ya da CHP’ye oy vermek, oldum olası bu memlekette çağdaşlık ve ilericilik olarak tanımlanır. Hele iktidarda milli görüş kökenli AKP gibi bir parti varsa ve Merkez-Sağ tabir edilen siyasal hareket marjinalleşmişse, o vakit CHP’ye oy vermek, çağdaş bir hayat sürmek […]

Solcu dediysek o kadar da değil… »

İbrahim Becer Niyazi Yıldırım Gençosmanoğlu döne döne okuduğum ve kendisine büyük saygı duyduğum bir şairdir.  Doksanlı  yılların başında Fatih Kısaparmak “ünlü meydanlar üstüne”  ve “çayda çıra destanı” olmak üzere bazı şiirlerini de bestelemiştir Şairin. Fakat yine de Onu özel kılan ne benim naçizane beğenim ne de Fatih Kısaparmak’ın müzisyenliğidir. Niyazi Yıldırım Gençosmanoğlu’nun en önemli yanı, On iki […]